ABD dışişleri bakanı Antony Blinken Gazze konusunu görüşmek üzere dün Ankara’daydı. Görüşmeler sonrası yapılan açıklamaya göre, ABD ile Türkiye, iki devletli çözüm konusunda anlaşmışlar…
Şu anda dünyanın karşı karşıya kaldığı sorunun ‘iki devletli çözüm’ konusuyla hiçbir ilgisi yok. Gazze’de şu sıralarda çoğu çocuk ve kadın olmak üzere insanlar ölüyor. On binden fazla Gazzeli İsrail saldırılarında hayatını kaybetti.
Ele alınması gereken ilk ve tek konu bu saldırganlığın sona erdirilmesidir.
Bahaneler, gerekçeler, ‘iyi ama’ türünden yaklaşımlarla ancak saldırgana saldırılarının devamı için vakit kazandırılır.
Blinken bölgede dolaşarak tam da bunu yapıyor.
Saldırganlığının devam etmesi ve daha fazla Fi̇listinli öldürebilmesi için İsrail’e vakit kazandırıyor.
İsrail devleti, kurulduğunda ilan edilmiş sınırları içerisinde yaşayan Filistinlileri istemese de vatandaşlığa kabul etmişti. Netanyahu onlar dışında, İsrail devletinin işgali altında -Gazze’de ve Batı Şeria’da- yaşayan Filistinlilerin ne varlığını kabul ediyor ne de onlarla ilgili formülleri dinlemeye yanaşıyor.
Yok olmalarını istiyor onların…
Ya bulundukları yerleri terk ederek ya da…
Komşu Mısır’a, Ürdün’e, Lübnan’a, Irak’a, hatta sınır bulunmasa da kabul ettiği takdirde Türkiye’ye giderse Filistinliler, İsrail bundan memnun olacak.
ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi ülkeler Netanyahu’nun bu planının farkındalar ve bugüne kadar İsrail’i durdurmak için değil, Filistinlileri bulundukları yerleri terk ettirmek için devredeler…
Blinken de bu gidişleri kolaylaştırmak için çabalıyor.
Ankara’daki temaslarda “Filistinlileri sığınmacı olarak kabul edin” tavsiyesi oldu mu, bilmiyorum. Olmuşsa şaşırmam.
Gazze’de olayın patlak verdiği 7 Ekim gününden bu yana tam bir ay geçti ve İsrail Netanyahu’nun Filistinlileri göç ettirme projesi yolunda bayağı adımlar atmayı başardı. Gazze’deki Filistinli sayısı en azından 10 bin daha azaldı.
Akan kanı durdurmak niyeti yok İsrail’in. Niye durdursun ki, bunu daha kolay yapmasını sağlayabilmesi için üstelik milyarlarca dolar yardım geliyor…
ΩΩΩΩ
Tolga Şardan serbest, diğer gazeteci hükümlü ve tutukluları da unutmayalım
Geçen hafta bir yazısı yüzünden gözaltına alındıktan sonra tutuklanan, ardından Ankara’da yaşadığı halde İstanbul’daki Silivri Cezaevi’ne nakledilen gazeteci Tolga Şardan dün çıkarıldığı mahkemenin kararıyla serbest bırakıldı.
Bu yargı ve ülke açısından olumlu bir karar.
Haberleri ve yazıları sebebiyle gazetecilerin yargılandıkları ülkelerin demokrasi iddiası zedelenir.
Önüne çıkarıldığı mahkeme, Şardan’a yurtdışına çıkma yasağı ve serbestlik uygulaması getirmekten geri durmadı.
Gazeteciler hakkındaki davalarda bu tür tedbirlere gerek yok.
Tolga Şardan serbest kaldı, fakat cezaevlerinde hala gazeteciler bulunuyor. Gazeteci kimliğiyle bilinen mahkum ve tutukluların da serbest kalmalarını sağlayacak gelişmeler yaşanmalı.
Özellikle de Cumhuriyet’in 100. yılında olduğumuz düşünülerek…
ΩΩΩΩΩ