Anayasa mahkemeleri demokratik ülkelerde en üst yargı organıdır. Üyeleri genellikle en kıdemli hukukçulardan özel bir yöntemle seçilir ve pek çok ülkede kayd-ı hayat şartıyla -ölene veya kendi isteğiyle emekli olana kadar- görevlerine devam ederler.
Her ülkede ‘yüce’ sıfatıyla anılır anayasa mahkemeleri, bazılarında aynı sıfat mahkemenin adında da bulunur. ABD’deki Supreme Court adını taşıyan anayasa mahkemesinde olduğu gibi…
Bizde 1961 anayasasında yer almasıyla birlikte faaliyete geçmişti Anayasa Mahkemesi; 60 küsur yıldır görevini sürdürüyor.
Darbe sonraları askeri hükümetler dönemleri dahil…
İtibarlı bir kurumdur, öyle bilindiği içindir ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) de oluruyla 2010 yılından beri yargı hakkı AİHM’ne ait olan bireysel başvuru davalarına da bakmaktadır Anayasa Mahkemesi.
Gerekli görüldüğünde, siyasiler ile yüksek bürokratlarla ilgili davalarda Yüce Divan görevini de Anayasa Mahkemesi üstlenir. [“Anayasa m. 148: Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını, Cumhurbaşkanı yardımcılarını, bakanları, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hâkimler ve Savcılar Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar. Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları da görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanırlar.”]
Anayasaya göre, Anayasa Mahkemesi’nin kararları nihaidir, kesindir ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar. (Anayasa m. 153).
Durum bu iken, dünden itibaren 60 küsur yıllık Anayasa Mahkemesi bir başka yargı organı –Yargıtay– eliyle bu özelliğini kaybetmiş bulunuyor.
Yalnız bu kadar da değil; aynı yargı kurumu -Yargıtay- bir davada olumlu oy kullanarak karar çıkmasını sağlayan Anayasa Mahkemesi’nin dokuz üyesi hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda da bulundu.
Ülkemiz için üzücü bir durum.
Bu ülkede yaşayan ve adaletin kestiği parmağın acıtmayacağına evvel eski inanan bir vatandaş olarak ben de üzülüyorum.
Yalnız üzülmekle de kalmıyor, adalete olan güvenimin biraz daha zedelendiğini de hissediyorum.
Kusura bakılmazsa bu konuda daha ileri şeyler yazmaktan kaçınacağım. Sonuçta, ‘yüce’ sıfatıyla anılan bir mahkemenin, anayasa sınırları içerisinde kalarak ve daha önce baktığı benzeri davalarda verdiklerine uygun olarak açıkladığı bir karar, yine anayasaya göre ‘kesin’ olması gerekir ve yargı organlarını da bağlarken, o karar böyle bir muameleye tabi tutulabiliyorsa, tekil şahısların durumu ne olabilir?
En iyisi bu yazıyı burada kesmek.
Aşağıda Yargıtay’ın konu hakkındaki mütalaasını takiben verdiği kendi kararının suretini bulacaksınız. Ben bunu saklayacağım, ileride lazım olur diye sizlere de saklamanızı tavsiye ederim.
ΩΩΩΩ
Hükümet taraflarının AYM kararlarını, hatta varlığını bile tanımama isteği arzusu biz vatandaşları şaşırtıyor!
Eldeki verilere bakarsak:
-hukukçular herşeyi bizden iyi biliyor iken, (bişey olmasada oluyormuş gibi yapıp senei devriyesinde konuşma tablasına çıkıp verip veriştirenlerin görüşlerini niye duyup bilmiyoruz anlamıyorum) çözümü halka tartıştırtmak nedir bilemedim😯.
-bu aym denilen mahkeme değilmi neticede? Ekonomik danışma ımf falan değil zannımca 🙂. Ayrıca üst bir yargılama (yüce divan) makamı🤗🤗🤗!!!
-şu TBMM’de vekil seçilebilinip!!! te,
sonrada “ama ben vekil seçildiiimmm!!”
deyu “siz kimsiniz beni yargılayamazsınız!!” der gibi siyasetçileri birbirine kırdırır gibi!…
-heleki muhalefet kısmısını tuzak kurmuş da onlarda düşmüşler kek gibi olayı yok muuu?
Sorosun adamı kandilin kadını abdnin uşağı derken … (daha kim kaldı ki??)
“Eyyy bay kamal sen hainmisin ki ..?
bu hain sorosçuları… savunuyon? Bölücüleri savunuyon? yok muuuu😯😯😯☹️☹️☹️
“TEZ ZAMANDA KELLESİ VURULA!!!”
(Pardon kanun nizam neyse doğrusu düzenlenmesine!..🤗🤗🤗.).
“1” kişi üzerinden ülkenin hukuk sistemini tıkamak da iyi bulunmuş bir kriz denemesi.
Derinlere hayırlı işler dilerim.
Umarım aklı selimin galip çıkacağı bir sonuç gerçekleşir.
Bundan ülke hukuk sisteminin iyiye gittiği bir yola çıkılır.
ANAAAA YASA
Bazıları da diyor ki anayasa mahkemesi kararı eleştirildi, kabul edilmedi, çiğnendi öyleyse Türkiye de demokrasi kalmadı. Diğer hususlar neyse de anayasa mahkemesi 1960 ihtilali ile gelmiş, cuntanın bir tür denetleme aracı. Demokrasi ile ne ilgisi var. Yani çok şeyetmeyin diyeceğim ama durum aslında ciddi. Ya anayasa mahkemesi gözü karartıp ben seçimi tanımıyorum cumhurbaşkanının yetkisini iptal ediyorum derse, Bu kararı tartışamıyacak mıyız. ?
YARGITAY HAKİMLERİNE SELAM
Hukukçu değilim, ama bana öyle geliyor ki, Anayasa Mahkemesi siyasî iktidara muhalefet üzerinden devlete karşı mücadele ediyor. HDP’nin kapatılması meselesini böyle sürüncemede bırakması hukuku felç etme girişimidir. Bu ülkede terör örgütü PKK ve FETÖ mahkemeler nezdinde korumaya mazhar olursa, evet, Yargıtay 3. Dairesi gibi adlî mercilerin bir çıkış yolu yaratmaları şarttır. Böyle olmuştur. Yargıtay hakimlerini kutluyorum.
KEMAL ABİYE NOT
Kemal abi, tam sarayın hakimlerinin üzerine yürümen gerekiyor, sen genel başkan değilsin. Yargıtay Anayasa Mahkemesi’nde Can Atalay hakkında hak ihlali kararı veren hakimler aleyhinde suç duyurusunda bulunmuş. Yani sarayın hakimleri ile hukukun hakimleri çatışıyor. Bu devlet krizidir. Senin imdada yetişmen lâzım. Ah Bay Bay aday Kemal abi, şu imamınoğlu mudur nedir, seni birdirbire fena yatırdı.
Harika bir karar, eğer Yargıtay Anayasa Mahkemesinin, Anayasaya aykırı verdiği karara uysaydı ilerde mafya babaları, Murat Karayalçın, Cemil Bayık, Abdullah Öcalan gibi teröristler içinde emsal teşkil eder, bunlarda milletvekili seçilir ve cezaevinden çıkarlardı. Yargıtay Anayasayı ve TC koruyan bir karar vermiştir. Zira hiçbir kurum ve kuruluşun anayasayı çiğneme hakkı olamaz.
Yeni mi oluyor bu tür durumlar, öyle zannediyorsanız dünyadan ya da adliyelerden haberiniz yok derim. Çok oldu adalet yok olalı…
Evet yeni oluyor, ilk kez birkaç helal süt emmiş savcı çıkıyor ve aym nin dersini verecekler:) Elhamdülillah…
Bizim kabileden manzaralar , bundan ibaret değil ki !
Bir kaymakam , iki arkadaşıyla beraber bir lokantada adeta kendilerine ziyafet çekiyor, önlerine gelen her şeyi midesine indiriyor ancak parasını ödemeye sıra gelince yemekleri beğenmediği için ‘ödemeyeceğim ‘ deyip çekip gidiyor !
Bu arada yargıdaki çingene kavgası devam ederken Dışişleri bakanı da AB. ‘nın yargıyı eleştiren kararına resti çekiyor , iyi mi , yani keçinin koyuna şeyin göründü diye gülmesi gibi .. !
Kadifeden kesesi, kahveden gelir sesi ,
Oturmuş kumar oynar , ah ciğerimin köşesi !
Hadi yallah , Beyoğluna yolla , yar yolla …!
Adalet ortadan kalkınca hukuk mukuk kalmıyor.İste en büyük problemimiz adalet .O yerine getirilirse her şey düzelir.
Yaşadığımız sıkıntıların temeli adalet,Yoksa herşey kötüye gidiyor.
vay beee….
bu ne cüret….
bu cesaret nereden alınıyor acaba….
demokrasi ölmüştür…
başımız sağ olsun…
AYM ve sonrasını AİHM diye kabul edilmiş.
Şimdi bu durumu niye yaşıyoruz???
Bir yerde eksik nokta var ki onu emsal karar gibi tamamlamak mı niyet? Yoksa..
Yasama yürütme yargı üçgeniyle
Mafya siyaset ticaret üçgenini birleştirip,
Kur enflasyon faiz şeytan üçgenini de sos olarak …☹️☹️☹️
Yaaa.. iyice beynimizi sulandırmaya uğraşıyor o birileri ama kim????
Neden????? Niçin🤔.
Anayasa Mahkemesi, haksız yere, kendisini süper temyiz mahkemesi gibi görmektedir..
Anayasa hükümlerini ihlal eden ve kendisine verilen yetki sınırlarını yasal olmayacak şekilde aşarak hak ihlalinin kabulü yönünde oy kullanan Anayasa Mahkemesi üyeleri yetki sınırlarını yasal olmayacak şekilde aştıkları için, yargılanmalıdırlar..
Haydi buyrun, burdan yakın..
Aym nin görevlerini ve yetki sınırlarını teekkk teekkk belirlemek hiç te zor olmasa gerek🤗.
Bağcıyı dövmek değilse niyet!
Üzüm zamanı hiç geçmiyor artık, soğuk depolara konuyor herşey.
(Üzüm yemek isteyene bol, lakin bunları “DONDURMAK GEREK😯” ki Yüce Divan işleri sırası gelinceee…!!!)
Yaa beni kışkırtmayın işte.
Koskoca hukukçuları yasaları bizim gibi sıradan garibanlara tartıştırtıroyprsunuz ya işte marifet bu olsa gerek☹️.
3. Ceza Dairesi’nin yüksek sesle haykırdığı hususlar şunlar:
1) Can Atalay’ın dokunulmazlığı yoktur. AYM kararı Anayasa’nın maddelerini görmezden gelmiştir. AYM kararını reddediyoruz, uygulamıyoruz.
2) Can Atalay’ın mahkumiyeti kesinleşmiştir. Milletvekilliği, TBMM tarafından düşürülmelidir.
3) Anayasa Mahkemesi kararında, Can Atalay’ın dokunulmazlığı olduğu yönünde Anayasa maddelerini yok sayarak verilen kararda ‘evet’ oyu kullanan üyeler için suç duyurusu yapıyoruz, bu üyeler yargılanmalıdır..
Sonrasında manifestosunu veriyor, 3. Ceza Dairesi:
TBMM, Can Atalay hakkında kesin hüküm bildirildiğinde, Genel Kurul’da okuyarak, vekilliği düşürmesi gerekirdi..
Anayasa Mahkemesi, hiçbir organ tarafından denetlenmememin vermiş olduğu rahatlık içindedir..
Anayasa Mahkemesi, içtihat yoluyla anayasal yetkisini sürekli artırmak ve kötüye kullanmaktadır..
Anayasa Mahkemesi, yasama organı üzerinde vesayet organı olduğuna yönelik eleştirilere, şimdi bireysel başvuruya ilişkin yetkinin verilmesi üzerine yüksek mahkemeler dahil tüm yargı üzerine de genişletme eleştirisini eklettirmiştir..
Anayasa Mahkemesi’nin çoğunluk üyeleri, Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyelerini ‘ihmal suçu işlediler’ diyerek tehdit etmiştir..
Anayasa Mahkemesi kanunları iptal etmekle yetinmemekte, kanun koyucu gibi hareket etmeye de kalkışmaktadır.
Bir kere mahkemelere yukarıdan emir vermeye başlayınca, anayasayı paspas etmeye başlayınca bunun sonucunun nereye gideceği belliydi. Kanunsuz anayasasız derebeylik düzenine hoşgeldiniz. Artık gücü yeten yetene. Anayasa hiçbir zaman vatandaşın güvenebileceği insan hakları, onu bırakın vatandaşlık haklarını bile sağlayamadı. Anayasa ve kanunlar hep devlet dediğimiz, aslında devlete çöreklenmiş çeteleri, koruma altına aldı. İstanbul başsavcısının dilekçesi ile de bu durum tescil edildi. Sonuçta demokrasi bir kere gitti mi, milletin de ülkenin de hükmü kalmıyor. Çeteler ve mafya düzenine razı olacaksınız. Siz seçtiniz bunu.
SUÇ DUYURUSU YAĞMALI
Kimler hakkında?
1–Anayasa’yı paspas edenler hakında;
2–Herkesi bağlayıcı kararları ve dolayısıyla Anayasa’nın paspas edilmesini seyredip, şimdiye kadar hiçbir
“suç duyurusunda bulunmayanlar” hakkında.
ANAYASA DİYOR Kİ;
1–Anayasa’nın 153/6. maddesi:
“Anayasa Mahkemesi kararları…yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.”
2–Anayasa’nın 148/6. madesi:
“Anayasa Mahkemesi… Yargıtay…Başkan ve üyelerini.. görevleriyle ilgi suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar.”
Ya okuma–yazma problemi yada faruk ve mümeyyizlik problemi var.
Başkası olamaz.
Yargıtayın kararını saklamanıza gerek yok, açın uyap tan istediğiniz zaman indirip okuyabilirsiniz, ama sansürlemeyin, o kararın en başında “türk milleti adına” yazar,
otoriteye saygılı olunsun!
Darbe mahsülü aym nin sağlayacağı adalete muhtaç değiliz:)
“demokratik ülkelerde” bulunuyor dediğiniz aym rusyada da var, vaktiyle yeltsiz tank ateşiyle topa tutmuştu aym binasını,
bizde ise hala iktidar üç maymunu oynuyor,
eski türkiyenin vesayetçi organlarını ele geçirip tepe tepe kullanırız kafası bu, şark kurnazlığı…
Daha önce de defalarca yazdım, bu aym lağvedilip tüm yetkisi asıl sahibi olan yargıtaya verilmelidir,
yoksa daha çok işler gelir sağ olan başa!
Son seçimde cb adaylıkları konusunda aym suyu bulandırmadıysa, bunu kemal Kılıçdaroğlunun sağduyusuna borçluyuz ona göre:)
Sayın yazar bodoslama girmiş:
“Anayasa mahkemeleri demokratik ülkelerde en üst yargı organıdır.”
Kim demiş?
Aym 27mayısın yadigarıdır, ingiltereden uyarlandı, bizdekinin bir benzeri ise sadece iranda var, başka da yok!
Anayasamız da 12eylülden kalma…
Keşke bahsettiğiniz o aym sahibi “demokratik ülkelerden” birkaçını yazıya da ekleseydiniz, müstefid olurduk:)
Polis komiseri, komser emniyet müdürünü, bölük komutanı tabur komutanını, tabur komutanı slay komutanını dinlemiyecek.
Hatta suç duyurusunda bulunacak.
Niye hasta olunca uzman doktora gidiyorsunuz?
İngiltere’de Auvukatlığa yeni başlayan avukat Ağır Ceza Mahkemelerinde davaya giremiyor.
Solister- Balister avukat ayrımı bile var.
Anayasa devamda, Anayasa Mahkemesi de var, ama dünden itibaren yargıda -adalette- durum hayli karışık…
muhalif kafalar niye bu millete ışık olamıyor niye güvenilir değiller bu başlıkta 😂
dünden bu güne yargıda durum karışıkmış..sanki yargı dün çok iyi idi…milletin oyu ile seçilmiş başbakanını asmadı.tek parti yönetimlerine demokrasi ve insan hakları noktasında karşı geldi(1923-1950 arası) yargı bu milletin inançlari noktasında hep olumlu kararlar verdi şunun bunun arka bahçesi olmadı? sırf iktidarı aşağılamak kötülemek için bile bile sanki ülkede iktidar öncesinde çok iyi işleyen bir yargı varmışta dünden buğüne iş karışmış..367 leri ne çabuk unuttunuz..accık objektif olun illada iktidarı kötüleyecem diye ………….. iktidarı kötüleyecem diye geçmişi öven onu hatıra getiren algılardan uzak durun ..daha inandırıcı olursunuz…gerçeği olduğu gibi yazın. ..taraf tutmadan..türkiyede yargı ne zaman iyi idi…😂
Yargımız bugün eskisine göre çok daha iyi durumdadır, allaha şükür…
Yoruma kapalı.