Bu yazıya etraf iyice aydınlandıktan sonra sabah 08.30’da başladım; ihtiyatlı olma ihtiyacı duyduğum için. Aslında şimdi yazacaklarımı çok önce, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte de oturup
ABD’de bugün seçim var ve sonuçları yalnızca o ülkede değil, dünyanın dört bir tarafındaki ülkelerde de yakından izlenecek. Gece uyumayıp sandıkların açılmasını bekleyenler arasında ben
Bugün yazımda üç ayrı başlık altında üç değişik konuyu işledim. Depremler bize neyi öğretemedi? İzmir depreminin bilançosu her geçen gün biraz daha ağırlaşıyor. Depremde hayatını
İktidarların en büyük zaafı, iktidarın çeperinde bulunup onun adına güç kullanmaya kalkışanlara meydan açılmasıdır. On günden az bir süre sonra (3 Kasım günü) hakkında “Tamam
Bu sabah her zamandan erken kalktım; Amerikan seçimlerinde çekişen iki başkan adayının aradaki zaman farkı yüzünden bizde 03.00’te başlayan televizyon münazarasını canlı izleyebilmek için… ABD’nin
Bir dostum anlatmıştı. Siyasi parti liderlerinden biriyle sohbet ederken, lider, dış politika alanında bilgi sahibi tanınmış birinin kadrolarında bulunmadığından şikayet etmiş… “Haklıydı, ben de kendisine
“Savaşın yeni bir türüne muhatabız. Devletimiz istikrarını ve kuvvetini zedelemeyi hedefleyen saldırılara muhatap bugün. Halkımız da bu durumun farkında. Milletimiz dışarıdan gelen tehditlere boyun eğmeyecek.
Galatasaray dün Kasımpaşa’ya 1-0 yenildi. Beşiktaş da Gençlerbirliği’nden yenilgiyi aynı skorla tattı. Taraftar gözüyle bu yıl şampiyon olması beklenen ülkenin en çok taraftara sahip en
Anayasa Mahkemesi (AYM) ateş altında. Önce içişleri bakanı AYM başkanını hedef alan açıklamalar yaptı, sonra da MHP lideri onun bıraktığı yerden alıp kurumun bu haliyle
Türkiye bizim ülkemiz. Bu ülkede yaşıyorum, günü geldiğinde yine bu ülkede son nefesimi vereceğim. Bu sebeple ülkemin iyi hali de kötü hali de beni ilgilendiriyor.
