Muhalefet giderek iktidar yanlılarına da sirayet etmeye mi başladı? Garip şeyler oluyor…

21
Reklam

İktidar cephesi -AK Parti ve MHP- elektrik faturalarının aşırı zamlı gelmesi sonrasında başgösteren rahatsızlığa tepki gösteren muhalefet partilerine müthiş kızıyor. CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Zamdan vazgeçilene kadar elektrik faturamı ödemeyeceğim” demesine verilen tepkiler ortada. İyi Parti de fatura yakma eylemi başlattı; o eyleme de tepkiler gelmesi kaçınılmaz.

Sonuçta iktidar iktidarlığını yapacak; iktidar olmanın gereklerinden biri muhalefetle ağız dalaşına girmek olarak anlaşılıyor bizim ülkemizde. İktidar sözcüleri buldukları her fırsatta bu gereği yerine getiriyorlar.

Tamam da, muhalefetin de muhalefet görevini yerine getirmesi doğal değil mi? O da iktidar politikalarından yanlış olduğuna inandıklarını sözle veya fiille dile getirmeyecek de ne yapacak? Muhalefetin iktidarın çizdiği sınırlar içerisinde kalma zorunluluğu bulunan rejimlere ‘demokrasi’ denmiyor.

Bütün bu kargaşa sırasında benim anlamadığım ilk konu şu: 

Zammı ilan eden hükümet de zamların canları acıttığının farkına vardı ve bakanlar ile parti adına konuşanlar soruna çözüm arandığını duyurdular. Aranan çözümle halkın huzursuzluğunun giderilmesinin amaçlandığını da yine AK Parti’nin itibar ettiği yazarların köşelerinde okuduk.  

CHP’nin faturaları ödememe eylemiyle yapmaya çalıştığı da soruna çözüm arama sürecini çabuklaştırmak…

Neye kızılıyor?

Anlamakta zorlandığım ikinci konuyu da paylaşayım: Elektrik dağıtımı işi özelleştirildi ve her bölge için açılan ihaleler sonucunda abonelere kazanan firmalar muhatap hale getirildi. Faturalar evlere ve iş yerlerine özel dağıtım firmaları tarafından gönderiliyor.

Reklam

Zam konusuna vatandaşlar üzülürken, gelirleri zam sayesinde artacağı için firmaların sahipleri seviniyor olmalı.

İlan edilen ve ilk örnekleri zamlı faturalar olarak vatandaşlara gönderilen yeni ücretlerden duyulan rahatsızlık giderilecekse, bunu sağlayacak çözüm firmalardan gelmeli değil mi?

Neden zam konusuna itirazlara ve muhalefetin çözüm bulunana kadar sürdürmeyi amaçladığı eylemlere tepkiyi iktidar veriyor?

İktidar cephesinin yapması gereken, vatandaşların üzerine çöken fatura dehşetini ortadan kaldırmak olmalı. 

Vatandaşların canı sürekli acıyacağına firmalar bir defalığına fedakarlıkta bulunsun…

Birilerinin sandığı gibi kimsenin evde klimayı son ayarında yakarken atlet-fanila ile dolaştığını sanmıyorum. Hemen her evde daha az elektrik kullanma sonucunu getirmesi umulan tedbirler alınmış bulunuyor.

Sorun evlerde yaşanır görünse de yüksek faturalar esas iş dünyasını etkiliyor. Dükkan ve mağazaları karartma dönemi başladı. İşlerinin özelliği gereği elektrik tüketimini azaltamayacak iş yerleri ise, bir faturaya bakıyor bir de kasaya düşen ciroya. Evini daha az ısıtan vatandaşlar yüklü elektrik faturasını ödeyebilmek için temel ihtiyaç maddeleri dışındaki alış-verişlerinden vazgeçmek zorunda kaldılar. 

Dükkan ve mağazalarda kasaya düşen para da azaldı sizin anlayacağınız.

Reklam

İşin şakası yok; bunun doğal sonucu, elektrik faturaları yüzünden iş yerlerinin kapanmasıdır.

Muhalefet bu sonucun meydana gelmesini önlemek için uyarı görevini yapıyor.

Hiddetlenmek, kızmak yerine muhalefete teşekkür edilse iyi olur.

….

İktidar yanlısı bir gazeteden mesaj 

AK Parti’nin en fazla itibar ettiği gazetelerden birinde çıkan bir yazıdan genişçe bir alıntı sunuyorum.

Yazının başlığı “Kibirli hükümdarın hazin sonu!..”

Girişinde şu keskin cümleler yer alıyor: 

“Kibir, kendisini başkasından üstün görmektir. Kötü huydur ve haramdır. Allahü teâlâyı unutmanın alametidir. Kibirli olan, salih insan olamaz. Kibir her iyiliğe engeldir, her kötülüğün anahtarıdır…”

Ardından şöyle bir hikaye anlatıyor yazar:

“Çok kibirli, gururlu bir hükümdar vardı. Bir gün memleketini gezmek istedi. Hizmetçilerine ‘Elbiselerimi getirin’ diye bağırdı.

Huzuruna çeşit çeşit elbise getirildi. Fakat hiçbirini beğenmiyordu. İster istemez birini giymek zorunda kaldı.

Sonra ikinci emrini verdi: ‘Atımı hazırlayın!’

Hemen atı hazırlandı. Süslü ata, süslü elbiseleri ile bindi. Yanına hizmetçilerini ve askerlerini de alarak memleketi dolaşmaya çıktı.

Atın üzerinde ilerlerken gururundan, kibrinden yanında yaya olarak yürüyenlere bile bakmıyordu. Gözü hep yukarılarda idi. Vatandaşlarından bazıları dertlerini sıkıntılarını anlatmak için yanına yaklaşmak istediklerinde, onlarla ilgilenmiyor, atın üzerinden ‘Uzaklaştırın onu’ emrini veriyordu… Bu şekilde epey dolaştılar. Günün birinde, karşısına, yamalı fakat temiz elbisesi olan yaşlı bir kimse çıktı. Hemen emrini verdi: ‘Uzaklaştırın şu ihtiyarı!’

Maiyetindekiler, hemen ihtiyarı uzaklaştırdılar… Biraz sonra, aynı ihtiyar atın dizginlerini tutup ‘Ey mağrur hükümdar, seninle görüşmem lâzım’ dedi. Bu hâli gören hükümdar, küplere bindi. Sesi çıkabildiği kadar bağırıyordu: ‘Sen hangi cesaretle benim atımın dizginlerine yapışırsın, bugüne kadar kimse böyle bir şey yapamadı!..’

Fakat ihtiyar hiç oralı değildi. Hâlâ dizginleri elinde tutuyordu. Mâiyetindekiler de uzaklaştırmaya muvaffak olamadılar. Hükümdar mecburen ‘Söyle bakalım, derdin nedir?’ dedi. ‘İhtiyacımı gizli söylemem lâzım, açıktan söyleyemem’ deyince, hükümdar ister istemez başını aşağıya eğdi. İhtiyar kulağına yavaşça  ‘Ben Azrâil’im’ dedi. Bu sözü duyan hükümdarın beti benzi attı, eli ayağı titremeye başladı. ‘Ne olur bana biraz müsaade et! Geri dönüp çocuklarımı bir defacık olsun göreyim! Onlarla helâlleşeyim! Ondan sonra canımı al!’ diyebildi.

Azrâil aleyhisselâm ‘Hayır buna müsaade yok’ deyip o anda ruhunu aldı…

Herkese yukarıdan bakan hükümdarın cansız bedeni atın ayakları altına yuvarlanıvermişti…”

(Siyahlar yazarın kendisine ait).

Her yazı bir mesajdır. Kime gidiyor bu mesaj?

….

Kıbrıs’ta bir suikast ve bir cenaze töreni

Kıbrıs’ta bir iş insanı suikasta uğradı.

Sedat Peker videolarını serbestçe yayınlayabilirken ismi ve cismiyle kendisinden de söz ettiği için suikasta uğraması ilgi çekti Halil Falyalı’nın…

Falyalı Kıbrıs’ta otel sahibiymiş, ancak esas iştigal konusu farklıymış; internet üzerinden bahis yaptıran şirketleri varmış…

İştigal konusu Türkiye’de yasaklanmış bir alan. Şirketlerin kolu yalnızca Türkiye’ye değil, başka ülkelere de uzanmaktaymış.

Bilenler, Falyalı’nın Kıbrıs’ta da yasak olması gereken başka ilgi alanları da olduğunu söylüyorlar…

Peker’in projektörlerini üzerine çevirmesinin sebebi de hem bahis hem de öteki ilgi alanlarıydı zaten. 

Suikast da bu yüzden bir mafya hesaplaşması olarak değerlendiriliyor.

Failler diye üzerlerine gidilip göz altına alınanlar da bilinen mafya tipleri…

Böyle birinin seveninin az, nefret edeninin fazla olması beklenir değil mi?

Cenazesi için düzenlenen tören bunun hiç de öyle olmadığını gösterdi.

Kıbrıs’ın en ünlü simaları törende yerlerini aldılar. Başbakan, bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar, iş dünyasından isimler… Hepsi oradaydı.

[Siyasileri unvanları ve isimleriyle vereyim: KKTC Başbakanı Faiz Sucuoğlu, İçişleri Bakanı Kutlu Evren, UBP Milletvekilleri Ünal Üstel ve Nazım Çavuşoğlu, Mehmetçik Belediye Başkanı Cemil Sarıçizmeli, Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü, eski UBP Milletvekili Aytaç Çaluda, Büyükkonuk Belediye Başkanı Ahmet Sennaroğlu, Beyarmudu Belediye Başkanı İlker Edip.]

Tabutu üzerinde hem Türkiye’nin hem de KKTC’nin bayrakları bulunuyordu.

Şaşılmayacak gibi değildi.

Hiç kimse cenazeye katılmaya zorlanamayacağına göre, Falyalı’yı son yolculuğuna uğurlayan onca önemli kişinin kendisine saygı duyduklarını düşünmemiz gerekiyor.

Yasal olmayan işlerle tanınan birine bu olağanüstü saygının bir anlamı olmalı.

ΩΩΩΩ

Reklam

21 YORUMLAR

  1. Benim de anlamakta zorlandığım hatta anlamadığım konu ise, yapılan anketlerde iktidar oylarının artıyor olması. Enflasyonun yukarı seyrinde pik yaptığı zamanda artıyor olması ayrı bir garabet.
    Bu akşam maliye bakanı diyor ki ülkemizde hiç bir konuda yok tek sıkıntı enflasyon diyor ve düzelecek diyor, ne zaman düzelecekmiş yoncalar büyüyünce pardon bahar gelince.

  2. AKP’nin elinde sihirli değnek var mı göreceğiz.

    Erdoğan sihirli değnekle hokuz pokuz dedi Dolar bir gecede 18 TL’den 13 TL’ye düştü.
    Yine Erdoğan sihirli değneğini almalı bir hokuz pokuzla Elektriği, Benzini ve Doğal gaz fiyatlarını düşürmeli.

    Ekonomiyi düzeltirse Muhalefet düzeltir.; AKP bozar Çünkü Mehmet şimşek ve Naci Ağbal gibi işin ehli insanları partiden kovdu.

    • Recep bey ekonomi için, akp nin yol kenarında çıkarıp attığı kabak lastiklerden başka alternatifiniz yok mu yani?

  3. Bizim siyasi hayatımızda veya kültürümüzde ; siyasi iktidar , muhalefetin yaptığı hiç bir eleştiriye hak vermezken muhalefet de iktidarın yaptığı hiç bir işi beğenmez !
    Böylesine bir kördövüş siyaset anlayışımız vardır.
    Bu durum ; asla dürüst ve samimi olmayan , tamamen ikiyüzlü bir siyaset anlayışıdır ve hiç kimseye de bir hayır getirmez , zaten getirmiyor da !
    İki taraf da doğruları veya gerçekleri kabul etmekle itibar kaybedeceklerini sanıyorlar , aksine esas bu şekilde davranmakla itibar kaybediyorlar .
    İşte bu yüzden bizim siyasetimiz hiç bir zaman muteber olamamıştır ve olması da mümkün değildir !
    Ve böyle olduğu için de bizim siyasetimizde , dürüst ve kaliteli insanlar hiç bir zaman yer almazlar, alamazlar !

  4. SAADET ZİNCİRLERİ
    Saadet zincirleri malumunuz temeli üretim olmayan, esasen zincirin ilk halkalarına hizmet eden, sondaki halkalara geçici bir refah sağlayan ve “fıtratı” gereği mutlaka kopan, koptuğunda sonraki halkaları ciddi şekilde mağdur eden bir dolandırıcılık modeli.
    Ülkemizde ve haliyle Kıbrıs’ta ki sistem de bir saadet zinciri.
    İktidarlar oy karşılığı bir kesime haksız ve haram para transfer ediyor.
    Bir kesim de haram para karşılığı oy veriyor.
    Fıtratı gereği saadet zinciri ülkemizde de, yavrumuzda da kopuyor.
    Hem de patır patır.

  5. Bu gün bizim yerimize fıkrayı Fehmi Bey anlatmış, çok beğendim.
    Diğer konuya gelince ; bir söz vardır: köylü bir kaçamak yapar , adı orospuya çıkar, şehirli her gün yapar , adı sosyete olur!

  6. Beklemek mi lazım derken..
    Tarım kredi koop patlattı ilk b.mbayı, bitkiden gübrede x lira indirim!
    İşte budur?
    Bu gübreyi kim kullanıyor dersen, evlerde? Trizmde? Sanayide?
    Durun yeni bir haber daha, hukuk!!!
    Hep deriz ya nerde bu adalet..hukuk
    İşte gelmiş, hizmetler mecbur verimeli diye başlayan ve dava ile taçlanan…
    Elektrik yol köprü hastane..
    Aamaaan bana ne e..

    • Planlanan vergi indirim leri yüzde 1’e inse bunun üstüne ballı ekmek kadayıfı olmazmı ki
      Belediyeler kendi bölgesinde maydanoz seferberliğine girilemez mi ki (maydanoz 5 lira!)
      Hanelerin ödediği (elektrik gaz su ulaşımda) yine vergi indirimi yapılamaz mı ki
      Koop olayı başlatmış, arkası gelse keşke.
      Yağcısı balcısı ekmekcisi fırıncısı
      Odası borsası ticaret odası
      Birlikleri vakıfları bankaları
      (Mesela kart ücreti ni..)
      Psikolojik bir olumlu dalga olsa var ya..
      Enflasyon da faizde tuş olmazsa☺️

  7. Yazık, Türkiye’de geçmişteki olaylardan tecrübe sahibi olmanız gerekirken, Erdoğan düşmanlığı insanları nerelere attığına delil olarak sizi gösterebiliriz. Kılıçdaroğlu muhalefet yapmıyor, halkı kışkırtarak bu zor zamanlarda hükümeti zor durumda bırakmak uğruna devleti yıkmaya çalışıyor. Herkes beğenmediği fiyatlara ben ödemem deyip halkı sokağa dökerse bu memleket nasıl idare edilir, ‘Men dakka dukka’ ‘kötülük yapan kötülük bulur’ yarın onlar iktidara gelirse bundan mağdur olan insanlar aynı şekilde onlara davranmayacaklar mı? zaten iktidar yüzü görse bunları düşünür yarın bana da yaparlar diye böyle davranmazdı. Ancak herhalde bana yapamazlar eskiden olduğu gibi İstiklal Mahkemeleri kurar bunları teker asarım diye düşünüyor herhalde. Ne yazık ki sizin yazılarınızı okudukça nerelere savrulduğunuzu görerek üzülmemek elde değil. Gezi olaylarını gördük, ancak bu gibi olaylardan korkacak bir Erdoğan yok, dolarda olduğu gibi bu olayı da atlatacak bir çare bulacaktır. Biz Erdoğan’a güveniyoruz ve bu memleketin iyiliğine çalıştığını biliyoruz, nankörler ve her konuda engel çıkaranlar Erdoğan zamanında nasıl kaybettilerse yine kaybedecekler. Allah’ın izni ile dualarımız onunla.

    • Erdoğan enflasyonu kendi verdiği sahte rakamla yüzde 50’ye çıkarmış. Zam üstüne zam yapıyor. Milletin ekmeğini çalıyor bu iktidar. Enflasyon bu demek. Elimizdeki paranın değerini gün be gün düşürüyor. Ancak çok parası olanlara dolara endeksli koruma veriyor. Emekli maaşı ile geçinene koruma yok. Bu duruma ülkeyi o getirdi, ekonomiden anlamadığı için.

  8. !!!!Kıbrıs’ın en ünlü simaları törende yerlerini aldılar. Başbakan, bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar, iş dünyasından isimler… Hepsi oradaydı.!!!
    Siyaset böyle birşey kimin eli kimin cebinde bilinmez.

    • Bilinir. Herşey gözümüzün önünde olup bitiyor. Mafya ve siyaset elele bir soygun ve korku düzeni kurmuşlar. Bütün resim ortada. Bilinmeyen hiç bir şey yok nerede ise. Burada siyaset, Meclis, hukuk düzeni, mafya ve yolsuzlar beraber çalışıyorlar. Sokaktaki adama kadar herkes biliyor kim kimle. Ancak herkes bu resme bakmakla yetiniyor sadece. Sesini çıkarmıyor.

  9. Bir ülkede vergiler artabilir, hizmetlerin bedeli biraz yüksek te gelebilir halka.
    Ama, bir mafya yada yolsuzluğa adı karışmış olmasada, adı o tencerenin içinde anılanlardan olanların cenazesine devletin (hemde bilfiil yönetenlerin) yönetenlerinin katılmasını ben hep hayretle karşılamışımdır. Hadi eskiden devlette siyasette idiii denilen bir kişi için: “hımm demekki bu kişi aktif siyesetteyken…” diyebilirler ve insanlar ondan sonrakilere daha dikkatli bakar (umarım görürler).
    Kıbrıs denince benden bu konuya yorum yok?
    Basiret li yada başka türlü bir sürü siyasetçisi mevcut akılları bizden çok.
    Ülkemizde faturalar yüksek ise ben bunun çözümünü siyaset ten beklerim.
    Pekala biliyorlar herşeyi herkesten daha iyi.
    Tınmıyorlar mı…?
    Onlara değil onlara oy verene kızmak gerek bence ?
    Burda boşuna çene yapıyoruz.

  10. Evet Türkiye’de de, yavru vatanda da mafya hep el üstünde tutulur. Şaşılacak bir durum yok. Türkiye’nin en tepedeki mafya babalarından birisi için özel af çıkardılar, onunla birlikte ne kadar mafya, hırsız, kadın katili varsa hepsini saldılar. Çıkanlar cinayetlerine devam ettiler. Adaya gitmeye gerek yok. Bunlar gözümüzün önünde oldu. Çıkan mafya babası diğer devlet mafyasıyla birlikte poz da verdi hatırlarsınız Bodrum’dan. Bu mafya babası Bahçeli’ye demediğini bırakmadı önce. Ama nedense Bahçeli de onu çıkarmak için elinden geleni yaptı. İktidarı da hizaya getirdi ve el birliğiyle mafyayı ve çoluk çocuk katillerini aramıza saldılar. Bunu bu yolsuz iktidar, ortakları, ve Meclis yaptı. Özellikle bir haberi unutmuyorum. İçeri attıkları bir koca, af çıkınca önce oğlunun yanına gidiyor, hesaplaşmaya. Bir yerde işçi olarak çalışan 18 yaşındaki oğluyla tartışıp öldürüyor. Elbette o çocuğun ve diğer bütün mafya ve katillerin mağdurlarının bu meclise ve yolsuz iktidara soracakları bir hesap var.

  11. “Sonuçta muhalefet muhalefetliğini yapacak; muhalefet olmanın gereklerinden biri iktidarla ağız dalaşına girmek olarak anlaşılıyor bizim ülkemizde. Muhalefet sözcüleri buldukları her fırsatta bu gereği yerine getiriyorlar.”
    DOĞRUDUR AMA CHP ARTIK MUHALEFETTE DEĞİL YEREL İKTİDARDIR VE MİLLET HİZMET BEKLER, BENDEN SÖYLEMESİ…

Yoruma kapalı.