Günlerden beri, AK Pati ile ilgili daha önce hiç okumadığım kadar makale okuyor, hiç gözümü yormadığım kadar tartışma programı izliyorum. Okuyup izlediklerimden sonra vardığım sonucu
Dostlar arasında yazılarımın iktidar mensupları tarafından da yakından takip edildiğine inananlar var. Ara sıra bu kanaatlerini bana da açıyorlar. Onlara her defasında “Gidin işinize, bu
Dün İstanbul ve Ankara’da belediye meclisleri toplandı. Seçimden sonraki ilk toplantılardı bunlar. Mekanlar aynı mekanlardı, toplananlar da yeni dönemin seçilmiş belediye meclisi üyeleriydi. Sanki hiçbir
İYİ Parti genel başkanlığından ayrılacağını söylemesi ardından Meral Akşener’e Cumhur İttifakı’ndan gösterilen yoğun ilgi elbette dikkatimi çekiyor. O konuya gireceğim ama, İsrail’in “İran bize saldıracak”
Bizde partiler genellikle uzun ömürlü olmuyor; kimi tarihten bütünüyle siliniyor, kimi de varlığını sürdürüyor ama bitkisel hayatta kalarak… Arada gerçekleşen askeri müdahaleleri de unutmamak lazım.
AK Parti’nin ve özellikle de genel başkanı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın her daim yanında duran yazar ve yorumcuların, Pazar günkü ‘yenilgi’ sonrası yazdıklarını okudukça seviniyorum. Seçim
Eskiler “Araba devrilince yol gösteren çok olur” deyimini tam da şimdikine benzer durumlar için kullanırlardı. Gazetelere üstün körü bakan, TV’lerdeki alışıldık yorumcuların çıktığı tartışma programlarına
Politikacılar, özellikle bizim ülkemizde, kibarlıklarıyla ünlenmiş insanlar sayılmazlar. Bu gerçekten hareketle, kaç gündür, seçim sonrası gelişmelerini izliyorum ve vardığım sonucu buradan ilan ediyorum: Galiba en
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, AK Parti genel başkanı sıfatıyla, 31 Mart gecesi yaptığı konuşma, pek çok yorumcu tarafından önemsendi; ben ise sıcağı sıcağına verilmiş tepki yerine,
Çıkan sonuca bakıp sandığın “Yola devam” mesajı verdiğini söyleyenler galiba dört işlem bilmiyorlar. Yerel seçim sonucu elbette hükümet değişikliğini gerektirmez ama, herhangi bir iktidar, hangi
