Ülkemizde anlayamadığım pek çok konu var. İlla her şeyi anlayacağım diye dertlendiğimi sanmayın; ancak yine de anlayamadıklarımı bir anlatan çıksa memnun olacağım da muhakkak.
En güncellerini sizlerle paylaşayım anlayamadıklarımın…
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün, bir yerlerde, halen İstanbul’un büyükşehir belediye başkanı olan Ekrem İmamoğlu için, “Başarılı, elbette bizim adayımız yine o olacak” açıklamasında bulunmuş…
Kulağına bu bilgi ulaşan Ekrem İmamoğlu da bu açıklamaya sevinmiş…
Daha önce de, benzer bir açıklama, Ankara’nın CHP’den seçilmiş büyükşehir belediye başkanı için aynı liderden gelmişti; Mansur Yavaş da o açıklama sonrasında sevincini ifade etmişti.
“Peki de bunda anlaşılmayacak ne var?” der misiniz? Deseniz de fark etmez, çünkü bu lütuf ve kabul işlemini ben anlamakta zorlanıyorum.
CHP bir siyasi parti. Orada kimin -özellikle de büyük kentlerimizin- belediye başkanı olacağına karar, her partide olduğu gibi CHP’de de bulunan, genel idare kurulu ve merkez karar kurulu gibi kurultay tarafından seçilmiş organlarca değil de bir tek genel başkan tarafından veriliyormuş…
Açıklamalar ve muhatapların kabulünden ben işte bunu anlayamıyorum.
İktidar partisinde bile sureta olsa da adayların belirlenmesi sürecinde işleyen bir mekanizma var. İşte bu yüzden hala önemli kentlere gösterilecek adayların kimler olacağı orada bilinmiyor.
Muhalefetin, hadi çoktandır genel önseçim yapılmaktan vazgeçildi, hiç değilse nihai kararları, idari organlarda tartışılarak verilmeli değil mi?
Neyse, tek anlamadığım konu bu olsa yine iyi.
İktidar partisi bir ‘Türkiye Yüzyılı’ markası tutturdu ve hemen her konuyu o başlık altında değerlendiriyor. En son, AK Parti genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘Türkiye Yüzyılı’nı bir sivil anayasa ile taçlandırmaktan söz etti.
‘Yeni anayasa’! İşte anlamakta zorlandığım bir konu da bu.
AK Parti 22 yıldır iktidarda. Geldiğinde hazır bulduğu anayasayı, sonuncusu birkaç yıl evvel -2017 yılında- olmak üzere, birkaç kez kendisi değişikliğe uğrattı. Bu arada, 1923’ten beri varlığını sürdürmüş olan parlamenter sistemi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile değiştirdi.
Sistemi değiştirebildi anayasa değişikliğiyle iktidar… Şimdi de, adını ‘sivil’ koyduğu bir yenilik peşinde.
Acaba ne gibi değişiklikler beklentisi var?
İşte bu sorunun cevabını veremiyorum.
Muhalefet saflarında yer tutmuş partilerin -İYİP, Saadet, DEVA ve Gelecek- milletvekillerini -en azından bir bölümünü- yanına çekmeyi hedefliyor olabilir. Bunu anlarım. Ancak, bunun yerine, “Gelin anayasayı sivilleştirelim” denmesini anlamıyorum.
Dünyada yazılı anayasası bulunmayan demokratik ülkeler var. Anayasası olduğu halde demokrasiden uzak ülkeler de bulunuyor. “Anayasasında var olan maddelerin uygulanmadığı ülke de var mıdır?” derseniz, o da var.
Yani?
Evet anayasalar da önemlidir ama, daha önemli olan o anayasayla nasıl bir yönetimin hedeflendiğidir.
Bunlar üzerinde mutabakat sağlanmadan, hem de ‘Türkiye Yüzyılı’ markası altında, o markayı da zedeleyecek şekilde, anayasa değişikliği zorlanması, bana tuhaf geliyor ve anlayamıyorum.
Bir de şu konu var.
Son günlerde ‘Mafya’ sözcüğünün ne kadar çok kullanıldığının farkındasınızdır herhalde. Kullanma sebeplerinden biri, elini kolunu sallayarak ve yanında hayli fazla bir yabancı parayla yurtdışına çıkmaya hazırlanan birinin, havalimanı yolunda polisler tarafından derdest edilmesidir.
“Mafya imiş, hayret” havası var pek çok kişide.
Sanki ülkede hiç ‘mafyatik’ yapılanmalar yokmuş da, “Bu da nereden çıktı?” deniliyor…
Hadi canım siz de…
Üstelik, Ankara’da yaşanan ve yakalanan kişinin 150 küsur sayfalık ifadesiyle dağıttığı ulufeleri de anlattığı şu günlerde, iki Türk çete -mafya- Yunanistan’ın başkenti Atina’da birbirine girmesin mi?
Çetenin biri, diğerinin altı adamını açtıkları yaylım ateşle öldürdü.
Mafyamız Atina’da hesaplaşıyor… Bir diğer mafya lideri ve adamları birlikte yurtdışına taşınmaya kalkarken yakalanıyor ve pek çok kişi hayretten hayrete düşüyor.
Devletin önemli kurumlarında -hatta siyasette- işbirlikçileri de varmış çetelerin… Hayret…
Hayret edenlere bakıyor ve onların bu tavırlarını da anlayamıyorum.
Acaba hayret eder görünenler böyle yapıların varlıklarını bilmediklerinden değil de, şimdilerde üzerlerine gidilmesine mi şaşırmış durumdalar? Ancak şu sıralarda perdelenmesi gereken sıkıntılar olduğunu herkes biliyor.
Hayretlerine hayret ediyor ve bunu da anlayamıyorum.
Bir gün gelir, nasıl olsa anlarım. Ne anladığımı anlatırım da.
ΩΩΩΩ
yeni anayasa ile RTE nin bir daha aday olmasinin onu acilacak.
Zaten açık, tbmm bugün erken genel seçim kararı alsa, mevcut cb tekrar aday olabiliyor, bunun yeni anayasayla ne ilgisi var?
mafyaya baskın mafya göz altında ama nedense ne mafyanın ne 15 temmuzun siyasi ayağı hiç yok.
siyasilerimiz o kadar namuslu ki hiçbirinin bu taraklarda bezi yok.gurur duymak lazım diyorum ama birden bire Ahmet davudoğlunun başbakanlığına mal olan siyasi etik kanunu çıkarmak istemesi ve ona bu kanun çıkarsa belediye başkanlığı yapacak adam bulunmaz diye uyarılarak kanunun kadük hale gelmesi aklıma geliyor.
bu kadar namuslu siyasilerimiz ve iktidarımız var ama neden kara para konusunda FATF tarafından gril listedeyiz.ah şu dıjjjj güjjjler yok mu o dıjjjj güjjjler.
Millet olarak gerilemeye başladığımızı farkettiğimiz 1876 dan bu yana, gerilediğimiz daha da aşikar olmaya başladığında hemen anayasa türküsü söylemeye başlıyoruz.
Sanki mevcuduna pek uyan varmış gibi, hemi de…
İmamoğlunu harcamak için Kılıçdaroğlu elinden geleni yapıyor . İmamoğlu keşke yeni bir parti kursa . Kesinlikle tek başına iktidar olur . bütün kesimlerden oy alma kapasitesine sahip .
Kuruntu!
Bana kalırsa Kılıçdaroğlu İmamoğlu’nu bir sonraki CB seçimlerine aday göstermeye hazırlıyor. Bu dediğimi not et, zamanı gelince bana da hatırlatırsın.
İMAMOĞLU İBB YERİNE CHP’YE ADAY OLABİLİR
İYİ Parti’den Buğra Kavuncu, partinin kararlılığını BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada bir kez daha vurgulamış: “Bugün itibarıyla süreç başladı. Ankara, İstanbul, Adana, Mersin, hepsi için aday bakacağız, karar net çünkü.”
İmamoğlu ise hâlâ ittifak peşinde ve İYİ Parti’den yapılan açıklamaya karşılık, “Ben hâlâ ittifakın gerekli olduğunu, ittifak sürecinin Türkiye’de bir gerçek olduğunu ve bunun da müzakereye açık olması gerektiğini söylüyorum” diyor.
Ama hâlâ anlamıyor, yerel seçimlerde halk ittifaktan çok icraata bakacak.
İki şey sürpriz olmaz; birincisi Akşener’in geri adım atması, ikincisi ise İYİ Parti kararında ısrar ederse, İBB seçimini kazanması riske girecek İmamoğlu’nun CHP Genel Başkanlığı’na aday olması…
Açıklamalar ve muhatapların kabulünden ben işte bunu anlayamıyorum.
Peki de bunda anlaşılmayacak ne var?” der misiniz? Deseniz de fark etmez, çünkü bu lütuf ve kabul işlemini ben anlamakta zorlanıyorum.
Ancak, bunun yerine, “Gelin anayasayı sivilleştirelim” denmesini anlamıyorum.
Mafyalar meydanda.. Ve ben bunları anlayamıyorum
Hayretlerine hayret ediyor ve bunu da anlayamıyorum.
Bir gün gelir, nasıl olsa anlarım.
Sayın yazar biz bunu zaten biliyorduk😂seçim öncesi bunu anlatmaya çalıştık…ama yine anlamadınız😊
Seçim öncesi anlattıklarını biliyoruz, anlattıklarının bu konularla bir alakası yoktu. Sen bu konuları nasıl anlıyorsun onu anlat da biz bir defa daha anlamaya çalışalım, konuları anlayamasak da seni anlayablriz herhalde.
Görüntüye aldanmayın, sizin mafia dedikleriniz polis, polis dedikleriniz de mafia olabilir,
ufak tefek mevzuları abartmakta bizim medyanın üstüne yok…
Önemli mevzu ne, ithal mafya yerli ve milli mafyayı mı kovalıyor nedir?
İmamoğlu Kılıçtaroğlu aşkının geçmişini dee.. geleceğini deee..
Boş verin😊, bitti. Hak hukuk ödendi, alacak verecek kalmadı.
Gelecek ne getirecek? Derde Deva ne olur?
İmamoğlu İstanbul’da daha güçlü gelebilir mi? gelir🤗. (Chp ve masası kazanır).
Cumhur ittifakı geri alabilir mi? Alamasa bile ilçe vemeclis çoğunluğu ile yine aynı gücünü koruyabilir🤔.
(Millet ittifakı kazandıkları yerlerde oyunu artırarak başgan olur.
Cumhur alırsa, kümülesini alır; seçmen birşeyleri kendi eliyle düzeltip AÂYARR!..😂😂😂 çekebilir😯).
İstanbul’da İmamoğlu kazansın istiyorsa partileri, her bi yetki ve sorumlulığu İmamoğlu na bırakmaları gerek🤗.
(Kendi masasını kendi kuracak! Ankara’da öyle olabilir!!!).
Cumhur kazanması isteniyorsa seçmen gideceği adresi biliyor zaten, kapı açıksa girer içeri🤗).
TERCİHİ KİM YAPACAK?
Seçmen?.. Siyasetçi?..
-Ya şehrini, evini, işini, malını, mülkünü, çocuğunun geleceğini, huzuru…..
-Yada çok beğendiğini söylediği!🤣🤣🤣
Adam-kadın-parti-menfaati.. her neyse!!
Tercih edeceğiniz kaderiniz olacak🤔🤔.
BİRAZCIK HARAM
Sayın KORU!
Özellikle iktidarın yaptıklarını anlamlandırma sorunu yaşıyorsanız bir önerim var:
“–Birazcık haram yiyiverin.”
Üç boyutlu resmin gözünüzde canlanması gibi, derhal herşey yerli yerine oturacak. Hiçbir boşluk kalmayacak.
Ancak morfin bazlı uyuşturucu gibi kısa sürede aşırı bağımlılık yapmayacağının garantisi yok.
Morfin türevi uyuşturucular, örneğin eroin
1-2 kullanımda bile bağımlılık yapıyor.
Bu tür uyşturucuları bırakırsan da devam edince de bir süre sonra ölüm kaçınılmaz.
İktidarımızın haram irtibatı maalesef böyle.
İktidarımızın yalan bazlı propagandasını yutmuş kitlelerin, yalan duyma bağımlılığı da aynı düzlemde.
Artık zerre helâl iktidarımızı, zerre doğru takippçilerini acil servislik eder.
Helâlin zehir haline gelmesi asıl etki mi yan tesir mi bilemiyorum.
Ben önerimi ve uyarımı yapayım.
Gerisi size kalmış.
1982 anayasası kanla yazılmış bir anayasadır. Önce şartların olgunlaşması beklenirken 5000 civarında insan terör eylemlerince katledilmiş, ardından darbe sonrası cezaevlerinde yaşanan ağır işkenceler, akla hayale, insanlığa sığmayacak muameleler, karadelikleri olan güya yargılamalar ve idamlardaki hukuki özensizlikler, bu anayasasının ağır yüklerindendir.
CeHaPe’yi geçiyorum, boşver!
Bizde anayasayı kimse iplemiyor zaten , hiç gerek yok , kapı gibi babayasamız var o yeter !
Mafyaya gelince ; adamlar hep yerli ve milli olmak zorunda değiller, artık devir uluslararası devri , yani Türkiye dar geliyor galiba !
Veya onun da ihracatına mı
başladılar , ne !
Aslen 1982 anayasası, 1987 yılından itibaren seslendirilen sivil ve demokratik bir anayasa talebiyle toplumsal eleştiriye tabi tutulmaktadır. Bugüne kadar 19 kez, 184 ayrı konuda değişikliğe zaten uğramıştır. Tüm bu tadilatlar, aslında anayasanın karadelikleri yüzünden gerçekleşmiştir, bununla beraber yeni ve sivil bir anayasa talebi ısrarla devam etmektedir. Toplumun tüm kesimlerince benimsenebilecek, şeffaf ve katılımcı bir anayasa…
[…] *Bu yazı fehmikoru.com adresinden aynen alınmıştır. […]
ALİ BAK CAMBAZ, BAK ALİ BAK !
Vaktiyle CHP’li Murat Karayalçın’lar, Ali Dinçer’ler, Vedat Dalokay’lar, Ankara’da belediye seçimlerini kazanırken tek başınaydılar…
Hiç bir ittifaktan yardım ve güç almadılar… Zaten o dönemde ne HDP vardı, ne İYİ Parti vardı, ne de 6’lı masa.
Yine vaktiyle, CHP’li Ahmet İsvan’lar, Aytekin Kotil’ler, Nurettin Sözen’ler, İstanbul’da belediye seçimlerini kazanırlarken, tek başınaydılar… Yanlarında hiçbir partinin desteği yoktu… Esasen ittifak diye bir şey yoktu. Keza İzmir…
Aynı şekilde İhsan Alyanak’lar, Yüksel Çakmur’lar falan… Hepsi bileklerinin hakkıyla, alınlarının teriyle kazandılar. Şimdikiler öyle mi?
Onlara tek müttefik de yetmiyor, üç – beş müttefik lazım. Tek masa yetmiyor, kalabalık bir Halil İbrahim Sofrası lazım. O da yetmiyor, batı ülkelerinden de destek lazım, hele Kandil’den mutlaka lazım.
Neyi eksik şimdiki adayların, bilmiyoruz. Siyasi görüşleri nedir, bilmiyoruz.
Kalıcı mıdırlar, yoksa başka hesaplar içinde midirler, onu da bilmiyoruz. Biraz esrarengiz gibiler. Hizmet vermeye mi geldiler, yoksa hizmet almaya mı onu hiç bilmiyoruz.
Bildiğimiz tek şey: – İttifak yoksa, bunlar da yok.
Varsa bile bu defa seçmeni ikna etmek kolay değil… Çok yüz göz oldular.
Evet mutlaka Dolmabahçe desteği, üstün cesaret madalyası gerekiyor.
Maalesef yeni sürümler böyle.
Sayın yazar “Mafyamız Atina’da hesaplaşıyor…” diye hayret ediyor..
Sırp mafyası istanbulda hesaplaşıyor diye tantana yapıyordunuz, şimdi de bizimkiler dışarda kapışmış, yine mi biz suçlu olduk!!!!????? Ya sabır!!!!!!
Düzeltme:
“Dünyada yazılı anayasası bulunmayan demokratik ülkeler var.” değil,
“Dünyada yazılı anayasası bulunmayan MONARŞİK ülkeler var.” olmalıdır.
“Dünyada yazılı anayasası bulunmayan demokratik ülkeler var.” İNGİLTERE Yazılı anayasası yok ama demokrasi ile yönetiliyor
Sayın yazar “Muhalefetin, hadi çoktandır genel önseçim yapılmaktan vazgeçildi,” dediği chpde bırakın önseçimi yaklaşık 5 yıldır kurultay bile yapılmıyor.
Yoruma kapalı.