MHP ve Bahçeli neyin peşinde?

20
Reklam

Son zamanlarda zihnimi kurcalayan en önemli soru şu: Acaba MHP’ye ve lideri Devlet Bahçeli’ye hepimiz, yanında veya karşısında yer alan yorumcular olarak, yanlış bir açıdan mı bakıyoruz?

Geçmişte başkanlık sisteminin en sert eleştirilerini MHP’li ağızlardan ve özellikle Devlet Bahçeli’den dinlemiştik. Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hiç de olumlu yaklaşmazdı MHP lideri; Erdoğan-Bahçeli atışmaları partilerin salı günleri yapılan grup toplantılarından Anadolu’ya yayılır, AK Parti ile MHP kitlelerini etkisi altına alırdı.

Şimdi adını da kendisinden koydurduğu ve adı dışında her şeyiyle ‘başkanlık sistemi’ olan ‘cumhur-başkanlık sistemi’ni en cerbezeli AK Partiliden daha fazla savunuyor ve Tayyip Erdoğan’ı da koşulsuz benimsiyor MHP lideri.

MHP neyin peşinde?

Dün sabah kahvaltı masasında buluştuğu bir grup gazeteciye 2019 seçimlerinde MHP’nin cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını ve seçimde Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceklerini resmen açıkladı Bahçeli; 1991’de Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş arasında gerçekleşen ve her iki partiye de yarayan türden bir ittifak arayışında olmadıklarını da bu arada öğrendik.

İttifak yapan partiler ayrı ayrı seçime katılacak.. her partinin aldığı oy bilinecek.. fakat toplamı ittifak çatısına yazılacak.. adaylar kendi partisi listesinden seçilecek.. böyle bir ittifak peşindeler…

Acaba böyle bir ittifak mümkün müdür? Dünyada eşi-benzerine rastlanmıyor da…

Yukarıda genel hatlarını vermeye çalıştığım MHP’nin kendisini politik arenaya konuşlandırma biçimine bakıp yapılıyor Devlet Bahçeli ile partisiyle ilgili yorumlar. Öyle bakılınca da, yorumcunun eğilimi hangi yönde olursa olsun, şaşkınlıkla karşılanıyor.

MHP liderinin dünkü açıklamaları en fazla şaşkınlığı AK Parti sözcülerine yaşatmışa benziyor. hükümet sözcüsü Bekir Bozdağ teşekkürlerini iletirken ne diyeceğini bilemez bir görüntü verdi.

Reklam

Siyaset, bildiğimiz üzere, belli bir çizgiyi iktidara taşımak amacıyla yapılır; o çizgiyi de siyasetçiler temsil eder. Nihai hedef ise iktidar olmaktır.

MHP’nin izlemekte olduğu son politik çizgiye bakarak, Devlet Bahçeli’nin arzusunun Meclis’e en kalabalık grupla girmek, iktidarın bir parçası —muhtemelen koalisyon ortağı— haline dönüşmek, hatta 2019’daki seçimlerle yeni sistem bütün unsurlarıyla devreye girdiğinde cumhurbaşkanı yardımcısı koltuklarından birinde yer almak olduğu hesaplanıyor(du).

Hepsi de siyaset açısından ‘meşru’ sayılabilecek bu tür arzulara dayalı yorumları, Bahçeli, dünkü açıklamalarıyla boşa çıkardı.

Tayyip Erdoğan’a koşulsuz destek, bir anlamda, hiçbir talep ve ona dayalı bir arzu bulunmadığına zaten işaret ediyor, ama bunu başka yönlere çekilemeyecek açıklıkla da ifade etti MHP lideri…

‘‘İttifak olursa olur, olmazsa biz yolumuza yalnız başımıza devam eder, seçime de öyle gireriz’’ havası MHP’ye hakim.

Kısa süre öncesine kadar MHP saflarında siyaset yapmış ismi bilinen kişilerin kurduğu yeni bir partinin —İYİ Parti— varlığı, başka partilerden çok, oyları zaten yüzde 10’un biraz üzerinde seyreden (1 Kasım 2015 seçiminde yüzde 11.9 oyla 40 milletvekili çıkarabilmişti) MHP’yi tehdit ediyor.

AK Parti’yi iktidara taşıyan 2002 seçiminde, Genç Parti’nin varlığı, MHP’yi yüzde 10 barajının altında bırakmıştı.

Baraj yüzde 10 olarak kalmaya devam ettikçe MHP’nin ona takılma ihtimali her zaman var; bu sebeple 2019’a gidilen yolda MHP barajın makul bir düzeye (yüzde 7 gibi) indirilmesini arzu etmiş, ancak bu talep AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilemez bulunmuştu.

Reklam

MHP liderinin bu talepte ısrardan da vazgeçtiği anlaşılıyor.

Dün aynen şunu söyledi:

‘‘İttifak söz konusu olacaksa bu yasal olmalıdır. Uyum yasalarında siyasi partilere ittifak yapma imkânı ve seçim sistemine bu ittifakın nasıl gerçekleşeceğine dair maddeler konulmalıdır. Yüzde 10 ağır bir barajdır. MHP’nin baraj diye bir sorunu yoktur.’’

Soruyu değiştirme zamanı

‘‘Ne istiyor MHP ve lideri Devlet Bahçeli?’’ sorusu cevapsız kaldığı için haklarında yapılan yorumlar saçmalık sınırında dolaşıyor.

Kendi hesabıma yorum için temel soruyu değiştirme ihtiyacı hissediyorum.

Yola biraz yukarıda kendi yaptığım şu siyaset tanımlamasından çıkıyorum:

‘‘Siyaset, bildiğimiz üzere, belli bir çizgiyi iktidara taşımak amacıyla yapılır; o çizgiyi de siyasetçiler temsil eder. Nihai hedef ise iktidar olmaktır.’’

Daha önce en şiddetli biçimde eleştirdiği AK Parti ve Tayyip Erdoğan’ın bugün temsil ettiği siyasi çizgiyi artık olumlu buluyor Devlet Bahçeli, onların iktidarını kendisinin iktidarı olarak kabul ediyor. Ve bunun için kendisi ile partisinin kenarda kalmasını bile göze alabiliyor…

Fedakarlık mı? Evet.

MHP çıkar peşinde koşmuyor, gerçekleştirilmesi çok güç bir ittifak formulüne geleceğini bağlayarak ideali için kendisini feda ediyor.

Benim şimdiki yorumum bu.

ΩΩΩΩ

Reklam

20 YORUMLAR

  1. AK PARTİ TABANININ İKİNCİ LİDERİ ERDOĞANDAN SONRA EN ÇOK GÜVEN VEREN BAHÇELİDİR.BAHÇELİ ALTERNATİFİDİR AK PARTİLİLERİN.çÜNKÜ BAHCELİ DEVLETİN NASIL BİR İHANET ÇEMBERLERİ İLE SARMALANDIĞINI GÖRDÜ.MESELENİN ERDOĞAN OLMADIĞINI,TÜRKİYE OLDUĞUNU GÖRDÜ.ASLINDA BİR KURTULUŞ MÜCADELESİ VERİLDİĞİNİ GÖRDÜ.KİMSEYİ SATTIĞI VEYA HARCADIĞI YOK.ÜLKENİN KAZANMASI İÇİN KENDİNİ DE FEDA ETMESİNDEN DAHA TABİ NE OLABİLİR Kİİ.?” KİM BU CENNET VATAN UĞRUNA FEDA OLMAZ Kİ”

  2. Fehmi abi, kendisini feda etmiyor! partiyi ve ülkücülüğü, ülkücüleri feda ediyor!!! ama ya ülkücüler onu feda etmeye karar verip altını boşaltırsa ? ne olur?

  3. 1991’de ittifak ÜÇ parti arasında yapıldı.
    Islahatçı Demokrasi Partisi’ni neden yazmadınız?

  4. Abdullah Gül, Demokrat Parti’nin cumhurbaşkanı adayı olmalıdır. Başka alternatif yoktur.

  5. MHP milli bir duruştan asla vazgeçmediğini ve DARBE sonrası birlikteiği devam ettiriyor..MHP nin iktidarda olmasının önemi yoktur zaten fikirleri iktidarda olacaktır…sizin işinize gelmeyen de budur…AK MHP VE BBP ni de yanına alırsa artık yüzde 65 i alırlar ..elbette başkan yardımcıları en azından ülkücü kökenlilerden oluşur..bu yorum eminim yine yayınlanmayacak.ama olsun hani siz demokratsınız ya belki ONAY dan geçer..

    • Ahmet bey, tebrik ederim. Cuk diye oturtmuşsunuz. Sayın Bahçeli’nin yerli ve milli olması hasebiyle bu kararları aldığını maalesef zekasına ve bilincine güvenilen kişiler idrak edemiyor. Şimdiye kadar yazdığım 5-10 yorumdan yayınlanan olmadı, bunu da büyük ihtimalle okuyamayacaksınız Sayın Yıldırım. Fehmi bey bu ülkedeki gazeteci kılıflı teröristlere dahi özgürlükçü ama oğlu yorumlarımıza dahi tahammül edemiyor. Ne diyelim boynuz kulağı geçer.

  6. Bahçeli iktidarı “peşine takmanın” peşinde. Bunda da başarılı olduğunu görüyoruz hep birlikte…

    Daha öncede Bahçeli ve partisi yazı konusu olduğunda Koru’nun..yorumlamıştım: Bahçeli’nin ülkemiz siyaseti tıkanma noktasına geldiğinde ona yol açan bir “başrol” oyuncusu olduğunu…

    Şimdi de ona biçilen rolünü en iyi bir şekilde yerine getiriyor..hem de önalarak…

    Bozdağ ne diyeceğini şaşırmış bir halde kallavisinden bir de teşekkür etmeyi ihmal etmedi..o bile şaştı kaldı.

    Bahçeli, üstüne bir de bugünkü grup toplantısında Gül ve Kılıçtaroğluna yüklenerek bir iktidar ortağı edasıyla kükreyiverdi.

    Görüyormusunuz, Bahçeli, gündemi iktidar partisinden bile önde koşturuyor..oluşturuyor.
    Anlaşılan devlet, Bahçeli’nin mihmandarlığında “devletçi” Erdoğan’ın başkanlığında yola devam etmek istiyor.

    Bahçeli’nın 2019 ve sonrası beş yıl için de AK Partiye desteğini deklare etmesi bize bunu anlatıyor gibi değil mi?

    Bahçeli, 2001’den beri yaptığı bütün siyasi manevralarla hedefine ulaşmayı hep başardı da…

    Altında başka bir “siyasi hinlik” yoksa olacağı bu (galiba): Bahçeli her iki halde de hedefine ulaşacak siyaset adamı olacak..Erdoğan’lı yada Erdoğan’sız.

    Adı üzerinde: Devlet..Devlet Bahçeli. Devletin bahçesinde “bitmiş” bir siyaset adamı.
    Var mı ötesi?

  7. BEN HALKIN TA KENDİSİ OLARAK UFACIK GEÇEN AÇLIK SINIRI OTESİ MAAŞIMLA ŞU AN GİDEN EKONOMİK DURUMUN BOZULMAMASI ADINA, ZİRA BİRAZ YÜK BİNDİ Mİ BU HALK NE PAŞA TANIR NE REİS,BU DURUMDA MHP BENİM VE BENZERLERİME GÜVEN VERİYOR STABİL BİR ORTAM İÇİN DESTEKLİYORUM.

  8. Ak Parti, Batı’nın ve Batı kültürünün yetmesi ve süpürüntüsü HDPlilerin 0yununa kanıp. onların çizdiği yoldan giitiğinde, elinden geleni – haklı olarak – geri bırakmıyordu. Zira, 200 – 300 yıldır Osmanlı aydın (geçinenlerine),
    yani, ıslahatçılara, tanzimatçılara, ittihatçılara, Cumhuriyeti, hocalara, alimlere sığınarak İSLAM CUMHURİYETİ olarak kurup, bilahare, hile, hud’a ve zorbalık iie Batılı ve Batıcıların ESİR-İ aşkı olan İslamSIZ Cumhuriyete çevirenlere kadar, MİLLET Adalet, müsavat (eşitlik), Hürriyet (özgürlük) ve gözle görülmiyen bir ucube : irtica nutukları ile hep ALDATILIYORDU. Başvekil Adnan Menderes, Demirel, T.özal ve bilhassa Prof. Necmeddin Erbakan bu aldatmacalarla ipe kadar götürüldü ve Sanayide, bilhassa askeri sanayide, uçak imalinde memleket yıllarca, çok çok gerilerde bırakıldı, BATILI Dostlarınca. ( 28 Şubat Mahkemesi bütün bu zorbalıkların hesabını görecek, defterini dürecek, anlaşılıyor ki).
    Ak Parti de bu ALDATMACAYI gördü ve Memleketin yönünü yanlış yoldan çeviriverdi. Bu uyanıklığı gören Bahçeli de haklı ve doğru olarak Ak Partinin arkasında yerini aldı. Bunda garibsenecek bir durum olmasa gerek. Tabii, Bahçelinin son çıkışlarında Seçim BARAJININ altında kalma TELAŞINI da aramak gerek. Bir yandan bu korkunun verdiği telaşla çare ararken, bir yandan da gece karanlıkta yürüyen kişi hesabı, türkü söylemeden de duramıyor, MHPnin baraj kaygısı yok diyerek.
    Hasılı Partisi ve ülkesi yönünden doğru çaba gösteriyor, denebilir.
    Garip olan CHPnin ve SAADET Partisinin durumu. CHP, hem kel, hem fodul görünüyor.
    Saadete gelince, hiç endişesi, binnetice gayreti, değişim çabası yok gibi. Halbuki, seçmeni ve Ülkedaşları nezdinde, ” bir Bayrak rüzgar bekliyor”. Adı İYİ olan Parti, MHP için bir bela gibi, görünse de, ateş olsa cürmünce yakar. Toplama su ile kimse değirmen döndüremedi, şimdiye kadar

  9. MHP ile ittifak sürecinde Erdoğan „konuya kimse limon sıkmasın“ diyerek parti içi fikir beyanını önledi. Iyice tartışılmadan uygulanan bir ittifak aldanmayla sonuçlanabilir. Aldanmanın bedelini de bu defa Erdoğan kendisi ödeyebilir (seçimi kaybederek).

  10. Bahçeli’nin birdenbire AK Parti siyasetine tam geri dönüş yapmasını daha çözmüş değilim. Hareket Partisi neden bu dönüşü yaptı?
    1) HDP’lileri hapse attırma için de AK Parti ile anlaştı. Sermaye bu yolla bir taraftan Türkiye’yi Kürtçü ve Türkçü olarak bölüyor, diğer taraftan hem AK Parti’nin hem de MHP’nin çukura düşmesini sağlıyor. AK Parti de MHP de akıntıya kapılmış, Sermaye’nin dediklerini yapıyorlar. Zayıf da olsa bir ihtimal budur.
    2) Sermaye çok yüklü maddi imkan sağlamış ve bu imkânı AK Parti de MHP de kabullenmiş görünerek görünürde onların dediğini yapıyor, gerçekte ise tam zıddını elde etmeye çalışıyorlar. Mustafa Kemal de böyle yapmıştı.
    3) Sermaye dört partili sistemden iki partili sisteme geçmek istiyor. Hareket Partisi ile HDP’yi tasfiye edip sadece CHP ve AK Parti’nin kalmasını istiyor. Bu planına Türk Ordusu da katılıyor ve Bahçeli bu görevi yani MHP’yi tasfiye görevini yapıyor. Meral Akşener’in devrede olması bu şıkkı kuvvetlendiriyor. Bahçeli bunu yaparken memlekete hizmet ettiğini sanıyor, Türk Ordusu da bu durumu uygun buluyor.
    4) Dördüncü varsayım ki duam böyle olmasıdır; Türk Ordusu Sermaye’nin bu planlarını biliyor, onun dediklerini yapar görünerek zaman kazanmak ve kendi bildiğini yapmak istiyor.
    Buna neden gerek vardır?
    Çalkantı zamanındayız. Şimdi çatışmaya girişmek kaybetmek demektir. Şimdi herkesle uyumlu olup çatışmanın uzağında kalmak gerekir. Türkiye ikinci cihan savaşını bu siyasetle atlattı. Soğuk savaşta batılı göründü ama Sovyetler’le de çatışmaya girişmedi. Şimdi de Sermaye Türkiye’de ne yapmak istiyorsa Türkiye onu kendisi ayarlı olarak yaptırır ve Bahçeli de bu sayede Ordu’ya yardım eder.
    Ben Türk Ordusu hakkında hep iyi şeyler düşündüm. Bazen yanıldığımı sandım ama sonunda hep düşündüğüm gibi sonuçlara vardım. Türk halkı ordusuna güvenir ve Ordu’nun desteklediğini iktidarda tutar. Türk Ordusu da halkın desteklediğini iktidar etmek istemektedir. AK Parti’nin iktidarda kalmasının sebebi budur.
    Sermaye bu sebeple başarılı olamamaktadır.

  11. Bence, başkanlık seçimine Abdullah Gül de katılmalı, millet hangisini seçerse Akparti’nin başına o geçmeli,milletten iyi hakem mi var! Alın size Akpartili denklem.

  12. Abdullah Gül bey, sustukça yipratiliyor ve halk desteğini kaybediyor… En tehlikelisi Türkiye kaybediyor. ..

  13. Bahçeli dün yaptığı açıklamada Erdoğan a desteğini açıklarken, “Yenikapı ruhuyla hareket ederek Cumhur ittifakı nı destekleyeceğiz. Aday çıkarmayacağız.” Dedi ya… aklıma geldi. Yenikapı ruhuna uymamakla suçlanan ve hain / gayri milli addedilen k.kılıçdaroğlu , Yenikapı ya sadık kalacak olsaydı o da mı aday göstermeyip Erdoğan ı desteklemek durumunda kalacaktı ?

  14. Bahçeli 2001 yılında kimin önünü açtıysa şimdi onun önünü kapatıyor. Yani hem kendini hiçe sayarak hem de karşıdakini bitirmeye azmederek. Anlaşılması zor bütün atraksiyonlarının tek sebebi budur bence.

  15. Sn. Bahçeli’nin bu atağından sonra bir de HDP aday çıkarmaz veya 2.turda Akşener lehine görüş bildirirse ise sen bak işe. Böylece HDPKK bile Meral Akşener’i destekliyor (C.başkanlığı seçiminde ) havası estirilecek ve bir 5 yıl daha mevcut cumhurbaşkanı seçtirilecek. Görünen yol bu . Böyle bir hava oluşmaması için muhalif kanatta Saadet ve İyi parti ve diğer sağ partiler ortak bir aday çıkarmalı sol destekten uzak görünmelidir. Yoksa bu iş aynı tas aynı hamam devam eder. HDP – PKK dan oy alıyor algısı Meral Akşener’i bitirir.

  16. DEVLET BAHÇELİ MHP DEN AYRILMADIGI SÜRECE BU PARTİ SEÇİM BARAJININ ETRAFINDA DÖNER DURUR . AYNI CHP NİN HİÇ İKTİDARA GELEMEYECEGİ GİBİ

  17. Fehmi bey bence Bahçeli değişmedi ayni Bahçeli. Bahçeli AKP yi ve Erdoğan’ı acımasızca eleştirdiği zaman AKP ve Erdoğan azda olsa demokrasi ve barış için bazı adımlar atıyorlardı ve diktatörluk diye bir dertleri de yoktu veya öğle bir görüntü veriyorlardı.
    Bahçeli diktatörluk taraftarı kaç yıldır MHP nın başında ve şimdiki dostlarının yardımı ile karşısına aday olarak çıkanların başlarına neler geldiğine bütün Türkiye şahit.
    Bahçeli değişmedi ve değişmezde hep ayni Bahçeli.Hani meşhur ata sözümüz Acem yuvarlandı papağanı buldu tencere yuvarlandı kapağını buldu.
    Şu an Türkiye tek yumurta ikizleri tarafından yönetiliyor.

  18. size göre ideali icin ona göre vayanin iyiligi icin ünlú bir sosyologumuzun 1 yil önce yazdigi gibi Erdogan ve gurubu MHP lilerin yapmak istediklerini gerceklestiriyor zaten birde bunu MHP gurubuna danisarak yapacaksa daha ne olsun ???
    2. olarakda simdiden destegini acikliyorki yine sokakalari karistirmaya calisanlar olursa hazir KHK da cikmis iken buna cesaret edemesinler sonucta 2019 secimleri Türkiyenin en önemli secimleridir sokakalarin karismamasi imkansiz gibi 2019 un taslarini 2018 de döseyecekler ritimi arttirarak devam edecekler isi ic savas senaryosuna kadar döseyecekler bu sene Taha kivanca cok ekmek cikar kendisini özletiyor

Yoruma kapalı.