Fatih Erbakan’ın partisi YRP sürpriz yapmayı seviyor.. Önümüzdeki seçimde de sürprizlerine devam edebilir…

23
Reklam

Geçen seçimin sürpriz partisi, Cumhur İttifakı çatısı altında bulunmasına rağmen, her ilde kendi adaylarıyla seçmen karşısına çıkan Yeniden Refah Partisi’ydi (YRP). Yüzde 3’e yakın bir oyla beş milletvekili çıkarmayı başardı.

Herkes -sanıyorum kendi tabanı bile- bu seçimde YRP’nin yine Cumhur İttifakı ile birlikte hareket etmesini bekliyordu.

YRP yine bir sürpriz yaptı ve uzunca sayılabilecek bir pazarlık sonrasında her yerde seçime kendi adaylarıyla katılma kararı aldı.

Sözcülerine bakılırsa, YRP, bu seçimde esas sürprizi sandıkta yapma beklentisinde…

Kamuoyu yoklamalarında, YRP’nin oyunu artırma eğiliminde olduğu görülüyor.

Fatih Erbakan’ın lideri olduğu YRP’nin bu seçimde oyunu artırması ihtimali, iktidar partileri için tedirginlik kaynağı.

En başlarda, iktidar cephesi, YRP’nin sandık açısından önem verilecek bir değerde olmadığını düşünmekteydi; söylemleri bunu belli ediyordu. Ancak seçim günü yaklaştıkça tavır değişmeye ve en yetkili ağızlardan sert eleştiriler YRP’ye yönelmeye başladı.

Partinin sözcülerinin ısrarla Cumhur İttifakı irtibatlarının devam etmekte olduğunu söylemelerine rağmen hem de…

Reklam

Acaba ne oldu da AK Parti ile YRP arasındaki pazarlık sonuca ulaşamadı?

Rivayetler muhtelif. 

AK Parti yönetiminden isimler, YRP’nin, pazarlığı, uzlaşılması imkansız bir tepe noktasından başlattığını ileri sürüyorlar. YRP en az 100 ilçede kendilerinin belirleyecekleri isimlerin aday gösterilmesini istemiş. YRP adına pazarlığı yürütenler, bunun doğru olmadığını söylüyorlar. Onlara göre ise, AK Parti, en baştan kendileriyle ittifakı istememiş.

Hangisi doğru olabilir?

Resmi açıklamaları yalanlayabilecek bilgiye sahip değilim. Ancak, AK Parti’nin isteksizliği gözlerden saklanacak gibi değildi. Sanıyorum, YRP’nin genel seçimde aldığı oyların kendilerine ait olduğu düşüncesi AK Parti’ye hakim. Yanlış bir düşünce değil bu. YRP ile AK Parti seçmenleri arasında geçişkenlik olduğu belli ve yeni kurulan YRP geçen seçimdeki oyunu büyük çapta AK Parti tabanından aldı.

Muhtemelen bu seçimde de aynı şablon tekrarlanacaktır.

Bu bakımdan, akılcı olan, AK Parti’nin pazarlıkta anlaşmadan yana tavır almasıydı.

Peki de, AK Parti ağırdan alsa ve anlaşmayı amaçlasaydı sonuç ne olurdu?

Reklam

Anlaşmanın YRP için pek de istenecek bir seçenek olmadığını sanıyorum. Partinin stratejik hedefi, AK Parti ile yakın görünüp kendi simgesi ile varlığını sürdürmesini gerektiriyor. Bu yöntemle, her seçimde oyunu artırabilme imkanı bulabilir.

YRP geçen seçimde belirlediği bu yöntemi bu seçimde daha da belirgin hale getirmiş oldu.

Peki de, YRP gerçekte ne yapmak istiyor?

Görebildiğim kadarıyla, kendilerinin temsil ettiğine inandıkları siyasi çizgiyi AK Parti’nin gasp ettiğine inanıyorlar ve haklarını -oylarını- geri almanın peşindeler…

Süleyman Demirel’in partisinin kapatıldığı, yerine kurulan partinin seçime girmesine izin verilmediği, kendisinin de siyasi yasaklı olduğu askeri dönemde, Anavatan Partisi için kullandığı, ‘kendisinin tapulu arazisi üzerine kurulmuş gecekondu’ benzetmesi, YRP’de AK Parti için düşünülüyor olmalı.

Aceleleri yok, oyları her seçimde azalan AK Parti’nin yerine kendilerinin geçeceği hesabıyla teenni ile hareket ediyorlar.

Konuya böyle yaklaşınca, YRP’yi önceki seçimde olduğu gibi ittifak içinde tutsa da veya bu seçime giderken şu ana kadar benimsendiği üzere dışarıda bırakarak muhalif cepheye sürüklese de, AK Parti’nin, her iki ilişkide de kaybeden taraf olacağı anlaşılır.

Cumhur İttifakı içerisinde ama AK Parti’ye ve politikalarına en ciddi muhalefeti yapanlar sıralamasında önlerde bir parti YRP.  Yalnızca eleştiri yapmakla yetinmiyor, iktidarın hassas olduğu varlık sorununa yönelik itirazları da var ve onları da kullanıyor.

Erbakan soyadının belli bir seçmen kesimi üzerinde ağır bir etkisi olduğu da muhakkak.

Memur, çalışan ve emekli kitlelere Necmettin Erbakan’ın başbakan olduğu bir yıl sürmüş Refahyol hükümeti döneminde gerçekleştirilmiş iyileştirmeleri hatırlatması, YRP’nin, ekonomik sorunların çözümünde de iddialı olabileceğini düşündürmesi bakımından önemli.

Sürprizlerin partisi bakalım sandıkta nasıl bir varlık gösterecek?

ΩΩΩΩ

Reklam

23 YORUMLAR

  1. CHP ye kim yaslandıysa zararlı çıktı. Rahmetli Erbakan 48 milletvekili ile CHP koalisyonu kurdu. Seçime gidildi 24 milletvekili ile çıktı. Buda Saadet partisi nin sonuna hazır olsun.

    • Çakırbeyli yannış teşhis koymuşsun gibi görünüyor. Saadet te duruyor yerinde refahta! İkiside bölünerek çoğalıyor desek?
      Belki gayri meşru çocuk bahsettiğin kadere mahkum olabilir de,
      (bu dahi alır uzuun süre; yeye bitmez sananlar avuç açar bir kırıntı da düşse bize diye.)
      CeHaPe zihniyetinin ve sağ salakozların düştüğü yannış, yaptıkları hata:
      KENDİ GİBİ DÜŞÜNEN YADA AYNI İSTİKAMETTE YÜRÜYEN İNSANLARIN PARTİLERİN İTTİFAK YAPMASI GEREKTİĞİ GERÇEĞİNİ GÖRMEZDEN GELMEK!
      Ben ne dersem o olur. Benim yaptığım en doğru dur kafası:((.

  2. H.B. 13 Mart 2024 De 23:45

    bazen bir şeyleri anlamakta ve anlatmakta zorlanırız. sürekli falan programda dinledim üzerinden atıf yapıyorsunuz ortada kimin ne dediğini bilmediğimiz ithamlar var. “Üzüm helal miymiş te ondan yapılan şarap neden haram olsunmuş” ibaresine baktım böyle söylediğine dair bir bilgi bir kayıt yok. buna karşılık hafız olduğunu iddia edenler de var, şimdi bunu nasıl tartışabiliriz? burada hemfikir olacağımız gerçekler, belgeler, ifadeler üzerinden ilerleyebiliriz, ötesi faydasız. dedigim gibi paşamız bir büyük tefsirle bir büyük hizmet etmiştir, olan budur, gerçek budur, niyeti üzerinden ise sadece zanlar vardır istersek hüsnü zan edebiliriz dilersek sui zan da bulunabiliriz keyfimiz bilir.
    bugün dine bir çok israiliyat ve hurafenin karıştığını sanırım hepimiz kabul ediyoruzdur, 6 yaşında çocukla peygamber sünneti diye evlenen tarikatler yok mu gündemimizde? münferit bir olay mı? öyleyse o kişiyi savunmak adına mahkemenin önünde protesto etmek için toplanan kalabalık güruh nedir? din dediğimiz hoşgörüdür, adalettir, ahlaktır, rituel ve ibadetlerin de amacı budur bunlarla kimin ne zoru olabilir ama din üzerinden yobazlık gerilik gericilik kitleleri manipüle için aynı şeyi söyleyebilir miyiz? şuna katılıyorum, arada nice masumlar olmuştur ifadenize. yazık ki daha yeni 15 temmuz yaşadık, nice masumlar öldü milyonlarca insan mağdur oldu. bugün örtülü bacılarım diyenler milyonlar için ağaç kabuğu yesin dediler değil mi? masumların mağduriyeti her aaman oluyor her dönem kendi mağdurunu yaratıyor çok acıdır ki.
    ben zaten ”benim naçiz vücudum…”ifadesini suikast yapılmasıyla ilişkilendirerek kullandım ve övgü için de bir örnek olsun diye link verdim. bana kalırsa o ifade hem öldürmek isteyenler için hem de yüceltmek isteyenler için uygun bir ifadedir.
    alıntıladığınız hadis bir bilinç durumunu gösteriyor, müminler diyor, bugün coğrafyamız bırakalım mümin olmayı müslüman olmakta nice zorluklar yaşıyor dindar değil kindar olabilmiş, temyiz yeteneğine ulaşamamış kitlelerden söz ediyoruz. akan kan bizim kanımız, oluk oluk akıyor işte. neden birleştirici olamadı çünkü ortada din yerine safsata var dinden çok o yüzden. mücadele safsata ile idi.
    siz anlatıyorsunuzdur da ben anlamıyorumdur belki, şu olabilirdi bu olabilirdi sayısız olasılık kendi anlayışımız üzerinden kurgulanabilir elbette, ama bugün coğrafyamıza baktığımızda hala olan bir şey yok, demek ki “olabilirdi” dediğimiz şeyler olmuyor. gerçekliği yok. maalesef yok.
    menderes ve arkadaşları örnekse, 15 temmuz örnek değil mi ya da
    coğrafyamızda olan iç savaşlar…
    mezhep çekişmeleri…
    din savaşları…
    gelişebilirdik, gönenebilirdik, kalkınabilirdik, kardeşçe yaşayabilirdik, hoşgörülü toplumlar olabilirdik, barış içinde yasayabilirdik…böyle güzel ve kamil bir dine rağmen neden olmuyor? ben yobazlık ve dogmacılık ağırlıklı bilinç seviyesiyle açıklıyorum yada geçiştiriyorum diyelim.
    sizin belki daha iyi bir açıklamanız vardır.

    • coğrafyamızda olan iç savaşlar…
      mezhep çekişmeleri…
      din savaşları…
      gelişebilirdik, gönenebilirdik, kalkınabilirdik, kardeşçe yaşayabilirdik, hoşgörülü toplumlar olabilirdik, barış içinde yasayabilirdik…böyle güzel ve kamil bir dine rağmen neden olmuyor? ben yobazlık ve dogmacılık ağırlıklı bilinç seviyesiyle açıklıyorum yada geçiştiriyorum diyelim.
      sizin belki daha iyi bir açıklamanız vardır.
      😂😂😂😂😂😂😂güzel ve kamil birdine ramen…..burayı çıkar gerisi tam bir CHP zihniyeti kafası bakış açısı….

  3. bulundugum ilde. YRP oy vermeyi dusunmuyordum. ama genc piril adaylar gostermisler ve calisiyorlar. oy vermeyi dusunuyorum. yolun acik olsun fatih erbakan umarim baban gibi sahsiyetli ve durust olmaya devam edersin.

  4. sayın erbakan ve partisinin genel seçim öncesi iktidara çok ağır yoksulluklar, yolsuzluklar, eser siyaseti üzerinden suçlamaları vardı. kendi aday olmuştu sonra babasının dönüp dolaşan videolarına rağmen hem adaylığını çekti hem aynı safta yer aldı, ne anladım o zaman?
    saadet partisi gibi istikrarlı ve dürüst bir tutum izleyebilirdi.
    dindarlık muhafazakarlık gibi değerlere atıf yapınca haliyle örtüşen davranışlar görmek istenir, böyle konuştuğu başka, yaptığı başka tutumlar, kavramlara yine ve yeniden zarar vermekten başka bir işe yaramıyor sadece ve ne yazık ki. şimdi neyi anlatacaksın? aynı suçlamalara devam ediyorlar.
    lakin ben oyunu arttırma potansiyeli olduğunu sanıyorum
    çünkü hedef kitleleri genel olarak söylenenler ve yapılanlar arasında fark varmış, adaletsizlik, yolsuzluk varmış, ahlaksızlık artmış pek üzerinde durmuyor zaten…

  5. Her zaman demişimdir. Ülkenin her alanda birlik beraberliğe ihtiyacı var. En ideali koalisyon! Uzlaşma! birlikte aynı hedefler için çalışma.. Bunun aksi sorumsuzluk, partizanca hesaplaşma. Partizan NEFSleri tatmin. İki NEFS birbirine musallat olmuş zarar üretiyorsa, biri ŞİRKtedir. Nasıl olsa öbür tarafta neyin ne olduğu konusunda herkesin karnesi eline verilecek. Ayrılığa düşülen ve inatlaşılan konularda iki paralık NEFSlerin değer karşılığı neyse ortaya çıkacak ve hesabı sorulacak, her hâlükârda. İyot gibi açığa çıkacak kim zararda, kim karda. Bu hesaba kıyasla partizanlık ne ki! Aldanmışlığın teki…. Öyleyse her kesim hasbel kader anlaşabileceği partiyle oturup tekrar tekrar konuşmalı. Koalisyon için anlaşmalı…

  6. İttifak zorunluluğu farklı pencereler açtı siyaset dünyasında ülkemizde.
    İYİ de oldu lakin, Meral ablanın öngörü eksikliği veya zamanın ruhunu okuyamaması iyi gelmedi pek te İP’e!
    İp atanlara zaten rakibi başka milliyetten olanlar İYİ nin de ötesinde ders vermeye devam ediyorlar!
    İYİ de oluyor!🤗 nİYE derseniz,
    Daha fare olmadan kendir kesmeye kalkamıyorlar da ondan😂😂😂
    Binaaleyh, Meral abla sen 1 Nisan şakası yap 1 Nisan da çık karşısına seçmenin halkın (o güne kadar torunları yalnız bırakma) veeee:yap son numaranı derim dinlersen🤗.
    (Nisan sonrası partililerin seni hakettiğin noktaya koyacaktır sabırlı ol bence)
    Erbakan sel olmuş geliyor yukardan önüne herbişeyi katabilecek mi acaba?
    Kılıç beyimiz bir nisan sofrası kursun yine buluşsunlar bir iftarda😊.
    Not:yrp yi günlük işlere karıştırıp bulaştırıp bir helva çıkarmaya kalkmak abesle iştigaldir!
    Fatih Erbakan ı tanımam fakat, bob eş başganlığıyla başlayacak görünmüyor!!
    Ağır sanayi hamlesi yada iha siha da olduğunu sanmıyorum heybesinde🤗🤗
    Acaba ne çıkacak siyaset dünyasının karşına??? 1 NİSAN dan soooraaaaa🤔🤗.

  7. Bazıları, merhûm babalarının isminin gölgesine sığınarak, Başkan Erdoğan’ı tökezletmeyi, (cümle laik kesimleri sevindiren şekilde) kendilerine iş edinseler bile, Allah’ın izniyle, bu yolculuk bu tümseği de aşacak ve birilerinin nasibi ise utanç olacaktır; utanıp utanmayacakları ayrı mesele.

    Bizim dâvâmız şu veya bu partiyi değil, ‘Hakk’ı hâkim kılmak dâvâsı’dır ve öyle de olmalıdır.

    • davanız hakkı hakim kılmak değil yandaş müteahhitlerle yap işlet soy projeleri ile ülkenin tüyü bitmemiş doğmamış çocuklarının hakkını yedirme davasıdır.
      daha dün binlerce dönüm zeytinliği yandaşa linyit madeni içini acele kamulaştırma yapıldı.linyit çıkaracağız diye ülkenin akciğerleri sökülüyor.
      gıda da hayvancılıkta kendi kendine yeten ülkeyi gıda ithalatçısı ülke haline getirdiniz.dünya da gıda fiyatları düşerken ülkemizde yükseltip insanları temel gıdalara bile ulaşamayacak hale getirdiniz.kuyrukları kaldırdık deyip ülke deki insaları 1 kg et almak için soğukta sabah 5 lerde et süt kurumunun önünde kuyruklara soktunuz.
      sizde dava mava yok davanız bu ülkenin merasını ovasını dağını taşını delip kazıp yok etme davasıdır.
      iliçte toprak altından kefensiz yatanları unuttunuz bakıyorum.
      somada 301 maden ocağında ölenlerin yakınlarına tekme atanı almanyaya ateşe olarak ödüllendirdiniz.Allahın ayetleri ile bakara makara diye dalga geçen de şu anda prag büyükelçisi.
      gazze de katil netanyahunun canice katlettiği masumların kanlarının miting meydanlarda lafını yapıp gemilerle tırlarla israile mal ihracına devam edildi.
      hakkı hakim kılmak davasıymış hadi oradan o dava size kaldıysa bu yüzden ülkemizin gençleri neden deist ateis oluyor bu ülke den kaçabilmek için kendi yakınlarınız bile fırsat kolluyor.
      dün katil deyip masasına oturmadığınız bu gün ihvanı müslimin önde gelenlerine idam cezası veren sisi ye gıkınız çıkmadı.çünkü değerli kardeşim sisi oldu.
      Rabbim ihmal etmez sadece mühlet verir sizde o mühletin sonunu kullanıyorsunuz.
      utanmadan bahsetmeyin utanma artık sizin lugatınızda olmayan bir kelime o nedenler bulunduğunuz yerde büyük ihtimalle ayna bile yoktur.
      inşallah 31 mart seçim sandığında bu ülke 20 yıllık tek parti zihniyetinden kurtulmanın ilk adımını atacak.
      1 nisan sabahı güneşin ışıkları bu ülkeyi baharı müjdeleyen ışıkları ve sıcaklığı ile karşılayacak.

      üzülme mehmedim başlar yüksekte
      ölsekte sevinin eve dönsekte
      sanma bu tekerlek kalır tümsekte
      yarın elbet bizim elbet bizimdir
      gün doğmuş gün batmış ebed bizimdir.(necip fazıl zindandan mehmed de mektup)

    • Dava diye bir hikaye uyduruyor birisi ve körü körüne bu hikayeye sarılan koyunlar uçurumdan aşağı atlıyorlar. Millet böyle kandırılmaya devam ettiği sürece ülke olarak kaybedeceğiz. Demokrasinin hikayesi ise basit ve anlaşılır. Yolsuz iktidarlar gitmeli yerine bir başkası denenmelidir. Bu kadar basit. Kazanma garantisi elbette yok. Ama sürekli kaybetmeme garantisi var.

  8. Kesinlikle sürpriz yapacak. Ama oy oranının en az 2,5 puan düşürerek öyle helva mı var.

  9. YRP, geçen seçimde Erdoğan’a destek verdiği için bir ara YRP’ye oy vermeyi düşünmüştüm. Erzurum’un seçmen profili buna engel oldu. Millet ittifakının bir vekil çıkarmasına destek anlamına geleceği için YRP’ye istemeyerek de olsa oy vermedim. Erdoğan’a destek verdiği için ödüllendirmek istemiştim. Ayrıca Erbakan düşmanlarına destek veren Saadet’in kahrolmasını istiyordum. Onu kahredecek en önemli gelişme de YRP’nin fazla oy alması olacaktı. O sebeple YRP’yi desteklemenin gereğine inanmıştım. Eğer bu seçinde YRP en azından İstanbul’da hiç güven vermeyen bir yapıya sahip Ekrem İmamoğlu’na kazandıracak bir pozisyon göstermeseydi, bulunduğum şehirde bütün oylarımı rahatlıkla YRP’ye verirdim. Şu an ve bundan sonra asla YRP’ye oy vermem. Bu düşüncemin güçlü bir seçmen profilinin de düşüncesi olduğunu sanıyorum. O sebeple YRP’nin beklediği oya alamayacağı kanaatindeyim, en azındına öyle ümit ediyorum, öyle dua ediyorum ve öyle çalışıyorum.

    • Teşekkürler Recep Bey bu memleket sizin gibi sağ duyulu insanlara muhtaç. Görüşlerinize aynen katılıyorum, YRP de aynı Saadet Partisi gibi marjinal bir parti olarak kalacak, memleket yerine kendi ikballerini düşünenlerin geleceği yerler silikleşmektir. Bu memleket Ak Parti gibi MHP gibi partilere ihtiyacı var. İnşallah Allah Erdoğan ve Devlet Bahçeliye ömür versin ve bir müddet daha başımızdan eksik etmesin inşallah.

  10. Demokrasi iktidarın değişmesi demek. Millet bunu anladığında refaha da adalete de kavuşmuş olacak. Yolsuzlara bi yol verin artık. Bu kadar uzatmasaydınız bu kadar yolunmayacaktınız.

  11. Rahmetli Erbakan hemen hemen ne dediyse dogru cıktı.Erdogana siyonizmin usagı demisti o zamanlar gulmustum komik bulmustum ama sımdı gazzede olanlara ragmen ısraıl ıle ticarettin hic azalmaması ve buna ragmen Erdoganın medya da meydanlar da EYYY İsrail demesini hayli dusundurucu.
    Erbakanın oglunu bilmem ama Rahmetli Erbakan bu ulkenin tıpkı Ozal gibi ender ve ozel sıyasetcilerindedi. Genelde ulkemızdeki sıyasetcilerin cocukları pek basarılı olamamıslardır sıyasette.Cogu zaman onların soy adlarını kulllanmak icin diger partilerde vitrin olmuslardır.
    Su ana kadar herkesin kafasında ERBAKAN denilince rahmetli akla geliyor partinin adı yenide olsa eski de olsa.Yani babasının golgesinden gidiyor Fatih Erbakan. Kendi golgesi olusacak kadar buyumedı henuz ya babasının golgesınde kaldıgından ya da y golgesi olmadıgından tam bilemiyorum.
    Bildigim bir sey varsa Erdogan dan ne kadar uzak durursa o kadar gelecegi olur.

    • erbakan ozal ve demirel muhendisti. muhendisler kafa olarak projeler gelistirirler ve uygilarlar bu nedenle gelisme olur. maalesef diger siyasetciler laf uretirler diyalektik yaparlar bununla is yapiyormus goruntusu vererek milleti yaniltirlar. gecmisin bakiyesi uzerinden basari hikayeleri ile milleti uyuturlar.

  12. Olur mu şaptan şeker, olsa da…
    Anası neyse, danası da odur!
    Körle yatan şaşı kalkar…
    Amaçlara ulaşmak için araçlar meşru mudur?
    Geçme namert köprüsünden/
    ko su aparsın seni!
    Varma yezidin yanına, şirki bulaşır…

Yoruma kapalı.