Rusya devlet başkanı Vladimir Putin‘in Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Türk heyetine hatırlattığı ve duyulduğunda bayağı heyecan yarattığı fark edilen 1998 tarihli ‘Adana Mutabakatı’ vardı; sahi
Kimimize göre tarihimiz ‘kahramanlar’ ile ‘hainler’ çatışmasının ürünüdür. Kimin ‘kahraman’ kimin ‘hain’ olduğu değerlendirmeyi yapana göre değişir. ‘Kahramanlar’ çoğu kez ‘hain’ ve ‘hainler’ de pek çok
Suriye konusunda yazılan bir değerlendirmeyi baştan sona dikkatle okur musunuz? Tek tek hangi yazımı kaç kişinin okuduğunu internetten yayın yapmam sayesinde bildiğim için bu soruya
Gazeteci Cemal Kaşıkçı‘nın ölmediğini, bir süre sonra ortaya çıkacağını iddia eden, bunu yüksek perdeden ifade eden, hatta yazanlar var. Hem bizde var, hem de dışarıda.
Gazetelerimiz günlerden beri Rusya’nın Türkiye’nin zorlamasıyla kabul ettiği, İran’ın itiraz etmediği, ABD’nin ise uyacağını bildirdiği ‘İdlib’ konusundaki mutabakatı gündemde tutuyor. Herhalde televizyon kanallarındaki tartışma programlarında
Önce bir itirafta bulunayım da en baştan yazımı okumaya değer bulup bulmayacağınıza kendiniz karar verin: Şu İdlib işinden ben hiçbir şey anlamıyorum. Cahilliğimi itiraf ettim
Yoksa Steve Hanke gönlünden geçeni değil de, şu sıralarda zaten olgunlaşmakta olan bir gelişmeyi mi bizlere haber veriyor? Steve Hanke Ronald Reagan‘dan Bill Clinton‘a ABD başkanlarının
İkinci Dünya Savaşı’nın tahrip ettiği ülkelerde henüz dumanlar tüterken kotarılan ‘yeni dünya düzeni’ bir temel kabul üzerine oturuyor: Dünyada birbiriyle çelişen iki belirgin tez var
Acaba her çatışmacı ortamdan sonra kavgada üste çıkanlar ‘intikamcı’ bir tavır takınsa ve karşılarında yer alanları yeryüzünden silme çabası içerisine girseydi dünya tarihi nasıl yazılırdı?
Bugün seçim günü ve Yüksek Seçim Kurulu‘nun yasalara dayanarak önceden ilan ettiği seçim yasakları yürürlükte. Partiler kampanya çalışmaları yapamadıkları gibi, seçmenin kararını etkileyecek herhangi bir
