Fotoğrafın en merkezi yerinde ABD göründüğü için pek çok insanın Afganistan’da meydana gelenlere verdiği tepkinin hiç değilse benim beklediğimden farklı olmasını anlayışla karşılamak gerekiyor.
Emperyalist bir ülke Amerika, Afganistan’da ne işi var?
Konuya böyle yaklaşanlar arasından Taliban’ın ülkeye hakim hale gelmesini ‘milli mücadele’ olarak görenler ve destekleyenler çıkması doğal.
Vatan Partisi örneğin, gelişmeyi böyle karşılamış.
İslami kimliğe sahip bazılarının da destekte Vatan Partililerden geri kalmadığını sanıyorum; öyle örnekler de var zaten…
Eh konuya böyle yaklaşılınca uzun bir yolculuğu göze alıp Türkiye’nin kapısına dayanan Afganları ‘Amerikan işbirlikçileri’ olarak görebiliriz.
Kendilerini almayan uçakların kanatlarına tırmanan ve oradan düşüp ölenler de o sınıftan sayılacaktır.
Olaya böyle yaklaşmadıkları halde Afganistan’da meydana gelen gelişmelere kafalarını fazla takmayan, konuyla ilgilenmeyen gençleri de mazur görmeye açığım. Sonuçta, gelişmeden rahatsızlık duymalarının bir sebebi yok; rahatsızlık duyabilecekleri türden olaylar Afganistan’da ya onlar doğmadan önce ya da henüz dünyayı algılamaları düşünülemeyecek çocuk yaşlarındayken yaşandı.
Peki ya akıllarının başlarında olduğunu varsaymamız gereken, ancak son gelişmenin ortaya çıkardığı tabloya bakıp bundan ülkemiz için ‘fırsatlar’ çıkacağını düşünenlere ne demeli?
Böyle düşünen ve düşüncelerini yazıya döküp ekranlardan dile getirenler var.
Adı yeniden ‘Islamic Emirate of Afghanistan’ olacak
Afganistan Taliban gerçeğiyle ilk kez karşılaşmıyor. Şimdi ülkeye hakim hale gelen ve yönetimi ele almaya hazırlanan Taliban grubu 1996-2001 yılları arasında Afganistan’ın tek yöneticisiydi. Beş yıl boyunca yalnız dünyanın başka yerlerine terör ihraç etmekle kalmadı, kendi ülkesinde de terör estirdi Taliban…
O zaman hakimi haline geldiği ülkeye ‘Islamic Emirate of Afghanistan’ (‘Afganistan İslam Emirliği’) adını vermişti; ülkenin bundan sonraki adı da o olacaktır.
İslam dünyasının diğer devletlerini de içine almayı uman bir evrensel yapı…
Ne yaptıysa kendi tanımladığı bir ‘İslam’ anlayışına dayanarak yaptı Taliban…
Yarın yapacakları da, tıpkı o beş yıl boyunca olduğu gibi, dünyanın her tarafındaki ‘Müslüman’ kimliği taşıyanlara da mal edilecektir.
Bugün Batı ülkelerinde -hatta Müslümanların yaşadığı ülkelerdeki pek çok insanda da- var olan olumsuz İslam algısı, Afganistan’daki uygulamalardan ve o dönemdeki Afganistan yönetiminin doğrudan veya dolaylı sebep olduğu olaylardan etkilenerek oluşmuştur.
Tek tek burada o beş yılık dönemde Afganistan’da neler yaşandığını anlatacak değilim; ancak kısa bir özet gerekli.
Yapılanları sergileyen Birleşmiş Milletler raporlarını okurken insan dehşete kapılmadan edemiyor. Daha sonraları IŞİD’in başvurduğu türden boğaz kesme infazları ilk Afganistan’da görüldü. Katliamlar yaşandı. Açlıktan ölmek üzere olan insanlara gıda malzemeleri sağlanmasına engel olunarak o insanların ölmelerine yol açıldı. Çok sonraları Bako Haram örgütünün Afrika’da sürdürmeye başladığı çocuk kaçırma ve kadınları köle haline getirme olayları ilk orada yaşandı.
Afganistan nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar eğitimden uzaklaştırıldı, toplum dışına itildi.
Kendileri gibi düşünmeyen, zorlamalara karşı direnmeye kalkışanlara acımasızca davrandı Taliban.
İslam’ı dünyada hedef haline getiren ve Müslümanlara ‘terörist’ gözüyle bakılmasına yol açan 11 Eylül olayı (2001), Taliban yönetiminin gözetimi altında faaliyetini sürdüren el-Kaide örgütü tarafından gerçekleştirildi.
Pakistan istihbarat örgütünün ve ABD ile Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi müttefiklerinin perde gerisindeki varlıkları konuyu hafife almayı değil yaşananlara çok daha ciddi yaklaşmayı gerektirir.
ABD’nin Afganistan’a askeri müdahalesi 11 Eylül eyleminin sonucudur.
Sovyetler Birliği’ne ve onun başını çektiği Varşova Paktı’na karşı oluşturulmuş NATO, Berlin Duvarı’nın çöküp Sovyetler’in çözülmesinden sonra hedefsiz ve amaçsız kalmışken, 11 Eylül eylemi, onu ayakta tutan, dahası Doğu Avrupa’nın özgürlüğe kavuşan ülkelerini de içine katarak gelişmesini sağlayan en önemli bahane oldu.
Fırsatlar mı? Hımm…
Yeni Taliban yönetimi geçmişte ülkeye hakim olduğu beş yıldan farklı mı davranacak?
Hiç sanmıyorum, hem de aksine açıklamalara rağmen.
Bu yazıya Afganistan’da şimdilerde yaşananlara fotoğrafın merkezinde ABD bulunduğu için olumlu yaklaşanlar bulunduğunu belirterek başlamıştım.
‘‘Emperyalist Amerika, ne olacak?’’ düşüncesiyle yaklaşılıyor…
Acaba ‘emperyalist Amerika’ 20 yıl boyunca kaldığı Afganistan’dan neden birdenbire çekilme kararı almış olabilir?
‘Emperyalist’ olmaktan bıktığı için mi? [‘‘Evet, bu sebeple’’ diyeceklere fazla bir itirazım olmaz. Washington’da bir genel senaryo değişikliği hazırlığı hissedilmiyor değil.]
Yoksa bu tavrına ‘emperyalist’ olmasına daha yakışan bir sebep bulunabilir mi?
Üzerinden tamı tamına 20 yıl geçtiğinden 11 Eylül uğursuz eyleminin olumsuz etkisi unutulmaya yüz tuttuğu için İslam’a karşı yumuşamaya başlamış dünya kamuoyuna Afganistan ve Taliban örneğini yeniden sunmak bir sebep olamaz mı?
Olumlu tek örnek ortada görünmezken olumsuz bir örneğin her gün tekrarlanmasına hazır olmalıyız gibime geliyor.
Fırsatlar?
Günlerdir düşünüyorum düşünüyorum, Afganistan/Taliban ekseninde aklıma ‘fırsat’ denilebilecek tek konu gelmiyor.
‘‘Var’’ görüşüyle hükümeti o yolda motive edenlerin vardır bir bildikleri mi diyelim?
Diyelim bakalım.
ΩΩΩΩ
Taliban, baskent kabili aynen mekkenin fethi gibi kansız bir sekilde emperyalist isgalden kurtardı.kabil havaalanındaki kaostan guvenligi saglayamayan nato sorumludur.taliban tahliyeler bitene kadar havaalanına mudahale etmedi.talibandan beklentimiz,temennimiz;emeviler,suud,iran gibi sahte,totaliter rejimlerle degil.peygamberimiz sav.donemindeki gibi gercek islami ,Kurani ilkelere,şeriate gore devleti yonetmesidir.
Nurdan abla dün “Hele Müslümanlarí haline bakín hiç utanmadan ABD yi suçluyorlar. Yaho 20 senedır siz neredeydınız?.
İran’da rejim değiştırdı İranlı kadınlar mollaların ve erkeklerin analarını ağlattılar. Úlkelerine yabancı ayağí attirmadılar.
Múslüman olarak utanın.” buyurmuşsunuz da;
Allahınızı severseniz şu iran halkıyla ilgili görüşlerinizi kendinize saklayın!
Geçen sefer bu yüzden sn.bernar ve kimi arkadaşların ortamı terketmesiyle sonuçlanmıştı hatırlarsanız bu nefret söyleminiz…
Lütfen iranlılar çok iyidir de demeyin, kötüdür de!
Hele ki fincan burunlu acem karılarından hiç bahsetmeyin!
Tövbe tövbe…
Nurdan
Baştan yazayım! Anlatacakları’m õvünmek için değil. En nefret ettiğim övülüo ve övunmektir, çünkü gurur kibir ve kendini övme şeytan işidir.
28, Şubat Mağduru yapmak istediler fakat Allah’a sonsuz şükürler olsun Mağduru değil kazananı ben olduğüm, iş yerinde geçen bir olayı paylaşmak istiyorum.
9 gün kurban bayramı tatilinden sonra Pazertesi iş başı yaptık öğlen yemeği yerken yemek hane girişinde bir panik başladı. Biz arkadaşlar ne olduğunu merak ettik.
Tam girişdeki masadaki yemek kabında gebermiş fare yavrular, olduğunu görmüşler.
Biz erken gittiğimiz için zaten yemeğimizi yemiştík.
O gün iş yerinde adate kıyamet koptu
Bütün bakır kaplar ve kazanlar kalaylandı yemek hane temizlendi tabii o günkú yemekler çöpe gitti.
Ertesi gün arkadaşlar aralarında değil yemek yemek yemek haneye dahi gitmeyerek boykot kararı ald. Benim masa arkadaşlarım yanıma geldi boykota katılíp katılmayacağımı sordular, katılımıylacğımí ve yemeğimi gidip yiyeceğimi söyledim.
Öğlen olunca bizim masa hariç bütün çalışanlar etraftaki dönercilere dağıldılar.
Biz yemek haneye gittik bir arkadaş yeni emekli olmuştu onun yeri boş diğer hepimiz ordayíz yemek hane tamamen boş. Bir baktık Müdür geldi yemeği bizimle birlikte yaemek için müsade istedi baş sadal’yaya oturdu yanında gelen diğer idareciler’de yandaki masaya oturdular.
Müdür, “siz neden boykota katılmadınız?” diye sordu.
Ben, arkadaşların kararına saygı duyduğumu, fakat fare olayı mantık dışı bir olay ve kesinlikle inanmadığımı , hatta inansam dahi bu günkü yemekler kadar temiz ve güzel yemek bu işyerinde şimdiye kadar yapılmadığını bundan sonrada yapılacağına’da ihtimal vermediğim için sağ olsun arkadaşlar ile birlikte mantık dışı yapılmış bir sabotaj’a alet olmadık, ve çevredeki dönerciler’iın ellerinde kalmış kokmuş etlerine satmak için yaptırdıkları AP açık ortada iken bu kadar yemeğın çöpe gidecek olması bizleri rahatsız ediyor.” Deyince müdür” birgün önceki yemekler çöpe gitti fakat bugünkü yemeklerin çevredeki yurtlara dağitacaklarını söyledi.
Bana ne dediklerini buraya yazmak istemiyorum. Çünkü nedenini yazının başlangıcında yazdım.
Müslüman, Furkan vakfı Başkanı Alparslan Kuytul ve Milletin vekili Ömer Faruk Gergerlioğlu gibileri olur.
Biri siyasetçi diğeri Dini yasakladığı değil tavsiye ettiği vakıf Başkanı.
Türk halkı,İslam’ın ve insanlığ’ın; (İ) sini yaşamıyor ve yaşıyanlara da tahammül edemiyor..15 Temmuz Darbesini Darbe girişimi diye yutturan’lara inanmadıkları halde sırf Gülen cemaati’ni sevmedikleri için onlara atılan iftiralara destek olarak Kula kulluk ve kölelik ediyorlar.
Tbii bu yaptıkları sadece Gülen cemaatı için değíl taptıklarına gözün üstünda kaşın var diyenlere de hayatı zandan ediyorlar.
ABD ‘ye gelince, Afganlı, Iraklılar, Rus cumhuriyetlerin deki Türkler, İspanyol asılı göçmenler, ve diğe Müslüman úlkelerinden gelmiş olanlar. Amerkalı vergi verenlerin parasını har vurup harman savuriyorlar. Kaçak çalışıyorlar devletten yardım alıyorlar Resmen Çalıyorlar. ABD halkı genede bunlara üzülüyor.
Ben bu tip dini kullananlar ile çok karşılaştım Mesleğim gereğı beni dini toplantılarına çağırıyorla. Son iki yılda hepsine rest çektim. Hemde nedeninide anlatarak. Hırsızlık parası ile hayır yapılmiyacağı için gitmek istemediğimi ve onların günahlarına ortak olanak istemediğimi açıkça yüzlerine söyledim söyleneyede halen devam ediyorum.
Hele Afganlılar Aman Allahım, felaketler.
İşte Müslüman’ım diyenlerin halı bu.
Amerikalıların vergilerini yiyip içmek ve birbirlerini öldürmek için harcıyorlar. Joe Biden çok iyi yaptı.
Çin, Rusya ve İran’ın dostları. Müslümanlar. Çin’deki Uygur kamplarını ve tecevüzleri’ne tek laf etmeyenle kalkmış ABD yi kalleşlikle suçluyorlar.
Esas Kalleşler Uygurlariçin Çin’e tek kelime etmeleri şöyle dursun ülkelerine sığınmış Uygurları Çin’e Aracı devlet kullanarak iade ediyorlar.
Türklükle Müslümanlık ile övünenler Uygurlar Türk ve Müslüman oldukları için tecavüze uğruyorlar evlerinde yerlerinden edilmişler.
Onlar için neden gıgkınız çıkmıyor ?
Cemaatin dersanelerinin ve okulların çalışan akrabalarım ve tanıdıklarım var.
2010-2015 arasında cemaatin uygulamasını onlarda çok şaşırmıştı.
Yaptıkları uygulama şöyle işliyormuş. 30 tane öğretmen varsa 20 tanesini çalışıyor gösterip 10 tanesi işten çıkarılmış gösteriliyor. İşten çıkarıldığı için devletten işsizlik ödeneği aldırılıyor. Geri kalan kısmını da elden ödüyorlarmış. Bir sene sonra 10 kişiyi tekrar işe alıyor bu sefer tekrar 10 kişiyi işten çıkarılıyor gösteriliyor. Bu hersene böyle devam ediyormuş. Yani hersene 10 öğretmenin maaşını bir miktarını devlete ödetiyorlarmış.
İdarecilerine bu para haram değil mi diye sorduklarında o şehirin baktığı yurtdışı okullarında öğretmen maaşı ödenemiyormuş, böyle bir yola başvurulmuşmuş. Bakarmasın savunmaya.
ABD’de “charter okul”larında da soruşturmaya açılan bir durum vardı.
Cemaatin bu okullarda çalışmak üzere H1B vizeyle aldığı kişilerin, maaşlarının bir kısmını cemaate aktarıyor oldukları iddiası var.
Soruşturma, Türk bir öğretmenin ihbarlarına dayanıyor.
Abd devleti H1B vizesi ile çalışan öğretmene maaş veriyor. Bunun bir kısmını cemaat kesiyor. Size bu para fazla verin bakalım.
Bir yürekli öğretmen dayanamamış ihbar etmiş. Diğerlerinin gıkı çıkmaz zaten.
Bu soruşturma FBI ve maliye bakanı yürütüyormuş. Kesin olayı kapatmışlardır.
FiveThirtyEight araştırma şirketi ve Reuters/Ipsos’un haftalık anketine göre 8 aydır ABD Başkanı olan Joe Biden’ın ilk defa anketlerde puanı düşmeye başlamış.
Bunun nedeni nedir acaba Nurdan hanım? Orda da erken seçim isteriz naraları atılmaya başlandımı?
Bugün İran , Afgan sınırlarındaki kapılarını kapatmış. İran kendisi için doğru hamle yapmış bence.
20 yıldır buralarda bulunan Amerika, geri çekilirken böyle acemi bir şekilde çekilmesi normal değil.
Abd ve Nato çekilirken bırakılan tüm silahları Taliban tarafından kullanılacak. Helikopterler ve zırhlı araçlar, insansız hava araçları dahil birçok farklı silah ve askeri teçhizat bulunuyor.
Artık, tankı, topu, uçağı ve füzesi olan bir ‘terör örgütü’ daha doğrusu bir ‘terör devleti’ oluşturulmuş durumda.
Taliban sözcüsü bile “Yönetimi bu kadar hızlı almayı beklemiyorduk” diyor.
Taliban, Peştunlar’dan oluşan sünni İslamcı grup. ABD el altından Taliban’ı daha destekleyecek, güçlendirecek. Belki de ilerde komşusu olan Şii İran ile çatışma durumuna sokulacak.
İran bu oyunu görmüş olmalı ki bütün sınır kapılarını kapattı. Türkiye için göçmen tehlikesi bundan sonra başlayabilir. İran içerdeki Afgan göçmenleri ya Afganistana sürecek ya da Türkiyeye. Büyük ihtimalle Türkiyeye sürecek, Afganistana sürerse herkesi affettiğini söyleyen Talibanın güçlenmesine neden olur.
Taliban ülkenin ismini Afganistan İslam Emirliği olarak tanımladı. Ama gidişat Afganistan Abd Emirliği gibi.
Bugun ayrıca BAE, Ülkeden kaçan Afganistan başkanı Gani Birleşik Arap Emirliğine sığındığını açıkladı.
Yani Abd nin Emrinde olan Araplara.
Önüne gelen kapağı buraya atıyor ne hikmetse, desenize Peker’e komşu olmuş.
ABD, Afganistan’ı fiilen işgal ederek bölgede yapmak istediklerini yaptı, artık başka bir evreye geçti.
Taliban’ın ilan ettiği Afganistanİslam Emirliği şayet Suudi Arabistan veya Birleşik Arap Emirlikleri gibi hareket ederse her daim ABD’nin desteğini görür. Komşularıyla barış içinde bağımsız politikalar izlemeye kalkışırsa da ABD’nin her türlü şeytanlığına maruz kalır.
İşin ilginç yanı Taliban , 20 yıldır Amerikayla savaşıyor, Afganistanı ele geçiriyor. Amerika ile ilgili tek bir cümle kurmuyor. ABD karşıtı tek bir laf etmiyor.
Anlaşılan Amerika 20 yıldır Afganistanda meşru devleti oluşturmaya çalışırken yanında paralel devletini de oluşturmuş.
Düşmana kendi silahıyla karşılık vermek gerekirmiş.
Afganistan’ı yönetmeye talip olanlar eğer geçmişte Taliban’ın yaptıkları gibi davranacak ve devleti o tarz üzerine yöneteceklerse; tüm islam aleminin birlik olup onların defterlerini bir an önce dürmeleri gerekir.
Her işimizi Allaha havale etmeyelim.
Her İslamcıyım diyeni İslam’la ilişkilendirmek gibi bir hataya düşüyoruz. Bunu hem İslam’a mesafeli olanlar yapıyor, hem de kendini İslamcı olarak tanımlayanlar yapıyor. İslam’la mesafeli olanların amaçları belli, İslamcıların hataları üzerinden İslam’ı yıpratmak. Diğerleri ise güya Müslüman kardeşlerine sahip çıkıyorlar.
Kardeşlerine ifadesine niye kardeşlerimiz değil diye karşı çıkanlar çıkabilir.
Aynı dine mensup olmak İslam’ın hükümlerine göre bizi kardeş yapmasına rağmen, dinin savruk, arkaik, çerçeve dışı yorumlarını kardeşlik duygusuyla karşılamak çok doğru değil./b>
Çünkü kardeşliği yok eden, şiddeti din haline getiren, her farklılığı küfür suçlaması ile karşılayan bir din yorumu en büyük zararı dine ve topluma verir.
Müslüman olmak başkadır,Müslümancılık yapmak başkadır. Müslümandır diyerek sizden olan birinin hatalarını, yanlışlarını, çirkinliklerini, sosyal günahlarını sahiplenemezsiniz. Bugün bizi uçurumun kenarına getiren bu çarpık sahiplenme duygusu değil mi?
Bir tarafta, “hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa cezasını çekecek” diyen şanlı peygamber, diğer taraftan hırsız bizdense onu sahiplenmeyi Müslümanlık sanan sakim anlayış. İslam’a musallat olan en büyük hastalıklardan biri budur.
Taliban, Afganistan’da zafer kazandı diye bunu İslam’ın zaferi gibi gören, Müslümanlık ufku sarık, cübbe ve sakaldan ibaret olan tipler var. Hatta gazeteler İstanbul’da lokum dağıtan bir vatandaştan bile bahsettiler.
Dininizi doğru anlamaz, doğru ve yanlışı tefrik edecek kadar öğrenmezseniz, her İslam diyenin peşinde savrulur gidersiniz. Taliban’ın kimi uygulamalarını yüce İslam dini ile ilişkilendirebilmek için ancak cehaleti din olarak kabul etmek gerekir.
İslam’da din ve vicdan özgürlüğü esastır.
Taliban, İslam etiketi altında İslam nefreti üretiyor. İslam diye bize gösterdiği şey, dine dönmek değil geçmişe dönmek, geçmişin sosyal, siyasi, ekonomik şartlarında ortaya çıkmış ve artık uygulanma kabiliyeti kalmamış uygulamaları tekrar etmektir. Bununla asrı saadetin ahlaki örnekliklerini kasdetmiyorum.
Hz.Osman’ın halife seçildiği dönem Abdurrahman Bin Avf Medine sokaklarında kadın erkek ayırımı yapmadan herkese Hz.Ali’yi mi istersiniz, Hz.Osman’ı mı istersiniz diye sormuştu. Taliban bugün kadını ev hapsine alıp, onun iradesini yok sayıyor. Daha çarpıcı bir örnek peygamberimizin eşi hz.Ayşe’nin döneminde Mekke’nin en önemli tüccarı, iş kadını olmasıdır.
Hangisi Müslümanlık?
Sarık, cübbe geleneksel Arap kıyafetidir. Müslümanlar da Müşrikler de giymiştir. Dinle bir alakası yoktur.
Taliban’ın İslami anlayışını ve İslamiyet’i yorumlama biçimini tasvip etmediğimizi ifade etmek isteriz…
Zira, İslam’a zarar verecek bir konumda durduklarını söyleyebiliriz. ‘Kaba softa ham yobaz’ misali İslam’a zarar veriyorlar ve verecekler.
Elbette İslam yenilenmez. Ancak anlayışı yenilemek gerekir.
Ne yazık ki tam 40 yıl savaştan ve iç karışıklıktan başını kaldıramayan Afganistan bu bağlamda adım atamadı.
Zerre kadar anlayış yenilemesi yapamadı. Yeni dünya düzeninin tamamen dışında kaldı. Muhtemelen bunun büyük sıkıntılarını yaşayacak ve Taliban’ın da bölünmesiyle yeni bir iç savaş başlayacak…Evet… Afganistan’ı şimdi de bir iç savaş bekliyor.
Mülteci sorununa kesin çözüm.
Mülteci olayına neden olan partinin tüm üyelerine birer tane müllteci verelim.
Zaten hepsine birer tane düşer.
Hatta AB ödeneklerini de bu üyelere pay edip ödeyelim.
Bir hafta sonra kendi aralarında anket yapalım.
Memnuniyet %50yi geçerse mülteci kabulüne devam edilsin.
Dinsiz perinçek, AKP ve Talibanı öve öve bitiremiyor.
İslamla düşman olan perinçek, AKP ve Talibanı destekleyerek Çevrelerin islama soğumasını seyrediyorlar.
Çevremde AKP icraatları için din buysa ben bu dinden değilim diyorlar(tövbe haşa).
Yusuf islam diyor ki:”Ben müslümanları tanısaydım bu dine girmezdim iyi ki sizi tanımadan bu dine girmişim” diyor.
Abd için kendi menfaatleri doğrultusunda hareket eden herşey müttefikliktir. İlla ülke olması gerekmez, siyasi iktidar, siyasi muhalefet, terör örgütü, medya,dini cemaatler, kuruluşlar, kişiler olması da yeterlidir.
Menfaatleti gerçekleşene kadar müttefik, menfaatleri bitince satıcılıktır. Enson Afganistanda yaptığı gibi. Afganistanı ve Nato ülkelerini de sattı, gitti.
En son Türkiyeye yaptığı gibi S400 meselesinde ve Pkk devleti oluşturması gibi.
En son Irak’a yaptığı gibi.
Şu an Suudilere, BAE, Mısır la kanka vaziyetindeler, zamanı gelince onları da yarı yolda bırakacaklar.
Terör örgütü Pkk, Pyd ile kanka vaziyetindeler zamanı gelince onların durumunu da göreceğiz. Şu anda kullanışlılar çünkü.
Şu anda Fetö müntesipleri ile kanka vaziyetindeler demekki daha kullanış tarihleri geçmedi. İşine yaramadığı an kendilerine yer bulsunlar.
Türkiyede ki muhalefete destek veriyor görüntüsü çiziyorlar. Menfaatleri bu doğrultuda işine yaramadığını gördüğü an satar gider adamı.
Benim en çok merak ettiğim yıllardır fonladığı medyayı niye faş etti. Fonladığı medyayı niye sattı. Yeni bir tabir ortaya çıktı havuz medyasından sonra fondaş medya.
Yani demem o ki. Kim Abd ye güvenip hateket ediyorsa satılacağını bilmeli.
Kılıçtaroğlunun ve avanesinin son yalanı da elinde patladı.Yeni yalan uydurmaya başlayabilirler. Ne de olsa Chp genel merkezinin başında yalan makinesi var.
Önce Kılıçtaroğlu: Erdoğan ve Biden gizli anlaşma yaptı dedi. Dışişleri yazılı açıklama yaptı yalanladı.
Sonra yalan dozunu arttırdı :Tek başına ülkeni korkunç bir ateşe atmak istiyorsun Köleliği parayla mı yapacaksın? Devletin saygınlığını parayla mı satacaksın?” dedi.
İki gün önce lastiği patlamış yokuş aşağı giden kamyon gibi yalanlarda uçmaya başladı. Kılıçtaroğu:
Kapalı kapılar ardında hangi taahhütlerde bulunduğunu söyle artık millete. Mal varlığınla tehdit edildin!” dedi
Sonunda! 2 Ağustostan 18 Ağustosa kadar hiç bir tepki göstermeyen Abd Kılıçtaroğlununa verdiği sufleyi patlattı.
Bugun sabah 9’da twitirda Abd Ankara büyükelçiliği:
***ABD Büyükelçiliği, Başkan Biden ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında Afgan mülteciler ya da göçmenler konusunda bir “anlaşma” veya “pazarlık” yapıldığına dair iddiaların tamamen temelsiz olduğunu belirtmek ister.***
Büyükelçi rahat rahat Kılıçtaroğlu ile görüşüyor zaten, enson Haziran sonunda görüşmüşlerdi. Kılıçtaroğlunun söylediği yalanları hemen twitirda yalanlayabilirdi. Veya bir telefon edebilirdi. Veya Kılıçtaroğlu bir telefonla büyükelçiyi arayabilirdi. Büyükelçi niye 16 gün bekledi.
Herhalde Büyükelçi bu kadar yalanı devam ettirmesini beklemiyordu. Herhalde amerikan menfaatlerine zarar vermeye başladı.Verdiği siyasi fonlamayı, taktiği, yalanı Kılıçtaroğlu inanmişçasına geri dönülmezcesine devam ettiriyor, Kılıçtaroğlunu ve Chp yi sattı. Onları yarı yolda bıraktı.
Kılıçtaroğlu anlamıştır şimdi bu Abd ile yola çıkılmaz. Kullanır kullanır atar adamı.
Chp genel merkezinde yalan makinesini çalıştırmaya başlamışlardır herhalde. Yeni ne bulabiliriz diye.
“Dikkat edin Çok gürültü olduğu için komşular sizi zabıtaya şikayet edebilirler.” Dikkate alırlarmı? Hiç sanmam. Yine bir mazaret bululurlar.
Çalışın, çalışın…
İnternet afganistanda yüzüne kezzap atılan kadınların resimleriyle dolu, pek çok insanın içini sızlatan hikayelerin yanı sıra.
birileri yine tweet atsınlar…
sokağa çıkamayan, balkona bile çıkamayan, evinin camları siyaha boyanmak zorunda olan kadın yüzü ne yapsın diye yazsınlar , yüzü olmasa da olur. hatta belki daha iyi olur değil mi?
fitne çıkarmaz mesela…
nasıl bir “can havli” dir ya da korkudur ki bir insana uçağın kanadında gidebileceğini düşündürsün? yangın korkusundan balkondan atlamak gibi ya da deprem korkusu. insanlar yangın ve depremi tanıdığı için korkar, ne büyük acılara neden olabileceğini bildikleri için. taliban da böyle bir şey işte. tanıyorlar.
kadın düşmanı, kitap düşmanı, eğitim düşmanı, sanat düşmanı insan icin iyi güzel ne varsa düşman zihniyete imam boynukalın , “Allah yardımcıları olsun, hak ve adaletle hükmetmelerini sağlasın” ifadelerini kullanmış. şaka gibi. dünya afyon üretiminde %90 paya sahip eroin mafyasının yönettiği ülke hak ve adaletle hükmedecek, fıkra gibi. insanlar aynı beklentide oldukları için yere çakılıyor olamazlar degil mi?
bu din kimlere kaldı? sonra soruyorlar imamlarla derdin ne?
birilerine kalsa bu coğrafyayı her ülkeyi bilmemkimistanın islam emirliğine çevirirler. deaşın yarattığı korku ve dehşetin devamı emirliklere… insan onuruna hiç bir saygısı olmayan, işkence, uyusturucu, yolsuzluk, fakirlik, açlığın, geri kalmışlığın, çaresizliğin hayatın ta kendisi olduğu ülkelere… adına da islam derler. islamı bunlar temsil ederler.
ülkemizde yapılan anketlerde deizm ve ataizm ciddi bir artış gösteriyormuş, özellikle gençlerde hatta imam hatiplerde. 20 yıldır bizi yönetenlere ve ülkenin haline bakınca anlaması zor değil. dilipak “bize bakan dinden soğuyor” diyor.
çok şey söylüyor zaten, anlayana.
eşlerine, kadınlara saygı gösteren, kızı gelince ayağa kalkan, evini süpüren, kendi söküğünü diken, sözleştiği kişiyi aynı yerde sözleştiğini unuttuğu için gelmediğinden üç gün bekleyen bir peygamberin (sav) getirdiği, yaratıcı tarafından ikmale erdirdiği söylenen dinin geldiği yer müslümanların emperyalizmi suçlayarak işin içinden çıkabileceği bir yer mi?
ne kadar yazık.
ne kadar acı.
ne büyük vebal.
Didem hanım “nasıl bir “can havli” dir ya da korkudur ki bir insana uçağın kanadında gidebileceğini düşündürsün?” diye sormuşsunuz;
Asyada insanlar genellikle trenlerin, otobüslerin, gemilerin ve diğer toplu taşım araçlarının dışına da asılarak seyahat ederler; bırakın dünyayı burnunuzun dibinden bile haberiniz yok…
trenlerin, otobüslerin, gemilerin ve diğer toplu taşım araçlarının dışına da asılarak seyahat etmekle bir uçağa asılarak seyahat etmek aynı şey mi?
saçmalamak dışında seçeneğin olmadığı gerçeğini anlıyoruz dediysek içinde hiç mantık olmasın anlamına gelmiyor tabi ki de…◔◔
saçma ama mantıklı,
saçma ve zekice,
saçma lakin komik seçenekler üzerinde çalış bence…◉◉
Çizgi imajlarla anlatımlarınız yazdıklarınızdan daha hoş bence,
gerçekten:)
Ben daha önce de belirtmiştim ; ABD de 1539 yılından 1911 yılına kadar yerli halka karşı (Kızılderili ) tespit edilebilen 80 e yakın katliam işlenmiş ve yine 80 milyona yakın insan katledilmiştir
Bu ABD den dünyaya hayır gelir mi !
Ama neylersin ki sadece ABD değil bütün dünya böyle !
Herkese selamlar , saygılar
Tarihi geçmişle milletleri değerlendirmek yanlış olur. Aynısını Türkler için tüm dünya söyler ve söylüyorlar. 1.5 milyon Ermeni ve 2.5 milyon Rum uçmadı herhalde. Tabii hala yok biz değildik yoktuk savaştı yoldu diye bahanelerle inkar etmemek şartıyla. Amerika inkar etmiyorlar en azından.
Alibey diyor ki tesbitli 80 e yakın belgeli katliam var. 80 milyon insan katliam var.
Belgeli olduğuna göre Amerika inkar edemez zaten.
Ender bey diyor ki.
1,5 milyon Ermeni , 2.5 milyon Rum katledildi. Dünya böyle diyormuş. Ender bey belgesiz üfürüyor.
Dünyayı ve Ender bey’i Türkiye çağırıyor. Tüm Ermeni, Yunan, Türk arşivleri açılsın. Tüm dünyadan tarihçiler, akedemisyenler, uzmanlar gelsin. Herşey incelensin sonra karar verilsin. Verilen karara Türkiye uyacak. Açık açık deklare etti Türkiye daha napsın.
Hiç bir ülkeden Tıssss yok.
Arşivler açılsa kimin katliamcı olduğu ortaya çıkacak.
Dünyayı algıyla yönetenler algıyı yapıştırmış zaten, Gerçekler işine gelmeyecek.
Ender bey ve Türkiyedeki zevatlar zaten algıyı yutmuş. Ermeni diasporası amacına ulaşmış. Bundan sonra niye gelsinler,araştırsınlar.
Ender bey kendinden bu kadar emin. Ortaya koysun bütün belgeleri aydınlanalım. Yanlız dünya böyle diyor demeden.
Bi de demez mi
***Tarihi geçmişle milletleri değerlendirmek yanlış olur.***
Olmayan bir tarihle sen Türkiye yi değerlendiriyorsun ama.
Kafalar ecnebi olunca kafa kağıdının önemi kalmıyor
1.5 milyon Ermeni savaş ve ayaklanma nedeniyle sürülmüş emperyalistle beraber onun hesabını yapıyor ama milyonlarca Balkan müslümanına ne oldu niye muhacir oldu kaçı öldürüldü kaçı yok edildi umrun değil
Yazık
Ben de yok bir farkınız diyorum. Zalimsiniz. Başkalarının zalimliklerini kendi zalimliğinizle temizleyemezsiniz. 2.5 milyon Rum savaşta taraf değildi asla. Köylerden kasabalardan o insanlar zorla sürüldü. Ermeniler de aynı şekilde. Ne adına?
Ender, katletmek farklı şey, mübadele farklı şey. Kavramları karıştırnayın.
Dünya böyle diyor lafının arkasına sığınmadan katliam varsa belgelerle konuş.
Yahu Ender kardaşım, bu konu bu köşede bir kaç kere ve uzun uzun tartışıldı ; belli ki sen onlardan hiç nasibini al(a)mamışsın !
Bizim oralarda ‘Akıllar dağıtılırken sen değirmende miydin ‘ derler ; seninki aynen öyle olmuş !
Ne yapalım, kafayı açıp da içine akıl konmuyor ki !
Nasıl olsa sallamanın bir cezası yok , aynen devam !
Hiçbir ilahi dinin, Terör dâhil her türlü haksızlık, zulüm, baskı, şiddet vb. durumlara izin vermediği aşikârdır.
Dolasıyla Taliban Hareketi ve benzeri dini motifli terör örgütlerinin, yaptıkları ve izledikleri terör menşeli politikayla İslam’a zarar verdikleri görülmektedir.
Taliban gibi dini, kendine özgü bir anlayışla kitlelere dikte eden illegal örgütlenmelerin, din ve dini değerlerle uzaktan yakından alakaları olmadığı gibi din adına yürüttükleri eylemleri ve söylemleri de hamilerinin menfaatleri ve direktifleri ile sürdürülmektedir.
Son dönemlerde Afganistan üzerine yapılan çalışmalar, yayınlanan makale, kitap ve internet ortamında yapılan paylaşımlar ve şiddet içerikli bazı görüntülere bakıldığında terör ve terörizmin, binlerce masum insanın canını aldığı ve yüzlerce aileyi perişan ettiği görülmektedir.
Terörist eylemcilerin sönen yaşamlar ve dağılan ailelerin düşürüldüğü duruma aldırış etmeden eylemlerine her gün bir yenisini eklemekten de geri durmadıklarını görmenin artık neredeyse olağan bir durum halini aldığı müşahede edilmektedir.
Üstelik bunu yaparken İslam dini adına yaptıklarını iddia etmeleri ise bir Müslüman gözüyle bakıldığında oldukça düşündürücü, endişe verici ve acı verici bir durumdur.
Kurbanlarını özellikle toplumun önde gelen aydın, din âlimi ve kendilerine muhalefet edebilecek nitelikteki kişilerden seçmeleri ise bir başka düşündürücü husustur.
En acısı da bu eylemlere alet olanların çoğunluğunun özellikle geleneksel din eğitiminin yapıldığı medreselerde okumakta olan öğrencilerin olması, onların şiddet eylemlerine alet edilmesidir.
Musa bey “Hiçbir ilahi dinin, Terör dâhil her türlü haksızlık, zulüm, baskı, şiddet vb. durumlara izin vermediği aşikârdır.” buyurmuşsunuz ama dinler tarihinden pek haberiniz yok galiba?
Engizisyonlarda yakılan yahudileri, st.bartelemy katliamlarını hiç duymadınız mı?
Biraz tarih okumak iyidir…
Afganistan, uçak, ABD ve Biden. Bana tek bişeyi belletti:
Kendi vatanını koruyamazsan, korumak için tedbirler almazsan, ülken üzerine oynanan oyunları görmezden gelip ”banane yaa” dersen,
*aha da böyle seni uçağada almazlar helikopterede binemezzsin*
11 EYLÜL!!
ABD yönetenlerininin elebaşısının bu tarihi bu yıl farklı bir şekilde! dünyaya (kendince şov yaparak) afganistanı bir şekilde harcayarak, ucuz siyasi şov şeklinde sunacğını tahmin ediyorum. umarım yanılıyorumdur. Çünkü bizim ülkemiz de ABD devletinin ayrı bir yeri var. nedense ne kadar yaramazlık yapsada çok seviyoruz onları. 🙂
Bunlara göre bazı uyduruk değerler, kendilerinden başkalarının önemli olmadığını düşünmeler felan fiştan bana böyle düşündürttü. (..ama ben amerkan vatandaşıyım!.. yues pasportum var baaakk!) 🙂
(Bu espriyi yaparken, şu anda abd de bulunan kaçkınlarda böyle mi düşünüyordularda!…)
Vallahi dün ben de ‘hezimet/ganimet midir ‘ konusunda iktidar yalakası bir yazarın köşe yazısını merak edip okudum ama somut olarak bir şey göremedim !
En iyisi , bu köşenin müdavimi olan iktidar Don Kişot’larına kulak verelim , bilirse onlar bilir !
ABD hakkında da özellikle Biden’in da avukatı olan Nurdan Hanımdan bekleyelim !
Haydi selamlar , eyi günler !
Kendi ülkemizdede Müslümanlığı şekilde olduğunu zannedenler kaybediyor.
Bazen diyorum ki İyi ki peygember efendimiz Kutuplarda Gelmemiş.
Şimdi peygember efendimiz kutuplarda gelseydi Eskimo elbisesi giyecekti.
Şimdi sen sünnet diye burda Eskimo elbisesimi giyecektin.
Bazıların elinde bir asa ile etrafta dolaşıyorlar.
Evet gelen peygamberler asa ile dolaşmıştı. Sırf peygamberler değil tüm insanlar asa ile dolaşmış.
Asa, Eskiden bir insana dağlık yerde dolaşırken yürümede kolaylık sağlıyordu ve civardan köpek, kurt, ayı gibi saldıraya’da Asayı Sallayarak kendini koruyordu.
Şekille Müslüman olunmaz, Sırf Namaz kılınmayla Müslüman olunmaz. Doğruluk, dürüstlük gibi peygamber efendimiz gibi muhammedül Emin olunmalı.
İslamı uygulamalı öğrenmek istiyorsanız size peygamber efendimizin hayatı ve 4 halifenin hayatını öneririm.
Afganistan yada İran veya diğer İslam ülkeleri hepsi aynı. Hemen hepsinde yönetim becerisi olmayan iktidarlar var. Hiçbirisinde demokrasi yok. Özgürlük yok. Batı tipi liberal demokrasi olmayınca gelişmeye müsait değiller. Bu durumda insanları memnun etmeleri de mümkün değil. Geriye tek çözüm kalıyor. İnsanları uyutmak, kandırmak ve korkutmak. İslami geçinen tüm rejimlerin korku rejimleri olmasının sebebi bu.
Bir ülkenin dini esaslara göre yönetilmesi bu zamanda mantıklı da değil mümkün de değil. Çünkü tek tip insan yaşamıyor hiç bir ülkede. İlla birilerini mağdur edeceksiniz dini yönetim dediğiniz zaman. Bu da o ülkeyi kaostan kaosa sürükleyecek yeter bir sebep. Müslüman ülkeler henüz bu evreye geçemedikleri için sürünmeye devam edecekler bu şekilde. Batı da üstünlüğünü sürdürecek.
Taliban gibi gerici 70-80 bin kişilik bir terör örgütünün 40 milyonluk Afganistan’ı yönetmesi mümkün değil. Sadece ülkeyi kaosa ve sefilliğe götürecekler.
Sanki özgürlük, demokrasi, insan hakları gibi kavramlar tarihe gömüldü. Çünkü bu kavramları en çok kullanan amerika, artık hasta adam. Dünyanın yeni hakimi Çinse göstermelik de olsa bu kavramlara sempati beslemiyor. Çin ile beraber hareket eden Rusya ve İran’da insan haklarından eser yok.
Yılllarca büyük şeytan Amerika dedik, gel gör ki daha şeytan ve daha acımasız bir dünya hakimi doğuyor gibi.
el kaide imiş boko harammış işid miş boş bunların siyonistlere hizmet amacıyla CIA tarafından oluşturulan uyuşturucu parasıyla finanse edilen kuklalar olduğunu en başta sayın Koru siz biliyorsunuz neden ’11 Eylül olayı (2001), Taliban yönetiminin gözetimi altında faaliyetini sürdüren el-Kaide örgütü tarafından gerçekleştirildi.’ yazıyorsunuz Micheal Moore imdb.com/title/tt0361596 Fahrenheit 9/11 de cok bariz anlatıyor aynı müsamere Türkiyede her on yılda bir gercekleşiyor diye mi üstünü kapatıyorsunuz
11 Eylül El-Kaide’nin işiydi elbette. Amerika bu olayı bahane ederek Irak’a girdi. Moore onu eleştiriyor. Yoksa 11 Eylül saldırılarının kaynağı sorgulanmıyor orada. Bir de belki bu olayın istihbaratının bilinmesi ama ihmaller ve belki bilerek birşey yapılmaması. Bizdeki 15 Temmuz darbesi gibi. Herkes biliyordu ama nimet olarak gördüler ve kontrollü yapılmasına izin verdiler. Boşuna Allah’ın lütfu demiyorlar. Hala pastasını yiyorlar. Borsası bile varmış.
bir bildikleri olduğunu hiç sanmıyorum, aksine bilmedikleri bir şeyler olduğu kesin. mesela iki zıtlık iman-küfür mücadelesini bilmiyorlar, eski usul ezberlenmiş yöntemleri güncelleyemiyorlar ve bilmedikleri için de kolayca dalgınlığa kapılıp küfür safına geçip oradan iman saflarına saldırabiliyorlar. şeytanda oyun bitmez.
dindar kimselerle konuşurken, bu söylediklerini daha çok doğu perinçek söylüyor, bunlar onun savunduğu düşünceler, eğer böyle düşünüyorsan ak partiden çok vatan partisini desteklemelisin deyince ” o da böyle söylüyorsa doğru söylemiş o zaman” diyorlar. bu güne kadar bu tezat üzerine düşündürebildiğim kimse olmadı.
Sayın Baran, herkes biribirine güveniyor, öteki benim yerime düşünüp yapıyor, yaptırıyor! nasıl olsa..
diye bilinç altına yerleştirilmiş bir durum olabilir mi acaba? düşünmeye ne gerk var canıımm diye düşünse yetiyor belkide 🙂
Batılıda Hz Eyüp sabrı (belki gizli müslümandırlar) var olduğundan, bekliyor bekliyor bunlar kendi kendilerini helak edecekler nasıl olsa deyip,
bir daha gitmemek üzere geri gelmeyi düşünüyorlar olabilir mi? (bizimkilerde bunların böyle düşüneceklerini zaten tahmin edip.. 🙂 )
(keşke insanımız dinini inancını ahlaki değerleri örf ve adetleri iyice benimsemiş öğrenmiş olsa da, bu işleri tali işler görüp önemsemediklerinden böyle olsa..)
Yoruma kapalı.