Ekonomide ‘eski hamam eski tas’ durumu ortaya çıkar gibi.. Galiba üzüleceğiz…

15
Reklam

Bir güne üç önemli haber sığdı.

İlki günlerdir beklenen haber: Bugün Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplanıp ‘faiz’ konusundaki kararını açıklayacak…

Diğeri, yeni kabinede hazine ve maliye bakanlığı koltuğunda oturan Mehmet Şimşek ile ilgili. Kulislere göre, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yeni bakanın yanına almak istediği dört kişinin onun istediği görevlere atanmasına onay vermiş; atamalar gecikmeden Resmi Gazete’de yayımlanacakmış…

Üçüncü haber de şu: Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz ile hazine ve maliye bakanı Mehmet Şimşek günü birliğine bir ziyaret için dün akşam saatlerinde Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gitmiş…

Fark ettiğiniz gibi haberlerin hepsi ekonomi ile ilgili.

Ekonomi haberlerinin günümüzde öne çıkmasından doğal bir şey yok; Türkiye şu sıralarda ekonomik göstergeleri en bozuk birkaç ülkeden biri. 

Ülkelerin ekonomik durumlarıyla ilgili hangi olumlu alana bakılırsa bakılsın Türkiye’nin listelerde en gerilerde yer aldığı görülüyor. Buna karşılık, ekonominin bozuk olduğunu gösteren hangi alanlar varsa, onlarda da en üst sıralarda Türkiye bulunuyor.

Durum böyle olunca ekonomik haberlerin dikkatle izlenmesini normal karşılamak gerekiyor.

Reklam

Ancak üç haberi birlikte değerlendirdiğimizde, yeni hükümetin kuruluşu sonrasında baş gösteren olumlu havanın devamından kuşku duymamak elde değil.

Görev alanı ekonomi olan ve sorunların devasa hale geldiği bir ortamda göreve atanan bakanın aradan geçen bir ay içerisinde en yakın çalışma arkadaşlarının atanmasını henüz gerçekleştiremediği anlaşılıyor.

Oysa yeni bakanın atandığı ilk günden kollarını sıvayıp izleyeceği politikaları çoktan kamuoyuyla paylaşması gerekirdi. Anlaşılan, yeni bakan bakanlık koridorlarında yalnızları oynuyor. Dört isim atanacak -o da atanırlarsa- ve onlarla birlikte yeni dönemde izlenecek yolun haritası hazırlanacak.

Tevekkeli, bakanın atanmasından hemen sonra, üyeleri de değiştirilerek, yeni dönemin en belirleyici konusu olan ‘faiz’ ile ilgili kararı zamanını bile beklemeden alması gereken Merkez Bankası PPK, ancak bugün, o da eski üyelerle, toplanabiliyor.

Eski üyeler, son bir yıl içerisinde ‘faiz’ ile ilgili bilinen kararları alan bürokratlar…

Yeni bakanın eski üyelerin şimdiye kadarki kararlarından farklı bir yol izleyeceği ve onu da bugünkü PPK toplantısından çıkartacağı beklenmiyor muydu?

Ne yani, eski bürokratlardan oluşan PPK, bugün yine eskinin benzeri bir karar mı alacak?

Yoksa, eski aldıkları kararla taban tabana zıt bir karara mı imza atacak eski üyeler?

Reklam

Siz bu işte bir yanlışlık görmüyor musunuz?

Ben görüyorum.

[Kulis bilgileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onay verdiği dört ismin nereye atanacakları konusunda açık değildi; acaba bugünkü Resmi Gazete’de PPK üyeliklerine o isimler atanacak ve ‘faiz’ konusundaki kararı yeni atanan üyeler mi alacak?]

İlk iki haberin encamı böyle.

Gelelim üçüncü habere…

Cevdet Yılmaz ile Mehmet Şimşek dün akşam ansızın BAE’ne hareket etmişler. Ziyaretin günübirlik olduğu duyuruldu.

Hükümetin iki önemli ismi birlikte BAE’ne neden gitmiş olabilir?

Akla gelen ilk gerekçe, Körfez’in bu zengin ülkesinin kapısının, bir kez daha, kaynak aktarımı için çalınmış olabileceğidir.

Türkiye ile BAE arasında bundan 1,5 yıl kadar önce -Ocak 2022’de- bir swap anlaşması imzalanmıştı. Buna göre BAE Türkiye’ye 18 milyar dirhem ile 64 milyar TL verecekti. Anlaşma sırasında haberi duyuran ajanslar bunun 5 milyar dolar tutarında olduğunu bildirmekteydi. O para geldi mi bilmiyorum.

Geldiyse bile dolar cinsinden olmadığı için fazla bir işe yaramış mıdır, ondan da haberim yok.

BAE doğrudan 5 milyar dolar verseydi de fazla bir anlam taşımazdı.

Oradan şimdi ne kadar bir para beklenebilir?

Cumhurbaşkanı yardımcısı ile hazine ve maliye bakanının ilk yurtdışı ziyaretlerini BAE’ne yapması da, ekonomide eski hataların artık tekrarlanmayacağı umudu açısından pek iç açıcı görünmüyor.

[Meraklı bir ülke BAE. Ocak 2019 tarihli eski bir BBC haberini ilginize ve bilginize sunayım: “Reuters ajansı özel haberinde, geçmişte ABD için çalışan bir grup istihbarat görevlisinin Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) adına bazı siyasetçilerin, aktivistlerin ve diplomatların iPhone’larını hacklediklerini iddia etti. Reuters’a göre Karma adı verilen gelişmiş casusluk programı kapsamında telefonlarına erişilenler arasında eski Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de var.”]

ΩΩΩΩ  

Reklam

15 YORUMLAR

  1. Sayın Şimşek gittiği zaman arkasından ağır sözler söylendi, ona rağmen geri geldi, ve bu şık olmadı. Tekrar başka ithamlar ile gönderilirse şaşırmam. zaman zaman buraya yazdığım yorumlarda “bunlar ne diyorsa tersini bekleyelim” demiştim, beni yanıltmadılar. Yine öyle, iyi beklentiye girmeyin…

  2. tıpkı yazarın dediği gibi.
    Faiz 15.
    Mehter marşı gibi de olabilirdi🙂
    Birazda böyle oyalan.

  3. PPK nın faiz düşüren eski üyeleri faizi yükseltir mi? tabi ki de…tükürdüğünü yalamak milli sporumuz…

  4. iPhone ya da başka bir marka, bakan ya da gazeteci farketmez her cihaz hacklenebilir,
    ama iPhone bağımlısıysanız buna gerek bile yoktur:)

  5. avrupaya abd ye güven için getirilen mehmet şimşek körfez turunda.
    zannediliyor ki müslüman kardeşler çok daha iyi şartlarda para verecek.
    yahu bu adamlar paralarını avrupada abd de aktarıp halkı müslüman olan garibanlara tefeci faizi ile para verenler değil mi.

  6. Acele işe şeytan karışır.

    Fehmi bey gibi dini bütün insanlar bile ümitlerini faiz artırımına bağlamış bulunuyorlar.Zaman ahir zaman olsa gerektir.

    Şu anda Türkiye’de kirada oturan bir kısım vatandaşlarımızın sıkıntısı var.Geriye kalanlarımız dünyanın en rahat insanlarıyız hamdolsun.

    Göstergelerin çoğu fasa fiso. Türkiye’yi özgürlük konusunda Afganistan’ın,İran’ın,Suudi Arabistan’ın gerisinde gösteren kuruluşlar göstergelerini benim külahıma anlatsınlar.

  7. DEĞİŞMEYEN KALIPLAR
    Değişmesi istenen ama bir türlü değişmeyen kafalar. Niçin değişmiyor? Değişmezler?
    Sayın RTE nin değişmesini niye isterler anlamış değilim😊.
    Elinle Başgan! yapmış, max yetki vermişsin; “onun dediği olur herşeyde” SADECE! neyi anlamadın daha?
    -faiz ya 9 ya 19 dur! Arası senin beynini oyalar. Neyini bilemedin?
    -önümüzdeki seçim önemsiz gibi görünsede,.. önemli olmadığı söylensede,.. zaten bize verecekler eli mahkum deselerde,.. İNANMA!😂
    -chp’yi değiştiremeyen! Ülkeyi yöneten muktedirleri NASSI değiştirmeyi düşünür?
    BU ÜLKEYE DÜŞÜNÜR LAZIM EGONOMİST DEĞİL! galiba sanırsam zannımca 😡

  8. Erdoğan’ın dünkü meclis konuşmasından sonra yeni döneme dair ümit kırıntılarım yok oldu. Aynı bilenmişlikle kürsüye çıktı ve prim yaptığını çok iyi bildiği yerden vurdu geçti. Kumaşı gerdirme işi devam ediyor fakat gerilen bu kumaş bir gün orta yerinden kopmaz inşallah. Daha dün Karamollaoğlu’nun konuşmasına bakın, böyle hırgürle yürümez diyor, el uzatıyor. Karşılık bulabiliyor mu? Ekonomiye dair ümitler de BAE ziyaretiyle kırılmaya yüz tuttu. Umuyorum ki Şimşek kendi iradesiyle bu ziyaretleri gerçekleştiriyordur ve bir bildiği vardır.

  9. Bir zamanlar bu ” Arap ülkelerin topu bir Türkiye ” etmezdi , demekki şimdi bir tek BAE. bir Türkiye edebiliyor !
    Vayy.. be !
    Bence bizim ziyaretçiler oraya , özledikleri Arap ezgilerini dinlemeye gitmişlerdir !

  10. SWAP YANİ REHİN EKONOMİSİ
    Bazen batıdan SWAP bulamadığımız haberleri verliyor.
    Aslında swap “bile” şeklinde verilmesi gerekiyor.
    Zira swapta kendi paranı ” rehin” veriyorsun.
    Aldığın paraya faiz uygulanıyor.Kendiparana faiz uygulamıyorsun.
    Örneğin 1 milyar doları 1 yıllığına swap aldın
    Aldığın ülke bankasına bugünkü dolar kurundan
    23,5 milyar TL yi rehin veriyorsun.
    Bir yıl sonra aldığın 1 milyar dolara yıllık %10’dan faiz uygulayıp 1 milyar 100 milyon dolar ödeyip rehin verdiğin 23,5 milyar TL yi alıyorsun.
    Yani batıdan rehinle bile para buamıyorsun.
    Yani Körfezin rehinesi durumuna düştük
    Peker de bunu zaten tescillenmişti.
    Pekâlâ rehine durumuna neden düşülür?
    Yöneticilerinin açıklanamayan açıkları nedeniyle.

  11. Hakkını teslim etmek lazım. Erdoğan seçimleri almak işin canla başla asılıyor. Bir dakika boşa geçirmiyor. İlk grup konuşmasını dinleyince gördüğüm o ki yerel seçimleri almak için çoktan çalışmaya başlamış. Asılcak ve benim öngörüm tekrar büyük şehirleri geri alacak. Muhalefet dağınıklıktan kurtulmazsa yenilgiye hazırlansın. Zaman çok az.

    Erdoğan seçimlere asıldığı kadar ülkeyi daha iyi yönetmeye zaman harcasaydı belki daha iyi durumda olurduk. O konuda aynı yeteneklere sahip değil, etrafında topladıkları da çok yetersiz. Tam biat edenlerle çalışıyor ve zeki yetenekli insanlar bu yüzden etrafında kalamıyor. Direktör iyi ama kurduğu takım kötü. Sonuç da kötü elbette.

    • Ankara’yı sel götürmüş, İstanbul’da otobüsler yanıyormuş, İzmir kokuyormuş. Bana ne? Onlara oy veren şehirliler düşünsün. Ben KÖYLÜYÜM.

  12. Erdoğan ilk meclis grup konuşmasında seçim zaferinin sarhoşluğu ile iyice coştu. Muhalefete, lgbt, fetö, Pensilvanya, Kandil üzerinden etmediği hakareti bırakmadı. Başörtüsünü yine sofraya getirdi, malum ye ye bitmez bir malzeme bu. Öyle görünüyor ki bu sefer de anaysa referandumu istiyor yerel seçimlerden önce. Amaç insan hakları yada demokrasiyi güçlendirmek değil. Başörtüsü ve LGBT üzerinden vatandaşı kutuplaştırmak. Yani bitmeyen çilemiz varmış. Durmadan sandıkla oyalanarak bir beş yıl daha öldüreceğiz. Ekonomiymiş falan umurunda değil. Bölerek yönetmeye ve koltuğa yapışmaya devam.

    • Küçük bir ada krallığında, gelenekler gereğince , meydanda uçurulan bir
      güvercinin başına konduğu adamı kral olarak seçerler !
      Yeni kral , bir süre durumu kavramaya çalışır , daha sonra har vurup harman savurmaya , eğlenceye , şatafata velhasıl lüks bir hayat yaşamaya başlar!
      Bir gün kendisini uyarmaya çalışan , halkı düşünmesi gerektiğini
      söyleyen yardımcısına şöyle der ,
      — Başına güvercin konan adamı kral yapan halka bunlar az bile gelir !

Yoruma kapalı.