Ne zaman burada futboldan söz etmeye kalksam hep aynı tepkiyle karşılaşıyorum.
İlk bakışta haklı görünen bir tepkiyle…
Okuyucu, ülkede ele alınmayı bekleyen onca temel sorun varken bir meşin topun ardından koşturan 22 kişinin sonucu belirlediği bir oyunu konu edinmemi yadırgıyor…
Hatta bir keresinde, yazıma “Bu bir futbol yazısı değildir” başlığını koyduğumu hatırlıyorum.
Önceden uyarayım: Okuma zahmetine katlanacağınız bu yazı doğrudan futbolla ilgili…
Futbol, hiç kuşkusuz sporun profesyonelleşmiş biçimidir. Süperligdeki takımların milyarlık bütçeleri bulunduğunu, başına gelebilmek veya yönetiminde yer alabilmek için derin ceplere sahip olmak gerektiğini, oynayanların da tahayyül edilmeyecek miktarda transfer ücretleri yanında hatırı sayılır maaşlar aldığını bilmemiz gerekiyor.
Bir vesileyle şu yakınlarda öğrendim: Büyük takımlarımızın biri, bu yılın önemli transferi kalecisine, her ay 1.1 milyon Euro maaş ödemekteymiş…
