
Dünya medyasına bıraksanız…
Her sabahki gazete okuma rutinime yerli gazetelere göz atarak başladıktan sonra, yine her zamanki gibi, yabancı basını benim için tarayıp özetleyen Google News’u bilgisayarıma indirdim. Bizim

Her sabahki gazete okuma rutinime yerli gazetelere göz atarak başladıktan sonra, yine her zamanki gibi, yabancı basını benim için tarayıp özetleyen Google News’u bilgisayarıma indirdim. Bizim

Trump-Netanyahu ikilisinin Gazze için ilan ettikleri ‘barış getirme’ iddialı 20 maddelik plan, genel kabul görmedi. Özellikle Trump’ın da katılımcılarından olduğu BM Zirvesi’ne ek olarak gerçekleştirilmiş New York’taki Gazze toplantısında liderleri

Dikkatlerimiz kaçınılmaz olarak Birleşmiş Milletler (BM) yıllık toplantısı için ABD’ye gitmiş olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Beyaz Saray’da ABD başkanı Donald Trump ile bugünkü buluşması üzerinde yoğunlaştığı için olacak,

Günlük dilimizde vaktiyle daha sık kullandığımız bir deyim bugünlerde yaşananlara bir farkla tıpatıp uyuyor… “Ba’de harabi’l Basra” veya yaygın kullanımıyla “Bade harabül Basra” deyimi… Kim bilir hangi yenilgiden

İsrail, gözü dönmüş bir siyasinin başbakanlığında, ülkesinin kuruluşuyla birlikte belirlenmiş ve elden ele geçerek Netanyahu’ya kadar gelmiş bir projenin gerçekleşmesi için, ‘tarihi fırsat’ olarak değerlendirilen 7 Ekim 2023

Çoğu Arap ülkelerinden oluşan İslam dünyasının liderleri Katar/Doha’da acil bir Arap-İslam Zirvesi’nde bir araya geldiler ve bir hafta önce İsrail tarafından konuk ülkeye karşı girişilmiş saldırıyı

[Bu yazımı lütfen “Netanyahu ve kadrosu tarihi tekerrür ettiriyor” son yazımla birlikte okuyun.] Yüzyıllar boyu, Batı coğrafyasında, kendilerini yoketme amaçlı saldırılara –‘pogrom’ deniliyor- maruz bırakılmış, 1940’larda

Bir film izledim, üzerinde düşünürken günümüzü daha iyi anladığımı sanıyorum… Filmin adı ‘School Ties’… Baştan sona özel bir Amerikan lisesinin son sınıfı etrafında geçiyor 1992 yapımı

ABD’nin yeni Türkiye büyükelçisi Tom Barrack, her halde ileri yaşı (78) yüzünden olacak, az zamanda çok iş başarmak istiyor. Bulduğu her imkanı değerlendirerek, görüşlerini kamuoyuyla paylaşıyor.

Acaba İsrail’in saldırganlığına, ABD’nin onu her daim sahiplenmesine ve Avrupalı ülkelerin destekçi tutumlarına bakarak yapılan yorumlarda bir temel ayrıntı gözden kaçırılıyor olabilir mi? Fazla iddialı
