AK Parti’de çok seslilik.. TBMM grup başkan vekili parti sözcüsünden tekzip yedi

16
Reklam

Evet, sonunda bu da oldu.

AK Parti’nin görüşlerini TV kanallarında savunmasıyla yıllardır tanınan, milletvekili olarak bulunduğu TBMM’de parti grubunun başkan vekilliğine getirilmiş bir politikacının alternatif medyada yaptığı bir konuşmada paylaştığı görüş, AK Parti sözcüsü tarafından “Partimizin görüşlerini yansıtmamaktadır” açıklamasıyla tekzip edildi.

Hem de konuşma henüz geniş kitlelerin bilgisi dahiline girmemiş olduğu halde…

Bu kadar hıza ne diyeceğimi bilemiyorum.

Reddedilen görüş dış politikayla ilgili.

Daha da açık yazmam gerekirse Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile…

Önce AK Parti grup başkanvekili sıfatını taşıyan politikacının programda BAE ile ilgili söylediklerini okuyalım

“Belki de Birleşik Arap Emirlikleri baktı ki Türkiye’ye diz çöktüremiyor, baktı ki Türkiye’nin istiklalini engelleyemiyor, baktı ki Türkiye’ye dayanmadan, Türkiye ile birlikte yürümeden bölgesel ve küresel anlamda kendi menfaatlerinin aleyhine bazı şeyler ortaya çıkıyor, o zaman Birleşik Arap Emirlikleri -ben böyle okuyorum çünkü- teslim oldu. İşte güvenli enerji arzının Türkiye olmadan olamayacağını uluslararası toplum kabul etti.”

Reklam

Sözcünün anında “Partimizin görüşlerini yansıtmamaktadır” açıklaması işte bu görüşle ilgili.

İyi de, AK Parti grup başkanvekili, bu açıklamayı durduk yere yapmış değil ki… Katıldığı TV programında, kendisine sorulmuş, BAE ile son zamanlarda kurulan sıcak mı sıcak ilişkiler ile yakın geçmişte aynı ülkeye yönelik soğuk mu soğuk davranış ve söylemler arasındaki müthiş farklılığı anlamaya yönelik bir soruya o cevabı vermiş…

BAE Ortadoğu’da nüfusu az ama zengin Körfez ülkelerinden biri. Körfez İşbirliği Örgütü üyesi. Dünyaya tepeden bakılan yedi yıldızlı otelleriyle meşhur. Zenginliğinin kökeninde petrol varlığı yatıyor.

Türkiye’nin gündemine girmesi, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından ortaya atılan darbecilerin finans kaynağı olduğu iddiasının sonucu. En yetkili ağızlar, haftalar, aylar ve yıllar boyu, bazen rakamlar da vererek, BAE’nin darbeyi finanse ettiğini iddialı bir biçimde kamuoyu ile paylaştılar.

Devletin televizyonu ile iktidarın itibar ettiği TV kanalları için çevrilmiş dizilerde ülkenin en büyük düşmanları arasında gösterilen Arap tiplerden birinin mekanı da BAE’ydi. 

Hain darbe girişiminin ayrıntılarına yer verilen konuyla ilgili kitaplarda da darbecilerin arkasındaki yabancı güç olarak hep BAE zikrediliyor.

Körfez’in bu zengin ülkesiyle tutulan yeni yol 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili sonradan yapılmış resmi açıklamalar, gazeteler ve televizyonlar ile kitaplara geçmiş yayınların en çok ciddiye alınan malzemesini ortadan kaldırmış oldu.

Yetkililer ilişkilerin iyileşmesiyle birlikte daha önce dile getirdikleri darbe finansmanı iddiasını artık ağızlarına almıyorlar.

Reklam

BAE bugün Türkiye’nin bölgedeki en yakın dostu ülkelerden biri durumunda. BAE’nde gerçek gücü temsil eden BAE Veliaht Prensi Ankara’da en üst düzey devlet protokoluyla karşılanıp ağırlandı; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da iki ülke arasındaki ilişkilerin değerini bizzat giderek oradan bütün dünyaya ilan etti.

Grup başkanvekilinin katıldığı TV programında muhatap olduğu soru bu ciddi tavır değişikliğini anlamaya yönelik.

O programda grup başkanvekili tarafından ifade edilen de yine itibarlı medya organlarında iktidarın muteber saydığı yazar ve yorumcuların kullandığı en önemli gerekçelerden biri. Hatta birincisi.

Cevap, partide saygın bir konumu bulunan politikacının da katıldığı anlaşılan o görüşü iktidarın doğru bulmadığını gösteriyor.

Öyle olunca da, son altı yılın en önemli gündem maddesi olan ve meydana gelmesiyle ülkenin kimyasını değiştirecek değişimlerin yaşanmasına sebebiyet veren 15 Temmuz darbe girişimi finansman desteğinden mahrum duruma geliyor.

Peki de, soğuk ilişkiler ne oldu da yerini sıcak ilişkilere bıraktı?

Keşke parti sözcüsü, partisinin TBMM’deki grup başkanvekilinin dile getirdiği görüşü paylaşmadıklarını duyururken, esas gerekçeyi de açıklayıverseydi.

İlişkilerin iyileşmesini ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntıları azaltmak için BAE’nin parasal desteğine bağlayanlar da çıkıyor; ancak BAE’nde var olan zenginlik ile iki ülke arasındaki ilişkilerin ısınmasından sonra oradan gelen ve ‘swap’ denilen para takasının azlığı o gerekçeyi pek anlamlı kılmıyor.

Anlaşıldığına göre, BAE, Hazine kullansın diye, 10 milyar dolar tutarında kendi parasını TL ile değiş-tokuş yapmış.    

Hepsi bu kadar.

Neyse.

Gelişme, kamuoyunun zihnini işgal eden bir dış politika konusuyla ilgili olmasından çok, biri Meclis’te en önemli konumunda bulunan diğeri de kendisine parti sözcülüğü görevi verilmiş iktidar partisinin iki yetkilisi arasındaki senkron bozukluğunu dışa yansıtması bakımından önemli.

Senkron bozukluğu iki parti yetkilisi arasında mı, yoksa TBMM grubu ile parti yönetimi arasında mı var?

Düzeltmenin TV programında söylenenler daha henüz kamuoyunun bilgisi dahiline bile girmemişken yapılması, AK Parti’nin BAE ile ilişkilerin tartışmasız sıcak zeminde yürütülmesine verdiği dikkat ve titizliği gösteriyor.

Ülkemizin dış politikasına dönük yüzü kadar yakın geçmişimizde yaşanan menfur bir olayla ilgisi bakımından da önem taşıyan BAE ile ilişkilerin 180 derece farklılaşmasının gerçek sebebi neyse onu açıklamasını, AK Parti adına konuşabilecek bir yetkiliden beklemekteyiz. 

ΩΩΩΩ

Reklam

16 YORUMLAR

  1. Şu yorumları okuyorum herkes Emevi camiinde cuma namazından bahsediyor.Oysa bunun fikir babası teorisyeni Davutoğlu şimdi kurtarıcı olarak 6 beceriksin biri değil mi.Bu sefer hangi camide bayram namazı kildirmayi pilanliyor masa arkadaşlarına .

    • bir bilmem ne camisinde daha namaz kalacak lüksümüz mü kaldı?

      emevi camiinde namaz kılacağız hayalinin fikir babası yani teorisyeni davutoğludur, sonrasında da yüzüne gözüne bulaştıranlardan biridir.
      emevi camiinde namaz kılma sevdasının sonuçları çok ağır oldu;
      milyonlarca insan evini, işini, parasını, ailesini bırakıp başka ülkelerin ağacının altına sığındı, milyonlarca kadın, erkek, çocuk tecavüze, işkenceye ve şiddete uğradı, binlerce insan ama en çok ta çocuk kayboldu, binlercesi denizde boğuldu, sadece ülkemizde milyonlarca suriyeli göçmen var, ekonomiden, demografik yapıdan milli güvenlik sorunu olmaktan pek çok sorunumuz var.
      olanlarda sorumluluğu olan olanların maddi ve manevi yükünün altında kalan hiç kimse kurtarıcı olamaz, ülkenin geldiği yer ortada işte.
      davutoğlu da bir kurtarıcı olamaz.
      mevcut iktidarın hiç bir parçası bir kurtarıcı olamaz.

      umarım bu sefer masadaki diğer beceriksizler, şimdiki beceriksizler gibi teorilerine balıklama atlamaz ve şimdikilerin yaptığı gibi yüzlerine gözlerine bulaştırmazlar, geçmişten ders alırlar
      ben şimdiye göre çok daha az beceriksiz olduklarını düşünüyorum,
      her zaman dediğim gibi daha kötüsü zaten olamaz diyorum, geçmişe bakınca cumhuriyet tarihi boyunca hiç bu kadar kötü zamanlar olmamış,
      gelecekte de olacağını sanmıyorum.

  2. Dış politikada tek geçerli kural çıkar meselesidir.Dun düşman olduğunuz ülke ile bugün can ciğer kuzu sarması olabilirsiniz veya tam tersi.
    En yakın örnek iki kardeş ülke bugün nasıl birbirini yok ediyor.
    Buna ne demeli .
    Ayrıca siyasi parti bizde yanlış yorumlanıyor.Baskan ne derse o olur bumu demokrasi.En güzelini seversiniz sevmezsiniz Sn Arınç yapıyor.alabildigine eleştiriyor.Tebrik etmeli cesaretini kutlamali.
    Anlaşılan bizde siyasi parti güden ve gudulenler olarak anlaşılıyor.
    Ondan sonra da bir arpa boyu ilerliyemiyoruz.

  3. Trump tarafından gazlanan Arabistan,BEA gibi ülkeler .Trump ı gidişi ile her biri kendi tıpış tıpış geldi.
    Daha önce 1 saate işgal edriz diye tehdit ettikleri ,Türkiye nin bir günde asker ve tüm ihtyaçlarını yığması ile güdük kalan tehditleriine rağmen önce korumamız altındaki ufacık ülke Katar ı ayağına gittiler ve arayı düzelltiler.
    Sonra da Biden tehditleri nedeniyle tıpış tıpış Türkiye nin ayağına geldiler.
    Bu gerçekler orada duruyor.Ne kadar algı yapsanız da
    Tv kanllarında konuşan kişide sizler gibi işi gücü algı olanlara karşı hadi ordan kurupğunu kısıp gelen BEA dir Türkiye değildir diyerek gerçekleri söylemiş ama diplomatik olarak her doğru her yerde söylenmez.AK parti sözcüsü de diplomatik olarak bunu düzeltmiş.

    Tıpkı ABD li dostalarınızın FETÖ ve PKK ile ilişikde olup,ama sözcülerin onları yalanlar açıklamaları gibi .

    Herşey ABD li dostlarınıza mı mubah

  4. Sayın Koru ,
    Bugünkü yazınıza konu edilen olay gibi bir çok eylemin geçmişte yaşandığını biliyorum. İnsanların ağzı çuval değil ki büzesin demişler. Tabi her sözün ifade edildiği bir ortam ve kastettiği bir mana vardır. İş ki bu ifadeleri alıp bilgi karmaşasına sebep olacak şekilde servis etmek, merak ediyorum acaba nasıl değerlendirilmelidir gazetecilik adına ? Yorumlar, yazınıza konu olan ortamda duymak istediklerini duyanlara mesaj verilen bir ortamın benzerinin de bu yazınız ortamında da nüksettiğini gösteriyor.
    Siz den beklediğim grup başkanvekilinin konu ile açıklamasını da ihtiva eden bir yazı yazmanızdı.
    Evliliklerde dahi aynı amaca yönelik bir araya gelen çiftler zaman zaman memnuniyetsizlik yaşarlar ve birbirlerinden şikayetçi olurlar. Devletler arası ilişkiler ise daha karmaşıkdır. Buna da reel politik deniyor sanırım. Bu durum da sıradan vatandaşın çok umurunda değildir. Siz asıl o kadar karşı karşıya geldiğimiz BAE nin neden 10 milyar doları Merkez Bankamıza yatırdığını sorgulayın. Yoksa Sedat Peker oraya gidip adamları haraca mı bağladı ?

      • Haçlıların nasmusuna dokunmayanlar kadar bozmaz dost.
        Bence haçlılara namsunu teslim edenlerin fonksiyounu ile uğraşın

  5. GEMİ BATARKEN–KAKOFONİ
    Bu tür yapılarda çok ses var ise geminin batacağının mesupları tarafından kesin olarak anlaşıldığı anlamı çıkartılmalıdır.
    Bu seslere de, kakofoni denir.
    Çok seslilik bir uyumdur.
    Biri konuşur diğerleri dinler. Herkes sırasıyla konuşabilir.
    Kakofonide kimse kimseyi dinlemez. Ağzı olan konuşur.
    Gemi çoktan battı da, battığını “algı bombardımanı” nedeniyle anlayamıyorlar.
    Bazıları da “kürek mahkumu” olarak zincire vurulmuş. Yapabilecekleri bir şey yok.

  6. hazinenin hali ortada, boş, tamtakır, kurubakır…
    ülkenin parasının hali ortada, pul tadında.
    enflasyon, işsizlik, adaletsizlik verileri ortada,
    ballı, börekli ihaleler ortada,
    israflar ortada,
    gri listeler ortada…
    daha ne olsun bir ülkede.
    bunların hepsinin birden olması için bir şeyleri yanlış yapmak yetmez, her şeyi yanlış yapmak gerekir.
    özellikle de dış politikada mümkün olan her yanlışı yapmak neredeyse farz hükmünde olması gerekiyordu. kendi ülkemizi dizayn etmeden başka ülkeleri dizayn edeceğim sevdası değil mi başımıza gelen pek çok derdin bir önemli nedeni? ülkelerin dostlukları değil, çıkarları vardır ise hele ki ortadoğu coğrafyasında akıllıca hareket etmenin ne denli hayati olduğu ortada değil mi?
    akıl en büyük nimet,
    cehalet ise hem kişilerin, hem de ülkelerin başına gelen en büyük musibet ne yazık ki. başımıza gelen bütün dertlerin temelinde cehalet var. cahil kalmış bir toplumdan teknoloji, üretim, adalet, bolluk çıkmıyor işte,
    papatya falı beyanlar, yanar döner politikalar, ikircikli tavırlar çıkıyor dolayısıyla sonuç tam takır kuru bakır hazine, her geçen gün artan fakirlik, yoksulluk, kutuplaşma, gelir adaletsizliği, değeri pula dönmüş para, işsizlik, yolsuzluk, aymazlık ve her geçen gün derinleşen bir ahlaki çöküntü oluyor doğal olarak.
    hani emevi camiinde namaz kılacaktık?
    hani rusyanın uçağını düşürdüğümüz için pişman değildik?
    hani papazı vermeyecektik?
    hani selman kanlı cinayetinin hesabını verecekti?
    hani mısırlı kardeşlerimize destek olacaktık?
    hani bae yaptıklarını ödeyecekti?
    hani yunanistan adaları silahlandıramazdı?
    eyyy amerika,
    eyyy almanya,
    eyyy diğerleri,
    Eeee N’oldu???

    • Hepsi iyi güzel , tamamda seni niye bu kadar ilgilendiriyor bu kadar olumsuzluklar ? Nasıl olsa o çok beğendiğin ABD de güzel bir hayat yaşamıyormusun yoksa ? Sahi Süpermarkette 10 siyahiyi öldüren beyaz niye canlı ele geçirildi , kendi mi teslim oldu ? Yoksa öldürmekten sarfı nazar mı eylediler ?

      • olumsuzluk mu?
        bunlar iyi günlerimiz diyorum ya,
        yarım yamalak okumasanız keşke.

        beni neden ilgilendirdiğine gelince,
        yarım yamalak anlamasanız keşke,
        belki izmir abd de bir şehir değil, diyedir,
        o çok sevdiğim ülke abd de ve sizin gibi herşeyi çakırkeyif görenlerin olduğu hayal-et gezegen marsta da yaşamıyorum diyedir
        belki ilgimin nedeni yaşadığım yer de değildir,
        nerede yaşarsam yaşayayım, bu güzel ülkenin düştüğü içler acısı durum beni her yerde ilgilendirirdi diyedir,
        aklı ve yüreği olan herkesi ilgilendirir sonuçta diyedir…

        abd de 10 siyahiyi öldüren beyaz niye mi canlı ele geçirildi?
        öldürmedikleri için rahatsız mı oldunuz?
        aksi halde gidip sarılacak mıydınız?
        neden bu kadar ilgilendiniz?
        marsta güzel bir hayat yaşamıyor musunuz yoksa?
        kesin uçuyorsunuz, kaçıyorsunuzdur şimdi,
        sınırlarınızı ne biçim aşıyorsunuzdur,
        bütün galaksi elinizi öpmeye geliyor değil mi?

  7. DAMAR FM
    Tek endişe “duymak istediği”ni söylemek.
    Gerçekler mi?
    O da ne?
    Yolsuzluktan, pardon yemekten önce mi sonra mı yenir?

  8. Bu AKP kadar yanar döner bir parti şimdiye kadar dünyada görülmemış.

    Yıl 2011 Erdoğan ve Çavuşoğlu Süriyedeki Emevi camisinde cuma namazı kılmak için hazırlık yaparlarken, Kanada’da iki kışı arasında şu tartışma geçiyordu!
    Isimlerinin baş harfleri D ile V D”Bunlar Çıldırmış Süriyedeki muhalifleri destekliyorlar.” V Esat gitmesi gerekli Reis onu halledecek”
    D “biz oraya bu sene Türk okulu açiyorduk Erdoğan bizim okulları kapattırmak istediği için Süriyeyede okul açmamızı rejim karşıtı gurupları destekliyerek engelliyor” V “ne yani sizin okulunuz için süriye halkına demokırası gõtürmiyelimi?” “Siz kendi menfaatınızı düşünüyorsunuz, siz reisi hiç sevmiyorsunz zaten oda sizi sevmiyor” D Erdoğan yurt dışında bizi lobi için kullanıyor, hatta okullardaki Atatürk’ün resminin yerine kendi resmini asmamızı istiyor. Îslam alemine halife olacakmış onun için bizi kullanıyor.” V yahoo siz reise ile baş edemesiniz,her konuda reis başaracak siz kayıp edeceksiniz.”
    Aradan 11sene geçtı Troller Süriye bataklığına Türkiye’yi sokanları değil onlara engel olmak istiyenleri suçluyorlar.
    AKP Dünyanın ve Türkiyenın yararı için değil kabile devleti olmak için çalışıyor. Bunuda reisleri kendi Ağzı ile dünyaya açikladı.15 Temmuz Darbesi için Allah’ın bir lütfu dediği an ABD de bizim eyalet Millet vekilinin ofisinde çeşitli kuruluşların liderleri ve gazeteciler ile birlikte dinledik. O liderlerin ve gazetecilerin gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Aynı gece 11.C Başkani Abdullah Gülde bu bir felakettir deyince toplantıda kiler Gül için bu ” Türkiye Cumhur başkanı Müslüman değil bakın olaylara üzülüyor çok iyi birisi.” demıştiler.

    Aradan 11 sene geçti nasıl olsa Türk milleti günü birlik yaşadığī için iftira ve yalanlara inanıyor ve suçluları koruyor sürüye cehenemine bizi Cemaat soktu diyiyorlar. Seçimleri Kazanınca sizmisiniz beni halife yapmayan ininizr girecem dedi ve girdi.
    Sıra Alparslan Kuytularda.

    Bugün Yabancı bir sitede Türkiye ile ilgil şu haber okudum.
    Bayraktar ların silahı ile Tank taşiyan Rus heli kopterini vurduğunu yazıyordu aynı site Türkiye iki Avrupa ülkesinin natoya üye kabul etmeme nedenin yazıyordu.
    Nedenini buraya yazarsam yorumum yayınlanmaz. Istiyen internete hem Türkçesi hemde İngilizcesini bula bilir.

  9. Ortadoğu’da hiçbir devlet yada başındaki kendi keyfine göre karar verip bir şey yapamaz.
    Ağababaları ne derse onu yaparlar. Bazan sen şu mezheptensin ben bu mezhepten… Oyunu oynasalarda.. ona da inanma!
    kimisi boynuna tasma geçirilmiş halde yaşamayı seçer, kimisi kendini dağda özgür hisseder. Ama, parasını almak için yalayacağı eli arayıp şehirde bulacağını bildiğimizi kimse bilmiyormuş gibi yutturmaya devam eder.
    Allah’ın petrolünü satmak için ona muhtaç olduğunu çook iyi bilir.
    Sen bu tarafını boşver işin,
    Anadolu’nun her yerinde İstanbul bir elmastır.
    Ortadoğu’nun tüm insanları için Türkiye özellikle İstanbul pırlantadır.
    Svaptan 10 binlik göndermek onlar için …
    Bizim bakmamız gereken:
    Güney sınırlarımızda bizden habersiz hiçbirşeyi hiçbir kimsenin!!!
    ***Aklına dahi getirmemesini sağlamaktır!!!***
    ***Denizlerde sal dahi salınamayacağını bildirmektir!!!***
    Bunun için de önce kendimizi düşünmek değil,
    “Halk için halkla beraber”
    Sloganını bir deneyelim derim.

  10. BAE liği devlet başkanı öldü, 40 gün yas ilan ettiler ; biz neyi bekliyoruz , bir 40 gün de bizden olsun !

  11. Bu gidilen yoldan çark etmeler ne ilk ne son. İktidar sürekli yön değiştiriyor. Bu yön değiştirmelere yetişmek de mümkün olmuyor elbette. Birileri hep yanlış tarafa gidiyor doğal olarak. O yüzden fazla önemsemek, açıklama beklemek de gereksiz. Bunlar ilkesiz, şuursuz, yolsuz bir çete. Herhangi bir tutarlılık beklemek de anlamsız. Bugün A dediklerine yarın B diyecekler. O yüzden ciddiye almayın, tartışmayın, sadece nasıl deviririz bu rayından yolundan çıkmış garip yapıyı ona odaklanın. Ülkeyi daha fazla maceralara sürüklemesine bir son verin. Hemen şimdi!

Yoruma kapalı.