Gelen haberler doğruysa seçim sistemi bir kez daha değişecek.
Türkiye siyasetinde değişmesi mutlaka gerektiği halde bir türlü değişmeyen pek çok konu yanında, hiç değişmemesi gerektiği halde önüne gelen iktidarın el attığı, oynadığı, değiştirdiği konular da az değildir.
Seçim sistemi ikinci gruba giriyor.
Her iktidar döneminde bir -bazılarında birden fazla- değişime uğramıştır seçim sistemi.
Oysa demokrasisi sağlam pek çok başka ülkede yüz yıllardır aynı sistemle seçim yapılır. Hiçbir iktidar kendi çıkarını düşünerek sistemde değişiklik yapılmasını gündeme getirmez.
Getirirse ayıplanır.
ABD’deki seçim sistemi belirlendiği sırada bir yerden diğerine gitmek bir ömür alırdı. Seçim pusulalarının sayımı da uzun sürerdi. Bu sebeple seçim günü ile seçilenlerin göreve başlaması arasında zaman farkı öngörülmüştür. Başkan kasım ayının başında seçilir, görevine ocak ayının 20’sinde yapılan törenden sonra başlar. Günümüzde oy sayımı birkaç günde -hatta aynı gün- kesin olarak sonuçlandırılabildiği halde ABD’de hala eski sistem uygulanır.
Genel oyun değil her eyaletin ikinci seçmenlerinin oylarının sonucu belirlemesi garabeti de orada aynen sürdürülmektedir.
Değişimi seven milletiz
Bizde öyle mi ya…
İktidar cephesi, AK Parti ile MHP, sistemle bir kez daha oynamak niyetinde. İki partinin yetkililerinin bu konuda görüşmeler başlattıkları biliniyordu. İktidarın itibar ettiği kalemler görüşmelerde sona yaklaşıldığını duyurdu.
Tahmin edileceği gibi, sistemle iktidar partilerinin şimdiki durumları düşünülerek oynanacak.
Oylar düşüyor, mevcut sisteme göre iktidarın kaybedilmesi ihtimali büyüyor, değişikliklerle bunun önüne geçilmesi, oylar düşse de iktidarın aynı partilerde kalması hedefleniyor.
Benzer niyetler geçmişte de iktidarlarca hayata geçirilmek istendi. Kimi zaman muhalefet niyetleri boşa çıkarmayı bildi; kimi zaman da değişiklikler yapıldı, fakat halk, oylarıyla, niyetleri bozabildi. Sistemdeki göze batan hatalı yönler bu yap-boz tahtası anlayışı yüzündendir.
En göze batan hatalı yön seçim barajıdır.
Anayasaya da konulan ‘Yönetimde istikrar’ ilkesi gözetilerek 12 Eylül (1980) askeri müdahalesi sonrasında yüzde 10 barajı getirilmişti. O günden sonra hemen her parti, barajın yüksekliğine itiraz etse de, itirazcı partiler iktidara geldiklerinde, söz de verdikleri halde, işlerine geldiği için, barajı düşürmeye yanaşmadı.
Şimdi iktidarın küçük ortağı MHP barajın yarıya -yüzde 5’e- indirilmesini talep etmiş, AK Parti de ortağının talebini uygun bulmuş. Söylendiğine göre, baraj yüzde 5’e düşürülecekmiş…
İsabetli olur.
Dünyada pek çok demokratik ülkede baraj var, ancak hiçbirinde baraj bizdeki kadar yüksek değil. Ortalama baraj yüksekliği yüzde 3.
Halktan yüzde 9.5 oy alabildiği halde Meclis’te temsil edilme hakkı kazanamamış partiler oldu bizde.
AK Parti’yi iktidara taşıyan 2002 seçiminde, DYP (yüzde 9.54), MHP (8.36), Genç Parti (7.25), ANAP (5.13) oy alabilmiş, ancak barajı aşamadıkları için hepsi o dönem Meclis-dışı kalmıştı. AK Parti ise yüzde 34.28 oyla 363 milletvekili çıkarabilmişti. Baraj yüzde 5 olsaydı Meclis kompozisyonu çok değişik olur, muhtemelen AK Parti iktidar dışı kalırdı.
Dönemin iktidar partileri (DSP, ANAP ve MHP) seçim sistemini değiştirip barajı yüzde 5’e düşürmedikleri için herhalde sonradan çok pişman olmuşlardır.
2002 deneyimini aklından çıkaramamış MHP, bir sonraki seçimde aynı duruma düşmemek için tedbir alma peşinde.
MHP’nin oyu kamuoyu yoklamalarında yüzde 10’un bayağı altında seyrediyor.
Bu işte bir yanlışlık olmalı
İtibarlı kalemlerin duyurdukları muhtemel değişiklikler arasında son seçimlere damga vurmuş ittifaklar da düşünülmüş. Denildiğine göre, MHP, kendi başına seçime girecek partilerde yüzde 5 olmasını istediği barajın, ittifak partileri için yüzde 10 olması gerektiğini savunuyormuş…
Bununla neyin amaçlandığı açık: Oyu yüzde 5’in üzerinde olabilecek partilerin ittifaklara rağbet etmemesi…
İYİ Parti, HDP Millet İttifakı’na girmesin, dışında kalsın…
Girenler de, yüzde 10 alamasın ve Millet İttifakı iktidarı değiştirecek güce ulaşamasın…
Bu işte bir yanlışlık olmalı.
MHP Cumhur İttifakı’ndan ayrılmayı, ilk seçime kendi başına girmeyi mi düşünüyor?
İttifaklar içinde yer alacak partiler için yüzde 10 barajı korunursa, seçimde MHP’nin durumu ne olur?
2002 seçiminde yaşadığı hüsranın tekrarını göze alabilir mi MHP?
AK Parti, biraz da kendini düşünerek olmalı, ittifak içi yüksek baraj teklifine sıcak bakmıyormuş…
İlleri en fazla yedi milletvekili çıkaracak dar bölgelere bölmeyi öngören AK Parti’nin teklifine ise, o yöndeki değişikliğin HDP lehine sonuç vereceği gerekçesiyle MHP karşı çıkmaktaymış…
Keşke seçim bölgeleri daraltılsa, hatta yedi milletvekilinden de aza -mesela tek milletvekiline- indirilse ve milletvekili kendisini seçenlerle karşı karşıya kalsa. Seçmen kendi bölgesinin milletvekiline hesap sorabilir hale gelse.
Madem değişiklik yapılıyor, en radikal değişiklik bu olurdu.
İktidarlar seçim sistemiyle oynamayı seviyorlar ve kendi lehlerine olacak değişiklikler yapmaya kalkışıyorlar da ne oluyor?
Kaybedecek parti/ler yine kaybediyor, halk iktidarı değiştirmeyi kafaya koyduysa onu gerçekleştirmenin yolunu yine buluyor.
ΩΩΩΩ
“Baran
19 Ağustos 2021 At 23:59
Burası müslüman memleketi ve müslümanlar ALLAH’dan başkasına umut bağlamazlar da ondan Fatih bey! MHPnin meclise girişini garanti altına alacak olan %5 baraj uygulamasıyla seçime gidilince senin umut bağladığın o akpyi görürüm ben.”
Baran, iyi de mhp uygurlar gibi maniheist filan mı olmuş?
Afgan halkını hiç tereddüt etmeden satan ABD, Katar’a götüreceklerini söyledikleri 640 Afgan’ı Uganda’da bıraktıkları ortaya çıktı.
Biden amca seçimi kazandıktan sonra Türkiyeden ilk tebrik eden Kılıçdaroğlu Amca şöyle diyordu:
Türkiye’deki demokrasi hareketlerini desteklemesini istiyoruz.
Kılıçtaroğluna biri söylesin ABD’nin demokrasiden anladığı sadece kendi menfaatleridir.
Chp Biden’a güvenip “erken seçim ya da başka bir şekilde” darbe imasında bulunuyordu bir ara.
ABD, adamı satar.
Bir yıldır erken seçim erken seçim diyorlardı. Hatta içlerinden bazıları 2021 sonbaharda erken seçim var diyordu. Şimdilerde sustular ama hala birkaçı ilkbahar 2022 de erken seçim var diye sürdürüyor.
Muhalif partilere yakın Konsensüs araştırma şirketi, erken seçim ile alakalı araştırmasında yüzde 58,5 hayır yüzde 41,5 evet çıkmış.
Fehmi bey de umudunu kesmiş olacak ki, son haftalardaki birkaç yazısında bir kaç kez, Erdoğan yeniden aday olması için erken seçime gitmeli diyordu. Sonraki yazısında napacaksınız Millet ittifakının adayının belli olmamasını niye kaşıyorsunuz, asıl siz Cumhur ittifakanın adayı belli değil Erdoğan’ nın aday olup olmayacağı belli değil tarzında komik bir yazı yazmıştı. Anlaşılan Erdoğansız bir Ak parti istiyor hazretleri. Şimdi de yüzde 5 niye düşüyor.Cumhur ittifakına yarayacak diye telaşlanıyor
Ben bir daha soruyorum muhaliflere. Erdoğan 20 yıldır bir şey yapmadı diyorsunuz ya. Erdoğan bitti diyorsunuz ya. Tamam da Chp nin oyu yüzde 20-25 bandında iyi partinin oyu yüzde 10-15 bandında.
Niye muhalefet umut değil?
Muhaliflerde doğru dürüst bir cevap gelmiyor?
Gerçekten merak etmiyormusunuz?
Enderin soru sorma tarzıyla şöyle diyeyim. (Dünya böyle diyor demeden , sosyal medya böyle diyor demeden)
Erdoğanı, akparyiyi katmadan muhalefetin bu acı durumunu nasıl açıklarsanız?
“Türkiye yol geçen hanı değil”
Şimdi hapı tam yuttuğumuzun resmidir.
Ya Hindistan’dan, yada Çin’den yeni bir göç dalgası başlayacaktır.
BD’ye 21 yıllık Afganistan işgalinde “işbirlikçilik” yapanların trajik sonunu hülasa et deseler…
“ABD’nin iniş takımına tutunanlar düşüp paramparça oldular!” derdim.
Bir de trajikomik sona düçar olan işbirlikçiler var tabii.
Kâbil Havalimanı’nda uçakların merdivenine doluşanların, kanatlarına yapışanların dışındakileri diyorum. ABD kargo uçaklarıyla tahliye edilenleri yani.
Bunların içinden Katar’a götüreceklerini söyledikleri 640 Afgan’ı Uganda’da bıraktıkları ortaya çıktı iyi mi?
Trajikomik dediğim bu!
Sayın koru diyor ki:
“İktidarlar seçim sistemiyle oynamayı seviyorlar
(hayır sevmiyorlar ve özünde hiçbir şey değişmiyor zaten!)
ve kendi lehlerine olacak
(her zaman değil; bazen rakiplerinin de lehine olabilir!)
değişiklikler yapmaya kalkışıyorlar da ne oluyor?
Kaybedecek parti/ler yine kaybediyor, halk iktidarı değiştirmeyi kafaya koyduysa onu gerçekleştirmenin yolunu yine buluyor.”
Evet ama bu durum;
kalitesiz siyasi partiler ve seçim kanunu gerçeğimizi değiştirmiyor tabii, değiştiremiyor maalesef; kırık halka hep yerinde duruyor:)
Darbe anayasasıyla demokrasi bu kadar olur…
Önerim:
Tüm seçimler çift turlu yapılmalıdır; önce yerel seçimler, ardından da genel seçim ve başkanlık seçimi birlikte, toplam 4 kez sandık başına gidilmelidir!
Tabii ilk turda %50yi geçen adaylar zaten kanmış oluyor, ikinci tura kalan bölgelerde ise en çok oy alan ilk iki aday bir kez daha oylanır tamam!
Çok mu zor, ya da karmaşık?
Ittifak yapacak partilerin toplaminin oraninin yuzde 10. Olmasi planlaniyor. Ittifaka girecek her bir partinin degil.
Seçim barajının yüzde 5 e düşmesinde,
Akparti ve Chp nin şu anda sıkıntısı gözükmüyor.
Sadece Mhp değil, iyiparti ve Hdp de rahatlar.
Bir de olaya şu açıdan bakın.
Seçim barajının düşmesi, küçük partilerin ümidini arttırmaz mı?
Saadet,Deva,Gelecek,Memleket,Büyük birlik,Türkiye Değişim, ulusal gibi partilerin çalışmalarına bir hava katmaz mı?
Yüzde 10 barajı, sadece Mhp için değil İyi parti ve Hdp için de önemli. Yani hem Cumhur hem Millet ittifakları için kritik öneme sahip.
Seçim barajının yüzde 5 inmesine hangi parti karşı çıkarki? Tahminimce hiç bir parti karşı çıkmaz.
Bana kalsa yüzde 10 barajı dursun, ne de olsa Hdp nin meclise girememe ihtimali var.
“Türk-İş açıkladı: Açlık sınırı 2 bin 903 TL, yoksulluk sınırı 9 bin 457 TL oldu.”
“Asgari ücret ve civarında ücretlerle çalışanların çokluğu o ülke için asgari ücreti çok daha önemli hale getiriyor. Türkiye, Avrupa Birliği ülkeleri içinde en düşük asgari ücrete sahip ülkelerden biri olmanın yanında, asgari ücretle çalışanların oranının en yüksek olduğu ülke konumunda.”
” Türkiye’de ise asgari ücretin yüzde 10 fazlası ve altında ücretle çalışanların oranı yüzde 57’dir.”
şimdi bu hayatını zorla idame ettirmeye çalışan insanlardan alınan vergilerle 1000 küsur odalı saraylarda yaşayan, ülkenin en güzel koylarına özel plajlar yaptırıp yazlık saraylar inşa eden, hangarına dünyanın en pahalı uçaklarını dizen, dünyanın en pahalı araçlarından her yıl yenilenmiş filo kuran, bürokratlarına ve diğerlerine 5-10 yerden astronomik maaşlar ödeyen, yakınlarını dünyanın ilk 5 ihale zengini eden iktidar her geçen gün bunları görüp uyanan arttığı için oyu düşünce şimdi iktidarda kalmasını sağlayacak yeni sistem-ler mi arıyor?
bazen, her şeye rağmen olmaz.
ne yapsalar boş,
göklerden gelen bir emir vardır…
imam boynukalın şöyle demiş;
Bizim tek bağlılığımız Allah’a ve onun dini İslam’adır. Dünyanın neresinde olursa olsun, Taliban veya bir başkası İslam’a bağlılığını ilan ediyorsa onu kardeş biliriz ve yanlışa düşmemeleri için dua ederiz. Erkek veya kadın olsun insan haklarıyla ilgili İslam’a aykırı bir şey yaparlarsa ona da karşı çıkarız. Ama yalan ve iftirayla bize saldıran nasipsizler ve kamuoyunu yanıltmaya çalışan yobaz medya farelerinin yaptıkları hiç bir fayda sağlamayacak. Bu ülke İslam’la ezanla Kur’an’la yoğurulmuştur ve öyle kalacak; beğenmeyen istediği yere gitsin..
biz ne söylediğine bakarız diyor.ne yaptığı bizi ilgilendirmez. doğrusu böyle değildi sanki. hatta tam tersi gibiydi…
tüm dünya talibanın yaptıklarından dehşete düşerken islama aykırı bir şey yaparsa karşı çıkarız diyor. yapılanlarda islama aykırı bir şey görmüyor demek ki. uyuşturucu ticareti, yolsuzluk, dünya rekorunu elinde tutan esrar satışı, geri kalmışlık, kitap ve kadın düşmanlığı pek sorun değil, tabii onun anladığı islam açısından. bizim islama bağlıyım demek yeter, artıyor bile belli ki. bu anlayışı beğenmeyenler bizim islam anlayışımızı demek istiyor istediği yere gidebilir. buralar bunlardan soruluyor çünkü. bir tweetinde de birilerini cehenneme yolluyordu. zaten cennet kendi gibilerle dolmazsa rıdvanın işi zor.
Seçim olsa ne olmasa ne? Millet vekilerini parti başkanı seçiyor parti başkanını kendi emrindeki üyeler seçiyor.
Istiyen herkes millet vekilliğine aday olsun ve ön seçip yapılsın halk kimi vekil adayı seçerse o genel seçimde aday olsun.
O zaman bak bakalım Kavakçılar, Albayraklar, Arınçlar, Ağarlar o meclise girebilirim.
Şu an Türkiye’yi 3 kişi yônetiyor Erdoğan, Bahçeli ve Perinçek.
Onlarda millete vekil değil kendilerine parmak seçiyorlar. Kaldır parmağın indir parmağın emirin baş üstün,efendim.
Adlaride Milletin vekili oluyor. Hangi vekil hafta sonunu seçmenlerin. sorunlarını çözmek için seçim bölgelerinde geçiriyor.
Bizde parmaklar iyi para ediyor. Bir parmak kaldırmak 15 işçinin maaşından daha fazla para ediyor.
××××
Fatih
“19 Ağustos 2021 At 01:45
FiveThirtyEight araştırma şirketi ve Reuters/Ipsos’un haftalık anketine göre 8 aydır ABD Başkanı olan Joe Biden’ın ilk defa anketlerde puanı düşmeye başlamış.
Bunun nedeni nedir acaba Nurdan hanım? Orda da erken seçim isteriz naraları atılmaya başlandımı?”
×××××
Fatih bey! Sizin verdiğiniz linki ilk kez duydum ve linke girdim. Güzel bir puanlama,
Joe Biden ABD askerlerini Afganistan’dan çekme kararını açıkladığında 10
Puan yükselmíş talaban başkente girdiği gün -3 puana düşmüş daha sonra tekrar +1 +2 yükselmeye başlamı.
Bu anket Başkanların popüler anketi oy verenler bu ankete katılıyor.şu an 49.3% 15 gün öncesinde 53.4%
Yalnız son 5 başkanın arasında Obama’nın arkasından 2. Sırada Clinton 3. Bush 4. Sizin Trump 5.fakat ABD Tarihinde eksi puanlı başkan ünvanına sahip.
ABD halkı çok merhametli insanlar Havaalanındaki manzarayı görünce üzüldüler, onun için. Şu an gene artı 3.
Birde 6 -7 yıllık olayları bugünkü gibi gösterip, ABD okul sistemini bilmeden hem iftira atıyorsunuz hemde cahil duruma düşüyorsunuz.
Daha geçen yıl Trumpın hanımı çartır okullarını ziyaret edip övdüğü için havuz ona ateş püsküriyordu.
O ōğretmen olayını ben ABD gazetelerinde okumuştum. Amerikal bir bayan öğretmene destek veriyordu.
Daha sonrasını merakta etmemiştim ve bilmiyordum, şimdi Onunda sizden öğrenmiş oldum.
ABD okul sistemi, nasıl çalışıyor; her mahalle kendi okulunu kendileri yaptırıyor öğretmenler kendileri işe alıyor.
Çartır okullarınıde gene o mahalle halkı konturol ediyor, parasını onlar veriyor. Çartır okulları okul heyetinin işini azalttığı için işlerine geliyor.
Öğle Türkiye’deki gibi Istanbulda doğmuş büyümùş bir öğretmeni doğunun dağ köyüne atamıyor. Öğretmen olsun polis olsun o mahelle halkı işe alıyor. Parasını de gene mahalle halkı ödüyor.
Hoşça kalın.
Not:seçim naraları cevabı sayın Korunun bugünkū yazısında.
ABD’de reisler değil Kanunlar var.
Tbmm de en fazla 300 milletvekili olmalı
ayrıca sosyal ve sağlık hakları sadece milletvekili süresince geçerli olmalı.
milletvekillerinin yedi sülalesinin sağlık masrafları bu milletin sırtından düşmeli.
Efedamat mebus sayısı 600e çıkartılırken sen ve senin gibiler burda zil takmış oynuyordunuz, referandum zamanı bi itirazınızı görememiştik, ben burda 600 mebus çok oluyor derken ne siz, ne nurdan ne de didem, hiçbirinizin sesi soluğu çıkmıyordu; aklınız başınıza yeni mi geldi?
seçim sloganlarından en rağbet görecek olanı şu olabilir mi:
”vekil sayısınıııı…. XXX sayıya düşüreceğiiizzzz”
YOLUN SONU GÖZÜKÜYOR
Sayın yazarın dediği gibi nasıl bir sistem getirilse getirilsin iktidar değişecekse değişiyor. 2023 yılında yapılacak seçimde büyük bir değişlik yaşanmasa iktidar değişecek. Biliyorsunuz Biden buna söz verdi. Muhalefeti destekleyip Erdoğana ders verecek. Malum kişiler ellerini ovuşturarak sık sık ta “yargılanacaksınız” tehditleri ile iktidar olmayı bekliyor. Peki çoğu basit hatalı uygulamalardan şikayetçi olduğu için gelecek seçimde iktidarı desteklemekten vaz geçen ülkemizin muhafazakar çoğunluğunu ne bekliyor?
Sosyal medyada birkaç dakikalık araştırmada aslında açıkca görebiliyorsunuz başınıza gelecekleri,
%52 Oy almış kitleye Ak-mal diyorlar, ak-it diyorlar, ensar tecavüzcüsü diyorlar, hırsız diyorlar, çomar diyorlar, makarnaya oyunu satanlar diyorlar. Göbeğini kaşıyan, bidon kafa diyorlar, arapçı, arap sevici diyorlar. baş örtülü hakim adalet dağıtamaz diyorlar. zindanlara ayaklarımızdan asacaklarını söylüyorlar. “gökten indiği söylenen bir takım hurafelere inandığımızı söylüyorlar” çomar diyorlar. akılsız, eğitimsiz olduğumuzu söylüyorlar. Bas-it diyorlar, ülkenin bizim yüzümüzden geri kaldığını biz olmasak uçacağını söylüyorlar.
Yanlış anlamayın “yargılayacağız” derken Adnan menderesi yargıladıkları yassı ada yargılamalarından bahsediyorlar. Hani asmadan önce prostat muayenesi yaptıkları Sabık başbakan.
Rahmetli babam eskiden resmi bir daire girip selamün aleyküm dediğinde memurların yüzlerini buruşturduklarını, yüzüne bakmadıklarını söyler, bu gününe hamd ederdi.
Selamün aleyküm dediğimizde yüzümüze tükürülecek günler geliyor.
ne mutlu dinleyip anlayıpta mucibi mustakilce tavrını belirleyenlere ne kadar yazık ki ne idi ne oldu ve daha ne olacağını bilemeyen biçarelere.
keşke iktidardaki 20 uzun yılın kıymeti bilinseydi değil mi?
her şey bambaşka olabilirdi.
söylenenlerin hepsi marjinal bir kitlenin zırvaları.
şeriat isteriz diyen dini kendi anladığından ibaret sanan kesim gibi. benzer söylemler yok mu? herkesi cehenneme göndermiyorlar mı?
bunlar bu ülkeyi temsil etmiyorlar.
lakin geçtiğimiz 20 yıl da adalet bulamadık, iyilik göremedik, gelen gideni arattı yine.
iyilik, güzellik, adalet istiyorsan önce iyilik, güzellik, adalet ekmelisin.
Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz?
Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır.
Allah katında en nefret edilen şey, yapmayacağınız şeyi söylemenizdir.
Yapmayacağınız şeyi söylemeniz Allah katında gazab
(ı gerektirmesi) bakımından çok büyüktür.
Yapmadığınız şeyi söylemeniz, ALLAH katında en sevilmeyen davranışlardandır.
Yapamayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah’ın katında büyük bir öfkeye sebep olmaktadır.
Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında sevimsizlik / iğrençlik olarak ne büyüktür!
Yapamayacağınız bir şeyi söylemek Allah katında nefret edilen bir şeydir.
Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında büyük bir günahtır.
Saff Suresi – 2-3 .
Gerçekten çok dokunaklı, ajitasyon amaçlı yorumunda biraz dini temalara ağırlık vermen de çok münasip olmuş.
Açıktır ki 20 yıllık sürede Türkiye, yeni bir lider arayışına girmedi, Niye Erdoğan’ın liderliğinden hiç vazgeçmedi?
En yüksek oy oranı hala 20’lik AK Parti’de. En yakın rakibiyle arasında yarı yarıya fark var?
Sizce muhalefette sorun yokmu?
Niye hala umut olamıyorlar?
biraz mı??
bir ayeti önemine binaen 8 mealle destekliyorum, buna “biraz” mı diyorsun?
ilme ve emeğe saygı lütfen!
20 yıllık süreçte tek bir adamla ülkenin yönetilemediği ülkenin geldiği içler acısı halde çok net anlaşıldığı için türkiye yeni bir lider arayışına girmedi, belli ki bizim bir akla değil, çoğulcu bir yaklaşıma ihtiyacımız var. geçenlerde esadda % 90ın üstünde bir oyla seçildi, seçime bakarak değil, ülkenin haline bakarak anlam çıkarmak lazım. en yakın rakibiyle yarı yarıya fark fatih beyin hayallerinde olmalı. kararsızlar dağıtıldıktan sonra akp nin % 30 larda oyu. ve düşüyor. chp nin % 25 lerde. yine kararsızlar dağıldıktan sonra cumhur oyu en yüksek 40 lara yaklaşıyor. yarıyı geçen muhalefet. kalan muhalefetin oyu. kararsızların çoğunluğu gençler ve akp den kopmuş gidecek yer arayan oylar. esnaf, emekli ve çiftçiler. bu oylar akp ye dönmeyecekler. önümüzdeki aylarda ekonominin daha da zorlanmasıyla daha net göreceksin. ve göçmen meselesi anketlere yansıyınca. cumhurbaşkanlığı seçim anketlerinin tamamında erdoğan seçimi kazanamıyor.
muhalefette sorun yok mu?
olsa ne yazar?
bir kaybeden varsa bir kazanan olması kaçınılmazdır.
bu iş bitmiştir…
Başkalarını dini temalı yazısını eleştiriyorsun ya. Bu da sana cevap olsun diye kendi yorumunu sana tekrardan atttım. Aslında sen kendi yorumuna cevap verdin.
Bu iş bitmişmiş.
İlk kez sandığa gidecek seçmenlerin yüzde 22,3’ü AK Parti yanıtını verirken, yüzde 19,9’u CHP, yüzde 6,8’i MHP, yüzde 4,9’u ise İyi Parti yanıtını verdi.
Anket sonuçlarına göre; Ahmet Davutoğlu’nun partisi Gelecek Partisi yüzde 1,4 çıkarken, Ali Babacan’ın partisi DEVA Partisi ise yüzde 1,4 oranında çıkıyor.
Sende, Ender “dünya böyle diyor ama” gibi cevap yazmışsın.
” Muhalefet te sorun yokmu ,olsa ne yazar olmasasa ne yazar.” demişsin Belki verecek bir cevabın yoktur.
¯\_(ツ)_/¯
Burası müslüman memleketi ve müslümanlar ALLAH’dan başkasına umut bağlamazlar da ondan Fatih bey! MHPnin meclise girişini garanti altına alacak olan %5 baraj uygulamasıyla seçime gidilince senin umut bağladığın o akpyi görürüm ben.
bir ifadeyi ait olduğu yerden alıp/kopyalayıp başka bir yerde kullanınca, ifade sana ait olmasa bile- buraya uygun olduğunu düşünmek bile bir yorum olduğundan- ifade başkasına ama yorum sana ait olmuş olur.
yoruma yapılan cevap ta yorum sahibine döner,
ifade sahibine değil.
belli ki anlamamışsın.◑﹏◐
” Muhalefet te sorun yokmu ,olsa ne yazar olmasasa ne yazar.” demişsin Belki verecek bir cevabın yoktur.
lakin orada bir cevap var.
belli ki onu da anlamamışsın.(⓿_⓿)
Baran demiş burası müslüman ülke hadi ya. Doğru söylediğin tek şey bu olsa gerek.
Bırak akp yi mhp yi. Baran sen söyle bari ne olacak bu Chp nin hali.
Abi ne iniyor ne çıkıyor. Chp ye niye güvenmiyor bu millet.
Yokmu arkadaş Chp nin halini açıklayacak bir kişi.
Menderes’in kemikleri sızlıyor… Demokrasi Adası dediler, turistik tesis yaptılar.
KÜLTÜR VE TURİZM ESKİ BAKANI ERTUĞRUL GÜNAY:
“Menderes ve arkadaşları orada 5 yıldızlı otelde mi konakladılar da siz oraya 5 yıldızlı otel yapıyorsunuz? Bir de Menderes’in adını kullanıyorlar. DP’lilerin acı çektiği yere bir eğlence merkezi yapıyorlar. Bu nasıl bir rant hırsıdır, nasıl bir aç gözlülüktür. Çok ayıp birşey. Edep yahu! Allah’tan korkun.”
Yaşlı bir adam , balık tezgahındaki renk renk balıkları inceliyormuş . Nihayet büyükçe bir balığı alıp kuyruğunu koklamaya başlamış !
Başından beri yaşlı adamı izleyen tezgahtar , adamın bu hareketini yadırgamış ve sormuş,
– Bey amca , ben bunca yıllık balıkçıyım ; balık baştan kokar, sen niye kuyruğunu kokluyorsun !
Yaşlı adam , gülümseyerek tezgahtarın yüzüne bakmış ve şunu söylemiş,
– Evladım ben de bu saçları değirmende ağartmadım; evet balık önce baştan kokar, sonra da kuruğuna iner !
Selamlar, iyi günler
Benim bildiğim kadarıyla ; seçim kanununda yapılacak baraj değişikliğnde , bir ittifakın içinde yer alan parti sayısına göre baraj oranının , kademeli olarak yükseltilmesi esas alınacakmış. Böyle bir uygulama haliyle cumhur ittifakının lefine, millet ittifakının aleyhine olur!
Fehmi Bey buna temas etmemiş ; en son bilgiler anlattıkları gibi mi, bilemiyorum ?
Herkese selamlar , saygılar
“Ender
18 Ağustos 2021 At 17:39
Tarihi geçmişle milletleri değerlendirmek yanlış olur. Aynısını Türkler için tüm dünya söyler ve söylüyorlar. 1.5 milyon Ermeni ve 2.5 milyon Rum uçmadı herhalde. Tabii hala yok biz değildik yoktuk savaştı yoldu diye bahanelerle inkar etmemek şartıyla. Amerika inkar etmiyorlar en azından.”
Ender arkadaş, yeşilkart lotaryası ne zaman?
Az kaldı heralde, ha gayret!!!
Bütün iktidarlar keser gibi kendine yontar.
Bu Ülkede yargı reform yapılır, ihale kanununda değişiklik yapılır, seçim kanununda değişiklik yapılı belediyeler kanununda değişiklik yapılır, yapılırda yapılır ama hiç birisi halk için değildir.
Şunu da hatırlatmadan geçersek saygısızlık olur siyasilerimize. Bu değişikliklerde meclisin tek birleştiği tek yürek olduğu konu özlük haklarıdır.
Bu bağlamda son günlerde memurların toplu sözleşme görüşmelerinde verdiği dağınıklık dikkat çekmektedir. Acaba sendikalar neden birleşemez özlük hakları konusunda?
Acaba seçim sistemindeki bu değişikliği muhalefet kabul edecek mi? Kabul etmez ise ne yapar? Bana göre kabul etmediği bir seçim sistemi gelirse seçime girmemelidir. Diğer türlü kabul etmeyip seçime girmesi değişikliği, arka planda kabul etmiş demektir.
İktidarlar seçim sisteminde değişiklik yaparak oylarını yükseltemezler.
Koltuk sevdası öyle bir hastalık ki kolundan tutup atsan gitmez, ancak koltukla birlikte atabilirsin… tek temennimiz yönetim değişikliğinin zor da olsa kavgasız gürültüsüz olmasıdır.
Seçim Barajını düşürmek en mantıksız bir düşüncedir. Seçim barajı ya hiç olmaz yada ülkeyi istikrarla yönetecek bir baraj olur. Hiç olmaması daha adaletli olur.
Seçim barajının üstündeki oylarla barajın altındaki oyların farkı nedir acaba? Bazıları diyor ki yüzde on çok beş olmalı gerekçeleri de şu efendim yüzde beş-on arası halk temsil edilmiyormuş böyle düşünenlere şunu sormak gerekmez mi yüzde beşin altını yok mu sayıyorlar veya sığınmacı olarak mı görüyorlar acaba… Bütün bunları anlatmanın hiçbir anlamı yok aslında değişikliklerin kimler için ve niçin yapıldığı apaçık ortadayken…
Seçim Barajıyla oynamak neyi gösterir, iktidarların seçilme şansının olmadığını ve yapabileceği son hamlesidir…..
“Nadir
18 Ağustos 2021 At 13:55
Dinsiz perinçek, AKP ve Talibanı öve öve bitiremiyor.
İslamla düşman olan perinçek, AKP ve Talibanı destekleyerek Çevrelerin islama soğumasını seyrediyorlar.
Çevremde AKP icraatları için din buysa ben bu dinden değilim diyorlar(tövbe haşa).
Yusuf islam diyor ki:”Ben müslümanları tanısaydım bu dine girmezdim iyi ki sizi tanımadan bu dine girmişim” diyor.”
Nadir bey, didem hanım da “elif çakır başörtüsünü atmakta haklıdır; çünkü akpartinin sembolüdür!” filan demişti!
Şimdi böyle dolar kuru birkaç kuruş yükseldi diye ulusal para birimimize sövülmesini anlıyorum da; uluorta soyunulmasına pek bir anlam veremiyorum:)
anlam yokluğundandır,
belki verebilecek pek bi anlamın kalmamıştır.¯\_(ツ)_/¯
Abbas yolcu bağlasan durmaz.
Millet ittifakı Kararlı, Güçlendirilmiş parlementer sisteme geçeçek bu uğurdada hırslarına yenik düşmeme kararı aldılar.
Avrasya Anket sonuçlarına Göre Ekrem imamoğlu 18 puan önde, Mansur yavaşta 15 puan önde Artık hadep oyları bile gerekmiyor. sen ne yaparsan yap seçmen oyun dahada eriyecek.
Dünya imtihanın gereği, Allah önce genişlik verir. Kişiye nefis şöyle seslenir “Allah sana mal, mülk verdiğine göre seninle beraber” Kişi nefsinin sesiyle iyice azar.
Sıra sana verilen bu genişlik daraltılmaya başlar. Ses ne yapsan bunu daralmayı hissedin, Dünyanın kanunu böyle işler.
Seçim sisteminde ”ne olmalı” sorusunun cevabını, muktedir olan değil 600 vekilin tümünün oy ve görüşleriyle hatta gerekirse referandumla bir ve son defa halk kendisi vermeli.
Ben, bir seçim sisteminde ”ne olmamalı” diye sormayı seçtim (seçim değil mi, bu da benim seçimim 🙂 ). sorun olan ne? önce bunu bulalım bence.
-bir bölgeden yada yan yana birkaç ilden seçilen vekiller toplu olarak X bir partide toplanıyorsa, halk kim bunlar? ne oluyoruz? diye soruyor! (sanki başka parti yok ülkede!)
-bölgeleri daraltırsan, Y inanç grubu o bölgede kendi adamını! hatta adamlarını çkarır ??? diyenler oluyor! (bir ilde 3-4 vekil var ve hepsi birilerinin paralel!! adamı olduğu ortaya çıkarsa!)
-her ilden bir vekil birilerinin (dış güçlerin fonları vs ile vb) özel! yardımı ile meclise girse! al sana 80-90 güç mecliste!
-bir kaç vekil var ve sanki Z holdingin meclis şubesindeki ceo (sio) su sanki!!!
İSTEMEYOZ KARDEŞİM BÖYLE ŞEYLER. (bu gibi şeyleri önleyecek olan ben değilim herhalde DEVLET!)
birilerinin, bir grubun yada şirket-holdingin menfaatine çalışacak değil,
HALKIN TAMAMININ MENFAATLERİ İÇİN ÇALIŞACAK ÇABALAYACAK,
ülkeye iş aş getirecek üretecek fikirler ile dolu insanlar arıyor artık bu millet!
(benim görüşüme göre her ilde 2-3 vekil yerine,
2-3 ildeki oylar birleştirilip:8-10 vekil şeklinde çıkarılmasıdır.
böylece hiç bir oy boşa gitmemiş olur. herhangi bir grup yada sakıncalı durumlarda baştan önlenmiş olabilir!).
Sosyal medyaya da düzen getireceklermiş, seçim sistemine de. Zorbalığın sonu yok elbette. Aynı zihniyette oldukları Taliban da dün göstericilere ateş açmış. Nitekim o yüzden ülkemizde kimse sokağa çıkıp gösteri falan yapmıyor. Anayasa güya güvence altına almış. Ama anayasaya kim güvenir ki bu ülkede. Kendileri bile güvenmiyor. Söke söke Londra mahkemeleri diyorlar.
Dar bölge sistemi ülkemiz için uygun değil.bölünmeyi kamplaşmayı arttırır sadece.halkın mecliste temsil oranını düşürür.örneğin Konya.şuan akp yanında MHP CHP ve iyiparti nin vekilleri var.eğer dar bölge uygulansa tüm vekillikleri Akparti alır ve Konya’nın %40 ı mecliste temsil edilmez.yada İzmir.her vekillik bir bölge olsa tüm vekillikleri CHP alır.Böylece İzmir’in % 50-55 i parlementoda temsil edilemez.Ayrıca bu sistem değişikliği parlementoyu etkiliyor başkanı etkilemiyor.cumhur ittifakı %50+ 1 alamazsa başkanlığı kaybeder.
Yoruma kapalı.