Yangınlarla mücadelede bir önerim ve bir de dikkat isteyen bir uyarım olacak

52
Reklam

Marmaris’teki yangının ilk çıktığı bölgede yaşayan bir dostumu ‘‘Geçmiş olsun’’ demek için aradım. Gecenin bir vakti o da evini terk etmek zorunda kalmış, şimdi yine evindeydi. Kendisinden zorlayarak aldığım bilgi çevreden kulağına gelenlerdi. Çevre, yangının kasdi çıkarıldığı, çıkaranların da siyasi kimlikli olduğu kanaatindeydi. 

Kasdi, çıkaranlar siyasi kimlikli…

Sedat Peker’in eskiden yaptığı ‘‘Sakın ha, sokağa çıkmayın’’ uyarısını yangınlar üzerine tekrarlaması yangın bölgesinde konuşulanların onun da kulağına gittiğine işaret ediyor.

Türkiye ülkenin dört bir yanında patlak veren yangınlarla boğuşurken, birileri, Konya/Meram’daki bir eve baskın düzenleyip yedi kişiyi infaz ediverdi.

İnfaz haberini, olayın etnik kökene dayalı eski bir mahalle ihtilafının eseri olduğu bilgisi izledi.

Yangınlar ve cinayeti takip eden duyumlar ürperti verici…

Hemen buraya not düşeyim: Duyum olarak ortalığa salıverilen iddialar ülkemiz için yangınlardan da yedi can alan cinayetten de çok daha tehlikeli bir ihtimali akla düşürüyor. Bu oyuna gelmemek şart.

Bunun için de kararlı davranmak gerekiyor.

Reklam

Maalesef bu konuda bir kafa karışıklığı yaşanıyor.

Ülkemiz yaz aylarında patlak veren orman yangınlarına alışık. Hemen hiçbir yaz mevsimini yangınsız geçiremiyoruz. Türkiye ile aynı kuşakta bulunan başka ülkelerde de her yaz bizdekine benzer -bazen daha da feci- orman yangınları görülebiliyor.

Yunanistan bu ülkelerden biri. Antalya, Marmaris, Bodrum ve Didim’de başgösteren son yangınlardan önce, Atina yakınlarındaki ormanlık bölgede yangın çıktığı ajanslara haber konusu olmuştu. 

İyi hatırlıyorum, 2007 yılında Yunanistan’da çıkan ve günlerce süren orman yangınlarına karşı başlatılan mücadeleye, Türkiye de, bu alanda uzmanlaşmış uçaklar göndererek katkıda bulunmuştu.   

Türk Hava Kurumu (THK) uçaklarıyla…

Şimdilerde ‘‘THK uçakları nerede?’’ sorusuna yetkili ağızlar ‘‘THK’nın yangın söndürme uçakları yok ki’’ cevabını veriyor.

Ne olmuş olabilir o uçaklara?

THK ‘kayyım’ yönetimi altındaymış. ‘Kayyım’ görevini üstlenmiş devlet memuru yangınlar sırasında bir düğünde bulunduğu haberlerini düğünde değil nikahta olduğunu söyleyerek ‘yalanlarken’ başında olduğu kurumun yangınlara müdahale görevi bulunmadığı bilgisini de paylaşmış.

Reklam

Uçakları varmış, ama uçamaz haldeymiş hepsi… Uçamayan uçakları uçurmak için pilot bulundurmak gerekmeyeceği için de bünyedeki pilotların görevine son verilmiş…

Yangınlara Rusya’dan kiralanan uçaklarla müdahale edilmeye çalışılıyor.

THK’nın eski pilotları kiralanan Rus uçaklarının Türkiye coğrafyasına uygun olmadığı görüşünde.

Ortada ciddi bir kafa karışıklığı olduğu kesin.

Bu arada gazete haberlerinden, Yunanistan’daki yangınlara müdahale amaçlı 22 uçak bulunduğunu öğreniyoruz. Fransa’da 29, İtalya’da 19 ve İspanya’da 17 yangın söndürme uçağı varmış.

Var olanla övünülür de bizde yok olması sanki bir övünç vesilesi…

‘‘THK’nın yangın söndürme uçağı yok’’ yollu açıklamaları bu sebeple tuhaf buluyorum.

Yanlış mı hatırlıyorum kuşkusuna düşünce baktım, bilgim doğruymuş: 1970’lerde, 1974 Kıbrıs’a müdahale sonrasında ABD’nin aldığı ambargo kararı üzerine, devlet, ‘Kendi uçağını kendin yap’ kampanyası açmıştı. Kampanya beklenen sonucu vermese bile bir ihtiyacı zihinlere taşıma işlevi görmüştü.

Şimdilerde ‘Kendi yangın söndürme uçağını kendin satın al’ tarzı benzer bir kampanya mı açılsa acaba?

Görevin sahibi bildiğimiz THK’nın başındaki kişi bu bilginin yanlış olduğunu söylediğine ve yetkililer de zaten THK’nın elinde öyle uçakları bulunmadığını açıkladığına göre, yaz ayları genellikle orman yangınları çıkan bir ülke olarak büyük bir boşlukla karşı karşıyayız demektir…

O boşluğu doldurmanın yolu olarak düşünülebilir öyle bir kampanya…

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu belediyelere yetki verilmesi, uçak tahsisi yapılması talebinde bulunmuş. CHP’li başkanları bulunan Muğla (Bodrum, Marmaris), Aydın (Didim) ve Antalya belediyeleri ‘Kendi yangın söndürme uçağını kendin al’ kampanyası başlatabilirler gibime geliyor.

Devlet ve hükümet yetkililerinin Konya/Meram’daki katliam sonrasında yaptıkları ve Hürriyet gazetesinin önemseyip haberleştirdiği, ‘cinayetlerin ideolojik saiklerle işlendiği’ propagandasını kınayan açıklamalarını, ben bir tür ‘‘Sakın ha’’ uyarısı olarak değerlendirme yanlısıyım. 

Benim de sahip çıktığım yerinde bir uyarı bu.

Son derece dikkatli olunması gereken bir döneme girdik çünkü.

ΩΩΩΩ

Reklam

52 YORUMLAR

  1. “Bunlar,
    Engerekler ve çıyanlardır,
    Bunlar,
    Aşımıza, ekmeğimize
    Göz koyanlardır,
    Tanı bunları,
    Tanı da büyü…”
    (Ahmed Arif)

    “Algan: Türban bir elbise parçası
    Milli Görüş Teşkilatlarının kurucusu Yusuf Zeynel Abidin’in kızı olan Emel Abidin Algan, geçtiğimiz günlerde başörtüsünü çıkarttığı için gündem olmuştu. Şimdi örtüsün neden çıkarttığını açıklayan röportajla yine gündemde.
    haber7com
    GİRİŞ 21.11.2005”

    “Gürtuna: Eşimin başını açması çok zor oldu
    Turkuaz hareketi lideri Ali Müfit Gürtuna eşinin başını açmasına ilişkin hiç kolay bir karar olmadığını belirterek, eşinin bu kararla bir rol ya da model olmayı istemediğini söyledi.
    haber7com
    GİRİŞ 13.06.2007”

    “Kabataş yalancısı Elif Çakır türbanını çıkardı
    Ahmet Davutoğlu’nun Karar gazetesinde köşe yazarlığı yapan ve son yıllarda muhalif geçinen bir dönemin ateşli yandaşı Elif Çakır, son olarak türbanını çıkardı. Çakır, Gezi Parkı eylemleri sırasında türbanlı bir kadının taciz edildiği yalanına ortak olarak büyük bir kışkırtmaya imza atmıştı.
    https://www.veryansintv.com
    28 Temmuz 2021″

  2. 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda final maçında milli okçu Mete Gazoz, İtalyan Mauro Nespoli’yi 6-4 yenerek olimpiyat şampiyonu oldu. Milli sporcumuz bu başarıyla ülkemize hem olimpiyat tarihindeki ilk okçuluk madalyasını hem de Tokyo 2020’deki ilk altın madalyayı getirdi!

    Şampiyonun mafalyasını aldıktan sonraki tviti:

    *Tokyo’da elde ettiğim başarı her ne kadar gurur verici olsa da, aklım ormanlarımızda. Tek dileğim bu felaketin bir an önce son bulması. Kaybettiğimiz canlar var. Canımız yanıyor.
    Yangınla mücadele eden tüm ekiplere kolaylıklar diliyorum.*

    Helal sana şampiyon????

  3. TEMA Vakfı üç gündür devam eden ve dün şiddetini artıran orman yangınlarında yanan ağaçların yerine yeniden ağaç dikmek için dev ağaçlandırma kampanyasına satart verdi. 

  4. Osman Bey’in yazdığı yorumda korgeneral Erdoğan Karakuş’ a ait “büyük uçaklarla yangın söndürülmez, helikopterlerin pervanesi yanan kozalakları uçurup dağıtarak yangının büyümesine sebep olur, (ben de bir cümle ilave edeyim; küçük uçaklar yangın söndürmeye yetmez, çok fazla uçak gerekir o da bizde yok) türü yokuşa süren görüşleri okuyunca hayatı boyunca fedöyle en çok mücadeleyi de o yapmıştır dedim içimden, genelde öyle diyorlar çünkü. emekli tümgeneral Haldun Solmaztürk ismini ilk YouTube’da gördüm dinlemeye başladım, yarım saat dinleyince ne kadar makul düşünceli bir asker tam benim gibi düşünüyor sevdim bu adamı derken (gene içimden tabi) şöyle bir cümle kullandı; “şimdi biz bunları söyleyince fetö cü diyorlar hain diyorlar, halbuki hayatım fetöyle mücadeleyle geçti benim” dayanamadım bu sefer sesli bağırdım, hepiniz fetöyle mücadele ettiyseniz şimdi niye şikayet ediyorsunuz? mücadeleleriniz başarıya ulaşmadı mı ne oldu yani! ciğerleri yanıyormuş, içi acıyormuş, sedat peker ne diyordu; “L…. geç bunları!”

    neyse efendim Erdoğan Karakuş THK’nın 22. Başkanıymış (2000-2002)

    23. THK Başkanı Rasim Arslan (kurmay subay tüm ya da kor general 2002-2004)

    24. THK Başkanı Yusuf Güngör (o da Kurmay 2004-2009) 5 sene görev yapmış

    26.THK Başkanı Vacit Öktem (2014-2015)
    27. THK Başkanı Kürşat Atılgan (2015-2018)
    28. THK Başkanı Ahmet Bertan Nogaylaroğlu(2018-2019)
    29. THK Başkanı aynı zamanda Kayyum Heyeti Baştanı Cenap Aşçı, siyasetçi eski gümrük bakanı, H.Abdullah Kaya Başkan Vekili, Maliyeci üst düzey bürokrat, AdnanZengin kayyum heyet üyesi, bürokrat. heyet çok sağlam yani

    THK başkanlarının ekserisi Kurmay subaylardan oluşuyor arada siviller de başkanlık yapmış. benim dikkatimi çeken sizin de dikkatinizi çekmiştir mutlaka, 2009-2014 yılları arasında 5 sene görev yapan 25. başkan niye künyede yok. internette arattım çıkmadı. sebep ne olabilir? yıllarca kurban ve kurban derisi ve bilumum yardım ve bağış toplayan bir kurum nasıl iflas etmiş olabilir?

    • bağış toplayan bir kurum nasıl iflas etmiş olabilir?
      Hırsızlar’a teslim edildiği için.
      Hırsız çalmaya doymaz.

      • “H. Gayret
        31 Temmuz 2021 At 01:07
        “H. Gayret
        29 Temmuz 2021 At 22:30
        Nurdan abla “Ben şahsen Müslüman bir ülkede doğdum, 47 yaşına kadar ülkemde hep çile çektim, ne dinimi ne cinsiyetimi, nede insanlığımı rahatlıkla yaşayamadım.” demişsin de;
        İyi de mübarek bizim günahımız ney burda?
        Daha dün ender arkadaşa da söyledim;
        özgürlükten anladığınız avrupada olduğu gibi “cinsiyet seçme özgürlüğü” idiyse önden buyrun kardeşim…”
        Nurdan abla biz sizin ardahan göle taraflarındaki dünyalar güzeli köyünüzde alis harikalar diyarı tadında bir genç kızlık yaşadığınızı düşünüyorduk ki bu söyledikleriniz kazın ayağının pek de öyle olmadığını gösteriyor ama neyse…
        Nihayet çevrenizde dört dönmüş sığırtmaçlar ve nuhun gemisi gibi her milletten, her dilden komşularınızla pek de öyle ideal bir ilk gençlik geçirmediğiniz anlaşılıyor…”

  5. Hadi herkesin gözu aydın.
    Sonunda Perincek konturoli tamamen ele geçirdi.

    Eskiden, sadece şehirleri ve mahalleleri Sivas ve Başbağlar katliamlar ve benzeirleri gibi kışkırtmalar ve tuzağa düşürmeler ile karıştırıyordu şimdi onlara ihtiya’cı kalmadı. O tip provaktörlükleri
    Istediği an Türkiye”nin tamamın’da ,parmağını dahı oynatmadan çok rahat yapiyor.

    Bunu’da evvel şeytanlar’ın , AKP’lilerin ve Havuzun sayesinde başardılar ve başariyorlar.
    Gerek gödükkeri zaman bunlaride Meclisten atarlar ve dah sonra kahraman olarak tekrar geri sokarlar ve büyükelçilik ilede ödülendırrler..

    Bunların enerjileri! Sayesinde Türkiyede hemen hemen okunacak yazar çizer dahi, kalmadı.
    Bunada örnek göstermeya gerek yok. Fehmi Korunu Özel sitesi olan burayide ele geçirdiler.
    Havuzda pişen mide bulandırıcı yalan ve iftiralari troller buray toplayup kesip kesip yapıştıriyorlar. Her ne kadar okumasakta başka yorumcuların yorumlarını okuya bilmek veya yorum yaza, bilmek için epeyce zaman ve energy harcamak zorunda kaliyoruz.

    Perinçek demek Müslüm Günduzler’ın, PKK,ve benzer kuruluşların patronu demek.
    Şu an 28 Subatcilar yargılandıklarını ve ceza aldıklarını zannediyoruz.
    Hayır onlar sadece Perinçekin eski emir erleri.
    Modaları geçtiği için perinçek onları bit pazarında satışa çıkardı.

    İşi bittiği an şu ankı dostlarını bit pazarına gõndereceği gibi.

    Perinçekin esas ortağı ve yol arkadaşı 28 Şubat’ın yarı gizli kahramanı ile birlikte zaferlerini kutluyorlar.
    Kendisi bizim iş yerine atanır atanmaz kitabına uydurarak 1500 kişiyi soymak projesini tam başardığ anda çökertiğim ve daha sonra benimde Hışmına uğradığım müdürum oluyor’du.
    Maalesef şu an onlar. Başörtüsu sayesinde kahraman olan, Erdoğan’nin gizli amirler ve kadim dostlari oluyorlar.
    Hanı dış gücler diyiyoruz ya! Birde onları iyi tanidığımızı zannediyoruz! Hayı dış güçler zanettiğimiz gibi değıler..
    Diş güçler, Cumhurbaşkanlari ve genelkurmay başkanlar ile direk muhatap olmazlar.
    Onlar kendi adamlarını yeri gelir odacı yaparlar yeri gelir bir fabrikaya aşağ rûtbeli birisi olarak müdür yaparlar, ve bular ile işlerini çok daha çabuk ve rahat hallederler.

  6. Şu anda bir anons duyuyorum ormanlara girmek yasak mış bir öngörüsüzlük daha
    Bir yerde eksiklik olduğu ancak vahim bir durum olunca ortaya çıkıyor.
    Kim bilir diğer kurumlarda neler neler eksik saymakla bitmez.
    Ha bu tarafa şunu da hatırlatalım tasarruf tetbirleri de bütün kurumlarda var
    Acaba yangın uçaklarında tasarruf tedbirlerine mi takıldı?
    Ülkemizde baştaki yöneticilerimizin ve kurumların öngörüsüzlüğü hat Safa’da devam ediyor.
    Göreceksiniz bu konu da başka bir gündemle kapanacak ve buzdolabına bırakılacak.
    Biz neler neler unuttuk, hatta unuttuğumuzu da unuttuk.

  7. ormanlık alanları kıyas edeceksen yüzölçüme oranına bakacaksın, almanyanın ormanlık alanı ülkenin üçte birine, türkiyenin dörtte birine denk geliyor yaklaşık rakamlarla.
    ve şimdilik diyelim.
    yangınlar, depremler, seller, hastalıklar artık hayatımızın bir parçası.
    bunlarla yaşamak zorundayız.
    sabotajlar da öyle.
    bir de bazı yasalar var.
    onlar hayatımızın bir parçası olmak zorunda değil,
    ama oluyor işte.
    28 temmuz da çıkan yasa turizme teşvik yasası anladığım kadarıyla turistik tesis yapma yapılaşma yetkisi tarım ve orman bakanlığından alınıp turizm bakanlığına veriliyor. çed raporu falan istenmeyecek, turizm tamam derse alan hop yapılaşabilecek, yatırımcılar yaşadı. ulaştırma bakanlığı, tarım ve orman bakanlığı, cevre ve şehircilik bakanlığı aradan çıktı, kontrolleri olmayacak…yaylalar, meralar, otlaklar, kıyılar, köşeler, tarihi alanlar, saldalar…
    yanlış anlamadıysam ki anladıysam lütfen düzeltiverin bu yasa ile pek çok yatırımcı çok mutlu olacak.
    birilerini de mutlu ederler zannedersem…

    • H. Gayret 31 Temmuz 2021 At 12:35
      Didem hanım ülkemizin orman varlığı almanyanınkinden çok daha fazladır, bilginiz olsun…

    • Didem bahsettiğiniz gibi bir yasal düzenleme varsa isabet olmuş; kanımca önceki durumdan daha iyidir, turizm bizim can damarımız olmalıdır! Tabiatı yok ederek, sömürerek değil tabii; akıllı işletmeler eliyle her şeyi paraya dönüştürmeliyiz…

      • önceki durumdan daha iyi olacağına şüphe yok.
        birileri için tabii.
        kara halk için değil.
        sorun edeceğini sanmıyorum.

  8. “ddm
    30 Temmuz 2021 At 18:57
    “sen boşver bunları”
    neyi boş verelim ya da
    ben neyi boş vereyim mesela?”
    Karadenizin ortasında yeni keşfedilen ve alev aley denizin üstünde yanan doğalgaz rezervlerimizi görmezden gelin ama daha sonra da diğer mega projelerimizde olduğu gibi bir de utanmadan kullanın:)
    Gözünüze dizinize dursun emi!!!
    Meselaymış…

    • hiç bir zenginlik halkın cebine girmediğinden olacak doğal gaz rezervleri halkın cebine girinceye kadar görmezden gelip, sevinemeyeceğim, mega projeleri halk ödüyor, güya ödemeyecekti değil mi?

  9. Bırakın dev orman yangınlarını, dünyada uçakların söndürdüğü bir yangın, hatta bir kamp ateşi bile olsun var mıdır acaba?

  10. “Yol kenarlarını fazla kesmeyin”
    Orman yangını, bir ülkenin doğal kaynaklarının yok edilmesinin en somut, en yalın ve en gözle görülür hali.
    Babamın, orman işinde çalışan bir kiracısı vardı.
    Bu arada bunlar, ticarette haram karışma ihtimali fazla diye, ticaretten uzak durup beden işçiliğini tercih ederler.
    Yine bu arada ” İslamiyet’te %25 kâr haddi var demek hurafedir ” diyerek vatandaşları aydınlatıp uyandıranların kodese gönderildiği ülkedeyiz.
    Her neyse asıl konumuza gelirsek, 2019 yılında babamın orman işinde çalışan kiracısı şunu söylemişti:”Bizim geçimimiz ormanda, şu anda ormanı cayır-cayır kesiyoruz ve bu nedenle gelirimiz de iyi. Bu gidişle 2-3 yıl içinde kesecek orman kalmayacak. Ormancılar bize yol kenarlarlarını fazla kesmeyin diyor.” demişti.
    Yani iç tarafları kesebildiğiniz kadar kesin.
    Yani yol kenarlarını da traşlarsanız, derin uykudaki vatandaş uyanır.
    Denizlerden sonra, ormanlar da dile geldi.

  11. Tek adam rejiminin fıtratında bunlar var. Daha uyanamayanlar için hatırlatırım.
    İktidar ve yandaşları her dakika şapkadan yeni tavşan çıkarıyorlar. Daha düne kadar terörün beli kırılmış, başı kesilmişti. Şimdi bir anda ülkenin bütün ormanlarını bu teröristler yakıyor, ama bunlar ne bir istihbarat alabiliyor, ne de bir tane suçlu (gerçekten suçlu) yakalayabiliyor.
    Aslında özürleri kabahatlerinden büyük. Sarayın 13 uçağı varken bir tane yangın söndürme uçağı olmaz mı? Biz de kime neyi anlatıyoruz.
    Saraydaki zat bu tartışmaları vs. hiç duymuyordur. Sadece muhalefetten gelen eleştirilere cevap vermesi de bunun en bariz delili. Ülke yanmış ama “yandaşlar ve baştakileri ne ilgilendirir ki? Hem yeni yerler açılır, yeni oteller yaparız, Katarlı dostlarımıza da satarız” diye düşünüyorlar. Haksızlar mı?

  12. Ülke yanarken birilerinin taranmasına şaşırdık mı? Şahsen hiç şaşırmadım.
    Osmanlı tarihinde bile hiç bir padişah bugünkü Reis kadar ülkeyi tek başına yönetmeye kalkmadı. Mutlaka işleri yürüten bir Sadrazam (bizde başbakan) ve bir Divan vardı. Aynı şekilde Atatürk bile tek başına bütün işleri kontrol etmeye kalkmadı. Başbakan vardı ve yetkileri de vardı.
    Bu tek adam rejiminin gelişi 2013’de belli oldu, o zaman gelen cismin ne olduğunu anlatmak için dilimizde tüy bitti. Ama AKP yanlılarına anlatamadığımız gibi sözde aydın ve demokrat arkadaşlara da anlatamadık. Sandılar ki bu kavganın sonunda iktidar onlara kalacak. Oysa Erdoğan’ın ve ortaklarının başarılı olabilmesi için ülkede hukukun ve bütün kurumların sıfırlanması gerekiyordu. Başka türlü suç olmayan fiilleri, hem de geriye doğru keyfemayeşa (istediğiniz gibi), suç sayamazdınız. İşte Erdoğan ve onu destekleyenler (ve dolaylı destekleyen sözde muhalefet partileri) bunu başardılar!!! Ne başarı ama.
    Şimdi ağlaşmak boş. Ya adam gibi hukuku (herkesin hukukunu) savunuruz, yada susup otururuz. Yok öyle kendine demokratlık, kendine hukuk savunuculuğu.
    Aman bizim tatlı su muhalifleri bakalım bunu “Fetö”ye bağlayacaklar. Merakla bekliyorum.

  13. Dünyanın her yerinde yangın, sel, deprem gibi afetler hep olur. Ölene bişey yapamazsınız ama, olana olmadan engel olabilir, tedbir alabilirsiniz.
    Uçağın hazır olsaydı da dersin, kayacağını bildiğin toprağın önüne ev yapmasaydın da!
    Yada, otel yapılması gereken yeri, tarla açılabilecek yeri, hatta piknik yapılacak yeri bile ayarlayabilirsin. İstersen!
    Hangi dağa yamaca hangi ağacın dikileceğini muhtara sorsan gösterir sana.
    Hem zeytin yersin hem zeytinyağı içersin.
    Hem üzüm yersin hem bağcı dayaktan kurtulur.
    Hem ceviz kırarsın hem de satarsın.
    Daha kolay bişey var, dereyatağında boş arsa var! Kazarsın, ortasına ev yaparsın ve beklersin!
    Şimdi kim yamaçevler yapıp güvenle oturmakla uğraşsın.
    Suyu elektriği planlanmış sayfiye yerleri bulsun.
    Uydu kentler inşa etmek te neymiş.
    Yol yaparsın yol’ da, o yol nereye gidecek nereden ne getirecek? Kime ne.

  14. Hükümet THK nin işlevsiz olduğunu söylüyor.
    Chp ve Chp belediyelerine önemli bir fırsat doğdu. Bu firsatı değerlendirsinler büyük siyasi başarı elde ederler.
    Belki de tek bşına iktidar olurlar.

    Chp ve belediyeleri THK dan uçak kiralasınlar, yanginlara müdahele etsinler.Valla kahraman ilan edilirler.

    Chp niye uyuyorsun. Tarihi fırsat ayağına geldi.
    Chp bunu görmüyormu. Yoksa THK fısmı.

  15. Geçtiğimiz yıl Hatay’daki orman yangını ile ilgili soruşturma devam ederken PKK elebaşlarından Murat Karayılan’ın orman yakma talimatı verdiği ortaya çıkmıştı.
    Karayılan’ın “2-3 genç bir araya gelerek eylem yapabilir. ‘Silahımız yoktur’ diyebilirler. Silahları çakmak ve kibrittir” sözlerini kullanmıştı.

    Demirtaş “Bodrum, Cizre’ye çok uzak mı zannediyorsunuz”  lafi hala piyasa da

    Bir de adını yeni duyduğumuz “Ateşin çocukları insiyatifi” pkk uzantılı ekibin tivitleri.

    Bu açık tehditlerin ardından doğal olarak gözlerin çevrildiği PKK’ya yönelik şüpheleri çürütmek için fondaş medya çırpınıp duruyor.

    Bir de Uzan ve Chp’nin medyacısı,Can Ataklının;

    https://youtu.be/Is7q6m7U_1Y

    bu videosunu izleyen ve agaç sevdalısi 5-10 mezhup gaza gemiş olabilir mi.

    Burası Türkiye her çeşit hain mevcut.

  16. hıfzıssıhhalar aşı ihraç ediyordu, kapatıldı, şimdi neredeyse tüm aşılar ithal ediliyor. ihraç demek emek demek, para harcamak demek. ithal demek rant demek, kolaylık demek. şimdi tüm dünyada aşılar neredeyse sinekli bakkallarda yapılıyor biz hala üreteceğiz.
    yangın söndürmeye giden uçaklarımız vardı, şimdi yokmuş.
    fatih kurnaz bey batmış bir kurum diyor. kurumlar neden batar?
    uçak kiralamak ekonomik olmayabilir diyor, doğru da olabilir, sonuçta hesap kitap meselesi. işin uzmanları durumu rakamlara döker, bakılır.
    ama bizim gibi ülkelerde bu hesap kitaba bakılıyor mu ki?
    sayın cumhurbaşkanımızın onlarca en pahalı uçakları, yüzlerce en pahalı arabaları tutması ekonomik mi mesela?
    dünyanın en yüksek sayıda kamu aracına sahip ülkelerden biriyiz, bu ekonomik mi mesela?
    iş orman yangınlarını söndürme araçlarına gelince mi ekonomik düşünelim yani?
    kurumlar şirketler gibi değildir, arpalık olmazlarsa iyi yönetilirlerse batmazlar.
    lakin batmayan kurumumuz da yok değil mi?

    sadece ağaçlar, ormanlar yanmıyor.
    göller kuruyor.
    nehirler kuruyor.
    tarım arazileri azalıyor.
    çiftçilik ölüyor.
    hayvancılık bitiyor.
    her yıl bir hafta eğirdire giderim, yakınlarımı ziyaret ederim, eğirdir gölü muhteşemdir. yeşilin tüm tonları vardır. gölün kritik seviyede suyu azaldı. yanlış sulama politikaları nedeniyle can çekişiyor. insanımız cahil, yarınını hesaplayamıyor. her şey ölür, bu göle ben iyi bakmazsam ölür, o zaman ne yaparım demiyor, düşünemiyor. doğal kaynaklarımız ciddi tehdit altında,
    acil değil çok acil bir doğa seferberliği ilan etmemiz gerekiyor.
    dün saadet partisi genel başkanı temel bey iktidarın gelecekte orman yangınlarıyla ilgili yeterli ve gerekli önlemleri alacağını sanmadığını söyledi. umarım haklı çıkmaz.

    • Fatih 30 Temmuz 2021 At 23:59
      Şunu unutmuşum. Allah fitnecilere fırsat vermesin.
      demiş.
      ben de amin diyorum.
      bazıları her gün ona yakın toplama yorum gönderiyor, 9 a yakını fitne dolu oluyor.
      Allah hidayet etsin,

      Allah yolsuzlara da fırsat vermesin,
      arsızlara da,
      aymazlara da,
      doymazlara da,
      yalancılara da,
      sahtekarlara da,
      Allah vatanımızı, milletimizi kötülerden korusun.
      amin.

    • Türkiyenin aşı enstitüleri, araştırma laboratuvarları harıl harıl aşı geliştiriyor, hanımefendi hala hıfzıssıhha muappeti çeviriyor; yav bırakın dünyayı burnunuzun dibinden haberiniz yok!
      “bazıları her gün ona yakın toplama yorum gönderiyor, 9 a yakını fitne dolu oluyor.
      Allah hidayet etsin,”
      dedikleriniz kimlerdir, nedir biraz açar mısınız?
      Eğirdir gölü kuruyor mu bilmiyorum ama kanalistanbul geliyor inşallah…
      “Toplama” bir paylaşım da benden gelsin:
      “kanal boyunca(bilezik) türkmence şarkı”
      Doğanlarınıza(akrabalara) benden hediye olsun:)

  17. Yangın zamanında, ortalığa su mu dökmek gerekir, yoksa benzin mi. Fondaş medya, fondaşlığını yaparak ortalığı daha da alevlendiriyor.

    Yangınlar bitsin, her türlü eleştiriye de açık olmalı Orman bakanlığı.

    Tek işi olan orman koruma vazifesini, Türk Hava Kurumu gibi işlevsiz bürokratik kurumlara kısmen de olsa devretme pratiğini terk etmeli.
    Dizginleri tamamen ele almalı.

    Yıllarca varlığını ihmal ettiğimiz Mavi
    Vatan’ın değerini nihayet anladık…

    Bugünlerde ise anavatanı korumak için yeşil vatanın da nasıl stratejik önemi olduğunu görüyoruz.
    Ormanlarımız da tıpkı virüslerle, nükleer, konvansiyonel ve kimyasal silahlarla varlığı tehdit altında olan insanlar gibi açık hedef!

    Orman Bakanlığı bu perspektifle yeniden örgütlenmeli…
    Kendi hava filosunu kurmalı…

  18. Fondaşlar ve yangın bekleyen leş kargaları!..

    Geçen sene Elazığ ve Malatya’da, ardından İzmir’deki depremlerde ortaya çıkmıştı aynı müptezeller…

    Henüz acılar yaşanırken, devlet tüm kurumlarıyla bölgede çalışırken, harekete geçiyorlar…

    Kaos, tedhiş ve korku iklimi oluşturmak için bir sürü yalanı iftirayı boca ediyorlar.

    Mesela enkaz altında kurtarılmayı bekleyen yaralılar varken “deprem vergisine ne oldu?” diyordu müptezel fondaş basın.

    Tabii “terör, deprem, sel, yangın vesaire olsa da siyaset devşirsek” hevesiyle bekleyen leş kargaları da var…

    21 ilde 71 yerde orman yangını çıktı. Manavgat’ta olduğu gibi bazı yerlerde, aynı ormanın farklı noktalarında aynı anda yangın çıktı… 4 vatandaşımız da hayatını kaybetti. (Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralılara da acil şifalar)

    Vatandaşın köyü, mahallesi, evi yandı…

    Çoğu kontrol altına alındı. Devlet tüm kurumlarıyla müdahale ediyor. Hepimizin yüreği yanıyor. Yek vücut olma, tek yürek olma zamanı. Herhangi bir afette olduğu gibi…

    Lakin siyaset devşirmeye çalışan leş kargalarıyla, müptezel fondaşlar hemen işbaşı yaptı.

    Biri, “Orman yanıyor, devlet bakıyor” dedi. Başka bir ahlaksız “3 uçakla yangın söndürüyoruz” diyerek algı yönetmeye çalıştı.

    Halbuki THK’nın elindeki uçaklar etkin değil demode. Haddizatında helikopter uçaktan katbekat fazla su taşıyabiliyor.

    Uçağın aksine her yerden (deniz, gölet, baraj, havuz) su ikmali yapabiliyor.

    Nokta su boşaltma işlemi yapabiliyor ve halen bu helikopterlerin 38 tanesi çok başarılı bir şekilde yangına müdahale ediyor.

    3 uçak, 9 İHA, 38 helikopter, 680 arazöz ve su tankeri ve binlerce personel canla başla çalışıyor. (Bu yazıyı yazarken 71 yangının 66’sının kontrol altına alındığını öğrendik.)

    ABD’deki (Kaliforniya), Kanada’daki, Rusya’daki ve 6 ay süren Avusturalya’daki yangınlar karşısındaki çaresizliği görmeyen “fondaşlar” ve siyaset devşirmeye çalışan “leş kargaları” yine sahnede.

    Şaşırdık mı? Hayır..

    Paris’te yaşanan terör saldırısını “Fransa çocuklarına ağlıyor” manşetiyle verirler. Benzer bir terör saldırısı Türkiye’de olunca, “Katliam ülkesi” manşetini tercih ederler.

    Sel, deprem, yangın, afet, felaket ayrımı yapmıyorlar.

    Türkiye’de yaşıyorlar ama tasmalarını tutan sahiplerine hizmet ediyorlar.

    Velhasıl “Fondaş” işini yapıyor.

    Yangını fırsat bilip siyaset devşirmeye çalışan, iktidar hesapları yapan leş kargaları da!

    • “Sorun yangınların söndürülememesi.
      Sorun, ihale zengininin bütün aile üyelerini jeeplendirmesi gibi, kendisine ayrı bakanlıklarını ayrı uçaklandıran, hem de üçer beşer uçaklandıran mevcut sistemin yangın söndürme uçağı alma işini önemsememesi.
      İtibardan tasarruf olmaz diyerek yazlık kışlık saraylar yaptırılırken, ülkenin akciğerlerini korumak için harcama yapmanın itibardan sayılmaması.
      THK diye bir kurum var, başına kayyum atanmış bir kurum, ama gerçekte var mı yok mu, varsa ne kadar var, yoksa neden böyle bir kurum var gibi yapılıyor belli değil.O kadar ki THK’yı uçak kiralamak için arayan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı, çıkan görevliden “Burada kimse yok. Herkes saat 15.30’da çıktı. Yarın sabah arayın” yanıtını aldığını söylüyor.
      Tarım ve Orman Bakanlığı diye bir yer var ama olayları uzak bir beldenin muhtarı gibi izliyor. Muhtemelen yetkisi de o kadar.
      Şöyle diyor Pakdemirli: “Envanterimizde yangın söndürme uçağımız yok, envanterimizde yangın söndürme helikopterimiz yok. Bu ezelden beri böyle. Bugüne kadar tercih edilmemiş. Ancak envantere de uçak alımı ile ilgili, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla çalışmalara başladık. İhalesini de inşallah bu sene içerisinde tamamlıyor olacağız.”
      Sanki daha geçen yıl ormanlarımız yakılmamış gibi bir ağırdan alma. “Eylülde ihaleye çıkacağız”. Nasıl rahatlık ama?
      “Bu ezelden beri böyle, daha önce tercih edilmemiş” nasıl bir yaklaşım peki? Ezeli ebedi mi olur artık bu işin beyler? 20 yıldır iktidarsanız ve daha geçen yıl yine yanıyordu ormanlar. Ondan önce de yandı.
      O zaman bugüne kadar neden yangın söndürme uçağı, helikopteri alınmadı?
      Kiralama bedeli üstelik, o kadar yüksek ki, yapılan hesaplara göre üç dört aylık kiralama bedeli ile uçağın mülkiyetine sahip olmak mümkün. Neden bugüne dek olmadı?
      Bir de, sosyal medyanın acul ve ağzı kalabalık mazeretçileri var.
      “Başka ülkelerde de felaketler oluyor, sadece Türkiye’de orman yanıyormuş gibi davranmayın” diye sağa sola zaarıyorlar.
      Başka ülkeler en azından tedbirini almış. Yangın çıktığında müdahale edebilecek donanımı, ekipmanı var adamın Daha geçen yıla kadar öldü bitti iflas etti halkı aç dediğiniz Yunanistan’ın 38 uçaktan oluşan yangın filosu var örneğin.
      Fransa’nın 26, İtalya’nın 19, İspanya’nın 17 uçağı var.
      Türkiye’nin yangın söndürme uçağı sayısı ise 3.
      Üstüne üstlük bir de yine yeniden halktan para istediler, iyi mi?
      Yaa. Evet.
      Yine iban verdiler.” Nihal B Karaca

  19. Pes size konunun öznesi dışında her şeyi tartışıyorsunuz
    PKK ormanları aynı anda yakıyor ama siz cambazın her yerini tartışın
    Bir tek bunu yakan biden in dostlarını tartışmayın

  20. Gezi olaylarında üç tane ağacı bahane ederek ortalığı savaş alanına çevirenler nerdesiniz.
    Ormanlar yanıyor.

  21. Madem THK’ nın uçakları hazır ve nazır.      Adında da Türk var.

    “Türkiye ye yardım etmek istiyoruz. Gönüllü yardım etmek istiyoruz.” dedilerde biz mi duymadık.

    Kaldırsınlar uçakları, alsınlar suyu gitsinler döksünler kim engel olabilir. Kahraman olurlar.

  22. Düğün değil nikahta olmak
    Darbe gecesi kokteylde olmak
    Deprem gecesi tüm tepe, yıkılan binanın ! İçinde birarada bulunmak
    Sonrada diyonuz ki milyonlarca maney harcayıp kendine kale gibi saraylar yaptırıyor?
    Birde yeni! Önerilen kendi uçağını al! (Zengin kendi uçağını alıyormuş, sadece kendi çifliğindeki yangını södürüyormuş ??)
    Allah’ım aklıma mukayyet ol.

  23. Özrü kabahatinden büyük.
    Neymiş?
    “Türk Hava Kurumunda çalışan uçak yok”muş.
    Yani orman yangınına müdahaleye hazır, çalışan yangın söndürme uçağı yokmuş.
    Yangın söndürme uçaklarını çalışır duruma getirmek kimin görevi?
    Haydi diyelim bu görev doğrudan sizin değillll.
    Pekiyiiiii, bu durumu denetlemek kimin görevi?

  24. Ülkemiz , hem yıllardan beri ve hem günlerden beri bitmek tükenmek bilmeyen orman yangınlarıyla boğuşuyor ; basın yayın organlarında konu enine boyuna tartışılıyor .
    Ancak bildiğim ve gördüğüm kadarıyla , yangın söndürmede en önemli araç olan helikopter ve uçaklarda , gece görüş cihazlarının olmayışından hiç bahsedilmiyor !
    Yani bu helikopter ve uçaklar gündüz ışığında görev yapıyor gece karanlığında ise kenara çekilip yangını seyrediyor! Gerçi ilgili bakanın 2020 başlarında bu konu hakkında bir açıklaması olmuş ve 2021 sonunda bu sistemin en azından sevk ve idarede devreye girebileceği belirtilmiş idi ; ancak ortada bir sonuç yok !
    Bunca seneden beri orman yangınlarıyla boğuşan bir ülkenin , bilimin ve teknolojinin bu kadar geliştiği bir dünyada hala bu uçak/helikopterlerde gece görüş cihazlarına sahip olamayışı tek kelimeyle utanılacak bir durumdur !
    Başka bir şey söylemeye gerek yoktur !
    Herkese selamlar ,saygılar

  25. Türkiye envanterinde bulunan 3 uçakla orman yangınlarınla mücadele ederken, Yunanistan 39 uçaklık filosuyla ormanlarını koruyor. Akdeniz bölgesinde bulunan diğer ülkeler de de uçak sayısı Türkiye’ye göre fazla.

    Yunanistan, Akdeniz bölgesinin en geniş yangın söndürme uçak filolarından birine sahip. 39 uçaklık filo faal olarak kullanılıyor. Ayrıca 332 araç sahada görev yapıyor.

    Fransa Sivil Savunma bünyesinde yer alan söndürme uçaklarının sayısı 32. Bunların içinde 12 Canadair CL415, 10 Grumman S-2 Tracker, 4 Dash-8 Q400 ve 3 Beechcraft King Air 200 var.

    Sözcü gazetesinden Deniz Ayhan’ın haberine göre; Akdeniz ikliminin de etkisiyle sık sık orman yangınlarıyla mücadele eden İspanya’nın elinde 17 uçaktan oluşan bir Canadair filosu bulunuyor. Ayrıca 57 de kiralık uçakları var.
    ABD’de uçak ve helikopter sayısı bini buluyor

    İtalya’nın yangın söndürme filosunda 16 CL-415 ile 3 CL-215’ten oluşan 19 uçaklık bir Canadair ağırlığı dikkat çekiyor. 88 de kiralık uçakları var.

    Rusya ise tam 40 yangın söndürme uçağına sahip. ABD’deki kiralık uçak ve helikopter toplamı ise bini buluyor. Kanada’nın yangın söndürme uçağı sayısı 136.

    Hırvatistan’da 8, Fas’ta bile 5 söndürme uçağı var.
    Ne olmuştu?

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’de çıkan orman yangınlarından sonra müdahalede yetersizliğe ilişkin eleştirilere, “Envanterimizde yangın söndürme uçağımız ve helikopterimiz yok, bu ezelden beri böyle. Envantere de uçak alımı ile ilgili sayın Cumhurbaşkanının talimatı ile çalışmalara başladık. Şu andaki uçakların tedarikçisi de THK.” şeklinde yanıt vermişti.
    t24

    • Bu T24 sitesi sadece ABD fonlarından faydalanmıyor, Ergenekon, MİT ve benzeri kurumların gönüllü sözcülüğünü de yapıyor. Bence tavsiyelerini kendilerine saklasınlar. Hem Erdoğan’ın her yalan ve iftirasına balıklama atlayıp masumları karalayacaksınız, tek adam rejiminin yerleşmesini sağlayacaksınız, hem de “niçin böyle oldu” diye ağlaşacaksınız. Gidin işinize Allah aşkına. Yandaş medya hiç olmazsa harbiden “Erdoğan ne derse o doğrudur” diyerek iftira ve yalan üretiyor. Bu site ve benzeri “sözde muhalifler” sadece ikiyüzlü değil “çokyüzlüler”. Bunların muhalefeti sadece iyi insanları mağdur etmek üzerine kurulu. Eminim ABD ve AB fonları yanında örtülü ödenekten de istifade ediyorlardır. Ama gene de “yerli ve milli” olmalarına engel yok tabii.

      • Ziyaretçi arkadaş, sayın koru ordan burdan para almadığını açıkladı geçen günlerde; daha ayağının tozuyla evsahibini de töhmet altına sokmanız pek hoş değil…

      • bu sadece t24’e has bir durum değil, türkiyeden yayın yapan bütün yayın organlarında birer ikişer MİT’e angaje çalışan medya mensubu vardır. olmasa yayın izni vermezler kapatırlar ya da sahiplerini bir bahane ile tutuklayıp sustururlar zaten. yani medyayı takip ederken bu durumu hesaba katmalısınız. bir ara muhalif bilinen medyaya en kritik haberlerin servis edildiğini düşünmeye başlamıştım, etkisi yüksek haberleri yandaş medyada değil de muhalif bilinen medyaya servis ettiklerini düşünmüşlüğüm var. hezeyan da olabilir benimki ama bu düşünce bana mantıklı görünüyor. ayrıca bu dediğim doğruysa bunun için yayın organlarında kabahat aramam. böyle olması gayet normal geliyor bana.

  26. Büyük uçak ve helikopterle orman yangını söndürülmez

    Akdeniz ve Ege’de peş peşe çıkan yangınlar kontrol altına alınamazken Türk Hava Kurumu’nun uçaklarının atıl olarak bekletilmesine tepkiler sürüyor.
    THK’nın eski başkanı emekli korgeneral Erdoğan Karakuş, helikopterle orman yangınına müdahale edilmesinin çok yanlış olduğunu söyleyerek, “Çam yangınlarında helikopter kullanıldığı zaman helikopterin pervanesinin yarattığı rüzgâr, yanan çam kozalaklarını çok uzaklara fırlatır ve bu nedenle oralarda da yangın başlar ve yangın söndürülemez” dedi.
    Diken’e konuşan Karakuş, şu an Rusya’dan alınan büyük uçakların kullanıldığını belirterek, “Dağlık arazilerde çıkan yangınlarda küçük uçak kullanılır, büyük uçak kullanılmaz” dedi.

    Yangın söndürebilecekken ‘ormanların yanlış politikalara kurban edilmesi karşısında öfkeli olan’ Karakuş, “Çok üzgünüm. Bu duruma tahammül dahi edemiyorum” dedi.

  27. Komşularla iyi geçin. “Komşu komşunun Külüne muhtaçtır.”

    yukarı yazıdan alıntı:
    “İyi hatırlıyorum, 2007 yılında Yunanistan’da çıkan ve günlerce süren orman yangınlarına karşı başlatılan mücadeleye, Türkiye de, bu alanda uzmanlaşmış uçaklar göndererek katkıda bulunmuştu. ”
    Yani ülkelerin yardım uçağı ile sayı dahada artıyor.
    Malasef komşularla iyi olmadığımızdan yardım uçakları göndermiyorlar.

    Erdoğanın kankisi putin bile para almadan yardım göndermiyor.

  28. Peker doğru söylüyor. İktidar büyük bir provakasyon hazırlığında olabilir. Konya’daki katliamın öncesine baktığınızda olayın geliyorum dediği, adalet ve güvenlik birimlerinin neredeyse olayı buraya gelmek üzere hazırladığı görüntüsü var. 20 gün önce aynı aile baskına uğruyor, dövülüyorlar. Yapanlar basit sorgularla serbest bırakılıyorlar. Arkasından da katliam geliyor. Adeta yürüyün denmiş katillere.

    İçişleri bakanı, bunu yapan gelip teslim olacaktır gibi ciddiyetsiz bir açıklama yapıyor. Sen önce otur önceki baskının neden üstüne gitmedi ekibin onun hesabını ver.

    Gerçekten rezalet ötesi bir facialar silsilesi yaşıyoruz şu ülkede. Ne huzur, ne barış, ne de insanlık bıraktılar. Her gün ayrı bir felaket.

    İktidar kasıtlı olarak ülkeyi sürekli geriyor. Korkunç yolsuzluklardan sonra iktidarı bırakmaları çok zor. Yapışmak için her türlü karanlık işi çevirmeleri de tek yol olarak kalıyor.

  29. Cuma Bayık ın “gerillaya destek verilmesi lazım,destek sadece dağa çıkılması değildir,olduğumuz yerde de verebiliriz:1 kutu kibrit yeter sözünden 1 hafta sonra 12 ilimizde orman yangınlarının başlaması PKK yı işaret etmiyor mu?
    THK batmış bir kurum.ondan hizmet beklemek mantıklı değil.BAKANLIK yangın söndürme konusunda yapılanmalı.uçak satınalmak ekonomik olmayabilir kiralamada yapılabilir.neticede senede 30 gün yangın oluyorsa uçak 11 ay boş duracak.
    Fakat şuan ki gibi olmaz.şuan yangın söndürmede çok çok başarısısız.

    • THK BATMIŞSA KAYYUMUN GOREVI ONU KURTARMAK DEGIL MI?

      BIRDE BASKA ULKEDE EKONOMIK OLAN BIR DURUM (YANGINLARIN AZ OLDUGU RUSYA DA) TURKIYE GIBI YANGINLARIN BOL OLDUGU YERDE NASIL EKONOMIK OLMUYOR?
      HER YANLISI NEDEN SAVUNUYORSUNUZ KI?
      CEVABINI BILIYORUM AMA SEN KENDI CEVABINI VER FATIH KARDEŞ
      YOKSA INONU YE ATFEDILEN BIR CUMLE DE OLDUGU GIBI “HER SEYI BIZ BILIRIZ VEYA bir sey yapilcaksa onu da biz yapariz ” DIYORSUNUZ. “karşi ciktiginiz chp nin eski haline dusmussunuz” hatirlatayim.

    • Neden uçak satın alınması ki?
      Bir uçak 25 milyon Euro.
      8 tane alsan 200 milyon Euro.
      Saraya alınan son uçak parası ile 15 tane alınabilyor.
      Sondan bir öncekinin modifiye masrafı ile birlikte 10 tane alınabiliyor.
      Bir de niye 11 ay boş beklesin?
      Diğer zamanlar sen de başka ülkelere kiralarsın.
      Örneğin bizde kış iken Dünyanın güney kutbundaki yaz olan ülkelere.

    • pkk dağlarda saklanan bir örgüt, dağları yakınca nerede saklanacak, terörist kendi evini niye yaksın aptal”

      demiş biri.

      • Baran bey orman yakıyorlar mıydı bilmem ama pkk eskiden baraj inşaatlarında çalışan işçilerimizi, orman işletmede çalışan ağaç kesim işçilerini devamlı infaz ediyordu; son yıllarda bu türden eylemleri yapamaz oldular, artık sınır ötesinde bazı saldırılarla yetinmek zorunda kalıyorlar…

Yoruma kapalı.