Liderler telefonla konuşma imkanı varken neden birbirlerini ziyaret etme zahmetine katlanırlar?

25
Reklam

İnsanlar arasında iletişim, teknolojide gerçekleşen her yeni icatla biçim değiştiriyor. Telefon devreye girmeden önce birbirlerine yakın yaşayan insanlar yüz yüze görüşmek zorundaydı; uzaktakiler için uzun yıllar iletişim imkanı mektup ve telgrafla sınırlıydı.

Telefon yepyeni bir iletişim yolu açtı.

Hayatımın iki ayrı döneminde uzunca sayılabilecek sürelerde iki ayrı ülkede yaşadığımda yakınlarımla bağlantımı telefon ve mektup sağladı. Londra’da eve yakın kulübeden görüştüğüm telefon memurundan ertesi gün belli saatte bağlanma randevusu alırdım. ABD’de evimizde telefon vardı, ancak aşırı masrafını düşünerek Türkiye’yi zırt fırt arayamıyorduk.

Oralardan gönderdiğim mektup ve kartları yakınlarım saklamış, ara sıra bakar o günlerde yaşadıklarımızı hatırlarım.

En son ne zaman mektupla haberleştiğim belleğimden silinmiş. Artık biriyle görüşeceksem telefonu, yazışmam gerektiğinde de e-postayı kullanıyorum.

Akıllı telefonlar internet üzerinden ücretsiz ve yüz yüze görüşme imkanı da sağlıyor. Zoom üzerinden topluca da görüşülebiliyor. 

Siyasi hayat ve diplomasi de bu gelişmelerden etkilendi elbette; ancak yine de zihinlerimiz eski kalıpların etkisinde.

Cumhur İttifakı’nı oluşturan iki parti ile dört partinin geçmiş seçimlerde birlikte hareket ettiği, sonradan kurulmuş iki partinin de ilgi duyduğunu belli ettiği Millet İttifakı’nın liderlerinin birbirlerini ziyaretleri önemseniyor.

Reklam

Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli’nin birbirlerini ziyaretleri…

Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Meral Akşener’in, Temel Karamollaoğlu’nun, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun ikili görüşmeleri…

Abdullah Gül’e ziyaretler…

Bunlar üzerinde spekülasyonlar yapılıyor, neden görüşüldüğü, neler konuştukları uzun uzadıya yorumlanıyor.

Nedense kimsenin aklına “Bu liderler arada birbirlerini telefonla aramaz mı, akıllı telefonların yüz yüze izlenimi veren görüntülü konuşma özelliğinden yararlanmazlar mı?” sorusu gelmiyor.

Oysa ziyaretle yüz yüze bir kere görüşüyorlarsa, muhtemelen bir çok kez telefonla da birbirlerini arıyorlardır.

Yüz yüze gelmek, araya üçüncü kulakların girme ihtimali yüzünden mahrem konular görüşülmesi gerektiğinde başvurulan bir yöntem olmalı.

Teknoloji başkalarının telefon konuşmalarını gizlice dinleme imkanı da sağlıyor. Konuşanlar bunu aşmak için ne tedbire başvururlarsa başvursunlar alınan her tedbiri geçersiz kılmayı sağlayan teknoloji devletlerin elinde bulunuyor. Bundan mahrum devletler de yüksek bedeller ödeyerek bunu sağlayan programları satın alıyorlar.

Reklam

İsrail firması NSA bu alanda öncü.

ABD ile Almanya’nın uzaydaki uydularıyla birbirlerinin liderlerinin telefon konuşmalarını dinlediklerini iki ülkenin gazeteleri yazdıkları ve taraflar da bunu kabul ettikleri için biliyoruz.

İki ülke aynı imkanı kullanarak başka ülkelerin liderlerini de dinliyordur.

Rusya ile ABD’nin, Çin ile ABD’nin birbirlerinin diplomatik temsilciliklerinin telefonlarını dinledikleri de yine gazetelere birkaç kez haber konusu oldu.

Ülkeler liderlerinin birbirlerini ziyaretleri de bu bilgilerle ilintili olmalı.

Liderler daha hafif, dinlenmeleri sakıncasız konuları telefonla görüşür, başkalarının bilmesini istemedikleri başlıklar için ise karşılıklı -yüz yüze- görüşmeyi tercih eder.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Katar’ı ziyaretine de bu gözle bakabiliriz.

İki ülke -Türkiye ile Katar- son 20 yıl içerisinde bölgede birbiriyle en iyi anlaşan ülke haline geldiler… Türkiye’nin Katar’da askeri üssü var, Katar’ın da Türkiye’de hayati sayılabilecek alanlarda yatırımları… Katar’ın doğal üyesi olduğu Körfez İşbirliği Teşkilatı’nın (KİT) diğer altı üyesi, Türkiye ile araları bozulunca, 2017 yılında, Katar’ı hedef alan bir dizi girişim başlattı.

Katar KİT üyelerinin ambargo kararına rağmen Türkiye ile ikili ilişkilerini sürdürdü.

Trump döneminin Ortadoğu’daki dengeleri bütünüyle değiştirme sonucu doğuran ‘İbrahim Mutabakatı’ (The Abraham Accords), pek çok Körfez ülkesinin İsrail ile diplomatik ve ekonomik ilişki kurmasını sağladı.

Başını Birleşik Arap Emirlikleri ile Suudi Arabistan’ın çektiği bu yeni gelişme Katar’ı -bir dereceye kadar Türkiye’yi de- etkiledi.

En son, Katar, dönem başkanı Suudi Arabistan’da bu ay içerisinde yapılacak 42. KİT Zirvesi’ne Suud Kralı tarafından davet edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Katar’ı ziyaretinden bir gün önce Suud dışişleri bakanı davetiyeyi Katar Emiri’ne elden takdim etti. [Kendisinden kısaca MbS diye söz edilen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman da dün oradaydı. Ne tesadüf… Tabii bu bir tesadüf ise…]

Türkiye’de de etkili ve yetkili ağızlar uzun süredir diplomatik temsilin en düşük düzeyde yürütüldüğü İsrail ile yeniden aranın düzeltileceği yolunda açıklamalar yapmakta.

Katar kendisine ambargo konulmasını getiren, diğer Körfez ülkelerinde ‘terör örgütü’ muamelesi gören Müslüman Kardeşler’e arka çıkma itirazını ortadan kaldıracak tedbirler aldı; Türkiye de Müslüman Kardeşler ile irtibatlı bilinen İstanbul merkezli televizyonlara bir süredir yayınlarında belli konulardan uzak durmaları telkininde bulunuyor.

Diğer Körfez ülkelerinin Katar’dan bekledikleri, ülkelerindeki Türkiye’nin askeri üssünü kapatmasıydı.

Bu kez, Cumhurbaşkanı Erdoğan oraya gitmişken, Katar’daki Türk askeri birliğini de ziyaret etti ve orada bir konuşma da yaptı.

 Acaba liderler arasındaki görüşmelerde neler konuşulmuştur? 

Medyamız ziyaretten Katar’ın Türk ekonomisine ne tür katkılarda bulunabileceği yolunda spekülasyonları gündeme taşıdı.

Katar dışişleri bakanının Türk mevkidaşıyla birlikte yaptığı basın toplantısında sarf ettiği “Türkiye’nin yaşadığı ekonomik zorluklardan çıkacak fırsatlara baktıkları” cümlesine odaklanıldı.

Orada yanında götürdüğü gazetecilerle buluşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sorulmuş sorulara göz attığımda görünenin ötesinin kurcalanmadığını anladım.

Telefonla da konuşulabilecek konu başlıkları dışında bir ayrıntı bulamadım.

Mutlaka vardır ve -olumlu veya olumsuz- etkileri mutlaka görülecektir.

ΩΩΩΩ  

Reklam

25 YORUMLAR

  1. Beşiktaş Sergen Yalçın ı kapının önüne koymuş.
    Oysa daha geçen yıl şampiyon yapmıştı Beşiktaşı.
    Başarısız Teknik Direktöre 1 yıl bile sabredemiyoruz.
    Ama başarısız siyasetçiye 10 yıl, 20 yıl sabrediyoruz.
    Bu işte bir yanlışlık yok mu?

    • Yanlışlık yok.Sergen in alternatifi çok Yöneticinin ise şimdilik yok.O yüzden katlanıyoruz.Olsa idi şimdiye kadar çoktan değiştirirdik.Umutla gelenler her şeyi iyi yapacaktı ama hiç bir şey olmadı.

    • Herkes 11 seçim kaybetmeyi beklemiyor
      Merkel gibi başarılı isen kalırsın 20 sene yoksa marş

  2. Şimdi de ne işin var Katar da ne işin var Birleşik Arap Emirliklerinde demeye başladı.
    Daha bir sene önce Türkiyenin yanlızlığından bahsediyorlardı. Çok yanlızız çok diye dert yanıyorlardı.
    CHP liler kudurmuş yine Serseri mayın gibiler.Sağı solu basıp, onu bunu tehdit ediyorlar.Tükürüp kaçıyorlar.Ağızları dursa elleri rahat durmuyor.Katarlılara satmışlar.Suudlular almış.BAE’ye vermişlerBize hiçbir şey kalmamış! Türkiye namına bunlardan bir cacık olmaz

    Dünyanın bütün dev ekonomileri, askeri güçleri, Kuveyt’ten Katar’a, oradan Umman’a kadar o petrol bölgesine yerleşmiş. Kıyasıya bir rekabet halindeler.Sen parayı ver, ben seni korurum yarışı.
    Şimdi Türkiye de orada.Ama bir farkla.Katar’ı yöneten Emirlik Divanı’nın hemen arkasında 6 Osmanlı askerinin mezarı var.Katar yönetimi o mezarları korumuş.Yani arada bir muhabbet var.
    Bunun farkında olmak çok değerli. Ayrıca Erdoğan başkomutan sıfatıyla oradaki askerlerimizi de ziyaret etmiş. İnternetten selam çakmakla olmuyor bu işler.

  3. KATAR,TÜRKİYE’Yİ PARSEL PARSEL SATIN ALIYOR !!!
    İşte Katar’ın satın aldıkları :
    Memorial Sağlık Grubunun %40 ı, ABank,Finansbank,DigiTürk,Banvit,Ankas,Marmaris’te iki lüks otel,BMC nin yarısı,Boyner’in1/3 ü ,İstanbul’daki en pahalı yalı olan Erbilen yalısı,Sürmene yaylaları,Maslak’ta 1453 daire ,ATV ve Sabah ortaklığı ve daha niceleri …!
    Bunların arasında hangisi yatırım oluyor acaba , bir bilen söylesin !
    Memleket bitpazarına döndü vesselam !
    İyi günler

    • O parayı alan ne yapıyor sence .Mesala Banvit i satan ne yapıyor.
      Şöyle bir dünyaya bakmadan kin nefretle dönmüş gözler yalan ve algı yapmak için gözlerini kırpmıyor.
      Mesala Ortadoğu ülkelerinden (Katar,BEA,Atabistan.. ) kaç $ İngiltere ye akıyor kaç $ türkiye ye.
      Vah ki ne vah.

    • Cevap veriyorum Hepsi.

      Katar dünyada 400 milyar yatırım yapmış, 2.5 milyarı Türkiyede. Niçin 397,5 milyarı kaçırdık diyeceğinize niçin yatırım yapıyor diye yaygara koparanlar bir biz de var.

      • ben getirdikleriyle değil götürdükleriyle ilgileniyorum, Almanya, ne kadar götürmüş, Hollanda, İngiltere, İtalya, Fransa, Çın, Rusya, Amerika ne kadar götürmüş, mesela Reza Zarrap amerikada olduğu halde hala Türkiye’den götürüyormuş, haberlerini okudum.

        mesela Katar 397.5 milyar doları Türkiyeye getirse karşılığında ne kadar götürür?

        hadi buna da cevap ver.

        ama siz buna cevap veremezsiniz, bunun cevabı çok acı çünkü. siz hep kolay gelire alışmışsınız, giderini hiç düşünemiyorsunuz.

        • Niye cevap veremiyeyimki, sen bile cevap verebilirsin. Katarın 10 katı yatırımı olan Hollandanın götürdüklerinin aynısı olur.

      • İki cevabın da içi boş ; ben yatırımı soruyorum , ona cevabınız var mı !

        • Bak cancağızım.Yabancı önce bir yer alarak başlar yatırıma çünkü o süreçteki zaman kaybını para kaybuna yeğler.Sonrası o pazara girince önce o aldığına pazarda ön almak için yatırım yapar rahabilte eder.
          sonra onu büyütür.
          Bir sektöre girmenin en fizibil yolu budur.
          Kısaca buna da doğrdudan yatırım denir.Yani sıcak para değildir istediği zaman çıkamaz.
          Bunu satan kişide o parayla başka alanalra yoğunlaşır kısaca ülkeye sıcak olmayan bir para girmiştir ve istenilen para çeşidi de budur

  4. Katar’da ki Türk Askeri Birliğini ziyaretinde ve birliğe yönelik yaptığı konuşmanın bitiminde Erdoğan’a unuttuğu bir şeyi hatırlatmak için yanına sokulan Milli Savunma Bakanımız Sn. Akar, ona, “Bir Allahaısmarladık deseniz onlar da sağ olun derler” dediğinden bir komplo teorisi babında, ‘Acaba bu, Türk Askeri Birliğinin Katar’dan ayrılacağının bir veda mesajı mıdır’ gibi bir vehim üretmiyor da değil irdeleyen beyinler.

    Teknolojinin sunduğu dinleme mekanizmaları ile fırsatlarına çok gerek kalmadan belki de “yerin kulağı var…”, “gerçeklerin bir gün ortaya mutlaka çıkma gibi kötü bir huyu var” sadedinde kültürümüzde yer edinmiş özdeyişlerden de biliyoruz ki, hiç bir şey sır kalmıyor; vakti zamanı geldiğinde arz-ı endam ediyor gerçekler. Ne var ki, hemen hemen her şeyde olduğu gibi işlerin iç yüzünü de öğrenmekte acul olan insanoğlu, merakından olsa gerek kendisine faydası olsun olmasın, bilmediği şeyin arkasına düşmekte çok aceleci davranır…

    Bu çabanın sonucu olsa gerek, Katar ziyaretinin perde geresindeki en büyük sebebi, ülkemize, bu netameli! durumunda yatırım yapacak Körfez ülkelerine mevcut iktidarın “iktidarda kalma güvencesi” vermekle ilgili olduğunu faş etti basınımızdan muhalif bir gazeteci-yazar. Yandaş basının bir yazarı da, ekonomide uygulanası düşünülen Çin modeline atıfla “YAPABİLMEK için İKTİDARDA KALMAK zorundasınız…” diye bağlamış yazısını.

    Yakınında olmak yetmiyor neler olup bittiğini anlamak için; nitekim, yanında giden gazeteciler ellerine tutuşturulan kalemi gözlerine çok yaklaştırdıkları için ormanı göremiyor olabilirler veya dinlemelerden de pek bir şeye vakıf olamayabilirler dinleyenler.

    Neler olup bitiğini anlamak için girilen ortamın öncesini hatırda tutmak, yaşanılan anın ileri zamana nasıl yansıyacağını da öngörüp olayların evvelini-ahirini tahlil ederek hareket etmeli galiba.

    Sorumuz şu olsun: “İktidarda kalma güvencesini her neyle olursa olsun vermiş olduğunuzda, karşınızdaki muhataplarınız, kendi yönetim rejimleri ile sizi, sizin demokratik yönetim sisteminizi kıyasladığında, “Way be, zenginlik olarak olmasa bile sistemsel olarak bizden daha ilerideler” diye düşünürler mi acaba?

  5. “Yüz yüze gelmek, araya üçüncü kulakların girme ihtimali yüzünden mahrem konular görüşülmesi gerektiğinde başvurulan bir yöntem olmalı.” Tespiti yapmış yazarımız.
    Bize kaldı beklemek ☺️
    Svap mıvap kanal manal derken, attan inip eşeğe binmeyelim de?
    Varsın onlar lüx araçtan inip tankın paletinin..
    Elin oğlu bir uçağın kanadını kuzeydeki devletten, motorunu güneyden alıp, üstüne bir de … bus??️✈️ Air mair… Yazıp sana yüz katına satıyor mu satıyor!!!
    Birde üstüne üstlük istersem veririm haa!!!
    Diyor mu diyor?
    Eeeee?
    Senin neyin eksik?????

  6. TUTANAK YOK TUTANAK
    Binlerce yıllık devlet geleneği yerle bir.
    Yüzyüze yada on-line görüşebiliriz Ancak bunun bir metni yani tutanağı olur.
    Kime ne söz verildiği ne taahhütte bulunulduğu belli değil.
    Yönetim değişir değişmez Katar önümüze fatura koyacak.
    Katar ile çok büyük diplomatik krizler yaşayacağız.
    Notalar havada uçuşacak. Belki de savaş ilanına kadar varacak.

    • Meral amerikan elçiliğine gitmiş, 2023 te başbakan olacağına göre bence onun tutanaklarını merak etseniz daha mantıklı olur. Solucan (solcu olacak) gazeteciler de merak edip sormuyor “ne konuştunuz, ne sözler verdiniz diye”
      Gerçi ben sordum “yazlığa amerikan mutfak yaptıracakmış, nasıl yapalım diye sormuş” bana öyle dedi.

    • Bu görüşmelerin tutanağının olmadığı kara propagndasını hangi vicdanla yayıyorsun.
      Dur bakayım pensilvenya civarlarından mı geldi bu haber size tahmin edeyim.
      Yok yok ben kötü niyetliyim kesin bilgidir.

  7. KATAR KATAR TURNALARDAN…

    Herkes Katar’ın yahut BAE nin Türkiyeden alacağı şirketleri veya yapacağı yatırımları konuşuyor. Özellikle muhalefet ağzından köpükler saça saça “vatanı sattınız araplara peşkeş çektiniz” mealinde hezayanlarla saldırıyor iktidara. Oysa bizimle hiçbir ortak yanı bulunmayan hollandanın ülkemizdeki yatırımları bırakın katar’ı bütün körfez ülkelerini 5 e 10 a katlar. Hakeza fransa da öyle, almanya da öyle.
    Bunun afedersiniz …gibi bildikleri halde niçin arap ülkelerinin ülkemizde yatırım yapmasına bu kadar tepkililer. Bunun tek nedeni bu ülkelerin müslüman olması. Hep söylüyorum bunların asıl düşmanlıkları Erdoğan değil islam. Bunlar islama düşmanız diyemedikleri için Erdoğan a bu kadar düşmanlar.
    Ülkemizden arsa ev veya şirket alan arap şirketlere karşı acaba Biden in Sözcüsü gazete faveranla ortalığı yıkıyor. oysa antalyanın yarısını ruslar almanlar aldı hiç itirazlarını duydunuz mu bunların.
    Belki biraz da acaba bu ülkelerden biraz para gelirde ülke rahatlar mı diye korkuyorlar. Bunlar Erdoğan gitsin diye ülkenin batmasından, ekonomik olarak mahvolmasından zevk alan tiplerdir. Allah tez zamanda islam düşmanlarını kahretsin inşaallah.

    • Yabancıların ister hayranı olduğun Araplar ister se diğer ülkelerin gerçek manada ülkemizde üretim ve yatırım yapmasına kimsenin bir itirazı yok. İtiraz kelepir fiyatlarla topraklarımız dahil diğer işletme ve ticari alanların yabancılara el açarak satılmasına itiraz var. Helal olsun bu işi de Müslümanlığa bağlamışsınız. Sata sata donumuza kadar satmış durumdayız. Bulgarların Trakya’ya gelip bizim çoğu vatandaşlarımızın bir tanesini bile almaya zorlandığı malları kolilerle alıp gidiyorlar, birde dalga geçiyorlar. Yazık ülkenin geldiği son durum bu olduğu halde siz rahatsız olmuyorsanız diyecek bir şeyde yok. Hamasetle gerçekler çok farklı….

      • Bak bakalım o satılıyor dediğin paradan İngiltereye kaç para kitmiş ,abd ye kaç para bize kaç para .
        Rakamları sevmezsiniz biliyorum kara progandaya ters

      • Şimdi baktım hollanda gerçekten katar 10 katından fazla para yatırmış Türkiye ye. Bütün satışlar ihale ile yahut özel şirketler pazarlık usulü ile her zaman pazarda zaten. Siz katara verilen bir yer için herhangi bir avrupa şirketinin veya devletinin ucuz gitti biz iki katını verirdik dediğini duydunuz mu. Kim diyor bunu kılıçtaroğlu diyor. Bulgarların trakyadan koli ile alışveriş yapması iyi bir şey. Türkiyenin dünyaya sunacağı, dünyanın kabul edebileceği ürünler istihsal etmesi ile gurur duymalısınız. Siz hiç çinden ithalimizin 100 kat artarken, “Türkler gelip mallarımızı bedava alıyorlar” satmayalım mallarımızı dediğini duydunuz mu? Biden muhalefetle işbirliği yapıp Recep Tayyip Erdoğanı indireceğiz dedi, şimdi bunu yapıyor. Dolar iner çıkar, faiz enflasyon. Bunları boşverin önemli olan çarkların dönmesi. Bulgarların yunanların katarlıların Türkiyeden bir şeyler alması. Üretim devam ederse sorunlar çözülür.
        Aselsan satılıyor diye yaygara koparıyorlar, diyelim ki sizin dediğiniz doğru ben hamaset yapıyorum. Aselsan ile ilgili ortada fiyat yok, ucuz mu pahalı mı belli değil neden yatırıma karşı değilseniz yaygara koparıyorsunuz. Müslüman katarlılar alacak diye değil mi. Hayranı olduğunuz almanlar alsa sesinizi çıkarmazsınız.

  8. Katar’a 6 KİK üyesi ambargo uygulamadı.SUUD BAE ve Bahreyn uyguladı.Kuveyt ve Umman katılmadı.KİK dışında Mısır ve Sudan katıldı.Ambargo sadece Türkiye ile ilgili gibi yazmışsınız.Asıl sıkıntı Müslüman kardeşler,El Cezire ve İrandı.

    • Kısaca o günkü ABD yönetimi emretti.İpi ABD elinde olanlar anında uyguladı.
      Şimdi Biden geldi politka değişti anında onların rotası da değişti.
      Türkiye olmasa Katar ı üç günde işgal edeceklerdi.
      Ortadoğu da oyun kuran ,oyun bozan bir ülkemiz olduğu için gurur duyacaklarına , haçlıların oyunu bozuldu diye ağlayan guruh birde Hz Ömer adaleti ,bilmem ne demokrasis diye tiyatro yapıyor ya güler misin ağlar mısın

      • nato genel sekreteri safları sıkılaştıralım dedi, biden ukraynaya sadece biz asker göndermeyeceğiz dedi, NATO ülkeleri asker gönderirirse gideriz dedi. sonra fransa cemal kaşıkçının katili diye yakaladığı adamı safları sıkılaştırırken ortalık karışmasın diye serbest bıraktı.

        safları iyi sıkıştırın serdar araya şeytan karışmasın:))

        • O eski Türkiye yok .Bazıları ABD den emir alıp haçlıları övme yarıına girdiğinden herkesi kendileri gibi zannediyorlar.
          Bnei korumayan Nato çok da tın.
          İstediğim silahı alır istediğim projeye katılırım.
          ABD tarafından beslenenler düşünsün dediklerini yapmazsa anında kapı dışarı eder fonları keser.
          Reise ancak ambargo uygular.

Yoruma kapalı.