Seçmenlerin ne düşündüğünü birkaç kişinin görüşlerine dayanarak genelleştirmekten kaçınırım. Görüştüğüm insanların bulunduğu çevre hangi partiye yakınsa verecekleri izlenim kaçınılmaz biçimde yanlı olacaktır; bunu bilirim. O sebeple, seçim sonrasında görüştüğüm siyasi kanaat sahibi insanlardan aldığım olumsuz izlenimi, yanılabilirim diye, kendime saklıyordum.
Geçen gün edindiğim hissin yaygın bir kanaat olduğunu düşündüren bir deneyim yaşadım.
Muhalif bir çevrenin içine düştüm. Kimi muhalif partilerin seçmeniydi, kimi de daha önce hep iktidar partisine oy vermiş yeni muhalif isimlerdi. Genel seçimde oylarını dağıtsalar bile cumhurbaşkanı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’nu tercih etmişlerdi.
Onları pişmanlık duygusu içinde gördüm.
Sandık başına gidene kadar kararı muhalefetin adayına oy vermek olan biri, son anda karar değiştirmiş ve oyunu iptal edilecek biçimde kullanmış…
“İyi ki öyle davranmışım” dedi o da…
Unutmayın, bu görüşler seçimin üzerinden neredeyse iki ay geçtikten sonra ifade ediliyor.
Eminim, seçimin ertesi günü bu insanlar sandıktan çıkan sonuca üzülmüşlerdir.
Nitekim, sorduğumda, beni doğruladılar.
Muhalefeti oluşturan partiler -yalnız Millet İttifakı içerisinde yer alanlar değil HDP hatta bir noktaya kadar TİP de dahil- seçim sonrası görüntülerinin kendilerine oy veren seçmenlere hayal kırıklığı yaşattığının galiba farkında değiller…
Oysa her geçen gün artan bir hayal kırıklığı muhalif saflarda kendini belli ediyor.
Kimi oy verdikleri partiler ve cumhurbaşkanı adayının seçim sonrası sergilediği tavrı anlamakta zorlanıyor. “Çabucak dağıldılar, ya seçimi kazansaydılar ne olacaktı?” düşüncesi pek çok muhalife hakim. CHP ile İYİ Parti, ittifakın muhafazakar partileri, seçim sonrasında derhal kendi kabuklarına çekildiler.
İYİ Parti bir daha CHP ile birlikte olamayacağını belli ediyor. Meral Akşener’in kongre konuşması bir pişmanlık ilanı olarak algılanıyor.
Muhafazakar partiler -Saadet, Gelecek ve DEVA- kendilerine CHP tarafından hediye edilen 35 milletvekilinin değerini tam anlamıyor gibiler. Hiç değilse üç parti bir araya gelseydiler görüşü sürekli telaffuz ediliyor. Biri “DEVA bir yerlerden beş milletvekilinin kendilerine gelmesiyle grup kuracakmış, onun için ayrı durmakta” dedi, bir DEVA taraftarından öyle duymuş…
Seçimi muhalefet kazansa, Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı diğer beş lider ile İstanbul ve Ankara’nın belediye başkanları cumhurbaşkanı yardımcısı olsaydılar, şimdi olduğu gibi birbirlerine girebilirlerdi.
Yanlış bir düşünce olabilir bu, ama insanlar arasında böyle düşünenler az değil.
HDP?
Daha yerel seçime aylar varken “Biz her yerde kendi adayımızla seçime katılacağız” açıklamasını yapınca Yeşil Sol Parti’ye oy veren seçmenlerin bazıları şaşırmış…
CHP ayrı adaylarla seçime katılacak… İYİ Parti’nin niyeti de öyle… Eh, HDP de aynı yolu izleyeceğini açıkladığına göre, onların çıkaracakları adaylar, AK Parti + MHP + Yeniden Refah ve DSP ittifakının ortak adayına karşı kampanya yürütecekler demektir.
Eğer yanılmıyorsam herkes iktidarın büyük şehirlerde kimleri aday göstereceği merakında.
Muhalif oy veren bir kitleden aldığım bu izlenimi paylaştığım siyasi birikimi fazla birkaç dostum hiç tepki vermedi. “Yanılıyorsun” veya “Yanlış bu izlenim” diyen olmadı. Anlaşılan, benim büyük kuşkularla kimselerle paylaşmadığım, ancak topluca aldığım izlenim sonrası dostlara aktardığım kanaat, çoktandır başkalarının da görüşüymüş…
İnsanlar CHP’de süregiden ‘değişim’ eksenli tartışmanın da, özellikle o tartışmayı başlatan ve yürüyerek sürdüren kişilerin konumları sebebiyle, yerel seçimin kaybedileceği ihtimaliyle buna mazeret depolama gayreti olduğuna inanıyorlar.
Zamlar böyle bir ortamda iktidar tarafından daha kolay devreye sokulabiliyor.
Dört yıl önce yapılan yerel seçimde, CHP, aralarında İstanbul ve Ankara’nın da bulunduğu 11 ilin büyükşehir belediye başkanlıklarını kazanmıştı.
Nasıl kazanılmıştı o belediyeler?
CHP ile İYİ Parti ittifakta buluşmuş, HDP de oralarda aday çıkartmamıştı da iller öyle kazanılmıştı.
Muhalefet partileri -CHP, İYİ Parti, HDP- aynı illerde ayrı adaylarla seçmen karşısına çıkar ve iktidar da genel seçimde daha genişlettiği Cumhur İttifakı olarak ortak adayda birleşirse seçim nasıl sonuç verebilir?
Bu soruyu yönelttiğim siyasi birikimi fazla bir dost, “İktidar aday belirlemede büyük hata yapmazsa, muhalefet son anda ittifaklarını yenilese bile, iktidar karşısında zorlanır” cevabını verdi.
O kadar mı?
Yoksa muhalefet geri bıraktığımız seçimi kendilerinin kazandığını mı sanıyor?
Titreyip kendilerine dönmeleri için kıyamet borusu çalması gerekiyor galiba.
ΩΩΩΩ
Erdoğanın elinde sihirli değnek yoktu Seçime kadar bütçeyi sıfırladı eksilere geçti kendi enkazı altında yıkılacak.
dolar:27.50TL
iyi parti milliyetci adaylarla girip deva ve gelecek ak parti den oy koparirlarsa yerel secimi muhalefet alabilir. istanbul da imamoglu bagimsiz girip alablir. sadece ihtimal bunlar… bu muhalefetle olmaz. yenildigini kabul.etmeyen yenmeyi basaramaz. cunku ayni hatada israr eder.
bu millet aksener ve kilicdaroglu nun inadi yuzunde 2×5 yil kaybetti. cok mu zor du aday olmamak. genclere yol.acmak. sinan ogan genclik iksiriyle %5 aldi. genclere yol vermek cok mu zor. birakin artik emekli olun.
kilicdaroglu 75 inde 2028 de 80 ninde olacak 85 kadar ulkeyi yonetecek. mantikli degil. gencler adayiniza sahip cikiniz lutfen. abd ki saglam. bir sistmemiz yok ki aday in sagligi cok da onemli degil diyelim. daha ne diyelim…
İKİ(2) GÜNDE 389 MİLYAR
Dış borç ve dövize endeksli iç borç toplamı 487 milyar dolar.
Dün sabah 26,15 TL olan dolar kuru,
an itibariyle 26,95 TL.
Aradaki 80 kuruşluk farkın toplam döviz yükümlülüğüne çarpımın sonucu 389 milyar TL.
16 yıl MTV ödersek, iki günlük ilave borcu finanse edebiliyoruz.
Aylarca bunu size ve diğer yorumcu arkadaşlara anlatmaya çalıştık .Türkiyenin sorunu muhalefet sorunu .Bir ülke düşünün dibe vurmuş ama halen muhalefet bir adım öteye gidemiyor. Seçim bitmiş birbirlerine giriyorlar peki seçimi kazansalardı o rant paylaşımında neler olurdu allah bilir. Yine allahın sevgili kuluymuşuz.
Ülkede zamlar peş peşe geliyor ya bir miting yap insanları topla bu zamları geri alana buradan çıkmıyoruz de Korkakmısınız neden bir eylem miting yok .en doğal hakkın miting yapman ama yok yok yok .
İktidara gelince hani bir hikaye var kralın sürekli vergi koyduğu .Şu an tam çifte telli oynanmaya başlanacak zaman . Az kaldı.
Bu iktidarı ayakta tutmak için muhalefetin bu şekilde dizayn edildiği düşünülüyor ise(bana göre şüphesiz öyle); o zaman en kötü tercih, bu projeye uygun şekilde mevcut iktidara oy vermek olmuyor mu?
ZAM YAĞMURU
İnsanlar yağan zamlardan isyan etmekte. Bütün muhalifler zil takıp oynuyor. Fonda oh olsun sesleri. Zannediyorlar ki bu zamlar hükümetin yanlış yönetimi sayesinde mecbur kaldığı zamlar.
Halbuki birazcık kafaları çalışsa Erdoğan ın 2028 seçimlerini de almakta kararlı olduğunu, bu zamların o yüzden yapıldığı anlarlardı. Yoksa 25 yıldır ülkeyi yönetiyorum yeter artık düşüncesi olsa bu zamlara hiç gerek yok öyle yada böyle lay lay lom 5 yıl geçirilir. Ekonominin ne olacağı da gelecek iktidara bırakılırdı. Oysa iktidarın geniş kesimlere acı ilaç içirerek ülkeyi sorunlarından arındırılmış şekilde 2028 e hazırlandığı ap açık görülmekte.
Erdoğanın 2028 seçimleri çok da umurundaydı. 2028 seşimlerinde Erdoğan ölse bile mumyalayıp iktidar koltuğunda oturtacağız onu. Siz de tıpış tıpış Erdoğan’a oy vereceksiniz 2070 senesine kadar Erdoğan cumhurbaşkanı. Erdoğan koltukta ölse bile mumyasını oturtacağız😂😂😂
Bunu fatih altaylının vasat, merzifon vsi dediği adaya oy veren mi söylüyor. Hakkaten komikmiş. :::))))))))
tıpış tıpış oy veren sizsiniz bay çokbilmiş iktidar seçmeni muhalefet seçmeninden kat be kat bilinçli İstanbul da chp belediyelerinin doğru düzgün icraatları yok ama her defasında kazanıyorlar tüm halk şikayetçi ama laiklik modern Türkiye diye afiş asıp kazanıyorlar
r
Biz müteahhit Ekrem İmamoğlu’na Erdoğan müteahhitleri çok seviyor diye oy verdik. Nitekim Erdoğan ile İmamoğlu İstanbul’a yapılacak yeni inşaatlar için işbirliği yaptıklarını duyurdu. Erdoğanın inşaat yapacak parası kalmadığı için İmamoğlu’nun parası var diye oy verdik ki Erdoğan kentsel dönüşüm inşaatlarını yapabilsin. Erdoğan müteahhitleri sevmeseydi biz de İmamoğlu’na oy vermezdik:)
Kılıçdaroğlu kendinden sıkılmıştı zaten; 13 yıldır yenil yenil, yine yenil, hep yenil… gerçekten sıkıcı. Atatürk’ün koltuğu olmak Kılıçdaroğlu olmaktan daha heyecanlı. Gitmek yerine koltuk olarak kalmak da bir şey. Böylece üzerine iyice bir dokunulmazlık havası geliverdi.
Şimdi herkes daha “saygılı” olmak zorunda. Kılıçdaroğlu diye biri yok, Atatürk’ün koltuğu var. Atatürk’ün manevi şahsiyeti var. Atatürk’ün sarı saçları, mavi gözleri var. Atatürk’ün kurduğu CHP var, Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet var, Atatürk’ün oturduğu (yine) o kutsal koltuk var!
Herkes lafına, hareketine dikkat etsin!
Bu nedemek oluyor Karpuzun Kilosu 8 Tléden 10 Tl oldu. 15-20 TL’ye 2 hafta içinde oturur.
Tırla Diyarbakırdan geliyor Fiyatı bayağa bir artıracak. Diğer ürünleri Düşünün
Nasılsanız, Öyle yönetilirsiniz.
Dikkat ediyorum Erdoğan Allah Bizimle Bereber lafını kullanmıyor.
1.Karadeniz sel baskınları
2.Ege büyük yangınları
3.10 ilde deprem
4.Tekrar Karadeniz Sel felekati
5.Tekrar Orman yangınları
6.Sıraya göre gidersek tekrar deprem
Ne çabuk unutuyorlar -80 Milyar dolar Borç, Dış borç 475 Milyar dolar oldu.
https://hmb.gov.tr/duyuru/31-mart-2023-tarihi-itibariyla-turkiye-brut-ve-net-dis-borc-stoku
Yabancılara Kızmayın Yabancılar parasını alamayınca Türkiye Hazinelerine el koyabilir. Tarihte oldu Osmanlıda Duyuni Umumiye.
Hükümet Yalanla iş görüyor. Bu Millet bu yalanlara inanıyorsa dememki Layık.
Ah Şimşek, Ah şimşek Arap liderinin Eteğini iyi öpemedin İyi öpseydin 50-100 Milyar dolarla gelirdin.
Türkiye zurnanın Zırt dediği Noktaya Geldi. Ekonomik sıkıntıyı hissetmiyordunuz Neden ABD’nin bastığı paralar Bizim sıkıntıyı öteledi Artık faiz artırıyor.. Artık İliklerimize Kadar Hissedeceğiz
Erdoğandan Başka bir Lider olmasın, Millet Anlayana kadar. Millet kalırsa!
Trump kolay yolu seçmiş Para basarak piyasaya para dağıtıyordu o da iş sağlıyordu ama nereye kadar para basabilirsin?,
Biden yavaş yavaş gerçek Ekonomi Kurallarına döndü.
Hani ekonomistler dolar 15 tl iken 30-40-50 olacak diyor tutmuyordu. para bastıklarından Dünya para bolluğu oluyordu. Bir şekilde o para bizede uğruyordu Tek Adam Ülkesi olsanda.
ABD para basmayı bıraktı Faizleri artırıyor o zaman yabancılar az kar olsun Güvenli liman ABD olsun diyorlar. Dünyada para kısıtlandığı için yabancı yatırımcı artık parasını risk etmediği ülkelerde değerlendirecek.
Artık Türkiye Dövizi Rüyasında bile zor Görecek.
Muhalefetin ne düşündüğünün hiçbir kıymeti harbiyesi yok halk nezdinde.
Sayın Erdoğan başgan CB yada hükümet başganı olarak kalsın,
ülkeyi yönetirken:
O SÖZ SAHİBİ OLSUN!
Seçmeninin asıl istediği bu!🤗.
Muhalefet kazansaydı böyle yada şöyle birbirini yerlermiydi bilemem! garanti veremem. Kardeş kardeşi, koca dün yatakta.. nı boğazlıyor, birbirin pompalıyla..
Masa kurup çikingir sofrası…!.. geç bunları,
hepsi yanlış içinde yapılan doğrusu idi!
Bundan sonra herkes kendi yoluna;
20’şer 20’şer gruplarla🤗.
(Bunu da beceremezlerse millet kanuninin hz Alinin zülfikarıyla kovalar vallaa.
Genç çocuklar niye gidiyor ki yurt dışına, basitetsiz beceriksiz bir halde oturmuş o kultuklara…. Gitsinler 😡).
SON ŞANS!
Muhalefet bu bozuk kafa yüzünden kaybediyor daha farkında değiller.
Titreyip kendilerine dönmeleri için kıyamet borusu çalması gerekiyor galiba.
Yani titreyip kendilerine gelmesi gerekiyormuş..nasıl kendilerine gelecekler..aynen mayıs seçimi öncesi gibi ülkücü ile hdpli pkk lı…laik ile adil düzenci..atatürkçü ile kandilin destek açıklaması yaptığı adaya beraber ittifak yapmaları…yani yine beraber chp nin KUYRUĞU olmaları…yazardan benim anladıgın titreyip kendine dönmek bu herhalde.😊aksener dedi zaten kuyruk olduk kazanamadık diye..benden demesi…chp BAŞKANLIK SİSTEMİ ile bitti…bu sistemde chp nin kuyrugu olan sağ muhafazakar oldugunu iddia eden partiler nal toplar…zaten chp yi titretende kendi başına HİÇ olması ve sağ muhafazakar partilere ve hdp ye muhtaç olması değil mi?..
Titreyip kendine gelmek adil düzen diyenlerin 80 lerdeki chp zihniyeti ile mücade eden erbakana dönmeleri degil…chp ile aralarindaki anlasmazligi kaldirip biran önca ittifak yapmalari..yoksa akp bunlari alır.titreyip kendilerine dönme bu..yada iyi parti yine chp ile anlaşmasi..mhp ile birlikte olup milliyetci bir cephe kurma degil😂veya digerleri…yani titreyip kendine gel ve chp nin kuyruğu ol.😂😂
Kendi nevişahsına münhasır bir parti olma….
Bayram sonu bir düğün vesileyle gittiğim Ege’nin küçük bir ilçesinde uzun zamandır görmediğim akraba ve dostları görme imkanım oldu.
Görüşmelerimde kendini bildim bileli fanatik bir CHP’li olan bir akrabam ile yanında bir kaç tanıdıkla da sohbet ettik. Kendisine seçimlerle ilgili nasıl oldu da kaybettiniz bu seçimi diye sordum. O da demez mi ben oyumu Millet ittifakı adayına kullanmadım, nasıl yani senin gibi biri için bu mümkün mü şaka yapıyorsun herhalde dedim. Şaka yapmadığını söyleyerek ilk turda başka bir adaya oy verdiğini ve ikinci turda oyunu geçersiz olacak şekilde kullandığını söyledi. Hayli şaşırmıştım bu nasıl mümkün olabilirdi yıllardır savunduğu partisinin adayına oy vermemişti. Israrla sebebini sorduğumda ise; CHP başkanının ilçe ve il yönetimini değiştirerek kendi mezhebinden kişileri yönetime yerleştirdiğini ve aldığı duyumlara dayanarak her yerde böyle yaptığını ve bunun asla kabul edilemez olduğunu söyledi. Nasıl olur bu mantıklı mı büyük gayret ve fedakarlıklarla açılım yapan, muhafazakar partilerle ittifak kurabilen, her görüşten insanı kucaklayabilen, sürekli eşitlik ve adaletten bahseden birine bu isnat doğru olabilir mi dediğimde ise hemşerim ben gördüğüme duyduğuma inanırım dedi. Sonra uzaktan dindar olduğunu bildiğim bir tanıdığı işaret ederek, şu kaderin işine bak biz heralde şunla aynı safta olamayacağız deyince hep birlikte gülüştük.
Bilmiyorum bu örnekle genelleme yapılabilir mi ama bu taraflarda durum böyle ve söylentiler bu şekilde.
bu dogru maalesef ornekleri oldukca fazla… ey muhalefet bari kenndi sesini duy…
Bence başa göre tarak, yani millete göre muhalefet. Herkes, başta genel başkan değişsin, değişim konusunda birkaç şey ezberleyenler değişmesin. Ben İstanbul seçmeni değilim ama bir daha seçilemeyeceğine bahse girerim
Ey CHP’ye gönül veren seçmenler!
Niçin İmamoğlu ve Yavaş’ın yakasına yapışıp ‘bu belediyeleri niçin bu hale getirdiniz, niçin bu kadar borçlandınız, borçlandınız da niçin bir çivi dahi çakmadınız’ diye sormuyorsunuz hala?
Siz bilirsiniz!
kaybedince demek boyle sesleniliyor. muhalefete alismisiniz. muzaffer bey. hayirli olsun…
herkes sizin gibi gonul vermesede oy veriyor. oy vermek icin gonul vermek gerekmiyor yani.
Ümit Özdağ’ın iddiasına göre, Kılıçdaroğlu kendisine üç bakanlık vadetmiş. Seçim kazanılsaymış kendisi İçişleri Bakanı olacakmış. Ayrıca MİT Başkanlığı için de Ümit Özdağ’ın partisine sözlü güvence vermiş Bay Kemal…
En CHP’li ve fakat en tarafsız gazeteci Saymaz da isyan etmiş; “Aday olmak için zaten 39 vekil vermiş. 17 bakanlığın 10’unu da kafadan dağıtmış. ‘Dünyada bu kadar gevşek parti görmedim’ demiş…
Bre vicdansız!.. ‘Geliyor gelmekte olan’, ‘demokrat dede’, ‘en az yüzde 60’, ‘birleşe birleşe şey’olacaklar..,’ vesaire diyen kimdi?..
CHP’yi gevşeten sizsiniz!..
Evet, anlaşıldı ki muhalefetin kendine hayrı yok , iktidardan da bize bir hayır yok !
Biz hem yetim hem öksüz kaldık!
IMF, bizim de üyesi olduğumuz uluslararası saygın bir kuruluştur. Son derece uygun şartlarda kredi verir ve onun da doğru kullanılmasını
takip ve kontrol eder.
Biz bir inat ve kibir uğruna , buna sırtımızı döndük , yalellilerin sinyallerinin peşinde koşuyoruz!
Demek ki ” Topu bir Türkiye etmese ” de üçü ediyormuş!
Sinyal takibine devam !
ÜMİT Özdağ, Kılıçdaroğlu ile üç bakanlık ve MİT Başkanlığı için mutabakat imzaladıklarını açıkladı. Üç bakanlık için yazılı mutabakat, MİT Başkanlığı için sözlü anlaşmaya vardıklarını söyledi.
Ne âlâ memleket.
Kemal Bey, cumhurbaşkanı adayı olmak karşılığında yüzde 1 oyu bile olmayan partilere 39 milletvekili verdi.
6’lı Masa liderlerinin hepsini cumhurbaşkanı yardımcısı olarak ilan etti.
Meral Akşener’in masaya dönmesi karşılığında Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a cumhurbaşkanı yardımcılığı verildi.
Meclis başkanlığı ve bakanlıklar için söz verildi. CHP’nin önde gelen isimleri o nedenle milletvekili adayı olmadı. 700’ü aşkın kamu kurum ve kuruluşuna yapılacak atamalar partilere peşkeş çekildi.
Son olarak Ümit Özdağ, İçişleri Bakanlığı dahil 3 bakanlık ile MİT Başkanlığı’nın kendilerine verildiği açıkladı.
Kılıçdaroğlu herkese her şeyi vermiş ama CHP’lilere pek bir şey vermemiş. Bir de Muharrem İnce’ye…
Demirel olsaydı ne derdi-, biliyor musunuz? “Yağma Hasan’ın böreği, ye Mehmet ye.”
Bu memleketi bu hale Demirel mi getirdi yoksa başkaları mı? bilemem..
Koskoca Amerikada Buidon başa geçmiş. Bir hurafede orda vardır (bizimkilerin 2023te petrol madenler lozan uçacaz masalı gibi)
bir kırmızı düğme var, oraya sadece BAŞGAN basar!!!!
Basıncadaaa… füzelerrr bombalarrr dronlarr denizaltılarr uzaydan nasa bir yandan nato iki yandan😂🤣😂🤣
SEKSENİNİ AŞMIŞ BİR ADAMI DÜNYANIN SÜPER GÜCÜNÜN OLDUĞU KOLTUĞA OTURTURSANIZ NEYE? KİME BASABİLİR ACABA?
BASARMI O DÜĞMEYE??? (Cevap başlıkta!)
CHP sözcüsü yalanladı Ümit Özdağ’ı.
Fakat Halk TV’nin eski Genel Yayın Yönetmeni olan CHP’li gazeteci Şaban Sevinç ise bahsedilen protokolü şu sözlerle doğruladı:
“CHP Sözcüsü Faik Öztrak yalanladı ama Ümit Özdağ’ın elinde Kılıçdaroğlu ve Özdağ’ın imzasını taşıyan ‘İçişleri Bakanlığı ve iki bakanlık Zafer Partisi’ne verilecek’ yazan bir gizli protokol var. Özdağ yalancı durumuna düşürülürse gizli protokolü yayınlayabilir.”
Anlaşılan Kılıçdaroğlu önce aday olmak, sonra da kazanabilmek için toplamı yüzde 1’lik partilere CHP kontenjanından 39 vekil verdiği yetmemiş olacak ki İçişleri Bakanlığı gibi kritik bir makam dâhil üç bakanlığı ve yine en kritik kurumlardan olan MİT Müsteşarlığı’nı da Ümit Özdağ’a söz vermiş.
Yani aslında CHP kazanmış olsaydı dahi CHP kazanmış olmayacaktı. Ayrıca hem HDP hem Zafer Partisi ile örtük ittifak sonrası Kılıçdaroğlu kazansaydı bile ülkeyi bir cumhurbaşkanı gibi değil de adeta lobutlarını düşürmemeye çalışan bir jonglör gibi yönetecekti.
Böylesi kaotik bir yönetimin ise ateşten gömlek bu jeopolitikte ülkeyi kaosa sürükleyip sonra da erken seçime götüreceğini görmek için de müneccim olmaya gerek yok.
Bugün CHP’nin yüzleşmesi gereken esas tablo budur aslında. Siyasi tarihimizde görülmemiş bir sirki bize devlet yönetimi diye sundular. Tek adamlıktan şikâyet edip muhalefeti tek bir adamın hırs ve heveslerine indirgenmiş bir pazarlık masasına mahkûm ettiler. İyi Parti ise biraz omurgalı duruş gösterecek gibi oldu ama üç günde yürüdüğü yoldan geri döndü.
CHP içinden yükselen muhalefet için yerel seçimler son şans. Mart 2024’e giden süreç, CHP için “köprüden önce son çıkış” sayılabilir. Ancak belirtelim ki adaylık için ismi geçen diğer isimler de Kılıçdaroğlu’nun pazarlıkçı siyasetinden farklı bir tablo vaat etmiyorlar.
Onlar da HDP ile ittifak istiyor… Onlar da İyi Parti’nin ağzına biraz bal çalıp HDP ile örtük muhalefete dâhil olmasını istiyor. Arada şimdilik gördüğümüz tek fark, 74 yaşındaki Kılıçdaroğlu’ndan daha genç olmalarından öteye geçmiyor.
TEK İSTİFA OLMADIĞINA GÖRE
Tek görevi iktidarı koltukta tutmak olan muhalefette tek istifa olmadığına göre sayın KORU haklı.
Sadece “muhalif seçmen ve ülke” kaybetti.
Geri kalan herkes kazandı.
Pek tabii olarak muhalefet parti yöneticileri de kazananlar arasında.
Zira görev tanımları “adama kazandırtma “.
Bay Kemal, vaktiyle nasıl “Adaylığımı ben bile engelleyemem!” demişse…
Bu defa da, “İstesem de gidemem!” falan diyordur, herhalde!
Demek ki…
On üç senede on üç mağlubiyet yetmemiş, bir de yerel seçim yenilgisi yaşaması gerekiyor!
Yoruma kapalı.