Bugün bayram, gülüp eğlenmemiz gereken birkaç gün başlıyor ama… Hepinize iyi bayramlar dilerim

23
Reklam

Bayramınız mübarek -kutlu- olsun

Yaş kemale erince ileriden çok geriye dönük değerlendirmeler zihni meşgul ediyor.

Geçmiş bayramları düşünüyorum.

Hemen her yaşta güzel günler de gördüm, güzel olmayan günler de…

İnişli-çıkışlı bir hayat…

Üzülmeli miyim? Sanmıyorum. Üzüntüler olmasaydı sevinçlerin tadını tadabilir miydim? Sevinç kadar kederin de olgunlaştırıcı özelliği var.

Son yıllar sisli yıllar. Sevinsem mi üzülsem mi bilemediğim günlerim oldu. Bazen herkes üzülürken ben sevindim, bazen de herkes sevindi ben ise kederlerdeydim.

Bugün bütün gazetelerde bir vesileyle haberini okuyacağınız bir olay son altı aydır zihnimi bütünüyle işgal ediyor: Gazze…

Reklam

Hamas militanları 7 Ekim günü sınırları aşarak İsrail’de önüne çıkanları ya öldürdü ya da rehin aldı. Bu olayın künhüne vakıf olmaya kafa yorarken İsrail’den Gazze’ye topyekün bir savaş başlatıldı.

Gazze 2,5 milyon nüfusun yaşadığı küçükçe bir coğrafya. Oraya giren-çıkan her şey İsrail’in denetimi altında. “Gazze’den İsrail’e saldırı” diye sunulan haberlerde geçen saldırı silahları, genellikle ev yapımı şeyler… 

İsrail ise dünyanın en yoğun silahlanmış ülkesi.

New York Times (NYT) gazetesinden dünkü bir haber: Barack Obama, başkanlığının son döneminde, İsrail’e on yılda toplam 38 milyar dolarlık silah yardımı sözü vermiş ve o söz yerine getirilmiş. 

Joe Biden da, silah alınması için her yıl 3.3 milyar dolar ödüyormuş İsrail’e.  

Hepsi de dünyanın en gelişmiş teknolojisi ürünü onca silah, tam altı aydır, Gazze’de yaşayanların üstüne yağıyor.

Ölenlerin sayısını sağlıklı biçimde tutmak bile imkansız. Herhalde 50 bine yaklaşmıştır. Saldırılarda ölenlerin büyük çoğunluğu, çocuk ve kadın…

Bu bilgiye sahip olmalarına rağmen, başta ABD olmak üzere Batılı ülkeler, İsrail’e olan taahhütlerini -hatta artırarak- sürdürdüler.

Reklam

Halkları Gazze’de olanlara ve ölen Filistinlilere acıdı, gençleri üniversitelerde, sıradan insanları meydanlarda Filistinliler ile dayanışma amaçlı etkinliklere katıldılar. Batılı devletler ise, İsrail’i eleştiren herhangi bir girişimde bulunmadılar.

Ta ki, açlıktan ölüm noktasına gelen Filistinlilere yemek servisi için Gazze’ye gelmiş ‘World Central Kitchen’ (Dünya Mutfağı) adlı yardım konvoyuna da ateş açılıp Batı ülkelerinden gelmiş yedi gönüllü ölene kadar…

Hatta o zamana kadar Birleşmiş Milletler’in Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (United Nations Relief and Works Agency for Palestine Refugees in the Near East, UNRWA) uzman ve gönüllülerinden en az 100 kişi, İsrail ateşi altında hayatlarını kaybettiği halde, sessiz kalmayı sürdürmüştü Batılı devletler…

Dünya Mutfağı gönüllülerine saldırı ses getirdi.

Biden “Bu kadarı fazla” demeye ve yardımı kesme niyetinden söz etmeye başladı.

İngiltere Parlamentosu’nda muhalefet, Muhafazakar hükümeti İsrail’e yardımı durdurmaya zorlama çabası başlattı.

İsrail ilk defa özür diledi. 

Türkiye’de de hükümet, Gazze savaşı altıncı ayını doldurduktan sonra, ilk defa, İsrail’e yapılan ihracata kısıtlama getirdi.

İhracatı durdurmadı Türkiye, bazı maddelere sınırlama getirdi yalnızca.

Oysa, altı ay boyunca TÜİK’in açıkladığı ihracat rakamlarına dayalı İsrail’e ihracat haberlerine “Yalan” açıklaması yapılmakta ve ihracatın bütününün Filistinlilere gönderildiği duyurulmaktaydı.

Haberler yalan idiyse neyi durdurdu Türkiye?

Filistinlilere yapılan ihracatı mı?

Türkiye neden sonra İsrail’e yapılan ihracata kısıtlama getirince, İsrail’den, “Biz de size karşı sert tedbirler alacağız” açıklaması geldi. Demek ki, gemilerle taşınan ihracat maddeleri İsrail için hayati önemdeymiş…  

Ülkemizde Filistin’i dert edinenlerin İsrail’e ihracatın durdurulması için düzenledikleri eylemlere nasıl şiddetle, orantısız güç kullanılarak müdahale edildiğini, ters kelepçeli kadınlar sürüklenirken gördük ve üzüldük.

Altı ay boyunca üzüldüm, dün ihracata kısıtlama geldi diye sevinmeli miyim?

Galiba üzüntüm bu bayramda da -belki daha sonra da- devam edecek.

Bugün bayram. Herhalde şu birkaç günü üzülmeden geçirmenin bir yolunu bulmalıyım. 

Sizler de bulmalısınız.

İyi bayramlar.

ΩΩΩΩ

Reklam

23 YORUMLAR

  1. Bayramlar kutlu herkes mutlu olsun. Artık gibi yapmayı bırakıp olduğumuz gibi görünmeyi denesek diyorum. 1- Teknolojik olarak ileri olanlar bunun tadını çıkarmalıdır 2- Çalışayım, araştırayım, kimsede olmayanı bulayım, istediğim koşullarda da satayım. 3- Hemen her konuda bu gerçeği kafalara çakıp, meyvesini yiyenlere helal olsun. 4- Sen de çalış, sen de eğitime ve bilime önem ver, benzerlerinden farklılıklar yarat ve nemalan. 5- Bu yüzden geri kalmis ülkelerin insan hakları bahanesi ile yakınma hakları yoktur. 6- Filistinliler için üzülmüyorum. Salakça bir saldırıdan ne bekliyorlardı? 7- Doğum anında aslan saldırısı ile ölen anne ve yavrusu ne kadar doğalsa, geri kalmayı halt sanan devletlerin hep ezilmeleri o kadar doğaldır 8- Haklı olmak yetmez; akılsızsan ezilmeye mahkumsun. 9- Doğa yasalarına uymayan, uymak için gerekeni yapmayanlar yok olsun. 10- Buna doğal ayıklanma deniyor. 11- Aklını kullan.ayiklayan ol

    • Yahya bey, gaz odalarında yitip giden canlar da akılsız oldukları için doğal seleksiyona uğramışlardır diyebilir miyiz,
      yoksa öylesine sallıyor musunuz?

    • Yahya bey, 6 nolu gurub müslüman! sen ise süslümanken, dinen ateizme döndüğünü burada yazmıştın bir aralar. Yani, üzülmeni beklyen var mı acaba?

      Ayrıca, o değindiğin “doğal ayıklanma” hayvanlar aleminde. İnsanlar aleminde “ne kaa akıl, o kaa sorumluluk”!. Aklını kullanarak, ancak iyiliği öne çıkarmak için ayıklama yapabilirsin. Kötülüğe misliyle mi kötülük, yoksa 30-40 misliyle mi kötülük verilir? Netanyahudi ve peşine takılan Batılı liderler 30-40 kat daha kötü olduklarını kanıtladılar. Nihai analizde, işin “İlahi Seleksiyon”u da var. Doğal seleksiyon neymiş!!

  2. HAYRETI MUCIP 10 Nisan 2024 De 06:30 / HZ.ÖMER ‘den BIR KISSA……Yorumu Cevapla

    ……
    Doğrusu budur, işte, liyakatın önemi!
    Nerden baksan o dönem, dört halife dönemi!
    ALLAH’a yakın toplum, VARlığının farkında!
    Ona göre yaşıyor, öyle almış önlemi!

    Şimdi bir bakıyoruz! adam “Allah var” diyor,
    Ama, hiç yokmuş gibi, bir “amel”dir gidiyor….
    “İman” başka, “amel” başka hal, “şirk”e eşdeğer,
    Heyhat! kendini o da öyle tatmin ediyor…..

    Yani, ne insanlar var! böylesine müslüman!
    Amel imana uyar, geldiğinde Ramazan…
    Ama bir çıksın Bayram, hurra “şirk”e dönüş var!
    “Şirk” e giren kulları, affeder mi Yaradan?
    …..

  3. Bayramımız mübarek, kutlu, mutlu olsun.
    Hepinize sevdiklerinizle nice güzel bayramlar dilerim.

  4. ihracat bir ülkenin gelir kalemlerinden biridir ve bir ihracatı sınırlayacaksanız ondan geçimlerini sağlayan sektörlere bir alternatif oluşturmak gerekir. hepimiz israilin soykırımından Filistin halkının kurtulmasını istiyoruz. ihracatı sınırlayacaksak da bu askeri araç gereç silah mühimmat yapımında kullanılan malzemelerde olmalı. ayrıca israile silah satan ülke mallarını da boykot etmeliyiz. örneğin milletçe pek hava yapmayı sevdiğimiz üç çizgili ürünleri kullanmamak gibi…

    • doğru noktaya parmak basmışsınız, kutlarım! ve fakat duydugumuza göre dış güçler yüksek teknoloji ile meşgul olup yüksek teknolojili silah ürettiklerinden düşük teknolojili silah üretimiyle vakit kaybetmek istemiyorlarmış. lakin ucuz ve bol miktarda uretilebildiğinden dolayı da düşük teknolojili ucuz silahları üretebilecek müttefikleri arasından çok güvendikleri ülkelere urettirmek istiyorlarmış. gazetelerin yazdıklarına göre en güvenilir müttefik olarak Türkiye’yi seçmişler ve ucuz silahları üretmesi için türk yöneticilerle anlaşmışlar.

      üretilen silahlar haliyle silah anlaşması yapılan ülkelere satılıyor. yanılmıyorsam 7 Ekim’den önce İsrail’le yakınlaşma politikası çerçevesinde İsrail Cumhurbaşkanı herzog Aksaray’da ağırlanmış ve bir takım anlaşmalar imzalamışlardı diye hatırlıyorum. güvenlik konularında işbirliği başlığında istihbarat paylaşımı ve silah alış verişini de kapsıyorsa bizim protestolarımız ne işe yarar?

      iş dönüp dolaşıp gene aynı yere geliyor. yani Türkiye uluslararası anlaşmalara kendi karakterini ne zaman yansıtacak? kendi cikarlarini ne zaman savup koruyacak?

      • kendi çıkarlarımızı savunup koruyabilmek için de tüm sömürülen ülkeler sömürenlerden daha güçlü olmalı, teknolojide bilimde öncü olmalı ancak kısa vadede bu zor görünüyor. Aslında Rusya Ukrayna savaşının arka planında da bu mücadele var değil mi? Şimdi Rusyayı diz çöktürmeye biat ettirmeye çalışan bir amerika ve avrupa var. tabi arada yem olarak kullanılan zavallı Ukrayna var. Peki ilerde Rusyaya diz çöktürülürse sıra kime gelecek? Tabiki İslam ülkelerine…

  5. -Hamas lideinin 3çocuğu ve akrabaları öldürüldü. Yapanlara ne diyelim Allah’a havale etmekten başka.😶
    -Sayın CB çok güzel bir hareket ile, parti liderlerini tlf ile arayarak bayramlaştı👏
    -İstanbul da beleş köprüden geçmek için köprü geçiş parasının iki katı akaryakıt harcayan Uyanık ileri zekiler yolda saatlerce bayramı eda ettiler😯
    -ana babası, akraba eş dostlarına bayram zihniyeti yerine kendini sokağa atanlara kim ne diye bilir ki🙊
    -Deprem zedeler ikinci bayramlarını da çadırda konteynerde geçire bilmenin mutluluğunu …😢
    -DÖVLET Bahçeli nin piskevit hesabı beymiş o çıktı ortaya:
    (-)+(•/•) = 0
    (+)+( x ) = Ohooooooo🤗🤗🤗🤗

  6. Hamaslı kardeşlerimiz mücahid,militan değil .Herhalde sehven yazdınız Fehmi bey.Hayırlı bayramlar olsun inşallah.

  7. benim merak ettiğimi yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan da merak edip sormuş ve cevabı görmek için beklemeye başlamış.

    yazının başındaki fotoğrafı aratınca the Guardianda Will Hutton imzalı makale çıkıyor, İsmail Kılıçarslan da o makaleyi okursa merakını giderebilir belki:))

    bu arada ataman beye yaptığım espri tam yerinde oluyor. ilk defa farkında olmadan yerinde bir espri yapmışım. iktidar paydaşları bencillik yapmaya devam edersek iktidardan olacağız en iyisi iktidarı paylasarak rekabete son verelim der de anlaşırlarsa geriye işlevsiz kalan tek parça ataman beyler kalıyor çünkü:)) hem zaten rekabet ettiklerine tam benzedeklerini söylediklerine göre iki benzer kolay anlaşabilir.

  8. …”Barack Obama, başkanlığının son döneminde, İsrail’e on yılda toplam 38 milyar dolarlık silah yardımı sözü verilmiş ve o söz yerine getirilmiş”…..

    Yani, söz verilmiş ama silah falan gönderilmemiş. Herhalde, İsrail o zaman, “şimdi yollamayın ufak bir ülkeyiz o kadar silahı/mühimmatı koyack yerimiz yok” demiş ve eklemiş “önce, bu silahları kullanacağımız bir gereçke oluşturalım”. Sonrası malum! “demir kalkan” gedik verir, mossad ajanları hareketlenir, Neranyahu Mısır’dan, sağdan-soldan gelen istihbaratlara rağmen tedbir almaz….

    Velhasıl, “şans”ı yardım-yaka da olsa bir an için Hamas’tan yana gülümsetirler. Böylece Netanyahu/İsrail Gazze’yi yerle bir etme ve çoluk-çocuk demeden 40-50 bin insanı katletme “şans”ını yakalamış olur. Netanyahu o gün bu gündür tüm gücüyle ABD & AB destekli o “şans”ı kullanmaktadır…… Ortadoğuda tüm İslam alemi “şans”sızdır….

  9. BİR ŞEYİ BAŞKASINA YAPILIRKEN SEYRETMEK😳
    İşte Filistin meselesi tam da bu konu.
    Birisi çıksa deseki:
    -Ben Türkiye nin doğusunu ayırmak, orda bana kukla bir devlet kurmak için…
    (Ne ile nasıl yapabileceklerini herkes biliyor 😡. Köpeklerinin tasmasını çözüp çiğ insan etine alıştırdı mı yeter☹️)
    -Biz Kıprıs’ın hepitümüsünü üs olarak kullanmaya karar VERDİK!😳..
    Özetle,
    İşte Filistin de durum tam da bu😢😭😔.
    (Hadi kutlayın bayramınızı..)

  10. Sayın Koru
    Hayırlı bayramlar
    Sizin, ailenizin, sizi sevenlerin, size değer verip okuyanların ve cümle islam aleminin Ramazan bayramını tebreik eder hayırlara vesile olmasını dilerim.

  11. Herkese iyi bayramlar.
    Katil İsrail in hadsiz ,fütursuz ,insanlık dışı eylemlerinin birincil sorumlusu kendisi ve batı ise ikincil suçlusu kendilerine İslam ülkesi diyen ülkelerin yöneticileri dir.
    İsrail i durduracak şu andaki tek silah PETROl ambargosudur.
    Batı toplumu mazotu benzini bulamadığı ekonomileri çökme noktasina geldiği zaman eyleme gececeklerdir.
    Yoksa mermere , taşa topraga ambargo koysan ne yazar.
    Bunu bizim yoneticiler dile getiriyor mu bilmiyorum, kisitlamayi yeni gundeme aldıklarına göre de yaptıklarını hiç zannetmiyorum.
    İslam ulkeleri günümüzün yüz karalaridir ölen Filistinli kadın ve çocukların katili bir nevi onlardır

  12. Ben dün bir gazetede okudum ; bizimkiler galiba Gazze’ye havadan yardım etmek istemiş, Israil kabul etmemiş, bunun üzerine böyle bir kısıtlama kararı alınmış.
    HZ.ÖMER ‘den BIR KISSA
    Bir bayram günü Hz.Omer’in çocukları iki gözü iki çeşme ağlayarak babalarının yanına gelmişler , Hz.Omer şaşırmış, neden ağladıklarını sormuş , çocuklar da bayramlık yeni elbiseleri olmadığı için arkadaşları tarafından küçümsendiklerini , alay edildiklerini anlatmışlar .
    Hz. Ömer , duruma çok üzülmüş , içi burkulmus , bir yerden borç alarak çocuklara yeni bir elbise almayı düşünmüş .
    Durumu hazineden sorumlu Beytul Mal Eminine açmış ve gelecek ayki maaşından mahsup edilmek üzere bir miktar borç istemiş.
    Adam hemen cevap vermemiş, bir süre düşünmüş, sonra şöyle demiş ,
    — Ya Emirul Muminin , bu hazine bana milletin bir emanetidir , burdan alacağın borçla çocuklara elbise alman ne kadar doğru olur , bilmiyorum , her şeyden önce bunun dedikodusu olur , ayrıca senin gelecek ay hayatta olacağının da bir garantisi yok , bir emri hal vaki olursa o borç bana kalır!
    Hz.Omer söylenenleri dikkatle dinlemiş ve adama,
    — Evet , dediklerin doğru, haklısın demiş ve isteğinden vazgeçmiş.

    • Çocukların bayramlık işi noolmuş?
      Onun parasıyla da sokaklarda dolaşan başıboş köpek sürülerine hazır mama mı almışlar?

  13. HER GÜN BAYRAM
    Ümmetin hükümetinden Filistinlilere bayram hediyesi.
    54 kalem ürünün İsrail’e ihracı yasaklanmış.
    Hani ihracat yoktu!
    Olmayan ihracatı yasaklamak!
    Olsa olsa Kabile Reisliği Hükümet Sisteminde olabilir.
    Böyle bir siteme de “her gün bayram” sistemi de diyebiliriz.
    Gelelim bayram hediyesine.
    Bu hediye tabii ki, Filistinlilerin ölmüşlerine.
    Biraz daha bekleseydiniz de kalan yaralılar daha fazla “can çekişmeden” ebediyen huzura kavuşsaydıya.

    • Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İsrail’e ‘jet yakıtı satışı’ iddialarına açıklık getirdi: “110 bin dolarlık uçak benzini ülkemizde birkaç turistik charter uçağına verilmiş. İsrail’den Türkiye’ye geliyorlar dönüş yapmak için benzin alıyorlar, bu Türkiye’nin ihracatı gibi yazılıyor kayıtlara. Maalesef bugüne kadar uluslararası bir ambargo kararı alınmadı. Dünyada Türkiye, bu sabah alınan kararla bir işaret fişeği yakmıştır. Türkiye ambargo uygulayan ilk ülke oldu.”
      Acı olan şu: Memlekette hâlâ milyonlarca insan Türkiye’nin İsrail’in savaş uçaklarının yakıtını doldurduğunu sanıyor. Çünkü eş zamanlı bir iftira sistematiği işletildi.

  14. Ülkemizde Filistin’i dert edinenler İsrail’e ihracatın durdurulması için düzenledikleri eylemleri
    sıkıyorsa istanbuldaki arabistan sefaretinin önünde de sergilesinler!
    Ya da güneydeki hepimizin çok sevdiği küçük ülkeye petrol ve gaz tedarik eden diğer arap ülkelerinin elçilikleri önünde de yapabilirler,
    ne dersiniz?

Yoruma kapalı.