Dünyada olanlar ve biz.. Biz ne yapıyoruz Allah aşkına.. Bilen var mı?

40
Reklam

Ülkelerin dışa bakan yüzleri günden güne değişmez. Bu gerçeği pek çok ülkenin Türkiye ile ilgili dış politikalarına mercek tuttuğumuzda açık seçik görebiliyoruz. ABD’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) veya Avrupa’nın öndegelen ülkelerinin her birinin ‘Türkiye politikası’ var ve araya soğukluk girse bile, o politik tercihler pek değişmiyor.

ABD Türkiye’yi en azından NATO müttefiki olarak yanında tutmak istediğini belli ediyor.

Başlangıçta ülkemizi içinde görmeyi hiç tercih etmeyeceği görüntüsünü verse de, AB’nin nihai tahlilde Türkiye’yi darıltmaktan kaçındığını, Brüksel Zirvesi’nden (2004) ‘tam üyelik’ müzakerelerini başlatma kararı çıkınca bir kez daha anlamıştık.

Rusya için de durum farklı değil. Son on yıl içerisinde, Rusya adına konuşma yetkisi olduğunu varsaymamız gereken en üst düzey yönetim kadrosunun ağzından çıkanlar, Vladimir Putin’in ipleri eline aldığı yeni dönemin Türkiye politikasının Çarlık Rusyası ve Sovyetler Birliği dönemlerinden pek farklı olmadığının işaretlerini taşıyor.

Konu Ukrayna’da yaşananlar sebebiyle güncellik kazandığı için Rusya’nın Türkiye politikası biraz daha yakından bakılmayı hak ediyor.

Eski Bizans’ın merkezi olduğu ve İstanbul’un fethiyle meydana gelen boşluğu halef olarak kendilerinin doldurması gerektiği değerlendirmesinin sonucu olarak, Çarlar, İstanbul’un Osmanlı’da kalmasını içlerine sindirememişlerdi. ’93 Harbi’ diye de bilinen 1877-78 yıllarındaki savaşta, Rus orduları Yeşilköy’e kadar girmiş ve İstanbul üzerinde hak iddia eden şartlarını da ihtiva eden bir anlaşmayı Osmanlı’ya dayatmışlardı.

Sovyetler Birliği’nin dış politikasında da ‘Boğazlar’ diye bir hassasiyet hep oldu.

O döneme baktığımızda, İkinci Dünya Savaşı’ndan muzaffer çıkmanın verdiği özgüvenle, Sovyetler Birliği’nin, Türkiye’nin iki doğu vilayetini (Kars ve Ardağan’ı) kendi topraklarına katmak için girişimde bulunduğunu (1945) görebiliyoruz.

Reklam

Boğazlar’da söz sahibi olmayı da istiyordu Stalin

Çar da, 1877-78 savaşında, ordularını bir yandan İstanbul’a kadar gönderirken, bir yandan da Osmanlı’nın doğu topraklarını işgale kalkışmıştı. Rus orduları Erzurum’a girmişti.

Batı’yı ‘emperyalist’ olmakla suçlayan Sovyetler Birliği, aslında Türkiye’nin doğal uzantısı olması gereken Orta Asya’daki Türk illeri ile vaktiyle Osmanlı devleti çatısı altındaki Ortadoğu ülkelerini, kimini silah gücüyle toprakları içine katarak, kimini de temsil ettiği ideolojiyi oralarda hakim kılmaya çalışarak kendisine bağlamıştı.

Putin’in son on yılda yapmaya çalıştığı o siyasetin devamıdır.

Yani, Çarlar döneminden beri Moskova’nın izlediği bilinen, Sovyetler’in çöküşü sonrasında ortadan kalktığına hükmedilen dışarıya dönük politikanın yeniden canlandırılması…

Putin’in kullandığı yöntemler bile, Çarlar’ın ve Sovyet liderlerinin yöntemleridir.

Rusya’nın bir ‘yakın çevre’ değerlendirmesi var ve Putin’in de, o değerlendirme içerisinde yer alan toprakları bir biçimde kendisine bağlayana kadar rahat durmayacağı anlaşılıyor.     

Karadeniz’i Rus gölü haline getirmek o politikanın bir unsurudur ve Putin Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçı bölgenin egemenliğini tanımaya karar verdiğini açıkladığı son konuşmasında, daha önce asker yetkililerin ağzından işitilen o ülküye sahip çıkmıştır.

Reklam

Putin, Çarlar döneminden beri ‘milli ülkü’ haline getirilmiş sıcak denizlere inme arzusunu, Suriye ve Libya’daki kargaşayı fırsat bilip Rusya’yı bu iki ülkede askeri üs sahibi yaparak gerçeğe dönüştürmeyi de bildi.

Türkiye’yi yakınında tutarak Ankara’nın Suriye ve Libya’ya dönük politikalarının boşa çıkmasını da sağladı Putin.

İşte bu noktada durup kendimize şu soruyu sormamız gerekiyor: ABD’nin, AB’nin, tek tek Avrupa ülkelerinin ve Rusya’nın ülkemizle ilgili zamanla değişmeyen politikaları olduğunu görebiliyoruz, peki bizim -onların bu politikalarına benzer- kendimizin yakın ve uzak çevremizle ilgili tutarlı bir politik çizgimiz var mı?

NATO üyesiyiz, ancak NATO ordularını ‘düşman’ olarak tanımlayan S-400 füze savunma sistemini Rusya’dan 2,5 milyar dolar ödeyerek satın aldık.

Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakereleri yürüten bir ülkeyiz, fakat Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi Avrupalı kurumlarla sürtüşme getiren uygulamalarımız var.

Rusya ile bir dargın bir barışık haldeyiz ve her iki halde de zarar gören Rusya değil Türkiye oluyor.

İçeriye dönük hamaset algısı yüzünden dışarıya ‘emperyal hayaller kuran ülke’ görüntüsü veriyoruz; buna karşılık Türkiye’nin ‘yakın çevresi’ sayılması gereken Orta Asya’da ve Ortadoğu’da en zayıf ilişkileri olan ülke bizimki.

Ukrayna’nın toprak bütünlüğünden yanayız, bunu ancak Ukrayna topraklarından iki tane güya ‘bağımsız’ varlık ortaya çıkınca güçlü biçimde telaffuz edebildik.

Gürcistan’a asker gönderip Abhazya ve Osetya’yı işgal (2008) ve sonrasında Kırım’ı ilhak ettiğinde (2014) Rusya’ya karşı cılız tepkiler vermekle yetindiğimiz ortada. Türkiye-Rusya ilişkilerinin adeta ‘stratejik ortaklık’ boyutuna ulaştığı dönemi kapsıyor bu iki gelişme.

Şimdi de Ukrayna’nın doğusunda Donetsk ve Luhansk adlarıyla iki Rus uydusu varlık ortaya çıktı. Kiev’de Putin yanlısı bir yönetim oluşmadan Moskova’nın gözü Ukrayna üzerinden kalkmayacaktır.

Putin’in hırsı orada duracak mı, yoksa kendi imzasını taşıyan bir kararnameyle 2036 yılına kadar Rusya’nın başında kalma hakkını kazanmasıyla, o zamana kadar, Çarlık ve Sovyet dönemlerinde gerçekleştirilememiş başka ülkülerin de peşine mi düşecektir?

Ankara’da bu soru soruluyor mudur acaba?

Kuşkulu muyum? 

Evet öyleyim, kuşkuluyum.

Bu gelişmeler ülkemizi bir ekonomik kriz ortamında yakaladı, biraz da bundan dolayı kuşkularım büyüyor.

ΩΩΩΩ

Reklam

40 YORUMLAR

  1. Ukrayna krizinde ABD_AB nin Ukraynayı nasıl sattığını gördü tüm dünya.
    İçimizdeki fondaşlar,PKK ve FETÖ cüler için ibret alınacak acı gerçekler .
    100 yıldır savunma sanayisini NATO nun hurda silahlarına mahkum eden önceki hükümetlerin vebali çok büyüktür.Erdoğanın savunma sanayisini %70 e kadar yerli üretime ulaştırması
    vizyon sahibi olduğunu gösterir.
    Türkiye milli savunmasını ne NATO ya ne de Rusyaya emanet edemez.Tam bağımsız
    Türkiye için Herşeyimizle yerli ve milli olmalıyız…

    • Uçağın yok, savunma sistemin yok. Aldığın S-400’ler depoda hurda olmaya başladı. Yerli olsan ne olur.

  2. İktidar yancıları Rusya’ya ve Putin’e laf kondurmuyorlar. Halbuki dostum Putin yeniden Sovyetler’i ayağa kaldırmak için adım adım ilerliyor ve Türkiye’nin çevresini sarmış durumda, kuzeyden Karadeniz ve güneyden Suriye ve Akdeniz’e kadar. Fehmi Bey gelmişini geçmişini ve bugünü çok güzel özetlemiş. Türkiye saçma politikalarla bu çemberin oluşmasına hizmet etti. Neden NATO’ya girdiğini bile unutmuş görünüyor. Gitti kullanamayacağı S-400 sistemlerine milyarlarca dolar bağışladı. Karşılığında F-35 projesinden atıldı, parasını verdiği uçakları bile vermediler, yatırımları çöp oldu. Bu kadar akılsız, beceriksiz, öngörüsüz, Türkiye’yi dünyada yalnızlaştırıcı ve ciddi tehlikelere atan politikaları da bağımsızlıkçıyız gibi sahtekar söylemlerle savunmaya çalışıyor. Yani tutulacak yerleri kalmadı. Ama hala bu yönetimi aptalca savunmaya devam eden, ayakta uyuyan ve uyutan bir kesim var. Onlar ancak bir felaket olduğunda uyanır. Ülkeyi yüksek enflasyona, yüksek faize, gün be gün fakirleşmeye mahkum ettikleri halde hala uyanmıyorlarsa gerçekten haketmiyoruz bu ülkeyi ve iyi yaşamayı.

  3. Kendisi camlı köşkte oturan, komşusunun küçük penceresine taş atarsa işin sonu bellidir!
    Ormanda sabah tablosundaki ayı ailesi gibi uyandılar, av başlıyor…

    • Bakıyorum aksak doğu yetiştirmesi trollerde bir sevinç havası var. Her zaman için ayı oyuna getirilebilir önemli olan oyun kurucunun tanınır, bilinir olmasıdır. Ormandaki bolşevik ayı Afganistanın hindikuş dağlarına babra karmal adındaki işbirlikçi tarafından çağrıldığında başına neler geleceğini acaba biliyor muydu? Bilmeyenlere duyurulur ayının hindikuş dağlarında sadece postunu delmekle kalmadılar, halkını da dünyaya itibarsız paçavra gibi dağıttılar. Ayı sevici yandaş başbakan babra karmal moskova’da kaçkın ve milletine hain olarak öldü.

      • Ayıyı seven ABD yalkası CIA ajanı papaz müridi olsun.
        Biz ne ABD ne Rusya her ikisi ile de ilşkimiz olur ama bağlılığımız olamaz.
        ama Biden gelecek dünayayı ve bizi kurtaracak diyenler Biden in nasıl adam sattığını görüyoruz
        sevincimiz ypg ve Papazı ve onun ajanlarını da yakında paketleyip uçak körüğünde gönderecek.
        Bekliyoruz hoşgeldiniz vatanınıza diyeceğiz yakında

        • Ufak at, civcivler de yesin derlerdi eskiden, hayali küçük ali gibi kukla oynatsanız gam değil, kam alırız. Ancak ipleriniz kimin elinde belli değil iken bir de fetö çamuru tutturmuşsunuz, rant yağmurunda ıslanıp, parsel parsel çamurda tepiştiklerinizin arkasından on parmağınızda on iftira önünüze gelene yapıştırmaya çalışıyorsunuz. Sizleri tarih haysiyet celladı, siyasal islam müptezelleri olarak yazacak maalesef.

        • YPG orada duruyor. Koruyucuları Putin, Moskova’da ağırlıyor sürekli. Üstelik dostunuz Putin, Suriye’ye yerleşti. Arada Türk kuvvetlerini de vuruyor ve vurduruyor. Hadi bakalım çıkın bu bataklıktan. Üstünüz altınız kuşatılmış vaziyette. İran da yapacağını yapıyor, gazınızı kesti kış ortasında. O yüzden körfezlerde İsrail’de dost arayışına düştünüz. Yani bu kadar sefil bir dış politikasızlık ancak böyle yapılabilirdi. Sizden bir numara olmayacağını baştan beri söyledik. Görünen köy kılavuz istemez.

          • Putin de Biden de ancak ABD yaşayan yabancı seven CIA ajanlarının dostu olur.Vatanını terketmiş 30 yıldır ABD emrinde veya Alamanya emrinde olanların işidir.
            Biden hayal kırıklığıan uğrattı galiba sizi.O yüzden bu hiddetiniz.
            Benim için de Biden de Putin de bir ikisi de küfür.
            Bir ülke tabii ki ülkeler ittifak eder ,yeri gelir müttefik değiştiri,şartlar değişir herşey olur.
            Bak şimdi ABD nasıl tıpış tıpış gelecek ve YPG yi bir güzel paketleyecek.
            da dini görünümlü ajanların “Haçlılar namusunuza dokunmaz ” diyebilmesi ibretliktir.
            Hala bunu diyenin atletinden mest olup ,birde sağa sola akıllar vermesi yok mu akla zarar.
            Neyse uçak körüğü yaklaşıyor

  4. Amerikancılar amarikalıları, rus ayısı seviciler rus ayılarını savunmak zorunda kendisini hissedebilir. Hatta karadenizli kadınlar bir ara tencere tavayı kapıp rize ve tirabizon sokaklarında rus sevici kocalarını geri kazanmak için rusların kaldığı otelleri muhasara altına almışlardı. O aralık rizede rus pazarı nerede diye bir hacıya sorduğum zaman hacı bana zani muamelesi yapmış cevap vermeden yolunu değiştirmişti. Sebilürreşad, ne rusu, ne amarikalıyı sever sadece hakikata meftun aklı selimi sever ve ferasetli idarecileri elbette. Ahmakça stratejik derinlik peşinde koşanları da yeri geldiğinde eleştirmiş ve sonrasında başımıza açılan syriana gailesini çok önceden görüp çeşitli mahfillerde eğer bu syriana belasını başımıza bizim derinlikçiler açmış ise vebali ağır olur ruzi mahşerde dediğimiz günlerin üzerinde yıllar geçmiş ve yanlış hesap emevi camisinden ve şam pazarından dönmüştür. Ukraine çoğu türk için tatlı günlerinin geçtiği kiev geceleri bile olsa sonuçta kendilerine peydahladıkları nesebi gayrı sahihler için ancak “Only god can judge me” diyebilirler. Fakat Karadeniz havzasında çar deli petro gibi tavsif edilen rusun efsane megalo ideasının pişdarı olan 1. Petronun bu asırda ki muadili Putin emin adımlarla bir yere doğru yönelmiş ve 2036 hedefini gerçekleştirmek için bir dizi adım atıyor. İçimizde ki aksak doğu gibi uzantıları ile manipülasyonu en üst seviyede tutarak iktisadi olarak hasta adam noktasında olan ve nerede ise kapitülasyonlar gibi adlandırılacak dövize endeksli geri ödemeli yatırımlar ve güvenilmez körfez parasına kendisini endekslemiş sukuk gukuk kağıtları ile geleceğimizi nerede ise peşkeş çekiyorlar. Ekonomisi zayıf olan itibarsız olur, borç alan emir alır, buğdayını rusa bağlayan helak olur, alma gazını urustan vermez sana zemherirde gibi ilerde çok duyacağımız darbı meseller için şimdiden hazırlıklı olmamız da gerekiyor.
    https://www.turkrus.com/1910979-tarimda-1-numarali-musteri-turkiye-xh.aspx

  5. “Adamdan PATRİOT füze sistemi istiyorsun vermiyor. neden patriot vermedin diye sormuyoruz.”

    ABD’den patriot iste satarlar.

    Ama senin sevdiğin Erdoğan eksik yanıltma açıklama yapıyor.

    Adamlardan hem patriotu istemişiz hem yazılımını istemişiz hem üretim teknolojisini istemişiz ondan vermediler.

    Adamlar en son teknolojiyi kendine saklarlar bir alt teknoloji olsa yazılımını ve üretimini gösterirler.

      • Nankörlük işte. Hollanda’dan getirdiler Patriotları, onlar sayesinde korundun. Şimdi elinde S-400’ler var. Hadi kursana, depoda ne saklıyorsun. Parasını da verdin. Ama ne kullanma becerin var. Ne de cesaretin. Ortada kaldın dımdızlak.

        • Hollanda dan geldi.En zor zamanda aldı götürdüler.
          s4000 kurulu ve test edildi.İstersen görüntüler internetde var.
          Bu yalanı nasıl kim veriyor size.
          Savaş sistemi nerede kurulu veya hangi depoda olduğunu bir söylede bilelim.
          Gemilerde limanda ,Uçaklarda hangarda .Onları da savaş sireni çalınca görürsün.
          Daha 6 ay önce kullandığımız ,internetde görüntüleri olan bir sistem (kimseye haber vermeden de test edilebilirdi bu dünyaya elimde işte kullanıyorum demektir ) depoda çürüyor diyebilmek tam bir FETÖ klasiği.
          ABD algı ajanları
          alamaz dedi alındı
          Gelemez dendi geldi.
          Kullanamaz dendi.Test görünütüleri bütün dünyanın gözüne sokarak gösterildi.
          Daha nasıl kulanılacak .
          İstersen bir uçak kaldır göstersinler nasıl kullanılacağını
          Ya hevla

  6. Şimdi herkese görev düşüyor sen onu yaptın bunu yapmadın kavgalarını bırakıp görüş ve çözüm oluşturma zamanı.
    A B C planlarının yapılması gerekiyor.
    En az zararla nasıl bu olayı atlatırız ona bakalım.
    Yazarlar muhalefet iktidar
    Bugünler için varsınız.Cozum ???

    • Çözüm belli. Türkiye bu kadar yatırım yaptığı batı ittifakı yanında yer almak zorunda. Dünya hala iki kutuplu. Bağımsızlıkçılık, ittihatçılık Türkiye’nin sonu olur. Daha önce denedik ve Osmanlı’yı tükettik. Şimdi aynı hataları tekrarlıyor olmamız gerçekten akılsızlık, hiçbir şey öğrenmedik demektir. Zaten öyle, hala bu ülkede Enver ve Talat paşalar bu kadar beceriksizliklerine rağmen iyi anılıyorlar. Bu akılsızlık ötesi bir durum. Aynısını bugün birileri tek adamın peşine takılarak yapıyorlar. Başarısızlığın hiç bir mazereti olamaz. Ülke bu şekilde ucuza gitmemeli. Kaldı ki Türkiye potansiyeli olan bir ülke. Demokrasi ve liberal ekonomi ile çok iyi bir yere gidebilir. Ancak böyle beceriksiz insanların peşine takılarak gideceği yeri daha önce gördük. Yine görüyoruz. Benzemeye çalıştıkları otokrat ülkelerin hali ortada. Kendi diktatörlerinden başka kimseye faydaları yok. Ama birileri maalesef hala akıllanmıyor. Yeni bir diktatöre ihtiyacımız yok. Ülkeyi demokrasi ile, ortaklaşa yönetmek zorundayız. Bu günler geççek ve Türkiye tekrar yolunu bulacak. Enver/Talat/… öykünücüleri ittihatçı namzetleri de toz olacak. Türkiye bu yolsuz tayfadan çok daha büyük.

      • Sana Ukranya muamelesi yaptı Batı,10 yılda bir darbe yaptı.
        Hala Batı da yer alacak deyip duruyor.
        Türkiye olduğu yerde duracak itidak yapmak isteyen gelecek.
        Siz vatan değiştirip “Haçlılar namusunuza dokunmaz ” slaganı ile batıya sığındınız diye Türkiye batıya yine yamanmayacak.
        Batı sizleri uçak körüğünde buraya gönderecek

  7. Ben Ukrayna savaşına değinmek istiyorum.
    Rus ayısı artık aleni olarak savaşı başlattı !
    Bu güne kadarki sözlerin , yaptırım tehditlerinin , rica/minnetlerin hiç bir faydası olmadı, artık olması da mümkün değil !
    Krizin bu hale gelmesinde en az Rusya kadar başta Ukrayna olmak üzere ABD nin ,AB nin, NATOnun ve de BM in de günahları var !
    Günümüzün Deli Petro’su , bunların zaaflarından tam yerinde ve zamanında kendince en iyi şekilde istifade etmesini bildi ve devam ediyor !
    Sözde BM Güvenlik Konseyi’nin de daimi üyesi olan ama kendisi dünyanın başına bela olan bu adamın ,bana göre anlayacağı bir tek dil kaldı :
    Bir kaç tane kıtalararası balistik füzeyle , Kremlin Sarayını başına geçirmek !
    Ama bunu yapacak en az Onun kadar deli bir adama ihtiyaç var !
    Maalesef işte O yok !
    Selamlar , saygılar

  8. Emperyal hayal deyince Şam’da namaz geldi aklıma. Birde dimyata pirinç hekayesi..
    S 400 dedin f35 geldi (aslında o gelmedi) biz çığırdık emme..
    Rakka takla taraflarındada Putin’i komşu ettik mi!
    İşte o zaman yazarın dediğine geliriz.
    Kucaklanmaya da bir alışırsak hele.. değme keyfimize.
    Ama, batı çin Seddi (pardon Balkan natoo Seddi) çekti dibimize! dersen eğer,
    Senin özgür hareket etmen için bir fırsat oldu belkide.
    Boğazlar ve Montrö, güneyimizde ise bir devlet kurulacak ise…
    Yada Demirel in dediği gibi gomonizm gelecek sede biz getiririz mi demeli acaba??

  9. SÖZKONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUAT MI?
    Sokak röportajlarında bu soruyu sorun, hele bir de şu anki gergin ve kaygılı ortamlarda alacağınız cevap %90 evet olacaktır.
    Bu tür cevaplar aynı zamanda baskıcı yönetimlete verilmiş açık çektir.
    Savaşların fitilini etaslemektir.
    Bombaların pimini çekmektir.
    Sen böyle düşünüyorsan karşındaki neden farklı düşünsün.
    “Aynı toprak parçasına” birden çok yada birçok farklı kişi aynı anda “kutsallık ” atfediyorsa, kime göre kutsal?
    Elinde silah olana yada daha güçlü olana göre mi?
    “Sözkonusu insansa gerisi teferruattır” temel anlayışına gelmediğimiz sürece barış ve huzur görmemiz mümkün değildir.

    • “Sözkonusu insansa gerisi teferruattır” anlaşını ha bire arkasına takılmamız her emrini yerine getşrmemiz gerektiğini bağırığ durduğun ABD ye anlat.
      Ortadoğu da milyonlarca insanı öldürdü.
      Müslüman olduklarından basında haber bile olmadılar.
      Sen söyleyemiyosan ABD deki papaza söyle bir zahmet efendilerine söylesin

  10. Verdiğiniz bilgilerin, paylaştığınız düşüncelerin % 10 un bile Türk Dış İşlerinden sorumlu olanlarınca bilindiğini sanmıyorum. Monşerler diye küçümsenenlerin yerlerine yabancı bir ülkeye yasa dışı girmeye çalışan bakanlar, kutular dolusu rüşvet pisliğine bulananlar, her yerde TC aleyhine çalışan türbanlı kızlar sülalesi (ABD vatandaşı) var artık. Montrö’nün ağza alınmasına bile engel olması gerekenler hala geviş getiriyorlar. Yok edilen DKK komutanları yerine selam ile dua ile yurt savunması yapacaklarla koruyacaklar Boğazları, Karadeniz’i…

  11. TARİHİ CEVDET

    Birazcık tarih okuyanlar Cevdet paşanın rusyanın dış politika konusunda sürekli yalanlar söylediğini, osmanlının ise müslüman olması nedeniyle böyle kerih yollara sapamadığını anlattığını bilir.
    Tarafgirliğiniz nedeniyle anlamayacaksınız ama bu gelenek günümüzde de devam ediyor. Bölgede ve diğer ülkelerle tek tutarlı dürüst politikalar yürütülen yürütmeye çalışan ülke Türkiye. Asıl tutarsız olan abd. Rusyanın arka bahçesi sayılan ülkelere girmesine, kendisinden yardım bekleyen ülkeleri yüzüstü bırakıp rusyanın işgaline bırakan ülke abd. Avrupa deseniz hakeza. Terör örgütlerini desteklemekten medet uman, ermenistanın işgal ettiği topraklardan çıkmasını değil Türkiyenin haklı tarafı tutmasını dert edinen bir avrupa.
    YAzar kılışdaroğlu gibi s400 meselesini diline dolamış. Peki siz söyleyin abd den hava sovunma sistemi istedik defalarca ve parasısyla ama reddetti. Söz olsanız ne yapardınız, hiç. Ukrayna savaşına nato müdahale etse boğazları açacakmısınız. açmazsanız abd ye nasıl karşı koyacaksınız. Açarsanız rusya müdahale ederse ne yapacaksınız. HAva savunmak sistemi ne kadar elzem bir silahmış değil Erdoğanı zamanında bu sorunu çözdü diye alkışlayacağınıza ekrem ve ankara şeysinin trolleri gibi yüzeysel yorumlar yakışmıyor.

    • Hatay’ı o çok önemsediğiniz göçmenlere hediye ettiğinizde, çok uzak olmayan bir gelecekte Montrö ile elde edilenleri, rahip konusunda olduğu gibi “höt” denilince “işte möt” diye kaybettiğimizde umarım burada olma şansımız olur. O zaman konuşuruz boş hamasetlerini.

  12. Sn Koru yanılıyorsunuz
    İşgaller sırasında Türkiye yüksek tepki verip onların yanında savaşa mı girecek idi..
    ABD ile tam dost olduk da ne oldu 2 askeri darbe 2 çapulcu devlet girişimi.
    Son not Biden dostlarına:
    Ukrayna yi örnek alın.Nasil yarı yolda kalıyorsunuz.

    • Madem ABD, Nato sözünde durmuyor Erdoğan incirlik ve kürecik üslerini kapatıp Nato üyeliğinden çıksın.

      Akıllı ol.

      Yazar Fehmi koru sırada Türkiye var diyor.

      Yüksek teknolojisi olan Rusyaya karşı Türkiye nasıl karşı duracak anlatırmısın?

      Artı Rusya çok soğuk bir ülke onların askerleri soğukta durabiliyor. onların ülkeye savaşa gitsek Enver paşanın Sarı kamışta soğukta onca askerimizi kırdığı gibi olur.

      Adamlar Atom bombasının 3333 katı çar bombası yapmış.

      Bana bir Anlat o Engin Dehan ile Rusyayı nasıl yeneriz?

      • Önce niye rusya ile savaşa gidiyorsun onu açıkla
        Ayrıca rusyanın Afganistan da abd nin vietnamda
        nasıl yenildiğini hatırla.
        Size sivrisinek ile Nemrut un hikayesini de hatırlatırım.

        • Yukarıdaki makaleyi okumamış birinden Dahilik beklemek olmaz.
          Rusya sıcak denizlere çıkmak istiyor onun üzerinde tek engel ülke Türkiye.

          Sıcak denizler nedir? Anlamamışsındır oda Rusya kuzeyindeki deniz kutup bölgesinde kışın bu deniz donduğunda Gemileriyle ticaret yapamıyor.

          • sende bekleme şimdi Rusya ya vur diyorsun.
            ABD bile en ufak yatırım olan swift den rusya yı çıkarma işine giremeişken.
            Rusya için belki 3-4 adım sonrası Türkiye ama ABD için şu an aktif hedef Türkiye.PKK ya direk silah verip,FETÖ ile direk darbe yapıyor

  13. Türkiye’nin herhangi bir alanda tutarlı bir politikası olmaması mevcut yönetimin tutarsızlığı ile ilgili. Tutarlı bir politika izlenmesi kurumsal altyapı olmasını, liyakatlı, eğitimli, tecrübeli kadrolarla çalışmayı gerektiriyor. Mevcut yönetim kendi çevresindeki bir grup yetersiz insanla çalışmayı tercih ediyor ve hata üstüne hata yapıyor. Merkez bankası başkanı yada TÜİK başkanını defalarca değiştirildikleri gibi. Artık dikiş tutan bir yeri kalmadı bu yönetimin. Heryerden kaçak veriyor. Daha da zararlı politikalıklarla ülkeyi duvara çarpana kadar böyle götürecekler. Geççek hepsi geççek!

    • Ender bey eleştir ama yiğidin hakkını yiğide de ver.
      Dış politika çok kaygan bir zemin .Geçmişte ABD ile dost değilmiydik
      ne yaptılar 2 darbe bu mu dostluk bumu iyi ilişki bumu müttefiklik?
      Bugün ABD ile aramız bozuk sadece bizde mi kabahat.Adam burnunun dibindeki teröristlere binlerce tır silah veriyor sen o teröristlere mermi atınca kendini savununca geliyor ambargo .
      Bu mu ABD nin tutarlı siyaseti sen de bu siyasete karşı kendi argümanlarını ortaya koyuyorsun.bazen kavga bazen dostluk yapıyorsun.
      Adamdan PATRİOT füze sistemi istiyorsun vermiyor peki ne yapacaksın olur paşam sen ne dersen o olacakmı Hayır tabiki. Neden S400 aldık diye sorgulayacağımıza neden patriot vermedin diye sormuyoruz. Olaylara mantık çerçevesinde ve tarafsız bakalım .Başkan ı sevmeyebilirsin ama doğru yapılan işleri de takdir etmelisin .Hiçbirini taktir etmiyorsan savunma sanayini bağımsız kıldığı için takdir et.
      Dün evlatlarımızı bacılarımızı kıbrısta şehit ederken tutarlı politika izlediğimiz için mi uçakların lastiklerini vermedi de uçaklarımızı libyadan aldığımız parçalarla uçurduk.
      Bumu tutarlı dış politika.?? BUysa söylenecek laf yok.

      • Aslında Ahmet Bey de Ender Bey de haklılar !
        Bu biraz Nasrettin Hocanın fıkrasına benzedi ama gerçekten öyle !
        Zira birisi bardağın dolu tarafından bakıp ak diyor , diğeri de boş tarafından bakıp kara diyor !
        Arkadaşlar orta yolda yani gride buluşmanız imkansız mı Allah aşkına !
        Selamlar, iyi günler

      • bu dost kelimeside ilginc bir kelime olmaya basladi. zamana ve zemine gore anlami degisiyor galiba…

    • Geçecek geccek e umut bağlayanlar düşünmüş,ama sayın başkanımız düşünmemiş,sayın koru siz kendinizi kaf dağında sanıyorsunuz.

      • Bir kişinin düşüncesiyle gelinecek yer burası. Her alanda çöküş. İyi devlet yönetimi her zaman iyi kadrolara bağlı. O bir kişi ancak koordine etmeli. Son derece bilgili yetenekli insanlar var. Ancak bu yönetim onları hep uzaklaştırdı. Merkez bankasına kafasına göre emir vermek için bu işi çok iyi bilenleri attı, hain ilan etti. Babacan söylüyor, biz faizi yüzde 5 e indirdiğimizde o arkadaşlara hain dedi diyor. Şimdi kendisi yanlış politikalarla getirdi yüzde 14’e, kendisi ne oluyor. Düşüncesi, zikri, fikri, imanı ne olabilir bu kadar yanlış yapan bir iktidarın. Türkiye’nin iyiliği değil elbette.

Yoruma kapalı.