Medyamızın ve yorumcularımızın halini güncel bir gelişmeyle gözleriniz önüne seriyorum

15
Reklam

Önce şu Twitter mesajını okuyunuz:

“TV100’deyiz… Fehmi Koru’ya göre Abdüllatif Şener’e bu açıklamayı CHP ile dindarlar-muhafazakarlar arası zaten zayıf olan bağ tamamen kopsun diye Derin Devlet içinden bir el yaptırmış… İlk kez Fehmi Koru’nun bir komplo teorisi mantıklı ve gerçekçi mi? Tv100’de tartışıyoruz…”

Ne mutlu bana.

Demek ki, bir TV kanalı birkaç itibarlı yorumcuyu davet edip onlara benim bir tezimi tartıştırmış… 

Sevinmeli miyim? 

Tartışılacak bir tezi bulunan ve tezi tartışılan kim sevinmez?

Fakat ben sevinmedim.

Nedeni şu: O kadar kişi bana ait olduğu zannıyla bir tezi tartışmışlar; oysa benim öyle bir tezim yok. Konuyla ilgili ne yazdığıma biraz önce yeniden göz attım; hayır, yazımın içinde ‘derin devlet’ kalıbı hiç geçmediği gibi, ‘CHP ile dindarlar arasında zaten zayıf olan bağ tamamen kopsun’ anlamına gelebilecek bir gerekçeden de söz etmemişim. Abdüllatif Şener’e birilerinin o açıklamayı yaptırdığı gibi bir iddiam da söz konusu değil.

Reklam

Yani?

O akşam o kanalda boşu boşuna bir tartışma yapılmış…

Keşke bana ait olmayan uyduruk bir tezi tartışacakları yerde, yazımın bütününü sesli olarak okusalar veya aklı başında biri yazdıklarımı özetlese ve gerçekte ne söylediğim üzerinde çene yarıştırsalardı…

İzleyiciler yararlanırlardı.

Yazımda dediğimin özeti şu: Abdüllatif Şener geçmişte AK Parti içerisinde iken partisinin kendi içlerinden birini –Abdullah Gül’ü- cumhurbaşkanı adayı gösterdiği 2007 yılında da anlaşılmaz bir tavır sergilemiş, cumhurbaşkanlığı seçiminin Meclis’te gerçekleşmesinin önüne engeller çıkartıldığı için tarihi erkene alınan milletvekili seçiminde ısrarlara ve adaylık ücreti Abdullah Gül tarafından yatırılmasına rağmen adaylığını koymamış, ardından da partiden istifa etmişti.

Şimdi yaptığı da bana o dönemde yaptığını hatırlatmakta.

Muhtemelen 2007 seçiminde de kurucusu olduğu AK Parti’ye oy vermemiştir Abdüllatif Şener

Yazımdan okurların çıkartmasını beklediğim sonuç şuydu: Partileri -2007’de AK Parti ve 2023’te CHP- kendisini aday gösterselerdi büyük ihtimalle kendisine oy verirdi.

Reklam

Ne demek istediğim bu kadar açık.

‘Derin devlet’ veya CHP-muhafazakar kesim arasındaki bağlar, Şener’e birilerinin açıklamayı yaptırtması…

Hiçbiri benim yazımda yer almıyor.

Kanal, izleyicilerini, bana ait olduğu zannıyla tartışma konusu yapılan bir programa maruz bırakmış…

[Madem bana ait olduğu iddiasıyla bir konu kanalda tartışılacaktı, neden bana haber verilmedi, neden bana katılma davetinde bulunulmadı? Anlamış değilim.]

Abdüllatif Şener dün TV5’e çıkıp daha önce bir başka kanalda, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda oyunu üçüncü aday için kullandığı, ikinci turda ise geçersiz oy kullandığı yolundaki sözlerine açıklama getirmiş.

Şöyle demiş: “Yav çapraz mapraz, sorular morular yaparken, ben de ‘biraz rahatlatayım onları’ dedim. Gürültüsü ne kadar olur? Bu kadar gürültü beklemiyordum. Biraz rahatlatmak için beni sorgulayanları, biraz da kafa bulmak için söyledim.”

Haydi, alın bir de buradan yakın bakalım.

Eskilerin böyle durumlarla karşılaştıklarında anlatmaktan hoşlandıkları, kıssadan hissesi ‘özrü kabahatinden büyük’ olan, bir dokundurmaları vardır.  

Padişah hikayesidir.

Burada anlatarak zihinlerinizi boşuna bulandırmak istemem. Nasrettin Hoca‘nın dediği gibi: “Bilenler bilmeyenlere anlatsın.”

Sadece şunu sormak hakkımdır sanırım: Acaba bu son açıklamayla da kafa bulmak istemiş olabilir mi Abdüllatif Şener?

Neyse.

İşte böyle tuhaf bir ülke olduk: Birine ait olduğu iddiasıyla aslında o kişinin -bu ben oluyorum- yazısında kenarından bile geçmediği bir tez saatlerce bir TV kanalında tartıştırılıyor… Tezin sahibi olarak ilan ettikleri kişinin -bu yine benim- tartışmadan, katılımcılardan birinin attığı Twitter mesajını bir dostunun kendisine göndermesinden haberi oluyor…

Yaraşır…

ΩΩΩΩ

Reklam

15 YORUMLAR

  1. KADEMELİ RASYONELLİK
    Maliye bakanı ortodoks politikalara kademeli geçilebileceğini açıklamış.
    Bu kadar irrasyonellikten sonra aniden rasyoneelliği hazmedemeyeceğimizi düşünmüş oimalı.
    20 yıl iktidarda kal hâlâ kademeden bahset.
    Aceleye hiç gerek yok.
    2053’e kadar yolu var.
    O da olmaz ise ver elini 2071.

  2. “benim bir tezimi tartıştırmış…”

    yazarin “mış” li cumlelerine bakinca o programi zahmet edit hic izlemedigi sonucu cikiyor veya amaci o-..ucuncu kisinin lafina binaen laf saydirmadan evvel keske bir goz atsaydi..ben merak ettim ve bir baktim..

    ozetle, bahsettigi twit programda sadece bir kez ve gene o ayni kadin tarafindan tek bir cumle ile sarfediyor ve kisaca twitte yazdigini soyluyor…hepi topu o kisa cumle 3 saatlik programda..baska kimse tek bir kelime ile dahi uzerinde durmamis..

    ama yazara sorarsaniz saatlerce kendisinin tezi uzerine tartisilmis..

    kasitli degil ise o kadin okudugunu anlamamis

    yazar ise hic dinlemedigi program hakkinda saydirmis

    daha tutarli olmasi beklenirdi herhalde

    kafa bulan bulana..

    galiba birileri de kendisi ile kafa buluyor 🙂

  3. Fehmi bey, N/A veya Roque gibilerinin anlayış seviyesine hitap edebilmeniz için yazılarınızı daha açık yazmalısınız. ))

  4. Şu kadar konu (ekonomi aylıklar zamlar enflasyon para basmalar ödemeler kur vs) varken bir kişiyi konuşturabilmek kocca ülkede (sadece tvde konuşmuşlar ben izlemiyorum artık) olsa olsa derin aklın işi olurdu🙂.
    Şener kendine sorulan (hiçkimseye kime oy verdin diye sorulamaz) absürt soruya kızıp dalga geçmiş!🤗😂😂😂 (bir bakana!!)
    Sor galata nerde? Ekonomide ne oluyor?
    Gasteci bu soruyu (oy)sorabilirmi? SORAR!
    Daha alengirli sorular da sormalımı? Evet!
    Hukukçu yeşil pasaport istermi? İSTER!
    Dişçi ameliyatçı fahiş ücret istermi? İster!
    (Hastane kur, sağlık sistemini uyarla, dr gelsin senin hastanende çalışsın. Sende kazan hastane deki istihdam artsın. Vergin çoğalsın🤔).
    Ameliyat ücretlerini, hukuk fiyat tarifesini otobüs biletini “düşük tutmak” kimin vazifesi? DEVLETİN BELEDİYENİN HÜKÜMETİN işi!!!!
    Siyasetçi bunları dert edinirse kendine; HALK İLE BİRLİKTE!…
    işte o zaman olur gerçek en hakiki
    B A Ş G A N !!!
    (Yoksa beklersin kenarda yıllarca, saymaya başla sağdan:
    149… 129…. 99… 80.. 55.. = 0

  5. gerçek: yalan bütün kötülüklerin anası imiş
    bir ömür yalan ile İstanbul’da bir yalıda yaşamak mümkün imiş
    Münafık bir topluma müstehak!

  6. KAFA DA KAYIP, ETİK DE
    Abdüllatif Şener son açıklamasında önceki açıklamalarını ” kafayı bulmak için” yaptığını söylemiş.
    Bana kalırsa kafayı öyle bir kaybetmiş ki, ömrünün sonuna kadar bulamaz.
    Sadece kafayı kaybetse iyi.
    Etik duygusu da cabası.
    Abdüllatif Şener için bu kadar yeter.
    CHP Mİ? AKP Mİ?
    Derinlerin bir parti ile “dindar-muhafazakarlar” arasındaki bağı koparma projesi var ise bu bence CHP değil, AKP’dir.
    Sadece gerçekler ortaya çıktığında daha doğrusu saçıldığında, AKP ile dindar-muhafazakarlar arasındaki bağ “ebediyen” kopacak.
    Diğer bir ifade ile bağ-mağ kalmayacak.
    O derece ki, dindar-muhafazakarların en nefret ettiği parti AKP olacak.

  7. Valla burası Türkiye, her şey olabilir!
    Fehmi Bey de kısaca temas edip geçebilirdi, bütün yazıyı doldurması bence gereksiz olmuş.
    Bu arada bendeniz bir teklifte de bulunmak istiyorum ; bazı yazarların da yaptığı gibi bir yazıda kısa kısa bir kaç konu hakkında da açıklamalar yapılamaz mı , bence güzel olur , çeşni katar ?

  8. Dikkatli okumadıkları belli. Yapılan gazetecilik böyle yarım yamalak her zaman. Halbuki dikkatli okusalardı sayfanızı, ilgili iddiayı sizin değil, benim sizin yazınıza yorum olarak altta yaptığımı göreceklerdi. Şöyle demiştim: “ Öncekinde (2007) ne olduğunu bilmesek de dışardan etki olduğunu tahmin ediyoruz. Akp zayıftı, muhtemelen askerler ve iyi saatte olanlar kulağına fısıldadılar bu hükümet gidici diye. O da buna kandı ve dik duramadı.” Böyle olduğunu ispatlayamasak da öyle olduğu açıktı. Ve bunun da normal olduğunu söylemiştim. Sonuçta siyaset bir kariyer yolu ülkemizde. Kariyer nerede parlayacaksa oraya gider siyasetçilerimiz, parti, ideoloji, hizmet, ilke falan hepsi bu işin sadece sosu diye de kaç defa söyledim. Sonuçta sizin dediğiniz de aynı şeydi Şener için. O siyasi kariyeri için en uygun olanı yapıyor. Suçlamak için bir gerekçe de göremiyorum. Bugün Kılıçdaroğlu’nu indirmeye çalışanlar da aynısını yapıyorlar. Ve onlar da haklılar.

  9. Programda tartışılan konunun Twitter mesajının aksine Fehmi Koru’nun tepki alması amacıyla, bir taşla bir veya birden fazla kuş hedeflenerek karşı atak olarak yapıldığı kanaatini taşıyorum.

    “Fehmi Koru’ya göre Abdüllatif Şener’e bu açıklamayı 1-CHP ile dindarlar-muhafazakarlar arası zaten zayıf olan bağ tamamen kopsun diye 2-Derin Devlet içinden bir el yaptırmış… 3-İlk kez Fehmi Koru’nun bir komplo teorisi mantıklı ve gerçekçi mi?”
    Twitter mesajına koyduğum 3 madde üzerinde dikkatlice düşünülürse her madde de sayın yazarın hedefte olduğu görülecektir.
    Sorulması gereken, bu iddialar ne kadar mantıklı ve ne kadar gerçekçi?
    Selametle..

  10. Medyamızın ve yorumcularımızın halini gözler önüne sermek…………bunda şaşılacak ne varki.muhalif medyaya bak .hallerini anla.sizde dahil chp yi öve öve bitiremiyodunuz.tencere götürüyordu…muhalif yazarlar 3senedir erdogan niçin kaybedecek diye gümbür gümbür yazıyorlardı. onlarca sene pkk belası ile uğraşan bu millet chp nin hdp ile ittifakına bile sizde dahil bir muhalif yazar çıkıp itiraz ettimi?pkk nin kandilin chp ye destek açıklamasina ortağiniz chp ye “buna sert bir karşılık vermen gerekir “diye uyardınız mı?bu seçimi milliyetci duygular kazandı.ama muhalif yazarlara göre erdogan mükemmel kurgu yaptı.😊ekonomiyi unutturdu falan filan..ya bu kadar pkk nın kandilin destek açıklamalari, hdp nin aday çıkartmaması,ve hdp seçmeninin silme bay bay kemale oy vermesi..bunlar olmamış gibi sanki erdogan SANAL bir olay olusturdu..olmayan hdp chp ittifakini😂olmayan pkk ve kandilin chp ye destek açıklamarini kullandi sanki iftira attı sanal bir gündem oluşturdu ve seçimi kazandı.şu an muhalif medyamizin ve yorumcularimizin hali..haa birde 500 liraya oyunu satan köylüler.bunlari ciddi ciddi savunuyo ve inaniyolar..bu muhalif medya hala bu milletin aklı ile dalga geçiyor…isin garibi bunun farkında değiller…

  11. Fehmi Bey; Size bir önerim var!
    Yazılarınızın başlığını lütfen bir gence attırın. Kızınız oğlunuz hatta varsa torununuz. Çevrenizde aklına güvendiğiniz 40 yaş altı hiç mi genç yok. Yazılarınızın başlığı genel de yazmak istediğiniz metnin bir özeti. Yazılarınızın başlığını mutlaka okunmasını umarak attığınızı anlıyorum. Bunda başarılısınız. Ne yazık ki MERAK uyandırmıyor bu yüzden de başlığınızı okuduktan sonra içeriği hemen anlıyor ve yazınıza tıklamadan geçiyorum. Bence çoğu da öyle yapmakta. Milletimizin zekasına güvenin. Dikkat çekici merak ettiren kısacık, basit ama vurucu başlığı da ancak bir genç akıl atabilir. Selamlarımla.

    • Fehmi Beyin , diğer yazarlara göre farklı bir başlık tarzı var , doğrudur. Ancak yazının özeti gibi ve biraz da uzunca olan başlığın bence hiç bir mahzuru da yoktur , yazıyı ona odaklanarak ve o çerçevede , o dikkatle okuruz , daha iyi kavrarız , biz macera romanı okumuyoruz ki merak edelim !

    • Sayın korunun başlıkları şapkadan çok atkıya benziyor, merak uyandırıyor mu ya da yazının özeti midir bir şey söylemek zor, daha ziyade anlaşılmaz bir içses ya da mırıltıya benziyorlar:)

Yoruma kapalı.