Ey ahali, duyduk duymadık demeyin: Bankalara yatıracağınız 1 milyon, yıl sonunda, 1 milyon 861 bin olacak.. Faiz %90’a çıktı çünkü…

22
Grafik: Hürriyet'ten..
Reklam

Dün futbolcuların yüksek faiz geliri için bir banka müdürüne servetlerini teslim edip birkaç misli kazanma hırsıyla aldatıldıkları davasının görüldüğü gündü. Gece geç saatlere kadar sürmüş duruşmanın uzun özetini okudum.

Aldatıladıklarını söyleyenlerin hepsi, kısa sürede yüksek faizle paralarına para katmak için, bu düzeni kuran kadının kapısını aşındırmışlar…

Davanın 1 numaralı sanığı, olayı duruşmada şöyle özetlemiş: “Herkes faizin peşine düştü, anaparanın değil. Bagajı açıyordum paraları kapışıyorlardı, kapanın elinde kalıyordu.”

Tam gülecektim ki, bu haberi okuduğum Hürriyet gazetesinde büyütülerek verilmiş daha önemli bir haber gözüme çarptı. 

Haberin başlığını aynen aktarıyorum:

Burak Taşçı imzalı haberin önemli bölümleri şöyle: 

“Bankalar mevduat faizlerinde yarışı sürdürüyor. Kişiye özel faizler her geçen gün yükselirken ortalama faizlerde 3 ay ve 1 yıllık vadede düşüş gözlemleniyor. Bankalarca mevduatlara fiilen uygulanan azami faiz oranları 3 aylık vadede yüzde 70’i aştı. Ortalama faizde ise liderlik 3 aylık vadede oluştu ve yüzde 51.29 olarak gerçekleşti. 1 milyon lirasını yüzde 70 faizle 3 aylık mevduata bağlayan birisi bir yılın sonunda 861 bin lira faiz getirisi sağlayabilir.

Türk Lirası’na olan ilgi artmaya devam ediyor. Bankalar kişiye özel verilen faizi 3 aylık vadede yüzde 70’e kadar yükseltti. Kur Korumalı Mevduat’tan standart mevduata dönenlere verilen bu faiz oranıyla 1 milyon lirası olan 3 aylık faizle yıllık 906 bin lira brüt, net olarak da 861 bin lira faiz getirisi elde edebiliyor. Bileşik faizi ise yüzde 90.61’e çıkıyor.

Reklam

Bankalar mevduattaki faiz yarışından geriye düşmek istemiyor. Ancak faize verdikleri kadar krediden gelir elde edemedikleri için ortalama faizlerde düşüş yaşanıyor.

KKM’den standart mevduata dönenlere yüksek faiz sunulurken diğer mevduatlara ortalama faiz oranları veriliyor.”

Bitmedi, dahası da var:

“Son açıklanan verilere göre Kasım 2023’te bankalarca mevduatlara fiilen uygulanan azami faiz oranlarında liderliği 3 aya kadar vadeli mevduat göğüsledi. 3 aya kadar vadeli mevduat TL bazında yüzde 70’e çıktı. 6 aylık vadede faiz yüzde 67, 1 yıllık vadede yüzde 61, 1 yıldan daha uzun vadede yüzde 57, 1 aya kadar vadelerde ise yüzde 55 oldu. Bu oranlar aylık açıklanıyor ve bankaların tabela faizlerinin üstünde verilen faizleri ifade ediyor.”

Gazete -Hürriyet- okurlarının ağzını sulandırmak için büyük bir zahmete de katlanmış; ‘BANKALARCA MEVDUATLARA FİİLEN UYGULANAN AZAMİ FAİZ ORANLARI’ ve ‘BANKALARCA AÇILAN MEVDUATLARA UYGULANAN AĞIRLIKLI FAİZ ORANLARI’ başlıklı iki adet de grafik hazırlamış.

[Onları bu yazımın altına -ibret-i alem olsun diye- aynen yerleştiriyorum.]

Nerelerden nereye gelmişiz, değil mi?

Futbolcular, paralarına para katmak için bir banka müdürünün peşine takılmak yerine, bugünleri bekleyip birikimlerini bankalardaki özel hesaplara yatırsalardı, beklentileri daha hızlı, daha kolay, daha güvenli ve banka garantisiyle yerine gelecekmiş…

Reklam

Bir zamanlar, “Faiz inecek” deniliyor ve bunun için kısa vadeli tarihler de veriliyordu. Neden bunun olacağı da “Faiz sebep, enflasyon netice” teorisiyle anlatılıyordu. Teoriyi yadırgayanlar ‘Millet düşmanı bozguncu ekonomistler’ diye yaftalanıyor, konuya bu kadar keskin yaklaşılması da “Nass var, nass, sana bana ne oluyor!” cümlesiyle açıklanıp ağızlar kapatılıyordu.

Meğer mesele başkaymış…

Yüzde 90 faizli bir ülke olacakmışız da haberimiz olmamış…

“Böylece 1 milyon lira bir yıl sonra 1 milyon 861 bin liraya ulaşıyor” diye müjdeliyor Hürriyet

Mahkeme, aldatılan futbolcular ile onlar verdi diye peşlerine takılan diğer müştekilerin, bir dahaki duruşmaya zorla getirilmeleri kararını da vermiş…

Yeni faiz oranlarını duyunca hayıflanmışlardır…

ΩΩΩΩ  

Reklam

22 YORUMLAR

  1. EMEKLEME YÜZYILI
    Dünyada çalışan/emekli oranı 4/1.
    Yani dört(4) çalışana karşılık bir(1) emekli.
    Yani ortodoks, yani “rasyonel” oran.
    EYT’den önce ülkemizdeki oran”1,5/1″ idi.
    Yani bir buçuk(1,5) çalışana karşılık bir(1) çalışan.
    EYTden sonra “tahminim” “1/1” olmuştur.
    Yani tamamen “irrasyonel” bir oran.
    Yani EYT talebi temelde haksız idi.
    Ancak başta Suriyeliler olmak üzere
    “Gümbür Gümbür İstilacılara” 80 milyar dolar harcar isen tabii ki kendi vatandaşın çok daha düşük kaynağı talep edebilir.
    Bu kadar emekli ve ihale çetecilerinin ve istilacıların olduğu bir ülkede, emekli yüzyılı değil, olsa olsa emekleme yüzyılı olur.

  2. 2009 Yılında 1 kuruş, 5,10,25 ve 50 kuruş madeni paralar basıldı. Şimdi ancak 1 lira yani 100 kuruş kullanılabiliyor. Piyasada 25 ve 50 kuruş var ama bunlar 1 liraya tamamlama için kullanılıyor. Yani artık değeri olan sadece 1 lira yani 100 kuruş. Aradan 14 yıl geçmiş, geçmişin en küçük parası olan 1 kuruşa denk para 100 kuruş. 100 bölü 1=100 kat değer düşüşü olmuş bu ülkede. Bunu yıllara dağıtırsak 100/14=7 kat yani her yıl paranın değeri 7 kat düşmüş. Bu sadece son yüzyılın değil, dünyanın tüm zamanlarının rekorudur. Asrın lideri işte böyle olunur. Rekor üstüne rekor. Trol medyada ise varsa yoksa iha siha hamaset hakaret.

  3. Muhalifler anket şirketlerini hiç suçlamasinlar. Anket firmaları seçim oyunlarının yüzdesini bilemezler. Gerçi ikazlarini yaptilar. Ama partilere yerleştirilmiş kriptolar bunu reddettiler. Sistemin tek kişiye ve iktidara endekslendiği bir ülkede seçim muhalefet için çok ama çok zordur.

  4. -2020 T.C. Hükümeti Bütçesi 1.095 trilyon; FAİZ 134 milyar TL
    -2021 T.C. Hükümeti Bütçesi 1.407 trilyon; FAİZ 180.9 milyar TL
    -2022 T.C. Hükümeti Bütçesi 1.51 trilyon; FAİZ 310.9 milyar TL
    -2023 T.C. Hükümeti Bütçesi 4.469 trilyon; FAİZ 850 milyar TL
    -2024 T.C. Hükümeti Bütçesi 11.089 trilyon; FAİZ 1.25 TRİLYON TL

  5. Adalet olmayınca hiç bir şeyin iyi olmayacağını/olamayacağını ne zaman öğreneceksiniz? Büyük binalarla öğünmek yerine adil uygulamalarınızla öğünün. Herkes Güney Afrika yöneticilerinin onurlu duruşunu konuşuyor. Peki biz ne yaptık; ticaret. Siz adil olursanız, yasalarınıza bağlı kalırsanız yatırımcı da gelir, ülkede huzur da olur. Gerisi boş…

  6. Banker castellileri, titancıları, tosuncukları gören yaşayan insanlar!… ve
    Parasını altınını pşete koyup (birde g.menkul satan var😯) ÇÖP KUTUSUNA BIRAKAN!!!..
    bir nesil yetiştirmek marifet ister🤔🤔🤔
    Avrupa hattatüm batılılar bir araya gelse vallaa beceremez!!😡😡😡.
    -enflasyon kur faiz şeytan üçgeni ni daha o çembere girmeden uyardık burdan!!!
    -olmayan para harcanmaz! Harcamak zorunda isende “ayağını yorganına göre..” sözünü yazdıııkkk çizdik durduk!.
    -10 köprü birden 20 hastane birden deniz kenarına 1000 km yol dubleden hepsi koy sepete!!😡😡😡😡
    OLMAAAAAZZZZZ!!… dedik!
    Sonuç:
    Yüksek faiz! Pahalılık enflasyon aylıkların düşmesi adaleti aradık ha bire paraları bastık bastık!…
    Ve bu günlere geldik🤗☹️
    İyi diyenlere de sözümmyok!
    Kötü diyenlere de!🤗🤔🤔🤔

  7. söyleyecek çok şey var değil mi?
    hiç bir şeyin göründüğü gibi olmadığını bakalım ne zaman anlayacağız.
    iş ekonomiye gelince ve sayın erdoğan bizzat başındayım mesajı verince “işi bilmiyor” eleştirileri getirildi. oysa bu mümkün değildi, bir kere okulundan mezun, yani bir ekonomist. üstelik kendisinin okuduğu dönemler eğitimin bugün gibi içeriğinin zayıf olduğu dönemler değil, en basitinden bilgi olarak bilmiyor olamaz ve eğer bilmeseydi bu kadar yanlış bir arada olamazdı,
    en azından tesadüfen bir şeyler doğru yapılırdı.
    teknik yanlışları başka bir yoruma bırakayım ve temel etik üzerinden bir iki nokta hatırlatayım;
    bizim gibi ekonomisi dışa bağlı, her bir kıpırtıya hassas tepki veren piyasaların olduğu bir ülkede para bakanlıklarını birleştirip başına damadını geçirmek nasıl bir aklın seçimidir? böyle bir seçimin sonuçlarının en azından ülke için çok ağır olacağını bilmek için ekonomi bilmeye gerek var mıdır? bunu bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    piyasaların güvendiği bir ismi MB başına getirip başarılı bir süreci yönetirken döviz sakinleşmeye başlamışken, bir kaç hafta içinde bir gece kararı ile görevden almanın sonuçlarının çok ağır olacağını bilmek için ekonomi bilmeye gerek var mıdır? bunu bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    “Faiz sebep, enflasyon netice” gibi bir sav, velev ki doğru olsa, savın çalışabileceği piyasa koşullarının olmadığını bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    bizim gibi bir ülkede sayın CB çıkıp “Nass var, nass, sana bana ne oluyor!” dediğinde piyasaların bu açıklamaya vereceği tepkiyi bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    mega projeler adı altında bir yandan döviz yükseltilirken, bu ülkenin gücünün çok üstünde projeleri, kapalı usül devlet sırrı şeklinde sadece belli firmalara, dövize endeksli, gelir garantili ihalelerle verdiğiniz zaman unun ekonomiye büyük bir yıkım getireceğini bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    kamu harcamalarında, yapılan saraylardan uçaklara, bakanlara köşklerden ultra lüks arabalara, bir kişi için kaldırılan uçaklardan ikram giderlerine ve üst kadronun her türlü harcamalarının karşılanmasına kadar astronomik israfların ülkeye maliyetini bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    (((kendilerine, yakınlarına, yakın çalıştıkları firmalara bu kadar büyük zenginlik akarken enflasyon rakamlarını makyajlayıp, gerçeği gizleyip, 3 kuruşla geçinen milyonları bu makyajlı verilerin bile altında kalacak artışlarla yaşamaya mahkum etmeyi nasıl bir vicdanla açıklayabiliriz? bu bilmeden olur mu? olabilir mi?
    nas diyenler bunu nasıl yapar? gece nasıl uyur? o saraylarda nasıl oturur? o uçaklara o arabalara nasıl biner? kendisine emanet edilmiş milletin parasını bu şekilde nasıl yönetebilir? bu nasıl dindarlık? bu nasıl muhafazakarlık?)))
    ekonomi bu kadar yıkılırken bari başka alanlar kalsaydı.
    o da mümkün olmadı.
    insanları kutuplaştırmak için her bir argüman itinayla kullanıldı.
    yargıdan eğitime, tarım hayvancılıktan sanayiye, dış politikadan teknolojiye her alanda yaşadığımız müthiş gerilemeyi biz bilmemekle açıklayabilir miyiz?
    bize bakan dinden soğuyor diyor bugün mütedeyyin kesimden biraz sağduyusu olanlar. büyük veballer bunlar. bırakalım başkalarını aptal yerine koymayı, bir zerre kendisine saygısı olan
    bugün maddi olsun, manevi olsun geldiğimiz yerden, yaşadığımız halden memnun olabilir mi?

    • Hep duyduğum zaman ….bu muğlak ne dendiği açık olmayan bu muhalif fikirleri duyunca beni hep rahatsız eden …
      ……. piyasaların olduğu bir ülkede para bakanlıklarını birleştirip başına damadını geçirmek …..bunda ne var…ne gibi …… kime zararı olabilir… kim bundan rahatsız olur.
      açıklasanız😂
      veya
      piyasaların güvendiği bir ismi MB başına getirip
      ………….kim bu piyasalar….bu piyasaların güvendigi kriterler ney…kime güvenir ….kime güvenmez bunlar…ne yapınca güvenilir olunuyor…ne yapınca güvenilir olunmuyor…
      sadece ezber..muğlak ….ne dendiği neyi kasteddigi anlaşılmayan muhalif ezberler…
      😂😂😂piyasaların güvendigi….neymis kimmiş bu piyasalar….niye kime güvenir bunlar…
      bi açıklasanız…

      • aman, piyasalar falan teknik meseleler şimdi,
        biri sorarsa dış güçler dersin:)
        bak dün onlar bunlar için bütün bir domuzu götürüyor diyenler şimdi domuz yemeği aklar hale gelmiş. zor zamanlar diyorlar git sor istersen bu zor zamanlar neymiş, zaruret miktarı ne kadarmış?
        bunca konu varken piyasalar mı kalmış öğrenecek💰

      • piyasalar piyasalar..güven …
        kim bu piyasalar…
        İstanbul sözleşmesi deyincede hemen arkasından piyasanın vereceği tepkiler şunlar bunlar…
        Osman Kavala deyince serbest bırakılması falan filan ….piyasaların ne yapacağı…..
        Libya Suriye tezkereler…..hemen bunu piyasalar ile ilgili alaka kur ..piyasaların vereceği tepkiler şunlar bunlar….
        o kadar çok ki…saymakla bitmez bu piyasa muhabbeti.😂
        Didem hanımcım..kim bu piyasalar..İst sözleşmesi nereee… Osman Kavala neeee…..piyasaların vereceği tepki ne .ne alaka .ne bu piyasa ..
        bi zahmet açıklasanız da ögrensek…

        • günün bazı zamanları derin düşünüyoruz galiba.
          piyasaları mealen açıklayayım sana göre ve senin için.

          şimdi sen vatanmilletsever, ülkesini düşünen, aydın, entelektüel birisin ve bu durumda doğal olarak;
          “…bakanlıklarını birleştirip başına damadını geçirmek …..bunda ne var…ne gibi …… kime zararı olabilir… kim bundan rahatsız olur.”
          diyorsun ya

          “şimdi başa damat geçerse ülkeyi uçurur, kaçarır milli gelir 30.000 dolar olur, dolar 2 tl nin hatta 1 tl nin altına düşer, ülke gelişir gönenir, hazine parayla dolar, enflasyon % 10 dan düşük seyreder, işsizlik biter”
          diye düşünüp, damadın başa geçmesini çekemeyen,
          hatta bundan rahatsız olan yapı grubu
          “piyasadır”
          diye tanımlayabiliriz.
          biraz sade oldu ama anlaşılır oldu bana sorarsan.

          • Ben vatanını milletini seven biri olarak kendimi görüyorum.ama aydın ve entellektüel biri değilim.ben kendi halinde durmadan birilerinin bu…….. piyasalara güven verecek ……….mottosunu anlamaya çalısan bir insanım…yani kime güven verecez.kim bunlar..nasıl güvenilir olacaz bunu anlamaya çalısan biriyim.
            ayrıca beni bu öven sözlerinizden dolayı da teşekkür ederim😀

          • günün bazı zamanları derin düşünüyoruz galiba.😂😂😂😂..bazı zamanlar…..yanı her zaman değil….

  8. NASIL İNSANLARSINIZ YA

    Yıllardır faizler yükseltilsin diye yaygara kopordınız. Gazeteci kılığınıza bakmadan mezhep imamı olup o nas bu nas değil, islamda faiz haram değil diye fetvalar verdiniz şimdi faizler yükseldi diye propaganda yapıyorsunuz. Daha dün yazdığınız yazıları unuttuğumuzu sanıyorsununuz. Muhalif kitle iq fakiri olabilir, onlara her şeyi kitleyebilirsiniz ama gerçekleri görenlerde var bu ülkede. En azından %52.

    Sayın Erdoğan faizi artırmamak için sonuna kadar direndi. Her türlü ekonomik, siyasi saldırıya karşı durdu. Ama bütün batı, amerika ve yabancı şirketler bunu bahane gösterip türkiyeye yatırımı kesip,kredileri tavan yapan cds sayesinde kestikleri için zor durumda kalan halka bedel ödetmemek için bu yol seçilmek zorunda kalındı. Yazar o zaman o faiz bu faiz değil bu faiz haram değil Şeklinde fetva vermişti. Bir fetva da ben vereyim o zaman; zor zamanda domuz eti bile yemek insanı sorumlu yapmaz….

    • Vay be diyorsun ki yiyin bu faizi helaldir.Yazik ki ne yazık.Once şunu belirteyim :Faizi indirip kaldırmakla ekonomi düzelmez.
      1 Adaleti saglayacaksin
      2 Hortumu avantali ihaleleri keseceksin
      3 Yetimin garip grubanin hakkını yemiyeceksin.
      4 Liyakatli insanları göreve getireceksin.
      5 Fazla afra tafta yapmayacaksin Büyük lokma yutup
      büyük laf etmeyeceksin
      Bak ozaman faiz de iner enflasyonda iner halkında mutlu olur.

      • 2002 yılından önce uçuyordukta benim mi haberim yok. Liyakatli insan diye getirdiğiniz yapsatçı müteahhit Ekrem imamoğlunu liyakat sıralaması yapsak 18 milyon istanbullu arasında 18 milyonuncu kişidir. Şartlar oluştuğunda benim devlet için verdiğim fetvayı “faiz yiyin” olarak anlaman normalde faiz haram değil diyen yazara niye zamanında tepki göstermedin de bana gösterdin onu anlamadım. 5. önerine cevap veririm ama anlaman için Ahmet Cevdet Paşanın osmanlı tarihini, hummer in osmanlı imparatorluğu tarihini ve ilber ortaylının imparatorluğun son yüzyılı kitabını okuman lazım. Gerçi imaoğluna oy veren bir kitleye kitap oku demek te ne biliyim.

    • muhalefet eleştirmesin diye faiz artırılmış madem muhalefetin dediği yapılacak siz muhalefete geçin

  9. Bağımsızlık için de;

    Finansal saldırılara karşı da ‘kendine yeterlilik’ seviyesinde güçlü olmanın stratejisine ihtiyacımız ortada.

    Şimdi bu yolda ilerlendiğini, ekonominin üst düzeyinde bir ismin “ABD ile Çin arasında bir çatışma yaklaşıyor ve o güne ekonomik olarak hazırlıklı, finansal olarak güçlü olmamız lazım” ifadesiyle anlıyoruz.

  10. Hükümet, kur korumalı mevduat sâhiplerine bugüne kadar milletin cebinden 150 milyar lira aktarmış
    Hazine ve Mâliye Bakanlığı tarafından açıklanan merkezî yönetim bütçe
    verilerine göre, geçen yıl dövizden dönüşümler hariç kur korumalı mevduata
    bütçeden (yâni milletin verdiği vergilerden) 59,870,556,000 TL (~60 milyar
    lira) aktarım yapıldı. Bu miktârın tamamı yılın ilk 7 ayında olurken, son 5
    ayda maliyet sıfır olarak açıklandı.
    Ancak uygulamanın başladığı 2022 Mart’ından bugüne kadar mevduat
    sahiplerine bütçeden (vergilerden) aktarılan toplam para 152,022,517,000 TL
    (~152 milyar lira) oldu.
    Merkez Bankası TL dönüşümlü kur korumalı mevduat (KKM) için yeni hesap
    açılışlarını nihâyet sonlandırdı. Ancak dövizden dönüşümlü KKM devam ediyor.
    Karârın ardından geçen senenin sonuna doğru KKM miktârında düşüş başladı.
    Yine de BDDK’nın 5 Ocak 2024 tarihli rakamlarına göre kur korumalı TL
    mevduat ve katılma hesapları toplamı 2,576,457,000,000 TL (~2.5 trilyon
    lira)
    Kaynak: Dünya gazetesi

  11. Önümüzdeki hafta Merkez Bankası’nın ilgili komisyonu bir kez daha faiz konusunu görüşecek. Şu anda içinde bocaladığımız sıkıntılı tabloya bakıp alınacak karar hakkında görüş açıklayan uzmanları dinliyorum; neredeyse hepsi ağız birliği içerisinde hep aynı görüşü tekrarlıyorlar: “Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (MBPPK) bu toplantısında da faiz artırımına gitmeyecek…”

    Gerekçe?

    Hepsinin paylaştığı gerekçe aynı: “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kesin olarak bağlandığı ‘Faiz sebep enflasyon sonuç’ tezine aykırı çünkü; ihtiyaç faiz artırımını gerektirse bile tezine aykırı bir karara müsaade etmez, o müsaade etmeyince de MBPPK faizi artıramaz. Unutmayalım, tezini ‘nassa’ da dayandırıyor…”
    Ekonomi uzmanları böyle diyor, ben ekonomi konusunda uzman değilim ve kusura bakmazlarsa ileri sürdükleri gerekçeyi yanlış buluyorum.
    diyenler istedikleri faiz artınca da niye arttıyo diyolar🙂.tam CHP kafası…
    😂Biz akp ne yaparsa yapsın isterse dünyanın eniyi işini yapsın kötü diyecez arkadaş hahahuu😂

Yoruma kapalı.