Merak etmeyin kötü bir şey yapmıyordu.
İsrail Parlamentosu Knesset’te Siyonist Birlik Partisi (Zionist Union) üyesi Ksenia Svetlova dün İstanbul Kültür Üniversitesi’nde düzenlenen bir panele katılıp konuştu. Şimdilerde Dünya Siyonist Örgütü’nün (World Zionist Organization) Siyonist Operasyonlar Dairesi direktörü olan, Knesset’in eski üyelerinden Dov Lipman da, yine dün, Jerusalem Post gazetesinde çıkan yazısında, ülkemizi öve öve bitiremedi.
Konuyu ve isimleri aklınızda tutun, çünkü –ara sıcaklık yerine geçsin diye– söyleyeceklerim var.
Aralar bozulur da, bulunur da…
İlişkilerinin bir süreden beri kötü olduğu ülkelerle Türkiye’nin yakınlaşması medyamızın önemli bir arzusu. Gün geçmiyor ki, gazetelerde “İsrail ile anlaşma son aşamasına gelindi” ya da “Rusya’ya mektup gönderildi, yakınlaşma aranıyor” yollu haberler çıkmasın…
Mısır için de öyle.
Tabii, haber çıkınca televizyonlarda konu üzerine programlar da yapılıyor.
Bu minvaldeki haberler beni müthiş rahatsız ediyor.
Rahatsızlığımın sebebi açık: Aranın açık olduğu ülkelerle yakınlaşmadan en son medyanın haberdar olması beklenir; taraflar bu yoldaki gelişmeleri mümkün olduğu kadar gözlerden uzak tutar, sonuca kesinlikle varılmadan duyulmasını istemezler.
İstemezler, çünkü yakınlaşmayı istemeyen birilerinin (kişilerin, örgütlerin, devletlerin), gizli görüşmeleri öğrenince, anlaşmanın gerçekleşmesini engellemeye kalkışmalarından çekinirler.
Önceden kotarıldığı duyulmuş yakınlaşmalar genellikle sonuca ulaşmadan kalır.
Daha önce yazmıştım: Devletler, genellikle, siyasetin dışından ve bürokrat olmayan ama karşı tarafça iyi tanınan işadamı-yazar-gazeteci gibi arabulucuları kullanırlar ilk temaslar için…
2010 yılında Mavi Marmara kriziyle başlayan İsrail ile soğukluk, gazetelere göre, aradan geçen 6 yıl boyunca en az 10 kez düzelme aşamasına girdi.
Fakat sonuç gelmedi.
Bu defa galiba durum öncekinden farklı.
Farkı ortaya koyan gelişmelerin başında, Ankara’da görevde bulunduğu 7 yıl içerisinde Türkiye’nin dış politikasında en az Ahmet Davutoğlu kadar belirleyici bir rol üstlenmiş olan Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’nun önümüzdeki günlerde yurtdışı göreve gidecek olması geliyor. New York’a Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi olarak atanan Sinirlioğlu, İsrail ile yakınlaşma arayışlarının da mimarıydı.
Ankara’daki görevinden önce Türkiye’nin İsrail’deki büyükelçisiydi Feridun Sinirlioğlu.
Gidiyorsa, demek ki, anlaşma bu defa kotarılmış olmalı…
Geçen yıl Washington’da yapılan Türkiye paneline de katılmıştı Svetlova Hanım
Gelişmeyi sahibi ‘Siyonist’ olmasıyla övünen Jerusalem Post yakından izliyor
Şimdi de bu iki ‘Siyonist’ siyasinin temasları… Biri halen Knesset üyesi, diğeri Knesset’te bulunmuş Dünya Siyonist Örgütü yöneticisi iki ismin İstanbul’a gelmesi; Svetlova’nın bir panele katılması da, Lipman’ın ülkemizi öve öve bitirememesi de önemli.
Jerusalem Post (JP), dün, Svetlova’nın panelinin haberini vermişti; bugün de Lipman’ın yazısını yayımladı.
“Hiçbir şey siyah-beyaz değildir; arada keskin anlaşmazlıklar olsa bile bir uzalaşmaya varılabilir” demiş Svetlova Hanım.
Türkiye’den İsrail’e giden Kızılay heyetini ağırlamışlar; İstanbul’daki panele büyükelçiliği sırasında İsrail Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak istiskal edilmiş Oğuz Çelikkol da konuşmacı olarak katılacakmış…
Konuyla ilgilenen İsrailli bir sivil toplum yetkilisi de, JP’a, “Anlaşmaya ulaşmak çok önemli; ama uygulama ve olumlu biçimde halka pazarlamanın da başarıya erişmesi şart” demiş…
Dov Lipman’ın yazısı “Türkiye’den, sevgiyle” (From Turkey, with love) başlığını taşıyor.
Ülkemize gelmeden önce Türkiye ve Türkler ile tahmin edebileceğiniz türden önyargıları varmış; bir iftara davet edildiğinde bundan dolayı tereddüde düşmüş. Zırhlı araç ve silâhlı korumalar sağlanacağı sözü verilince kabul etmiş…
Şimdi? Şöyle yazıyor: “Gördüklerim beni hayretten hayrete düşürdü. İstanbul ve Ankara gözüme herhangi bir büyük Amerikan kentinden farklı görünmedi. AVM’ler. Gökdelenler. Stadyumlar. Evet, çok sayıda cami de gördüm, ama halkın büyük çoğunluğu modern, din-dışı kıyafetliydi.”
Övgüler bu kadarla kalmıyor, uzun bir yazıda devam ediyor da ediyor.
Adnan Oktar grubu
Merak bu ya, Dov Lipman’ı ülkemize kimin davet ettiğini öğrenmeye çalıştım. Şaşırmayın: Adnan Oktar grubunun çağrılısı olarak ülkemize gelmiş Dünya Siyonist Örgütü yöneticilerinden Lipman…
İsrail ile ilişki kurmaya çalıştıklarını, bu amaçla Kudüs ve Tel Aviv’e ziyaretler düzenlediklerini, Knesset’teki toplantılara katıldıklarını, İsrail basınında yazılar yayımlattıklarını ilk yazdığımda, pek hoş karşılamamıştı grup üyeleri.
Anlaşılan yeni dostlarını buradaki yakınlarıyla şimdi kendileri iftar masasında biraraya getirip tanıştırıyorlar.
Bu da önemli bir gelişme.
ΩΩΩΩ