Yeni oluşumla ilgili yanlış haberleri okudunuz; şimdi de doğru haberleri okuyun…

7
Reklam

Başında Ali Babacan’ın bulunacağı düşünülen Abdullah Gül destekli yeni oluşumla ilgili haberleri izliyor musunuz? Bazılarında ismim geçtiği için ben bile izliyorum.

Yeni oluşumun beş kişilik bir ‘beyin takımı’ varmış; onun içinde ben de yer alıyormuşum… Kendilerine destek çıkacak bir medya yapılanması için çalışmalar sürdürülüyormuş; ancak onun içine ben alınmayacakmışım… 

Geçen haftalarda çıktı bu iki haber; en sonuncusu ise birkaç gün önceye ait: Kurulur kurulmaz yeni oluşuma biri İYİ Parti’den diğeri de MHP’den kopmuş iki milletvekili katılacakmış…

İlk iki haberin -içlerinde ismim de geçtiği için- doğru olmadıklarını biliyorum. Sonuncu haberin de yanlış olduğuna eminim.

Hayır, son haberin doğru olmadığını düşündüren, içinde ismi geçen iki milletvekilinin böyle bir niyeti olmadığını bilmem değil; bildiğim farklı bir gerçek var: Yeni oluşum için çalışanlar kimlerin kurucu olacaklarını ve kurulduklarında kapıyı ne kadar geniş tutacaklarını kararlaştırma aşamasına henüz gelmediler…

Birlikte çalışabileceklerini, aynı yolda yürüyebileceklerini düşündükleri çok geniş bir yelpazeden kişilerle görüşüyor, kendi çizgilerini görüştükleri kişilerle paylaşıyor, muhataplarının görüşlerini öğrenmeye de gayret ediyorlar; ancak görüştükleri kişilere herhangi bir teklifte bulunmadıkları gibi onların “Ben varım” deyip kendilerini bağlamalarını da istemiyorlar.

Görüştükleri her kişi oluşum içerisinde yer almayabileceği gibi, henüz görüşmediklerinin de kendilerini ihmal edilmiş saymaması gerekiyor. Bana söylenen bu.

Şu aşamada üzerinde yoğunlaştıkları, ülkenin ihtiyaçlarına cevap verecek kapsamlı bir program…

Reklam

“Ben varım” diyen çok

Aldığım duyumlara göre, yeni oluşumda çekirdek kadroda bulunduğu bilinen isimlere kendiliğinden ulaşan ve “Ben varım” mesajını iletenler sayıca hayli fazla ve onlar değerlendirilmek üzere not da ediliyor.

Güçlü bir çıkış için kurucu kadronun parlaklığı ve “Sorunları bu kadro çözer” dedirtebilmek önemli; ancak günümüzün şartlarında yeni bir partiye ihtiyaç duyduğunu hisseden kitlelere programı ve söylemiyle “İşte aradığımız bu” dedirtebilmek çok daha önemli.

Türkiye ancak siyasetin çözebileceği devasa iç ve dış sorunlara sahip ve şartlar her geçen gün daha da olumsuz hale geliyor. Bu sorunların bir bölümü, referandumla kıl payı kabul edilen yeni hükümet sistemiyle ilgili; bu sistem çalışmıyor. Bir bölümü de, iktidarın kendi yarattığı sorunlar. Çözümü zorlaştıran da bu durum. Soruna sebep olanlardan çözüm beklemek boşa kürek çekmek anlamına geliyor.

Yeni oluşum için çalışanların işi bu sebeple o kadar da zor değil. Günün şartları içerisinde kendilerini anlatmaları her geçen gün daha kolaylaşıyor.

AK Parti kendisini siyaseten tehdit altında hissediyor ve sözcüleri ağzıyla bunu belli eden çıkışlar son günlerde yoğunlaşmaya başladı; ancak diğer partilerin de rahatının kaçtığı fark ediliyor.

Kendilerine çeki-düzen vermek zorunda kalacak bütün partiler…

Bugüne gelinmesinin sebebi yalnızca bir parti değil, sebep sistem ve sistemin içerisinde yer alan her eğilimden siyasi kadrolar; sistemi sorgulayan bir yeni yapılanmanın varolanı sarsması bu yüzden kaçınılmaz.

Reklam

CHP daha şimdiden, İstanbul seçiminden edindiği deneyimi de mercek altına alarak, yeni siyasete uygun adımlar atma hazırlığına girdi; bunu zorlayan da, siyasete yeni bir yaklaşım getireceği düşünülen partileşme çalışmaları.

Sadece Ali Babacan – Abdullah Gül eksenli çalışma da değil, Ahmet Davutoğlu’nun sözlü çıkışları ve ardından sökûn eden tartışmalar da mevcudu sarsmada etkili.

Çevrede, biraz da AK Parti sözcülerinin partileşme gayretlerine verdikleri sert tepkilerden kaynaklanan, “Saldırılara dayanamazlar” görüşü var; yakın zamanlara kadar oluşumların çalışmalarına katılanlarda da o görüş yankı bulabiliyordu. Gözlediğim, her gün biraz daha sertleşen kendilerine yönelik ithamların partileşme gayreti içerisinde olanlarda başlarda hissedilen tereddütleri gidermeye yaradığı.

Doğru bir tercihte bulunduklarını şimdilerde daha fazla hissediyorlar.

Yeni oluşum ve medya

Medyada yeni oluşum ve içinde yer alanlarla ilgili doğru olmayan yanıltıcı haberler de, bununla ne yapılmak isteniyorsa tam tersine sonuç veriyor. Zamanı gelmiş bir düşünce ve çıkışın hiçbir biçimde engellenemeyeceğini bir kez daha yaşayarak öğreniyoruz.

Yeni oluşumun medya desteği bulunmaması önemli eksiklik; buna hiç kuşku yok. Mesajlarını bir biçimde kendilerinin toplumla paylaşmasının arayışı içerisine girmeleri şart. Ancak, AK Parti de medya desteğinden mahrum bir ortamda kurulmuş, bir-iki gazete ile bir TV kanalı dışında kendisine olumlu yaklaşan gazete ve TV kanalı olmadığı halde girdiği ilk seçimde iktidara gelebilmişti.

Gazetelerin okunmadığı, iktidar yanlısı bilinen kanalların haberlerinin izlenmediği günümüzde yeni oluşumcuların işi daha rahat. Yine de doğru haberlerini iletebilmek için bir-iki adrese ihtiyaçları var.

Yanlış haberler çoğalmaya başlayınca bildiğim doğru haberleri vereyim dedim.

Reklam

7 YORUMLAR

  1. Fehmi bey! Yeni hükümet sistemi aslında çok iyi işliyor.Tam da sağduyu sahiplerinin dediği gibi.Yani tek adam sistemi, daha doğrusu sistemsizlik olarak mükemmel işliyor. AKPli milletvekillerinden sonra il başkanları da eleştirilerinin dozunu arttırdılar.
    Malumunuz parti kurma yada siyasal hamlelerde zamanlama çok önemli.DEMİREL cumhurbaşkanı seçilince Köksal TOPTANı arayıp DYP genel başkanlığına adaylığını derhal açıklamasını talep etmiştim.Sayın TOPTAN yıllar sonra “adaylığımı üç gün önce açıklasam genel başkan ben olacaktım” şeklinde beyanat vermişti.Bana göre AKŞENER de parti kurmakta 6 ay geç kaldı.Mecburiyetten parti kuruyormuş görüntüsü verdi.
    BABACANın şu anda beklemesinin tek makul gerekçesi şu:Ekonominin şimdiki hali, sempatizan ve gri AKP seçmenince seçim süreçlerine, yani uygulanmak zorunda kalındığı düşünülen seçim ekonomsine bağlanabilir.Önümüzde seçim de olmadığından geçek nedenin “kötü yönetim” olduğunun görülebileceği kadar bir süre beklenebilir.Bu süre bana göre 6 ayı geçmemeli.
    Sayın BABACANın iletişim problemi yaşamayacağını 31 Mart ve 23 Haziran seçimleri açık ve net şekilde gösterdi.

  2. Yeni (kurulacak) Parti ve CHP temel konularda uzlaşmalıdır. Eğer bu başarılamaz ise, 1950’den buyana yaşadığımız sosyal ve siyasi sorunlar yeni dönemde de devam edecektir. Yani siyasetin yapılış şeklini değiştirmeliyiz, bunun için de zihniyetimizi geliştirmeliyiz. Bunu başarmak için iyi niyet gerek şarttır fakat yetmez. Akılcılık ve ahlak birlikte harekete geçirilerek bir ‘Erdemli Türkiye’ hareketi başlatmak farz olmuştur.

    Tarihi önemde bir ‘Türkiye uzlaşması’ sağlamak şüphesiz ki kolay değildir. Bunun için önce sağduyulu herkesin mutabık olacağı temel kurallar üzerinde uzlaşmak gerekir. Oyunun kuralları belirlenmeden maç yapılamaz, kurallar eksik belirlenmişse veya kurallara uyulmuyorsa maç sırasında ve maç sonunda tribünlerde, sahada ve saha dışında olaylar çıkar. Türkiye siyasetindeki durum da budur.

  3. Ciddi bir hareket başkasının iktidarını sonlandırmak için çıkıyorsa başlarken kaybetmiştir
    Kendisi umut değildir payandadır
    Yazık

  4. AK Parti medya desteğinden yoksun iktidara gelmedi. O dönem çoğu önemli medya AKP’nin iktidara yürüyüşünden heyecan ve umut duymuştu. Anlı şanlı ulusalcı, ilerici geçinen yazarların Ecevit ve hastalığı ile hergün nasıl dalga geçtiklerini unutmadık.

  5. Fehmi bey! Yorum yazmaya, beşlamadan sizin kibarlığınızdan dolayı bilerek yazdığınız yalnışı düzeltmek istiyorum..

    “Yanlış” haberler çoğalmaya başlayınca bildiğim doğru haberleri vereyim dedim.”
    Yalniş değil…..”YALAN” haberler…..
    Yalniş bilmeyerek yapilan hatalar’dır…..
    Yalan milleti, aldatarak hayatlarıni karartmak’tir….. “ALLAHIN BİR LÜTFÜ’ü gibi.

    Yeni oluşumun, yollari açık olsun.
    İçlerinde kötü niyetli olanlar varsa! Allah CC onlarada hidayet versin.
    Ögle gözüküyor’ki, yeni oluşumcular…. Türkiyeyi! 2. kez 1000 yıl geriye göturmemek için bu sefer ince eleyip sık dokuyorlar.
    Allah CC iyi niyetli, adaletli ve birleştirici olanlaraın yardimcisi olsun. AMİN.

  6. Yeni parti için çok geniş bir yelpazeden bahsediliyor.Kurucu kadro olarak yelpaze ne kadar geniş olursa olsun,seçmen yelpazesine CHP seçmenini dahil edemez yeni parti.Geçmiş tecrübeler bunu gösteriyor.

    Özal 4 eğilimden bahsetti,bazı solcuları da partisine aldı,ama solcu seçmenin oyunu alamadı.CHP %25-%30 arası oyu
    o gün de aldı,bu gün de alıyor.Aynı şeyi
    Ak Parti de yaptı,sonuç gene aynı oldu.

    Yeni kurulacak parti,Ak Parti,MHP ve İYİ
    Parti’den az bir oy tırtıklar,o kadar.Şöyle de söyleyebiliriz:Kendisi kazanmaktan ziyade,başkalarına kaybettirme fonksiyonu olur yeni partinin.A.Gül gene tüm muhalefetin adayı olmak niyetini taşıdığından dolayı geri planda duruyor olabilir.Ama CHP,partisi olan bir kişiyi
    aday göstermeye yanaşmaz kanaatindeyim.Aksi taktirde kendisinin
    varlığının bir anlamı kalmaz.Çünkü yeni sistemde ülkeyi yönetecek olan başkanın kuracağı hükümettir.Böyle bir durum küçük parti bir için anlayışla karşılanabilir, ama ülkenin ana muhalefet partisi için bütün iddialarından vazgeçmek anlamına gelir.Başkan seçiminde başkasının adayını desteklemek,belediye seçimlerinde başka
    partinin adayını desteklemeye benzemez.

    ***
    Öte yandan F.Bey her ne kadar yeni partide ben yokum dese de yeni parti
    kurucuları ile çok içli dışlı olduğu verdiği
    haberlerden anlaşılıyor.Yazılarıyla da yeni
    parti kurucularına yardımcı oluyor.Yazıları
    ile yardımcı olurken,yüzyüze görüşmelerde
    bir takım taktikler vermemesi düşünülemez.Esasen bunda garipsenecek
    bir durum da yoktur.Bir gazetecinin de resmen parti kurucusu olması veya gazeteci olarak bir partiye destek ve taktik vermesi hakkıdır.Parti kurucusu sayılmak için kurucular listesinde fiilen ismin yazılı olması gereliyorsa bu takdirde
    Abdullah Gül’ün de yeni parti ile alakasının
    olmadığını kabul etmemiz gerekir.Fehmi
    Koru’nun yeni parti karşısındaki konumunu da buna benzetebiliriz.A.Gül’ün
    alakası yoksa Fehmi Bey’in de yok diyebiliriz

    Yazarımızın fiilen,resmen ve ismen yeni
    parti içinde yer almaması şundan da olabilir:Babacan’ın kuracağı partinin ne yapıp yapamayacağı çok belirgin değil.
    Cılız bir çıkış olarak da kalabilir.Dolayısı ile işin bu yönü de Fehmi Bey’in resmen kurucu üye olmasını engellemiş olabilir.
    Yetmişinden sonra başarısız bir girişimin içinde yer almak da doğrusu pek tercih edilecek bir şey değil.

    Görüldüğü gibi içimizden geçenleri (sitenin sahibi hakkında olanlar dahil)olduğu gibi buraya yazıyoruz. Yayınlayıp yayınlamamak editörün tercihine kalmış bir şey.

Yoruma kapalı.