Donald Trump’ın sandıkta kaybettiği seçimi sokağı devreye sokarak geçersiz kılıp dört yıl daha yerinde kalma planı tutmadı. Kendisine son güne kadar destek çıkan siyasiler, bürokratlar, hatta medya mensupları Kongre’yi basan vandalların tahribatını ve özellikle beş can kaybını görünce tırsıp araya mesafe koyma çabasına girdiler.
Siyasette olur böyle vakalar…
[İngilizce yayınlarda Kongre binasını basan tipler için ‘mob’ sözcüğü kullanılıyor. ‘Güruh’ demek. Bizde buna ‘ayak takımı’ anlamı yükleyen de oldu. Ben de yukarıda ‘vandal’ sözcüğünü kullandım. Ancak Trump’ın hareketlendirdiği ve sonunda Kongre’ye yönelen grup içerisinde iyi eğitim görmüş insanlar, siyasi kimliği olanlar da var. Şikago’da önemli bir teknoloji şirketinin tepe yöneticisi (CEO) “Hayatımın en talihsiz olayı” cümlesini de içeren bir pişmanlık açıklaması yaptı. O da oradaymış.]
Trump’ın peşine takılanlardan pek çok kişi baskın sonrası yolunu ayırdığı gibi, hiç beklenmeyen bir şey de oldu ve talimatlarını dinleyerek yaşadıkları uzak eyaletlerden Washington’a gelen, o “Yürüyün” dediği için Kongre’ye yollanan, onun “Vahşice olacak” mesajını “Yıkın, tahrip edin” şeklinde anladığı için vandallık yapanlarla arasına Trump da mesafe koymaya başladı.
Resmen “Yapılan yasadışı eylemlerle benim ilişkim olmaz, tasvip etmiyorum, eylemciler yakalanıp yargılanmalı” türünden açıklamalar yapmakta Trump…
Plan neydi, biliyoruz
Şimdi takipçileri arasından önemli bir bölüm Trump konusunda yaşadıkları hayal kırıklığını değişik platformlarda diğer eylemcilerle paylaşıyor. Bir başka bölüm ise, “Merak etmeyin, bu liderimizin vakit kazanmak için başvurduğu bir taktik” görüşünde.
Hayal kırıklığının en önemli sebebi, Trump’ın başlattığı direnişi yarım bırakması… Kendisine akıl hocalığı yapan -eski bir general olan- Michael Flynn, Senatörler ve Temsilciler Meclisi üyelerine baskı amaçlı Kongre baskını sonrası Trump’ın duruma vaziyet etmesi için orduyu davet etmesi ve ardından da ortalık yatışana kadar başkanlığın el değiştirmesinin ertelenmesi aklını vermişti. Bu arada Kongre’deki Trump taraftarları seçim kaybedilen kritik eyaletlerde hile yapıldığı iddialarını araştırmak için bir komisyon kurulmasını sağlayacak ve komisyon da seçimlerin yenilenmesi tavsiyesinde bulunacaktı.
Plan buydu. Seçim yenilenecek ve Trump başkanlığa devam edecekti.
Yüreği kaldırmadı Trump’ın, planı yarıda bıraktı. Bu yüzden de ‘darbe’ sonuca ulaşamadı, ABD siyasi tarihine ‘darbe girişimi’ olarak geçti.
Trumpçıların hayal kırıklığı yaşayan bölümü bu bakımdan haksız değil.
“Bu Trump’ın bir taktiği, göreceksiniz, çok daha büyük bir hareket başlatacak” beklentisi içerisinde olan Trump taraftarları da kısa süre sonra kendilerine yeni bir lider bulma arayışına girebilirler. Kendi başının derdine düşecek Trump’ın hakkında açılacak davalar yüzünden onları görecek hali kalmayabilir.
Şimdi ne olacak?
Washington’da çarşamba günü yaşananlara benzer eylemlerin görüldüğü başka ülkeler de var. İspanya’da bir çılgın yarbay demokrasiye ara verilmesine yol açacak bir girişimle parlamentoyu basmıştı (23 Şubat 1981). Venezuela’da birkaç kez (2002 ve 2018) askeri kalkışma yaşandı. En son bizde de 15 Temmuz (2016) uğursuz darbe girişimi oldu.
Evet, ABD’de yaşanan 5 kişinin öümüne yol açan girişim bizdeki gibi 250 insanın hayatına mal olan cesamette bir olay değildi; ancak yine de Kongre üyesi politikacılardan azımsanmayacak sayıda bir grubun demokratik işleyişi durdurma çabası, 30 bin insanın Washington’da toplanması, onlar içinden yüzlerle ifade edilen bir güruhun Kongre’yi basması, eylemcilerin bazılarının silah ve molotof kokteyi hazırlığı ‘darbe girişimi’ olarak yabana atılmayacak özellikler ve bazı benzerlikler taşıyor.
15 Temmuz’da Ankara’daki darbe girişimine katılanlar gibi 6 Ocak’ta Washington’da Kongre’yi basanlar da yekpare değil, değişik özellikte insanlar… İçlerinde en koyu komplo teorilerine inananlar olduğu gibi, devletin temel değerlerinin politikacılar tarafından çiğnendiğini, o değerlerin Trump eliyle ihya edilebileceğini düşünen tipler de var. Bazıları da, öyle anlaşılıyor ki, Trump’ın “Seçimde hile yapıldı” ısrarlı açıklamalarının etkisi altında kalıp demokrasiden yana tavır koymak üzere Washington’a koşmuşlar…
Ne olursa olsun, beş kişinin can verdiği, Kongre’nin basıldığı, demokrasinin tehdit altına düştüğü bir eylem bu. Bir ‘darbe girişimi’ sonuçta.
[ABD’de kitleleri etkisi altına alan komplo teorileri ile ilgili okuma parçası: Yıldıray Oğur, “Türkiye küçük Amerika’ olur mu?”, Karar gazetesi, 9 Ocak].
Merak bu ya
Acaba devletin -ya da devlet adına harekete geçecek kişi ve kurumların- bu olaya tepkileri ne ve nasıl olacak?
Sayılarının 30 bine ulaştığı bizzat kendileri tarafından açıklanmış kitlenin bütünü hedef alınacak mı? Eylemi tahrik eden, kışkırtan mesajlar atan, konuşmalar yapan, gazetelerde yazıları ve televizyonda yorumlarıyla kitleleri yönlendiren insanlardan da hesap sorulacak mı? Çeşitli sosyal medya platformlarında hala görüş açıklamaya devam edenlerin üzerine gidilecek, eğitim kurumlarında, bürokraside yer alanlar başkanlık kararnameleriyle görevlerinden atılacaklar mı?
Gözaltına alınanlar var, haklarında açılacak davalar boyunca tutuklu halde mi kalacaklar?
Yoksa, Trump dahil birkaç kişi ve Kongre’de yaptığı vandallıkların görüntülerini iftiharla paylaşan on-onbeş kişiyle mi sınırlı tutulacak yargı süreci?
Kısacası devlet veya devlet adına konunun peşine düşecek olanlar sınırı nereden çekecekler?
Bunları merak ediyorum.
Merak ettiğim bir nokta da şu: Eylem temelde sandıktan başkan olarak çıkan Joe Biden’in görevi üstlenmesini engelleme amaçlıydı; Biden Beyaz Saray’a taşınıp başkanlık yetkilerini kullanmaya başladığında eylemle ilgili yargı sürecine müdahale edecek mi acaba?
6 Ocak baskını yüzünden onbinlerce kişinin ardına düşülür, kitlesel tutuklamalar ve cezaevleri yollarının açılması yaşanır, yeni başkan yargı sürecine müdahale ederse şaşırılmaz da, tersi bir görüntü ortaya çıkarsa, onun meydana getireceği şaşkınlığı daha fazla yeğlerim.
Ne yapayım, ben böyleyim.
ΩΩΩΩ
Bu yazı Fehmi Koru’nun 10.01.2021 tarihli yazısına yorum olarak kaleme alınmıştır. Yazının linki aşağıda yer almaktadır.
https://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/13131/SonEk/0/Suleyman-Karagulle/TAKIP
Ben kaç gündür, ABD darbesındeki Trump’ın en sevdiği ve öve öve bitiremediği Mike Pence’i asmaları için gönderdiği adamlarından birisinin pence’in makamında “Hang Mike Pence” yazılı pankıratı ile poz verdiği sahne benzeri değişik sahnelerde bir kaç kez izdeğim none fiction.sahneleri hatırladım.
Bunlardan birkaçı 11. C Başkanına uygulandı ve ABD darbesi gib başarısız oldu fakat yaptıranlar abd deki gibi rezil değil vezir oldular aradaki fark bu. Diğerleri ayni.
Bunlardan dışarıya yansiyan bir kaçı.
Bahçeye inen helikopter, Köşkte sağlığı hakkındaki polemikler! Sivil hayatta Arabasına yerleştırılen zehirli gazlar vb vb vb,
AKP nin kurucusu’nun esas kim olduğu’unu ankatan o dönemin canlı şahidi aşağidaki linkin yazi sonundaki video’de izliyebilirsiniz.
Kenarda gezip ortada bulunmak.
https://www.artigercek.com/yazarlar/ahmetnesin/erdogan-hangi-orgutten
Zamanın birinde Kadir Topbaş belediye başkanıdır, Üsküdarda bulunan bir yalı cami önüne beton yol yapılmak istenir, Mimarlar odası canhıraş duruma set olurlar ve iş engellenir. Haklı görünüyorlar sağolsunlar bir yanlışı engellemişlerdir. Ve bu gün… Aynı caminin önüne betondan yol yapılır. Mimarlar odası mı ? Yok canım nerden haberleri olacak tabiki ses solul vermezler. Bunların adı da tarafsız bağımsız STK olır öyle mi. Tek dertleri sağ görüşlü bir iktidar yada başkanın yaptığını eleştirmektir. Aynı şeyi CHP li yapınca niye tek laf etmezler ? Onlar mı onlar terörist sevicisi bilmem ne meslek odası. Ya siz ? Siz de adilsiniz öyle mi. Onlardan betersiniz. Çünkü onların sahtekar olduğunu bile bile Tayyip karşıtı olduğu için destekliyorsunuz sadece. Sahtekarlık bunun adı.
4 yagmaci 1 de polisin olumu ile 3-5 saatte biten bir darbe tesebbusunu de ilk kez duyuyoruz.
karsilastiricak iseniz mesala kobani ile karsilastirmanizi tavsiye ederiz;
“Kobani’deki olayları protesto etmek için sokağa çıkma çağrıları yapıldı. Çağrıların ardından Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki iller başta olmak üzere 35 il, 96 ilçe ve 131 yerleşim yerinde olaylar çıktı. 3 gün süren olayların ardından uzun namlulu silah, molotof kokteyli, havai fişek, taş ve sopa kullanmak suretiyle kamu binalarına, kamu araçlarına, çok sayıda ikamete, iş yerlerine ve araçlarına zarar verildi. Çok sayıda vatandaş ile güvenlik mensuplarının yaralandığı olaylarda 37 kişi yaşamını yitirdi.”
evet kac kisi ceza almis bu basit “protestolardan”? onu da chpkkli dehalara birakalim belki yeni ortaklarindan babacan veya davutoglu bile ifsa eder
Amerika ve Amerkalílar hakkında ahkam kesmek ancak geri kalmış ülkelerin tepesine tokmak gibi 24 saat vuran sömúrücúlerin oyun’çağı olan 24 saat bile bile iftira atarak hayatları karartan; tembel, ve beceriksiz dúnyadan bey haber sürülerden oluşan taraftarlar toplulukları esas kend yaptíkları ve yapacaklarıní ABD ve ABD liler olarak söyliyor ve yaziyorlar.
Hele Joe Biden hakkínda ahkam kesmeleri tam bir komedi.
Obama ilk seçildiğinde hem medya hemde ABD li irkçılar ile birlikte enkaz dervr almiş Obama! Enkaz ve irkçıları’na rağmen az tecrúbesi ile ülkeyi kalknıdırdı hemde basın, ve siyasi rakipleride dahıl iyi dostluklar kurup ABD 44. Başkaní olarak en adeletiler sıralamasında 3. Sırada, başarili ve sevilen sıralamasında’da ilk 9 yer alması kendi karekteri ve Baydın’ın barışçı dürüst ve tecrübeleri bir politikacı olması sayesinde olduğunu son seçimlerde kendi söyledi.
Obamanın söylediklerı’nın aynısını doğuştan Cuhuriyetci üst düzey gõrevlerde bulunmuş rakipleride söylemekle kalmadı DP ye geçerek Biden’ın kazanması için canla başla çalıştílar.
Biden, Trump’ın bõlüp parçaladığı ABD ve Dünya için barış ve huzur getirecek bir Başkan.
Trump ve taraftarları Biden’ın 50 yıllık siyasi hayatında tek bir hatasını bulamadıklari için oğluna iftira attarak yıpratma yolunu denediler.
Biden oğlunu zerre kadar savunmadı ve oğlu ile birlikte soruşturma açılmasına sevindiler, neden sevindiler biliyormusunuz HIRSIZ VE YALANCI OLMADIKLARI! ÖZELİKLEDE trump’ın iftiracı ve yalancılığu RESMİ MAKAMLARCA ONAYLANACAK OLMASI’NDAN dolayı sevindiler.
Birde, Biden’n kazanmasına üzlen ve sevinen yabacı liderler kimler olduğuna göz atalım.
Üzúlenler! Kim Jong-un, Putin, Erdoğan, Netenyahu, İngilter Başbakanı, Hindistan başbakanı, Arap liderler ve 3. Dünya úlke lderleri.
Sevinenler! AB ve Demokrası ile yõnetilen Úlkeler’ın liderleri.
Nurdan hn
kendine güvenemeyip elin ABD lisinden yardım bekleyen CHP lileri unuttunuz sevinenler arasında
Iran ve Cin cok mutlu Biden’in secilmesine, buna ne diyecegiz? Iran ve Cin demokratik ulkeler oldugundan mi Biden’in secilmesine memnun?
Trump delisinin savaş çıkartmaya çalıştığını bildiklerinden… çünkü onlar da batı demokrasisinden yararlanıyorlar, savaş hiç birinin istediği bir şey değil.
Dogru haklisin Baran. Demekki Biden’in secilmesine sevinenler yorumcu nurdan’in dedigi gibi ilkesel hareket etmiyorlar. Herkesin bir hesabi var, ilkeler veya demokrasi kimsenin umurunda degil.
İran ve Çin’in mutlu olduğun’a dair bir tepki görmedim ve mutlu olacaklarını zanetmiyorum, sadece tabrik ettiler.
Yalnız Çin húmetí tarafíndan DP lilerin içerisine yerleştirilmiş epeyce casus tesbit edildiğini biliyorum, ve kaçan bir casusi’de dúnya biliyor. Portlan senetõrún’ün en yakín gõnúllú çalışan’ydí.
Onlar’ın sıradan vatandaşları sevinebilir. Çin ve iran rejimi Dúnyan’ın en tehlikeli ve acímasíz rejimleri, onlarmi mutlu olacak?
Bizde bunlara iki yúzlú derler…
Daha doğrusu tavşana kaç taziya tut derler.
Cin ve Iran Biden’in secilmesini Trump’a tercih ediyorlar, memnun derken kasdettigim o. Bunun sebebi Trump’in Irana saplantisi var. (bakiniz Suleymaninin oldurulmesi) Ve Cin ile surekli ticaret savasi yapmak istiyor. Obama zamanindaki politikalar Iranin isine cok yaradi (Obama demek Biden demek. Mesela Iran’dan amerikaya gelen doktora ogrencisi Obama doneminde, oncesine gore cok fazla artmis idi). Trump’in Iran’a tavri ile Obama donemini cok farkli.
Dolayisiyla Iran Biden’i Trump’a tercih ediyor. Iran herhalde en ust seviye generalini olduren bir deli’yi tercih etmez.
Huawei’nin amerika pazarindan cikarilmasi da Trump doneminde oldu.
Demekki sevinenler “AB ve Demokrası ile yõnetilen Úlkeler’ın liderleri” demek dogru degil. Bu isler hep cikar hesabina dayali. Turkiyenin Biden’a mesafeli olmasi icin cok sebeb var. 15 Temmuz Obama-Biden doneminde oldu. Misir darbesi Obama-Biden doneminde oldu. Trump’in PYG’ye destegi cekmesi Trump doneminde oldu. Trump daha kolay manipule edilen biri.
Bakalim Biden zamaninda Iran ve Cin ne duruma gelecek.
OLAĞANÜSTÜ HAL İŞLEMLERİ İNCELEME KOMİSYONU
KARARLARI HAKKINDA DUYURU (31.12.2020)
…Olağanüstü hal kapsamında yayımlanan KHK’lar ile 125.678’i kamu görevinden çıkarma (3.213 rütbe alma, 270 yurtdışı öğrencilikle ilişiği kesilme, 2.761 kurum ve kuruluş kapatma) olmak üzere toplam 131.922 tedbir işlemi gerçekleştirilmiştir..“
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır:
“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve başladığı 2014 yılından 2019 yılı sonuna kadar olan dönemde, cumhurbaşkanına hakaret suçundan 63 bin 41 kişiye dava açıldı. Açılan bu davalardan 9 bin 554 kişi mahkûm oldu”
Bu iki konunun bir gün mutlaka bilimsel bir açıklaması olacaktır.
Sayın,Almanyalí! Ne Mutlu erdoğancı olanlara…..!!!!!
Sizin verdiğiniz bu bilgiler en çok onları REZİL değil vezir eder.
Sizin sorduğunuz soruya verilecek cevapla başlamak isterim. Ben, gerek Trump gerek eyleme katılanlardan üst düzey kişiler olsun onlara açılacak davanın Biden’ı kasacağını düşünmüyorum. Biden ın bir dünya lideri olması için affedici bir üslup, demokratik bir tutum içinde olacağını düşünüyorum. Böyle bir üslubun dünyaya da hayırlı olacağını düşünüyorum. Bunun tersi olursa dünyamız için kötü bir örnek olur. Demokrasisi az gelişmiş ülkelerde ne olacağını Allah bilir. Biden’ın şu an büyük bir heyecan ve merak içinde olduğunu düşünüyorum…Yani bence Biden fazla ilgilenmeyecektir. Ve en çok da beklediğim şiddetli kınamalar. Bu olmazsa olmaz….Kısacası ben artık Trump’ın gerek dünya gerekse ABD bakımından geride kalacağını ve bir daha da açılmayacağını düşünüyorum. Kötü siyasetçiler hep böyledir. Tarih tekerrürden ibarettir” sözü de zaten Trump gibi kötü siyasetçiler için vardır. Neticede onlar hep olur ve hiç değişmez. ABD halkına gelince onların da Son 4 yıldan daha da önemlisi 4 yıldan daha önemli olan 6 ocak tan büyük bir ders aldıklarını düşünüyorum. Lakin ders alması gereken en önemli kişi Biden dır ve o umarım o heyecan yüzünden bu dersten kalmaz… Biden ın yerinde olsam ben bu olaylarla ilgilenmezdim ÇÜNKÜ aldığım dersi iyi uygulamak için , Trump’ın viranlarını düzeltmek için, bu lekenin ABD tarihinde fazla uzamadan silinip gitmesi silinmese bile büyümemesi için….
Nurdan abla “ahlak” demişken hala geçen günkü soruma bir cevap alamadım sizden:
“H.Gayret
8 Ocak 2021 At 12:57
Sayın koru “Bu sabah gazetelere yukarıda sıraladığım tespitlere ışık tutacak haber ve yorumlarla karşılaşmak umuduyla göz attım.
Hayal kırıklığımı anlayışla karşılamalısınız.” buyurmuş;
Evet ben de öyle yaptım, aynı hayal kırıklığını burda da yaşadım, yaşanan cinayetler ve trajedi hakkında tek satır yoktu maalesef; halbuki ölüsevici arkadaşlarımız, en azından bir kadın ölüsü üzerinde biraz olsun tepinmişlerdir sanmıştım ama nafile, öyle değil mi nurdan abla?
Bak hem de havacı bir gazi kadın ashli babbiti vahşice öldürmüşler, kimsenin bir sözü yok anlaşılan?
O zaman ben söylüyorum:
“Allah belanı versin mississippi!
Allah belanı versin vaşinkton disi!”
Ruhun şadolsun delikanlı viking kadını…”
Sayın Fehmi Koruya :
Sitenizde İslam’a ve de müslümanlara karşı yapılan aşağılayıcı yorumlara izin vermemenizi rica ediyorum. Zaten yazariniz da bunu sanki teşvik etmekte. Örnek olarak bir yorumcunun yorumunu paylaşıyorum.
“Teşekkürler Sinan Eskicioğlu,
Müslümanlık ve Müslümanların ne kadar çağdışı, sanat ve tarih düşmanı olduklarını bir kez daha gündeme taşıdığınız için. Bunu söylediğimiz için bize etmedik küfür bırakmazlar. Onlara hakaret ettiğimizi söylerler. Oysa gerçeği yüzlerine söylüyoruz. Bu 1400 yıl önce de böyleydi,
Feto ile 15 temmuz….
6 Ocak ile trump….aynı analiz sentez kategorize…..derken…..hayret….
Hüsnü bey bu kripto işini siz bayaa ilerletmişsiniz sanki, ha gayret!
WhatsApp’ın yeni gizlilik sözleşmesi ve veri paylaşımına dair değişiklikler geçtiğimiz günlerde kullanıcıların karşısına bir onay penceresi olarak çıkmaya başladı.
“Facebook şirketler grubunun bir parçası olan Whapp, kişisel verilerin yönetiminde Avrupa Birliği’nde yaşayanlar ve yaşamayanları farklı şartlara tabi tutuyor”
GÜNCELLEME NELERİ KAPSIYOR?
Hesap Bilgileri
Mesajlar
Bağlantılar
Durum Bilgisi
İşlem ve Ödeme Verileri
Müşteri Desteği ve Diğer İletişimler
Kullanım ve Kayıt Bilgileri
Cihaz ve Bağlantı Bilgileri
Konum Bilgileri
Çerezler
Başkalarının Sizin Hakkınızda Sağladığı Bilgiler (Üçüncü taraftan sağlanır.)
Kullanıcı Şikayetleri (Üçüncü taraftan sağlanır.)
WhatsApp’taki İşletmeler (Üçüncü taraftan sağlanır.)
Üçüncü Taraf Hizmet Sağlayıcıları (Üçüncü taraftan sağlanır.)
TOPLANAN VERİLER NASIL KULLANILIYOR?
Yan Hizmetler
Emniyet, Güvenlik ve Bütünlük
Facebook Şirketleri Hakkındaki İletişimler
Kurumsal Etkileşimler
Bürokrasinin Trumptan İntikamı
Amerikan bürokrasisinin 6 Ocak günü bu yada benzeri bir sonucu ;
– Öngörememesi
– Önleyememesi düşünülemez.
Pekiyi neden engel olmadılar?
Trump sadece kendinden olmayanlara değil, emrrindekilere de itici, rencide edici hoyratça, egoistçe davrandı. Tam da seçimleri kaybetmişler kendileri için sıfır bir risk ile bedel ödetmem için en uygun zaman ve zemin. Yeni bir Hollywood yapımı:”Başkanın İntikamcı Adamları”
ABD’ye bile rol model olduk
darbe ile de olsa;
– Güpegündüz
– Televizyondan canlı yayında
– Başarısız
Gel de üst akıl deme.
Benim de merak ettiğim, Biden eyleme katılanları terörist ilan etti. Eyleme katılanlar içerisinde kariyerli insanlar olduğu ortaya çıkmaya başladı. Bu kişiler yurt dışına sıvışmaya başlayacak mı. Mesela Almanya bunlara kucak açacak mı. Acaba bu kontrollü darbe miydi.
tuhaf şeyler oluyor değil mi?
demokrasi havarisi amerikalıların sandıklarını koruyamamasını ben tuhaf buluyorum mesela. 2016 seçimlerinde istihbarat rusyanın seçimlere müdahale ettiğini iddia etmişti, sonra senato raporuyla bu iddia doğrulanmıştı, iyi mi? 2020 seçimlerinden aylar öncesinden yine seçim hileleri olabileceği konuşuluyordu. öyleyse son seçimde de hile yapılmış mı yoksa temiz bir seçim mi oldu, henüz bilmiyoruz.
seçim sırasında ise yine tuhaf pek çok açıklama dinledik trumpistlerden.
örgütlendiklerini ve silahlandıklarını söylüyorlardı değil mi?
hem de yurt çapında.
temsilciler meclisi’nin demokrat üyelerinden ted lieu, trump hakkında azil tasarısını pazartesi günü sunacaklarını açıklamış. buradan tehlikenin henüz geçmediğini düşündükleri sonucuna varır mıyız?
iki uçak nasıl ki kafasına esip ikiz kulelere çarpamazsa, bir kaç yüz kişi de, -mob un bize özel karşılığı çapulcu-öyle kafasına esip senato binasına giremezler. daha büyük bir resim olmalı burada da. bu çapulcuların arasında ezilen yoksul sınıf amerikalılar olduğu gibi orta ve üst sınıf bileşenlerinin de hayli fazla olduğu söyleniyor ki bu işin rengini oldukça değiştirir…
trumpın açıklamaları bir pes ediş öyküsü mü yoksa vakit kazanmak için bir taktik mi zaman gösterecek, lakin abd de sular durulmamış ta olabilir.
öte yandan trump yargılanır mı?
o bir ” the man who knew too much. ”
çok(gereğinden çok) şey bilen adam. abd ye başkanlık yapmış, top secret dosyalara ulaşmış, gizli servisi yönetmiş birini yargılarlarsa/yargılayabilirlerse gerçekten çok şaşıracağım. trumpın sıkı bir pazarlık yapma şansı yüksek bence. üstelik iş buraya gelirse daha kolay hatta kestirme yollar bulacaklardır diye düşünüyorum.
abd de tuhaf şeyler oluyor.
Kimin işine yaradığını bilirseniz kimin yaptığını aynı adreste bulabilirsiniz! diyor mahir kaynak. onbinler tutuklanıp cezaevine yollanır mı sorusu bu darbe girişimi kimin işine yaradı sorusu ile birlikte sorulursa daha anlamlı oluyor sanki.
hukukçular, göstericiler arasında suçlu bulunanların, yönetime karşı isyan gerekçesiyle yargılanabileceğine de dikkat çekiyormuş.
Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Joseph Borrell Washington’da Çarşamba günü yaşananların küresel anlamda son yıllarda çok endişe verici gelişmelerin doruk noktası olduğunu söyledi.
Borell, bunun bütün demokrasiler için uyarı olması gerektiğini kaydetti.
Avrupa Birliği Dış Politika Şefi sosyal medyada dezenformasyonun, denetlenmeyen demokratik değerlerin nelere yol açabileceğinin görüldüğü mesajını verdi.
ardından acaba sosyal medya kısıtlaması gelir mi?
OHAL ilan edilecekmiş, yasal olan herşey yüzünden yüzbinler işinden atılıp, sabahın köründe başörtülü hanımlar kapısı kırılarak alınıp, doğumhanede polis nezaretinde doğumdan sonra cezaevinde misafir edeceklermiş. Ne acayip şu Amerika, iyi ki bizim ülkemiz öyle değil! Bizdeki özgürlük dünyanın hiçbir ülkesinde yok, canın ne isterse yapabilirsin yandaş olmak kaydıyla…
Mertbey öyle değil, gazi kadın ashli babbit in direkt kafasına sıkmışlar; elin oğlunda yok öyle doğumhaneymiş nezaretmiş…
Bizde onlarca kişiyi öldüren darbe planlayanların serbest bırakılması fikir özgürlüğü diye ortalığı dış işbirlikçileri ile ateşle veriyorlar
ABD de bir kürsü çalındı ve terörist oldular
Diğer ölümleri göstericiler değil polis ateşi ile oldu
Şimdi Demirtaş lar ,kızıl soroslar,gezi de hükümet yıkanlar ,günlerce güneydoğu yu yakıp yıkanlar ,uçak ile bombalayanlar ,ABD kucağında 40 yıldır emir alanlar suçsuz
Bir kürsüyü çalan göstericiler terörist
Batının bu kirli ikiyüzlülüğü ve modern Haçlı seferlerine 5.kol kuvveti olmaya hazır be çok teşni olmuş adamımız var
Trump a söyler gibi RTE ye anlatmaya çalışmayın
Trump zoru görünce kıvırır ama RTE yalnız bırakılsa da gözüne gözüne vurur
Bu hep böyle oldu
Bu yerli terörist ipine sarılmayalım bence çünkü ABD kıstası ile gidilirse kendine muhalifim bu fikir hürriyeti dediğimiz herşey mazallah “katmerli yerli terörşst “ olarak döner
Medeniyet “Suçun ve Cezanın Şahsiliği”ni kabul ile başlar. Yoksa adalet anlayışı, kabile anlayışına döner.
Kabile adalet anlayışının da iki kuralı vardır: 1) Bizden birisi suç işlerse onun cezalandırılmasına müsaade etmeyiz; 2) Karşıdan bir kişi suç işlerse tüm kabileyi cezalandırırız.
Suçun ve Cezanın Şahsiliği o kadar önemli bir kuraldır ki İslamın da temel kabul ettiği kurallardan olmuştur. Veda Hutbesinde “Ey İnsanlar! Sizi uyarıyorum, herkes yalnızca kendi işlediği suçtan sorumludur. Suçlu evlattan dolayı baba sorumlu tutulamaz, suçlu babadan dolayı evlat da sorumlu tutulamaz.” diye bu durum ifade edilir. Kur’anda “Kimse kimsenin suçunu (günahını) çekmez” mealinde en az 7 ayet vardır.
Cezanın şahsiliği ilkesi (principle of individual criminal responsibility) modern hukukun da temelini oluşturur. Bu durumda o kalabalığı kim orada toplamış ve suç işlemelerini teşvik ve organize etmişse onlar suçludur. Ayrıca gösteri hakkının ötesine geçerek cana ve mala zarar verenler de suçludurlar. Bunun ötesinde bu olay kullanılarak cadı avı başlatılması ve Cumhuriyetçilerin şeytanlaştırılması doğru olmaz.
Adalet sistemi hiçbir partinin parti mücadelesinde araçsallaştırılmamalıdır. Yani partiler rakipleri ile kendi ikna kabiliyetlerini kullanarak mücadele etmelidirler. Sahaya yargı sisteminin sürülerek rakiplerin onlara boğdurulmasının, hakemin taraf tutmasından farkı yoktur. Bunu yapan yargı mensupları da suç işler.
Ünlü Alman Ceza Hukukçusu Gustav Radbruch bundan dolayı “Hakimler ve Savcıların en büyük suç delili verdikleri kararlardır” formülünü oluşturarak Nazi döneminde hukuk dışı karar veren hakim ve savcıların ceza almasını sağlamıştı. Hukuku araçsallaştıran ve bir partinin emrine veren yargı mensupları da çok yanlış yaparlar. Bundan dolayı sadece suça doğrudan karışan ve fiilleri olanlar cezalandırılmalıdır.
McCarthy dönemini yaşamış ABD’nin yeniden aynı yanlışa düşeceğini düşünmüyorum.
Mirza hanım adalet gelip suratına otursa tanır mısın acaba?
Bir başkasının yazısına “yazdıklarınızın altına imzamı atıyorum” cümlesini yazmak sevmediğim tepkilerden biri.Ancak sizin bu yazınızın altına “imzamı atıyorum” demekten de kendimi uzak tutamıyorum.
Uğur bey varolun, daha sık ve uzun yazarsanız iyi olur, saygılar…
Tersi bir durum ortaya çıkacak ve Biden, Trump ve birkaç üst düzey bağlıları hakkında açılacak yargı sürecine müdahale etmeyecektir. Trump ve bağlıları hakkında kınama mahiyetli sembolik bir karar alınacak, belki kongre binasına verilen maddi zarar tazmin edilme yoluna gidilecek, mahkeme haçları da Trump’ın üzerine kalacak, o kadar… doğrusu ben bundan fazlasını beklemiyorum.
Beklemiyorum çünkü; ABD hala demokratik sistemini muhafaza eden, gösteri-yürüyüş, protesto haklarının en üst seviyede uygulayan, düşünce, fikir hürriyetinin en uç noktada kullanıldığı bir ülke.
Trump pes etti, destekçilerini de sattı, Kongre baskını sırasında aile efradı ile birlikte Kongre binasına yakın bir merkezden olayları seyrederken oğlu da selfi çekiliyordu. O kendi paçasını kurtarmanın peşine düşecek ve alacaklılarının açtığı davlarla meşgul olacak, yetmez mi? Tehlike geçti…
Biden’da kazandı. Devletin -ABD’nin, dolayısıyla Biden’in- Trump delisini gündeminde tutmaya, onu parlatmaya, taraftarlarını konsolide etmeye yarayacak tavır ve eylem içine girmesi akıllıca bir şey mi?..
Uzunca zaman/yıllar, devletin başka da işleri yokmuş gibi Trump hakkında açılacak ve işleyecek yargı sürecine müdahale ile geçecek zaman kaybı ancak Biden’in ne kadar demokrat ya da popülist bir lider olduğuyla da alakalı.
Bu güne kadar vermiş olduğu görüntü Biden’in hiç de öyle popülist bir politikacı olduğunu göstermiyor. Daha henüz aday bile değilken -belki de iç dünyasında buna hazırlanırken- düşünce kuruluşlarına verdiği demeçlerde -devlet yönetiminde bulunmuş olmaktan kaynaklı- ülkesi ve nüfuz alanlarına yönelik düşünceleri geleneksel ABD politikalarıyla uyuşuyor olması, onun popülaritesini, ciddi devlet adamlığı/yönetimi anlayışından elde edeceği çabasıyla ilgili duruyor, yoksa popülist takıntılarla değil.
Trump ve bağlılarının üzerinde olduğundan fazla durulacak olması onu hep gündemde tutacaktır. Böyle bir yola başvurulursa eğer bu, hem Biden ve hem de ABD’nin bu malzemeye ihtiyaç duyacak kadar her yönüyle zayıf olduğunun bir emaresi olarak görülecektir. Buna temel sebep ise ABD kamuoyunun Trump politikaları sonucu kutuplaşması ve bunun kalıcı olduğu gerçeği olacaktır.
Bu kutuplaşma hali, dünyanın birçok demokratik ülkesinde -bizde de- olduğu gibi kalıcı mıdır yoksa ABD’de Trump’ın gitmesiyle son bulacak, diğer halkı kutuplaşan ülkelerde buna sebep saikler ortadan kalktıkça mı son bulacak mıdır?
Ne anlamsız, acayip bir şey aynı ülke insanlarının siyaseten, ama sonrasında
bölünmeyi/çatışmayı getirecek kadar kutuplaşıyor olması. Aman Allah’ım!
Buna sebep politikacılar umarım ABD örneğinden ders çıkarırlar. ABD ucuz atlattı…
Mazallah…
Hasanbey koyun gibi aynı ottan yiyip aynı gevişi çiğneyip durmaktansa kutuplaşmak, ayrışmak, kapışmak hatta çatışmak daha faydalı olmaz mı? Toplumsallık bunu gerektirmez mi?
********
“Gözaltına alınanlar var, haklarında açılacak davalar boyunca tutuklu halde mi kalacaklar?
Yoksa, Trump dahil birkaç kişi ve Kongre’de yaptığı vandallıkların görüntülerini iftiharla paylaşan on-onbeş kişiyle mi sınırlı tutulacak yargı süreci?
Kısacası devlet veya devlet adına konunun peşine düşecek olanlar sınırı nereden çekecekler?
Bunları merak ediyorum.
Fehmi bey! Yazınızın yukarıya aktardığım bölüm’de sorduğunuz soruların cevaplarını merak ettiğinizi yaziyorsunuz.
ABD de darbe olacağı’nı dünyada hıç kimse aklının ucundan geçirmz’ken! Darbeyi bilen siz! Sorduğunuz soruları merak ettiğinizi yaziyirsunuz. Aslında, siz o sorularin cevaplarını herkesten daha iyi bildiğiniz için, merakta etmediğiniz kanaâtındeyim.
Sizin’de bildiğiniz gibi,
Amerika Birleşik Devletleri: Kanunlar ile idare ediliyor!
1000 tane Biden 10,000 tane Trump gelse o kanunlar’ın harfine değil noktası ve virgülüne dahi dokunamaz.
Çünkü onlar; Türkiyede emirleri uygulayan hakimler gibi değil, ABD kanunları ne diyiyor’ise hakimler ona göre karar verir ve o kararlar uygulanır.
Dün gazeteciler Biden’a Trump görevden alınacakmı diye sordular, Biden ” o seneto’nun
görevi”dedi.
Türkiyede hesap verme gibi bir sorumlulukları olmadığı için.
Milleti sokağa döküp erler ve öğrencilerin kafalarını kestirdiler. Meclis
Darbe soruşturması değil darbe kapatma komusyonu ilede ne kadar açıkları varsa lohusa kadınlar ve bebekleri hapise atarak kapattılar.
Bizde emir erleri yerine savcı ve hakimler olsaydı Ahmet Nesinin Dünkü yazısında ses kayıtları yayınladı ona soruşturma açardılar.
O ses kayıtlarında Devletin polislerini birbirlerine iftira attırarak nasli intihar ettirdiklerinden tutunda neler neler anlatiyorlar.
ABD de olan işgal olayı bizde olmuş olsaydı, o göstericilerden bilercesi ölürulürdü.
Bizde her gelen kendine göre anayasa yaziyor.
Yoruma kapalı.