Terör bir kere başını kaldırdığında hafife alınamaz.. Ankara’daki terör eylemi önemli mesajlar içeriyor…

14
Reklam

İki teröristin, Meclis’in yeni yasama yılına başlama günü, eylem için, Kayseri’den Ankara’ya gelmesi ve hedef olarak İçişleri Bakanlığı’nı seçmesinin birden fazla anlamı olmalı.

Neden o gün?

Eylemin hazırlığı için neden Kayseri?

Ankara neden?

Hedef olarak neden İçişleri Bakanlığı?

Bu sorulara verilecek cevapların her birinin teröristler ve onları eyleme gönderenler açısından birer anlamı olmalı…

Terörün bütün dillerde ortak bir anlamı var: Şiddete başvurularak yapılan ve etrafa korku salmayı amaçlayan eylem/ler demek ‘terör’

Ülkemiz terör eylemiyle ilk kez tanışmıyor. Osmanlı’dan beri şiddeti sonuç almak için yöntem olarak seçmiş yerli-yabancı kişi ve örgütlerin eylemlerine muhatap bir ülkeyiz. Bu yöntemi seçenler yalnızca öldürdükleri kişiler veya tahrip ettikleri hedeflerle sınırlı olmayan amaçlara sahipler.

Reklam

En başta, bütün ülkeye korku salma gibi daha geniş bir amaçları bulunuyor.

Bu kadar da değil; ülkede yönetimde bulunanlara mesaj vermek için teröre başvurulduğu da oluyor…

Fırsat bulurlar ve ortamı istedikleri ölçüde karıştırabilirlerse siyasi sonuç almayı başarmak istedikleri de oluyor.

Konumuz önceki gün Ankara’yı hedef alan terör eylemi olduğu için Türkiye’den söz ediyorum ama teröre muhatap tek ülke Türkiye değil. Bizde bugüne kadar gerçekleşen terör eylemlerinden çok daha büyükleri ABD’de ve Avrupa ülkelerinde de sahneye konulabildi.

Terörün böylesine evrensel bir tarafı var.

Doğal olarak, dünyanın çeşitli bölge ve ülkelerinde dehşet saçan eylemlerin ortak yönleri olduğunu düşünmemiz ve teröristlerle başa çıkabilmek amacıyla o ortak noktaları tespit etmek için çaba göstermemiz de gerekiyor.

O zaman, önceki gün Ankara’da, TBMM’nin açıldığı gün, Kayseri’den yola çıkan teröristler tarafından sahneye konulan, hedef olarak İçişleri Bakanlığı’nı seçmiş terör eylemini irdeleyebiliriz.  

Ankara ülkemizin başkenti. Meclis’in bulunduğu kent. Eylem için Ankara’nın seçilmesi terörü planlayanların amacının öncelikle siyasi olduğunu düşündürüyor.

Reklam

Siyasi amaç ne olabilir?

Üzerinde düşünülmesi gereken ilk soru bu: Siyasi amaç ama ne?

Kayseri’den yola çıkılması ilginç. Bombaları Ankara’ya taşımak için ihtiyaç duyulan araç herhangi bir ilden de bulunabilirdi. Ancak teröristler Kayseri’de bir veterinerin aracını, sahibini de öldürerek, ele geçirmeyi yeğlemiş görünüyorlar.

Acaba Kayseri-Ankara arasında bir yerden mi bombaları araca yüklediler?

Kayseri-Ankara arasındaki güvenlik tedbirlerinin zayıflığı mı onları böyle bir tercihe itti?

Ve tabii hedef neden İçişleri Bakanlığı?

Esas zihni mıncıklayan soru bu: Terör eylemi için neden İçişleri Bakanlığı hedef olarak seçilmiş?

Yakın zamanda bakan değişti. Yeni bakan Ali Yerlikaya bu görevden önce İstanbul’da valiydi ve göreve başlar başlamaz selefinden farklı icraatlarla farkını ortaya koydu. Uyuşturucu kaçakçılarının üzerine gidilmeye başlandığı gibi, himayeye mazhar olduğunu düşünen mafya-türü yapıları da dağıtma çabası kendini belli etti. PKK ile birlikte IŞİD-türü yapılara karşı da operasyonlar hız kazandı. 

Bu icraat başlıkları altına giren örgütlerden herhangi biri veya birkaçı birden böyle bir eylemi planlamış olabilir.

Teröristlerden birinin henüz eylemin başındayken kendini üzerindeki bombalarla patlatması da dikkate değer bir ayrıntı.

Kendini telef etmeyi içeren eylemleri göze almak, teröriste bunu kabul ettirmek sanıldığından zordur. Acaba terörist kendi kendisini mi patlattı yoksa ortalıkta görünmeyen bir üçüncü şahıs da vardı ve uzaktan kumandayla mı bomba patlatıldı?

Soruyu boşuna sormuyorum. İki terörist tarafından girişilmiş bir eylemde yalnızca birinin üzerindeki bombaların patlaması, diğerinin de aynı yola başvurmaması akla ister istemez bu soruyu getiriyor.

Öyleyse girişimde bulunan iki teröristten başka/ları/nın da olabileceği üzerinde durulmalıdır.

Teröristler dışında hayat kaybı olmadığı için başarısız görülebilecek bir eylem, ancak her terör eylemi hafife alınmayacak kadar önemli mesajlar içerir. Önceki günkü eylem de öyle mesajlara sahip görüntüde.

Eminim, devletin ilgili kurumları benim zihnimde taşıdığım türden sorulara cevap arayarak konuya yaklaşıyordur.

ΩΩΩΩ

Reklam

14 YORUMLAR

  1. Sayın yk “Bari, devletin yerle-yeksan olduğu anlarda tapınıcılık yapmayın.” filan buyurmuşsunuz, madem öyle,
    dikkat edin de “üstünüze çökmesin” bari:)
    Efendim?
    Devletimize birileri çöktü bitti, hasta adam ölüyor diyeli 500 yıl oluyor da, ona göre:)

  2. Türkiye’de siyaset yorumcularının ana işlevi hakikati perdeleyip, çıplak gözle yalın olarak görülmesini perdelemektir.

    Neden?

    Çünkü; hakikat bir ateştir, tutan elleri yakar da ondan!

  3. HESABI KİM SORUYOR İDİ?
    “Edirne’deki en büyük hesabı İmralı’dakine verecek”
    Tarih: 12.01.2022
    Yer:TBMM çatısı, bir partinin grup toplantısı.
    Yandaşlara soralım: Hangi parti?
    Duyamadık.
    Söyleyen kim?
    Yandaşlar, asrın-ümmetin lideri diyor.
    Edirne’deki kim?
    Selahattin Demirtaş.
    İmralı’daki kim?
    İsmini telaffuza gerek yok.
    Biz bebek katili diyoruz.
    Zaten müteakip televizyon programında güya ” çanak soruya” çanak cevapta iyice sıvadı ve adını da telaffuz etti.
    Demek ki hesabı kim soruyor muş?
    Hâlâ anlamadınız mı?

    • Sayın yk “İsmini telaffuza gerek yok.” dediğin şahıs bebek filan mı öldürmüş de
      “Biz bebek katili diyoruz.” diye savlıyorsun?
      Kanıtınız nedir?

  4. Sayın yazarın hafiyeliği tutmuş bugün. Neden mi? Sonuç mu? Amaç? Hedef? Kim? Kimler? Önündekiler? Arkasındakiler?..
    Bunun hangisi önemli TR Cumhuru ve Cumhuriyeti için acaba??
    -güvenlikten sorumlu asayişi sağlayan birim iç işleri, vatanı dışarıya karşı savunan ordu.
    -Saldırı kime nereye??? Ne zaman????
    Biz neyi konuşup tartışacak idik!…
    Neyi konuştuk? Neyi tartıştık? TARTIŞTIRTTTIRTTIRDILAR o birileri!!!
    -Soruları cevaplayacak makamlar mevkiler eylemleri yapan karşılayan anlar birbirini bizim bilmediğimiz envai çeşit dillerle🤔.
    Biz sade vatandaşın işi,
    Halledin bu işleri sedasız ve sessizce..🤗
    Dönün geri eski gündeme.. demek sadece.
    Limon dalında 3 lira, nassı niye niçin alıyom ben limonu 22’ye???😡😡😡

    • Ayrılan yollar belirgin hale gelince TERÖR KENDİNİ ANKARA’da göstermeye gayret ediyordu. İçeride hepimizi ilgilendiren bir gelişme oluyorsa, DIŞARIYA bakmak gerekiyordu. Yine öyle oldu. Bu kural şaşmaz!

    • Terör, estirdiği korku ve panik sayesinde TBMM’nin açılmasını geciktirebilmiş olsaydı büyük bir zafer kazanacaktı. Oysa Cumhurbaşkanımız tam belirlenen saatte konuşmasına başlayarak terörün efendilerine net bir mesaj verdi.

      Teröre karşı birlik olduğumuzu göstermemiz gereken bir anda Kılıçdaroğlu ve Karamollaoğlu Cumhurbaşkanımızı ve onu seçen halkın iradesini hiçe sayıp ayağa kalkmadıklarında kime ne mesaj verdiler acaba?

  5. Bütün bunların cevabını devletin sorumlu ve ilgili birimlerinin araştırması gerekir , meseleyi inceleyip araştıracak , açıklığa kavuşturacak olan onlardır .
    Ancak benim dun de dile getirdiğim gibi bu teröristler Develi’ye nerden geldi , veterineri katledip aracını gasbettikleri nasıl bu kadar uzun zaman anlaşılmadı, ordan Adana,ya gittikleri ve silah ile patlayıcıları ordan aldıkları söyleniyor, Adana’dan da Ankara’ya geliyorlar , şehrin candamarına giriyorlar ve bütün bunlardan devletin haberi olmuyor !
    Bana göre emniyet , asayiş, kontrol açısından büyük bir zaafiyet var gibi geliyor !
    Tabii bunların hiç birinin cevabı verilmez, açıklanmaz, çünkü devlet sırrı !

  6. Karşımızda PKK/PYD/YPG ve sahipleri vardır… Maalesef; her terör hadisesinin meydana geldiği yer, zaman, yöneldiği hedef, kullanılan silahlar ile ilgili derin mesajları vardır. Devletimiz bütün kurumları ile bu iğrenç olayı her açıdan inceleyerek, arkasındakileri bulacaktır. Hiç şüpheniz olmasın. Zaten ilk andan itibaren gerekenler yapılmış, teröristler inlerinde yok edilmişlerdir. Mücadele aralıksız ve acımasız devam edecektir. Şimdi önemli soru şudur. Veteriner teknisyeni Mikail BOZLAĞAN’ı Kayseri’de şehit edip aracına el koyarak Ankara’ya gelen bu katillere, silah ve mühimmat kimler tarafından, nerede verildi…? Araç ile beraberlerinde mi getirdiler yoksa daha sonra Ankara’ya geldiklerinde mi kendilerine verildi…? Kim ya da kimler bu canilere yardım ve yataklık yaptılar…? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu soruların hepsini cevaplandıracak ve bu saldırının arkasında kim ya da kimler varsa ortaya çıkartacaktır.

    • “Lekü dîniküm velyedîn”
      Bu ülkede deprem haftasında bile kutsal mekanlarda “devletin kudretinden” dem vuruldu.
      İki terörist bir gün önce akşam saatlerinde Kayseri’de bir veterinerimizi katlediyor.
      Merhum veteriner yaralı halde bulunuyor.
      Ancak kurtarılamıyor.
      Araç hakkında arama kaydı oluşturuluyor.
      Teröristler aynı araç ile ve maalesef aynı plaka ile Adana’ya gidip silah ve mühimmat alıp Ankara’ya gelip lanet saldırıyı yapıyor.
      Haberleri takip ettim.
      Plaka değişikliği yok.
      Gerçekten “plaka değişikliği de yok ise” olay vahim ötesi.
      Bari, devletin yerle-yeksan olduğu anlarda tapınıcılık yapmayın.
      Tamam artık çok iyi anladık.
      Yapılacak bir şey yok.

      • Hükümet, terörü kaynağında bitirmek için operasyonlar yaptığı gibi; lider kadrosunu teker teker tasfiye ettiği gibi; örgüte katılımı durma noktasına getirdiği gibi; dış lojistik desteği kesmek için de azami gayret sarf ediyor.

        Medya, STK, akademi ve aydınlara düşen de siyasi hesaplarla teröre moral verenlerin maskesini düşürmek ve teröre içerde verilen desteği sonlandırmaktır.

        Terörle mücadele, bu ülkede yaşayan herkesi doğrudan ilgilendiren bir milli meseledir.

        • Hükümetin AİHM başörtüsü savunmasını hâlâ öğrenmemişsin anlaşılan.
          Sizce başörtüsü hijyen kurallarına uygun mu?
          Hükümet sizden oldukça farklı düşünüyor da.

        • Muzaffer bey sizin yazdıklarınızı Fahrettin Altun’un ağzından okuyorum, cuk oturuyor. Yoksa siz Fahrettin Altun musunuz.

          Hükümetin resmî bir sözcüsü var siz o resmî sözcü müsünüz yoksa hükümetin sözcüsünden rol mü çalıyorsunuz🤣🤣🤣

Yoruma kapalı.