CHP ve İYİ Parti Saadet’in ilkeler platformunda.. Balıkesir örneği…

14
Milliyet'ten..
Reklam

Haberi ilk okuduğumda doğruluğundan kuşku duymuştum, o sebeple konuya eğilmem bugüne kaldı. Oysa doğruymuş.

Haber şu: Saadet Partisi genel başkanı Temel Karamollaoğlu Balıkesir’de ‘Türkiye’nin Meseleleri ve Çözüm Yolları’ konulu bir konferans vermiş.

Bunda şaşılacak bir nokta yok; Karamollaoğlu şu sıralar çok faal; parti olarak belirledikleri siyasi tavır hemen her kesimden ilgi gördüğü için görüşlerine müracaat ediliyor ve o da kimseyi boş çevirmiyor.

Televizyon ekranlarında, gazete ve itibarlı internet siteleri röportajlarında görünüyor Karamollaoğlu; yukarıdaki haberden bu arada illerde düzenlenen konferans etkinliklerine de katıldığı anlaşılıyor.

CHP ve İYİ Parti milletvekilleri

Meclis’te temsil edilmeyen bir partinin gördüğü bu ilgi gerçekten olağanüstü.

Saadet Partisi’nden bir kaynak, bana, “İl ve ilçe teşkilatlarımıza üye kaydedilmek için kendi gelenler o kadar yoğun ki, cevap vermekte zorlanıyoruz” dedi.

Haberin doğruluğundan kuşku duymama sebep olan, sonuna eklenen şu cümleydi: Saadet Partisi Balıkesir İl Teşkilatı’nın organize ettiği “Türkiye’nin Meseleleri ve Çözüm Yolları” konferansına İYİ Parti Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, CHP İl Başkanı Serkan Sarı da katıldı.”

Nasıl, sizi de şaşırtmadı mı bu ayrıntı?

Reklam

Bizde partililer başka partilerin etkinliklerinde görünmekten kaçınırlar. Bırakın il veya ilçelerdeki farklı partilerin toplantısına katılmayı, kurultaylara görevli gönderilen başka partilerin temsilcileri bile tedirginlik yaşarlar.

Yanlış anlaşılabilirler diye.

CHP ile İYİ Parti’nin Balıkesir milletvekilleri o tedirginliği aşmış görünüyor; ya da Saadet’in ‘ilkeler platformu’ adını verdiği ve “İttifakı zamanı geldiğinde konuşuruz, önce üzerinde uzlaşabileceğimiz ortak noktaları belirleyelim” diyerek tartışmaya açtığı esaslar CHP ve İYİ Parti tabanında da tutmuş olmalı.

O unsurları hatırlayalım: Kuvvetler ayrılığı.. adalet ve hukukun üstünlüğü.. Hesap verilebilirlik ve şeffaflık.. israf ve yolsuzluklar konusunda hassasiyet…

İYİ Parti ve CHP, hem de lider düzeyinde, bu unsurlara sahip çıktı.

O esaslar AK Parti’ye yabancı değil

İşin ilginç bir yönü var: Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu’nun şimdi savunduğu bu ilkeler, aslına bakılırsa, AK Parti’nin yabancılık duyacağı unsurlar değil; tam tersine, yolunu Saadet’in öncüsü olan Fazilet Partisi’nden ayıran ‘yenilikçi hareket’, 2000 yılında partileşirken, tam da bu ilkeler etrafında bir politik çizgi izlemeyi benimsemişti.

Dahası, yol arkadaşı olarak da, daha önce başka partilerde bulunmuş ilkeli siyasileri yanlarına almayı uygun görmüşlerdi.

AK Parti kurucuları arasında öyle bir çok-seslilik görüntüsü ilk günden hakimdi.

Reklam

Saadet’in şimdilerde gördüğü anlaşılan yoğun ilgi kurulduğu ilk günlerde AK Parti’ye gösterilen ilgiyi andırıyorsa.. sebebi budur.

İlk seçimde yüzde 35 oy alabilmişti AK Parti, sıfırdan başlayarak kendi tabanını oluşturabildi ve müteakip 16 yıl içerisinde halkın neredeyse yarısının tasvip ettiği bir partiye dönüştü.

Saadet Partisi’ne “Neden olmasın?” hissini veren de bu paralellik olmalı.

2019 seçimlerive Cumhurbaşkanlığı hesapları

AK Parti, 2019 yılında yapılması kararlaştırılmış üç seçimi, oyunu yüzde 50’nin de üzerine çıkararak iktidardan kolay kolay gitmeyecek kalıcı bir partiye dönüşme amacıyla kullanmak isterken, Saadet Partisi de aynı seçimleri yeniden siyasetin belirleyicisi haline dönüşmek için değerlendirmek niyetinde.

Öncüleri olan Milli Selamet Partisi’nin 1970’lerde, Refah Partisi’nin 1990 sonrasında olduğu gibi…

Her iki parti o dönemlerde ‘anahtar’ işlevi görmüş, liderleri Necmettin Erbakan 1974-1980 arasında birkaç kez başbakan yardımcısı olabilmiş, 1996’da da başbakanlığı üstlenebilmişti.

Saadet Partisi yeniden o konuma gelmeyi arzuladığını belli ediyor.

Balıkesir’de Saadet Partisi il teşkilatının düzenlediği etkinliğe CHP ve İYİ Parti’den milletvekillerinin ve partililerin (CHP il başkanı da oradaymış) katılması ‘ilkeler platformu’ arayışının bu iki parti tarafından tasvip görmesi sayılabilir. Seçimlere yaklaşıldığında daha başka partiler de platforma ilgilerini belirgin hale getirebilirler.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde aranan yüzde ‘50+1’ çoğunluk bu platformdan çıkar mı?

Gördüğüm şu: AK Parti çıkmayacağına çok emin görünüyor.

ΩΩΩΩ

Reklam

14 YORUMLAR

  1. Sayın Koru chp liler neden sp programına katılıyor Erdoğan karşıtlığı tek açıklaması bu yoksa 28 Şubat sürecinde saadetlilere nasıl bakıyorlarsa şimdide aynı bakıyorlar burda takdir edilcek birşey yok chp liler değişmedi. Türkiye’yi kim kalkındırırsa chp onunla uğraşır. maalesef bazıları bu kayığa biniyor

  2. Sandığa gitmeyi düşünmüyorum . Çünkü , adaleti kaybedenlerin karşısında onları devirmek için oy talep edenlerin de adil ve samimi olduklarına inanmıyorum .!Örneğin , AKP nin devletin ve milletin kimyasını bozduğundan ortaya çıkmaya çalışan Akşener”de AKP yi taklit ediyor . Tırnak içinde “ Hesap soracağız “ diyor . Türkiye’de yargı bağımsızlığı olmadığı , kuvvetler ayrılığı olmadığı sürece , sorunun sistem sorunu olduğu kavranmadığı sürece , siyasetçilerin hukuku yönlendirdiği ve yönettiği sürece bu ülkeye huzur gelmez , geleceğe de benzemiyor . Allah tüm siyasilere akıl fikir versin , ben sandıktan ümidi kestim , gitmiyorum .

  3. Beştepe Adalet Sarayını AKP nin eski düşmanlarından sonradan özür diliyerek “aldatıldık bizi affedin” ile suçu eski dostları ile işleri bittiği için onlara yıkıp daha sonra dost oldukları yazarlardan Soner Yalçın’ın “SKANDAL…!!!!..” yazısı herşeyi çok güzel anlatiyor.
    Bizde gelmiş geçmiş siyasetcilerin hiç birinin sõylediğine şahsen inanmiyorum”DOĞU PERİNÇEK” hariç.
    Hatırlamakta yarar var hapise giderken ne demişti”biz buradan çıkacağız bizi buraya koyanlar girecekler.” Hapisten çıktıktığındada ” önce cemaati bitireceğiz sonrada Erdoğan’ı.” Soner Yalçın’ın o yazısı çok şey anlatiyor.
    Hemde Milleti Dini kullanarak kandıranların bütün foyalarını o yazıda ifşa ediyor.

  4. 15 Temmuz bir ihtilal gayreti idi. ABD ve Almanya Fethullah Hoca ve şürekasını niye vermiyor, iade etmiyor ? Suç’un esas failleri ortaya çıkacak, diğer ihtilallerde olduğü gibi. Bir topluluğa – ENAYİ Olacak – 300 küsur okulu KARŞILIKSIZ hediye edecek, ABD ? H.Fırat, Yayyip, 1. Ordu Komutanı olmasa idi, ihtilal gene de gerçekleşecekti. Hepsi de senaryo gereği diyenlere sözüm yok. O zaman, Kılıçdaroğlu Hava alanından niye tivdi ? Hoca’nın etrafındaki kodamanları iyi ayartmışlar. Kazanmışlar, bunda şüphe yok. Hoca’nın tavrını ve hırsını hala merak ediyorum. Abdülhamid, Ertuğrul ve RTErdoğan’ı en yakınlarındakileri satılmışlığı, bu dünyada “olmaz OLMAZ dedirtiyorn

  5. Seçim arifesinde sol ile işbirliği SP’ye hayr etmez. Bu Milletin Kahir ekseriyeti CHP ile birleşene oy vermez. HDP’yi Adam’dan saymaz. 2000’lere gelirken yerde sürünen Ecevit’i parlatan Medya ve şürekası onu iktidar TAŞIMIŞTI. fAKAT, SSDETİ TAŞIMAZLAR. n.erbakan’A ETTİKLERİ AZ MI GELECEK. ( kIBRIS hARBİNDE BİLE. sAADETLE iyi parti bir araya gelebilirse ikisi için de iyi olur. Yahut – Hasan Celal Rahmet – Rahman’a kavuştu. AKP:liler de bir gün kendilerinin de kavuşacağını hatırlarsa şayet; Saadet Partisi kendi ÖZ İLKELERİ hususunda anlaşabilir mi, acaba ? Batı kaynaklı ilkeler, hep çifte standartlıdır ve kaypaktır, biline

  6. Müslümanlıkla hiçbir ilgisi yok

    Muhafazakâr çevreler dikkatli olmalı. Türkiye’nin büyük tarih yürüyüşünün en büyük destekçileri dikkatli olmalı. BAE-S. Arabistan üzerinden bir operasyon yürütülüyor. Bunun Müslümanlıkla bir ilgisi yok. Organizasyon da, fon da bu kaynaklardan aktarılıyor. ABD, İngiltere ve İsrail, İslâmî söylem üzerinden Türkiye’ye yeni bir müdahaleye hazırlanıyor. Küçük hesaplar yapmasın kimse. Bu, yüz yıllık mücadele ve bazılarının örtük projelerine kurban edilmesin. Altında Kürtçülük olan, emperyal parçalama plânı olan bir “İslâmcılık” bütün coğrafyaya ihanet olacaktır.

    Kardeşlerimizi uyarıyoruz. Bu bir çağrıdır. Tarihe geçin,

  7. Afrin Zaferi Fehmi Bey’in sitesine bomba olmuş düşmüş.

    Allah’ın izniyle onlar da kadük olacak Afrin’deki hain projeler gibi…

  8. Fehmi bey dahil birçok çevre bu aralar Temel Karamollaoğlunu parlatmakla meşgul. Bu bana 7 haziran seçimlerinden önce Selahattin Demirtaşı parlatma çabalarını hatırlattı. O yandan olmadı bu yandan deneyelim durumu var gibi sanki. Bu konuda daha iyi koku alan birinin yazısını okumak isteyenler Yeni Şafaktan İbrahim Karagül ün bugünkü yazısını okuyabilir. Ben de kendisine katılıyorum yoksa düne kadar Sivas olaylarıyla ilgili Temel beyi suçlayanlar bugün Temel bey aşığı kesilmezdi. Deneyecekleri bir tek muhafazakar muhalefet seçeneği kaldı. Bu ümit de 2019 a kadar. Sonrasında gerçekten Allah kerim.

    • Size göre Türkiye’de sadece AKP doğal değil mi? Onun dışındaki herşey operasyon… Bu düşünce, bizim muhafazakarların içine kaçmış bir hastalık. Bir zamanlar aynı kesim AKP için de operasyon diyordu. Allah’im nasıl bir toplumda yaşıyorum?

  9. Türkiye de istenen dindarların toplandığı bir parti birinci parti olmasın , en fazla üçüncü parti olsun.. birinci ve ikinci partileri sağ ve sol muhafazakar insanlar oluştursun..ama öyle olmuyor işte..Millet 1946 dan beri daha dindar insanları iktidara getirmeye çalışıyor. Saadet partisinin önünü açmaya çalışanlar, onun iktidar olmasını değil, hele cumhurbaşkanı çıkarmasını hiçdeğil, Akpartiyi bölmesini umuyorlar.Yaşayanlar ne olacağını görecekler , ne olacak ise memleketin hayrına olsun

  10. Yüzde ‘50+1’ çoğunluk bu platformdan çıkmayacağına AK Parti emin olmasına emin de; MHP kurultayında kendisini iyiden iyiye hissettiren, zaten önceden de MHP tabanından var olan, ” ittifaka oy veririz de Erdoğan’a vermeyiz” olgusu, hem MHP ve hem de AKP üst yönetimince de biliniyor..buna ne demeli?

    Doğrusu bu platformdan bu şekliyle yüzde ”50+1” oy çıkmayacağına ben de eminim, ilk turda, ittifaka da yüzde ”50+1” çıkmayacağından da emin olabiliriz.

    Sıkıntı şimdi ittifak cephesinde daha bir yoğun hissediliyor. MHP ile ittifak, Erdoğan’ın ilk turda seçilmesini garanti etmeğinden SP’nin anahtar rolü bir kez daha ortaya çıkmış oluyor ve Erdoğan bu sıkışmışlıktan kurtulmanın yollarını hep arayacaktır.

    Aynı hal -sıkışmışlık- diğer partilerde, CHP, İYİ Parti ve HDP’de de kendini gösteriyor..onlar da, SP dışında ikili veya üçlü ittifak yapmış olsalar bile başarılı olamayacaklarından eminler. Yani SP, onlar içinde bir anahtar pozisyonunda duruyor.

    SP’nin ”ilkeler” üzerinden oluşturmayı düşündüğü platforma, oluşsa bile, seçmen, sonunun gelmeyeceğine (yönetimde istikrarsızlık) inandığından prim vermeyebilir. Çünkü siyasi partilerimizin ”ilkeli duruş” konusunda karneleri pek başarılı değildir de ondan..

    Okkalı bir sıkışmışlık ta seçmende mevcut..aşağısı sakal, yukarısı bıyık…

    Muhalefet partileri istemeseler de Cumhur-başkanlık sistemi için pozisyon alıp seçime girecekler.
    Öyle yapmalılar ki gelecek dönem için umut vermeliler, aksi halde partileri adına beka meselesi yaşaya bilirler.

    Putin hafta sonu yapılan seçiminde! yüzde 60 katılımla oyların yüzde 70’ni alarak başkanlığını yeniden tescilledi..onun için kolay bir seçim olduğunu söyleyebiliriz.

    Bizde katılım oranı yüzde 90’ları bulan seçimlerde, seçmeni iki seçenekli alternatiflere zorlamak neredeyse imkansız gibi..çok partili seçimlere alıştığından mıdır nedir, ya da ”çeşitlilik” isteyen bir demokratik anlayıştan geldiğinden midir, az seçenekle iktifa etmeyi yoksulluk sayar.

    Gelinen noktada Sn. Erdoğan ”keşke, parlamenter sistem de devam etse miydik?” diye düşünüyor mudur acaba?

  11. Sayın Fehmi Koru solcular gibi Saadet
    partisine Cumhur ittifakına karşı
    güzellemeler yaparak algı operasyonu
    çekiyorsun

  12. saadet olsun iyi parti olsun chp olsun partilerin güçlenmeleri demokrasimiz açısından son derece sevindirici olur. akp nin bu kadar rahat hata yapıyor olmasının bir nedeni de muhalefet partilerinin acziyetleridir, keşke daha güçlü ilkeli muhalefetimiz olşa. mesela saadetin suriye politikası nedir bilen var mı ya da kaç kişi biliyor…mesela afrine girmenin faydasız olduğunu söylüyordu temel bey. chp ile yakın fikirdeler. chp de özellikle afrin şehir merkezine girmeye çok karşıydı. üç beş kilometre girdin sınır kontrolü oldu sayılır ilerlemeyelim diyordu.

    Karamollaoğlu, Türkiye’nin PKK’nın uzantısı olması itibarıyla ‘terör örgütü’ olarak kabul ettiği PYD’yle de görüşülmesi gerektiğine işaret etti:
    “Ben olsam onlara da bu yaptıklarının yanlış olduğunu; kendi davaları için savaşmadıklarını ve ABD’ye hizmet ettiklerini anlatmak için görüşürdüm. Bir savaşın sonunda nasıl düşmanlar aynı masada oturuyorsa, aynı şekilde bizim de herkesle diyalog halinde olmamız şart”

    pyd ile görüşmek gerektiğini söylüyor temel bey. bunu afrine girmekten daha faydalı buluyor. ben emin değilim. pyd nin kontrolü pyd demi ki görüşmeden fayda umalım. asker postalı koymadığımız bir konuda kim sizi ciddiye alacak. saadet partisinin pyd ile görüşülmek dışında suriye ile ilgili çözüm önerilerini fazla bilemiyorum. sokaktaki insan biliyor mudur sanmıyorum. halkın bilebildiği tek şey hükümetin dış politikasını yanlış buldukları. sadece saadet değil, iyi parti ya da chp nin suriye politikası nedir. chp nin esad la görüşelim teklifi dışında birönerisi var mı, ben bilmiyorum.
    bir muhalefet partisi çıkıp bizim Ortadoğu politikamız budur diyerek önümüze kapsamlı bir proje sunuyor mu…mesela chp nin dış politikadan sorumlu genel başkan yardımcısı Öztürk yılmazın demeçlerini açıklamalarını biri çıkıp üstüste koysun bakalım oluşan tablo ne çıkıyor???
    hangi muhalefet partisinin eğitim programını biliyoruz
    ya da ekonomi programını
    ya da demokrasi açılımını.
    hangi muhalefet partisinin aklınızda kalan bir sosyal projesi oldu
    yurt dışında mesela chp nin ülkemiz adına ülkemizi şikayet etmek dışında hangi faaliyetleri var bilgisi olanınız var mı…
    sokaktaki halk hangi muhalefet partisinin hangi projesinden hangi politikasından haberdar…oyu en çok eleştirirken en çok kim bağıracak olan mı alacak dersiniz.
    muhalefet partileri birbirlerini ziyarete gidebilirler, gayet şık olur. başka partiler de bu platforma ilgi gösterebilirler diyorsunuz hdp gibi mi. % 50+1 bu platformdan çıkar mı diye soruyorsunuz, burada da biraz akp haklı değil mi…muhafazakar seçmen chp ile bir araya gelmiş saadete az bir şaşkın dışında oy vermeyecektir, hdp nin varlığı ise bunu katmerleyecektir…the cemaatin vefakar üyeleri ise büyük ihtimalle chp ye oy vermeye devam edecektir…
    en iyisi kapsamlı politikalar, faydalı projeler üretip doğru adaylar belirleyip halkın karşısına çıkmak derdini anlatma kendini ifade etme yollarına tevessül etmektir. ideolojisi bir partinin belkemiğidir o halde muhafazakar bir parti yanına seküler bir partiyi alarak sırıtıp tokalaşarak ne kadar uzağa gidebilir??? ve siz bunu ne kadar parlatabilirsiniz???

  13. Biliyorum, asil konu bu degil, ama resmin altindaki “Milliyet’ten..” notunu görünce sevindim, dogrusu. Gercekten, resimleri alıntı yaparak kullandiginiz zaman daha guzel gözüküyorlar. 🙂

    Asil konuya gelince… O konuda yorumda bulunacak bir cok kimse cikacaktir nasil olsa…

Yoruma kapalı.